AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  
Son Konular
Konu
Tarih
Yazan
Yabani Otlar
Bir Kulüp Mü Kuruluyormuş | Bir Tıkla Bakalım!
- Duyuru Panosu -
Işık Tapınağı
Model Değiştirme
Model Başvuruları
Debbie'nin Grafik Galerisi *yeni
' Cuteness s i g n a t u r e s.
La Révolte
Özel Model Başvuruları
Salı Mart 15, 2016 10:01 pm
Ptsi Şub. 22, 2016 12:43 am
C.tesi Ekim 02, 2010 11:08 am
Perş. Eyl. 30, 2010 11:07 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 10:04 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 6:40 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:37 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:25 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 6:13 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 4:35 pm












Paylaş
 

 Değişen Duygular

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek 
Sayfaya git : 1, 2  Sonraki
YazarMesaj
Maglor Silimaurë

GezginGezgin
Maglor Silimaurë



Mücadele Tarafı : Chlebos
Kan Durumu : Safkan.
Patronus : Pegasus.

Değişen Duygular Empty
MesajKonu: Değişen Duygular   Değişen Duygular EmptyPaz Ağus. 10, 2008 10:00 pm

Aşk… Sevdiğinin yanında olmak, onun yanından hiçbir zaman ayrılmayı istememek, onun gözlerinin içi gülerken o gözlere takılı kalmak, nefesini hep hissetmek, sesini her zaman duymak istemek, yanından bir an olsun ayrıldığında sürekli birşeylerin eksik olduğunu düşünmek ve onun tenine bir zarar gelme ihtimaline karşı kendi hayatından vazgeçebilmek. Sevgi gibi paylaşılamayan bencil duyguların en güzelidir o. Yaşamanın nedeninin bilmek, ne için yaşadığının farkına varmaktır aşk. İşte hissettiği bunlardan ibaretti yatağında acıyla kıvranan Maglor Silimaurë’nin..

Gecelerdir uyuyamamış olmanın verdiği çöküklük gözlerinden, vücuduna kadar yansıyordu. Kapamış olduğu gözler sürekli tek bir bedeni görüyordu. O beden ki, yanında olduğunda anlaşılmaz hareketler yapmasına yol açan, tenine temas ettiği an elektrik akımının yol açtığı bir etkiymişcesine içten içe kalbinin titremesine sebep olan bir kişiye aitti. Her gece rüyasında gördüğü bir çift gülen göz ve bu gözlerin altındaki sıcaklık duygusuydu uykusuzluğunun sebebi. Yine uykusuz bir gecenin sabahında yataktan kalktığında midesinin kasıldığını hissetmiş ve suçluluk duygusuyla Alain’e bakmıştı. Öyle ya aşık olduğu kişi sıradan biri değildi. Alain’in ikiziydi..


Yorgunluktan kırılan bedenini, hiç bozulmamış yatağının üstünden zorlukla kaldırırken, yanı başındaki onarma büyüsüyle onarmış olduğu aynasındaki görüntüsüne baktı. Saçları iyice dağılmış, gözlerinin altı morarmıştı. Acı çeker gibi bir hali vardı. Acıyordu kendisine. En yakın arkadaşının ikizine aşık olabilecek kadar güçsüz olduğu için. Acıyordu kendisine, kalbine sözünü dinletemediği için. Ve acıyordu kendisine bilinmez bir ufka yelken açtığı için. Ses çıkarırsa sanki bir şey olacakmışcasına sessiz bir şekilde bina cüppesini üzerine geçirmişti. Ardından lavabonun üzerinde bulunan büyük aynada boynunda oluşan morlukları farketmesi uzun sürmemişti. Neden olduğunu çıkartamıyordu ve açıkçası artık fiziksel yaralarla da ilgilenmiyordu. Tek sorunu kalbindeki sürekli kanayarak sorun çıkartan yara ileydi..

Kahvaltıya indiğinde her zamanki gibi sessizliğini korumuş ve onun bu haline bir anlam veremeyenlere aldırmayarak, gelen gelecek postasını okuyormuş gibi yapmakla masadakilerin gözlerinden kaçma çabası içerisindeydi. Bu nedenle de gazetedeki önemli haberleri algılayamamış, beş kez üstüste aynı cümleyi okuduğunu farkettikten sonra gazeteyi hışımla buruşturmuş ve arkalarında bulunan bina masasına fırlatmıştı. Fırlatılan gazete birinci sınıf bir çocuğa gelmiş ve üzerine balkabağı suyu dökülmesine neden olmuştu. Aynı binadakilerin iğrenç bakışlarına aldırmadan masadan kalkmış ve sırtına çantasını atarak eski yazılar dersliğinin yolunu tutmuştu.


Eski yazılarda oldukça parlak! bir ders geçirdikten sonra, iksirde de aynı başarısızlığı göstermişti. Onun bu halini profesörlerde anlayamamıştı fakat bozuntuya vermeyerek “Eh birisinden her zaman mükemmel olmasını bekleyemezsiniz değil mi?” demişti iksir profesörü Mrs. D’Owen. Bu laf üzerine hiçbir tepki vermemiş, kekik gibi kokması gereken iksirinden yükselen iğrenç kokunun burnunu yakmasına izin vermişti. Dersin bittiğini belirten zille birlikte çıkarken öğle yemeğinin vakti gelmişti bile.

Kendisini her zamanki gibi aç hissetmiyordu. Bu nedenle öğle yemeğini aksatmayı ve göle gidip biraz yalnız kalıp, düşünceleri ile birlikte olmak istiyordu. Çoğunluk büyük salona yönelirken, sağa sapmayıp düz ilerlemiş ve şatonun kapısından dışarıya çıkarak, kendisini arazinin serin fakat güneşli havasının içinde bulmuştu. Burnuna çiçek kokuları ilişirken, kuşların cıvıldamaları bir orkestranın konçertosuna benziyordu. Bedenini on üç yıl boyunca taşımaktan yorgun düşmüş ayaklarını sürürken göl kenarına giden tek kişi olmanın keyfini çıkartıyordu. Göl kenarına geldiğinde, günler önceden üzerinde birşeyler yakılmış olduğunun belli olduğu siyah toprak parçasına baktığında istemsiz bir şekilde gülümsedi. Daha dün gibiydi burada bulunmaları arkadaşlarıyla ve kuzeniyle. Şimdi ise durum değişmişti. Arkadaşı, kuzeni ve sevdiği kişi.. Peki ne olmuştu da birşeyler değişmişti?

Gölden gelen yosun kokusunu içine çekerken, dalgın gözleri gölün tireşimlerini izliyordu. Etraftan gelen kuş sesleri haricinde kulağına tek ilişen ses dalgalarını kıyıya savuran gölden gelen haykırışlardı. Tıpkı yüreğinin haykırışları gibi. Ellerini cebine attı ve başını yere eğip yerdeki taşlara ayağını vura vura ilerlemeye başladı. Yalnızlık paylaşılmazdı ve şu an gerçekten yalnızdı. Fakat bu teoriyi Sintié ile çürütmek için neler vermezdi ki?
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/karakter-karty-f86/maglor-s
Audrey Autumn

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Audrey Autumn



Mücadele Tarafı : Beyim bilir.
Rp Sevgilisi : Castor.
Kan Durumu : Safkan
Patronus : Tavus kuşu.

Değişen Duygular Empty
MesajKonu: Geri: Değişen Duygular   Değişen Duygular EmptyPtsi Ağus. 11, 2008 12:38 am

Sintié sabahın ilk ışıklarıyla uyandı. Sabahın erken saatlerinde hiç dersi yoktu ama birkaç gündür erken uyanıyordu. Hızla ortak salona iniyor ya da erkekler yatakhanesine uğruyordu, Alain'i görme bahanesiyle. Oysa tüm bu uğraşları Maglor'u görebilmekten ibaretti. Ara sıra onun da kendisine baktığını fark ettiği anlarda hızla yüzünü çeviriyordu ama bu kısa süre bile onu mutlu etmeye yetiyordu. Sadece bir iki ay öncesine kadar kendisine bir çift ela göz dışında bir şey ifade etmeyen bu gözler artık büyük bir anlam taşıyordu kendisi için. İlk zamanlarda bunu sadece sempati olarak geçiştirirken artık onu görmenin bile yarattığı heyecanı açıklayacak kelimenin bu olmadığını biliyordu.

Kalkar kalkmaz etrafındakileri uyandırmamaya çalışarak kalkıp üzerini değiştirdi. Normalde de hiç paspal biri değildi Sintié ama son zamanlarda çok daha özen gösteriyordu kendisine. Bu yüzden çok daha uzun süren hazırlanma işlemi bitince, yavaş yavaş yeni güne başlama sinyalleri veren yatakhaneden çıkıp Ortak Salon'a indi. Ama görmeyi umut ettiği kişi ortalıkta gözükmüyordu. Hayal kırıklığıyla karışık bir hüzünle kendini koltuklardan birine atıp sessizce Mia ve Gaby'i beklemeye başladı. İki kız gelince üçü birlikte salondan ayrılarak önce Mia'yı Eski Yazılar Dersliği'ne bıraktılar. Sintié ve Gaby bu dersi saçma buluyorlardı. Ve aynı derecede sıkıcı. Eski şeylerin pek Sintié'nin ilgisini çektiği söylenemezdi. Mia'nın dersi bitince İksir dersinin yolunu tuttular. Bu kez üçü de derslikteydi, zaten Sintié bu dersi almayan birinin olmadığını düşünüyordu. Ki sınıfın kalabalıklığı da bunun kanıtı gibiydi. Sintié tüm ders boyunca gözlerini yapmaya çalıştığı iksirle, Maglor arasında sürüp giden bir yer değişikliğine zorladıktan sonra iksirinin yine de başarılı olması oldukça şaşkınlık vericiydi.

Dersten sonra, saat tam yarımı gösterdiği, güneş ışıklarının en tepede olduğu zaman diliminde gitmeleri gereken yere Büyük Salon'a doğru yürüyorlardı. Ama üçünün de pek aç olduğu ve yemekte ne olacağı gibi konularda konuşma isteği oldukça azdı. Üç kız da konuşmuyor, bir şeyler düşünüyor gibi dalgın yürüyorlardı. Sintié, Gaby ve Mia ile birlikte Büyük Salon'a doğru yürürken, biraz önce çıkmış oldukları iksir dersini neden bu saate koyduklarını düşünmekteydi. İksir diğer derslerden farklı olarak "iştah kaçırıcı" bir özelliğe sahipti. Özellikle iksirlerde sıçan kuyruğu, tavşan dişi, yılan gözü, çeşitli böceklerin kurumuş halleri gibi olabilecek en iğrenç malzemeleri kullandıkları derslerden sonra insan ne kadar obur olursa olsun yemek yemek o anda aklına gelebilecek en son şey oluyordu. Bu yüzden Sintié'nin, iksirin olduğu günlerde yemek yemek yerine arkadaşlarıyla sohbet etmeye zamanını ayırırdı. Ve bu davranışı son zamanlarda birilerini izlemeye dönüşmüştü.

Üç kız Büyük Salon'a gelince, Sintié hemen Ravenclaw masasında oturmakta olanları süzmeye başladı. Eskiden gelir gelmez Gryffindor masasıyla ilgilenirken artık bu davranışını es geçmeyi tercih ediyordu. Sintié uzun süre girişte dikilip, Mia ve Gaby'i de ayakta tutmasına rağmen aradığı kişiyi göremedi. Hayal kırıklığıyla masanın en ucuna doğru giderek oturdu. Buz mavisi gözleri bir süre kapıya doğru gidiyor, kapının her açılışında yüzünde bir gülümseme beliriyor ama aynı hızda siliniyordu. O sırada kendisine bakmakta olan Xena'yı görünce hızla bakışlarını yana çevirerek sanki gölü izliyormuş gibi yapmaya başladı. O sırada gözüne çarpan şey kalkıp Xena'ya sarılmasına ve Büyük Salon'dan diğerlerine veda ederek hızla ayrılmasına neden oldu. Mia, Gaby, Norah, Aysa gibi isimlerin çok da iyi tahmin edebileceği gibi göl kenarına gitmesinin nedeni Maglor'u görmesiydi. Hem de yalnız başına. Onunla yalnız başına konuşabilmek oldukça çekici ve aynı zamanda korkutucuydu da. Maglor'la daha önce hep yanlarında birileri varken karşılaşmışlardı.

Sintié nihayet göl kenarına vardığında Maglor da yavaş adımlarla yürümekteydi. Kendisinden yaklaşık 5-6 cm kadar uzun olan çocuğun yanına yaklaşıp gülümseyerek konuşmaya başladı.


"Bu saatte Büyük Salon'da olman gerekmiyor mu?" dedi duyduğu heyecan sesinden de belli oluyordu. Bunu engellemeye çalışsa da başarılı olduğu söylenemezdi.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Maglor Silimaurë

GezginGezgin
Maglor Silimaurë



Mücadele Tarafı : Chlebos
Kan Durumu : Safkan.
Patronus : Pegasus.

Değişen Duygular Empty
MesajKonu: Geri: Değişen Duygular   Değişen Duygular EmptyPtsi Ağus. 11, 2008 1:17 am

Dalgın ve düşünceli bir halde, gölün kenarında yürüyordu. Gören onu deli zannedebilirdi. Yemek saatinde, elleri cebinde, gömleği dışarıda, kravatı aşağıya inmiş bir şekilde duran, sözde sınıf başkanı olan bu disiplinsiz çocuğun burada ne işi vardı. Haline hüzünlü bir şekilde gülümsedi ve aşkın gücünü bir kez daha anladı. Tebessüm ederken kafasını okula doğru çevirdi ve oradan gelen kişiyi görünce bir an durakladı. Ardından kendisine söz verdiği gibi bunu belli etmemeye çalışarak hafif yürüyüşünü devam ettirdi. Ne var ki Sintié artık yanındaydı ve onun o hoş kokusunu duyabiliyordu.

"Bu saatte büyük salonda olman gerekmiyor mu?" Ne diyeceğini bilemez bir halde öylece yerinde bekledi. Kızın sesindeki titreşimleri duymuş ve içindeki heyecanın bundan da büyük olduğunu hissetmeye başlamıştı. Ellerinin cebinde olmasına rağmen soğuduğunu hissedebiliyordu. İlk defa onunla yalnızdı ve ilk defa ona bu kadar yakındı. Büyük bir gayret göstererek yüzüne bir tebessüm yerleştirdi ve heyecanlı sesini farkettirmemeye çalışarak, gözlerini kızın gözlerinden kaçırarak konuşmaya başladı.

"Sanırım öyle. Ama belki de senin gibi, benim de burada olma nedenlerim vardır." "Olamaz! Yapamazsın. Alain'in ikiz kardeşi o." Suçluluk duygusu üstüne çökerken bir diğer tarafı, yani kalbi konuşmaya başlamıştı. "Alain anlayacaktır. Elbette kızkardeşinin birisiyle çıkma ihtimalini biliyor olmalıdır. Hadi Maglor! Aşka boyun ey ve açıkla." Ayarı bozuk bir terazi gibi, bir oraya bir buraya yöneltiyordu düşünceleri kendisini. Hogwarts'ın kulelerine baktı. Oradan da gözlerini ortak salonlarının bulunduğu yeri işaret eden pencereye yöneltti. Bakışlarının Sintié tarafından yakalanacağından o kadar çok endişelenmişti ki.. Arada bir göz göze geliyorlardı fakat ikisi de aniden gözlerine yön değiştiriyorlardı.

"Peki sen neden buraya geldin?" dedi merakını belli etmemeye çalışarak. Ona bu kadar yakınken uzak olmak.. Belki de asla bilemeyecekti kız Maglor'un gerçek duygularını. Ya da en sonunda, yani Maglor'un patlama noktasına gelipte, kıza aşkını haykırdığı zaman öğrenecekti tüm gerçeği. Gözleri kızın saçlarına takıldı. Ardından o güzel yüzüne. Ve orada takılı kaldı. Gözlerinde..


Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/karakter-karty-f86/maglor-s
Audrey Autumn

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Audrey Autumn



Mücadele Tarafı : Beyim bilir.
Rp Sevgilisi : Castor.
Kan Durumu : Safkan
Patronus : Tavus kuşu.

Değişen Duygular Empty
MesajKonu: Geri: Değişen Duygular   Değişen Duygular EmptyPtsi Ağus. 11, 2008 1:44 am

Sintié çocuğun çekingen davranışlarını bir şeye bağlayamadan izledikten sonra, konuşmaya başladığında her zamanki rahat Maglor'un daha değişik bir hale büründüğünü gözlemledi sessizce. Maglor'un konuşmaya başlamasıyla düşüncelerinden uzaklaşarak, duyduğu anda yüzünde bir gülümseme oluşmasına neden olan sesi dinledi. Soru sormuştu işte. Kendisine bu konuyu açtığı için kızıyordu. Ne diyecekti şimdi? Hemen bir şeyler uydurması gerektiğinin farkına varıp, yalan söyleme konusunda oldukça iyi olduğu için kendini şanslı hissetmekten kendini alamadı.

"Hiç aç değildim ve canım o iksir dersinden sonra biraz hava almak istedi. Peki ya sen neden burdasın?" Hızlı bir şekilde cevabı geçiştirdikten sonra bu kez sorgulama sırasının kendisine geldiğine sevinerek Maglor'a bakmaya başladı. O sırada Ravencawlı çocuğun da gözlerini kendisine çevirmesiyle, buz mavisi gözlerini göldeki herhangi bir noktaya sabitledi. Maglor'la bu kadar yakınken bir de gözlerinin içine bakması ister istemez içinde saklı olan utangaçlığının ortaya çıkmasına neden oldu. Normalde son derece dışadönük, çekingenlikten uzak olan kız Maglor'un yanında çok daha farklılaşıyordu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Maglor Silimaurë

GezginGezgin
Maglor Silimaurë



Mücadele Tarafı : Chlebos
Kan Durumu : Safkan.
Patronus : Pegasus.

Değişen Duygular Empty
MesajKonu: Geri: Değişen Duygular   Değişen Duygular EmptyPtsi Ağus. 11, 2008 10:12 pm

"Hiç aç değildim ve canım o iksir dersinden sonra biraz hava almak istedi. Peki ya sen neden burdasın?" İstediği cevap elbette bu değildi. Gözleri hayal kırıklığı ile, göle bakan buz mavisi gözlerden başka bir yöne yönelirken içini belli belirsiz bir korku sarmıştı. Ya onun hissettiklerini Sintié hissetmiyorsa. Bu düşünce onu hızla bir karamsarlığın içine soktu ve yüzünün üzerine bir gölge yerleşmesine neden oldu. Derin bir nefes alıp bırakırken, kızın sorusunu yanıtlamayı unuttuğunu farketti fakat sanki yanıtlamayı ağırdan alıyormuşcasına davranmaya başladı. Bu nedenle de kıza arkasına döndü ve uzaklara, gölün de ilerisine bakmaya başladı.

"Biraz yalnız kalmak ve düşünmek için.Tabi senin burada olmandan şikayetim yok." dedi hafif hüzünlü bir tonla. Karamsarlığı vücuduna yerleşmişken kendisine ister istemez şaşıyordu. O böyle değildi. Sonu ne olursa olsun aşkını itiraf eder ve sonuçlarına katlanırdı. Bir kıza açılmak onun için çocuk oyuncağıydı. Fakat artık büyüdüğünü farkediyor ve bu da gerçek aşkı anlamaya başlamasına yol açıyordu. "Hava almak için oldukça güzel bir yer değil mi? Hatırlarsın geçen hafta da buradaydık. İyi eğlenmiştik."

Hüzünlü bir tebessüm yüzüne yerleşirken, sesi sandığından canlı çıkmıştı. "Hava almak için güzel bir yer değil mi?" Aklına bir şey gelmiş gibi kaşları çatıldı. İşler artık yolundan çıkmıştı. Bugün Sintié'nin burada olması tesadüf değildi ve hava almaya gelmişte olamazdı. Sonuçta şu an göl kenarında sadece iki kişi vardı ve bunlardan biri diğerini seviyordu. Ya bugün, ya da hiç..

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/karakter-karty-f86/maglor-s
Audrey Autumn

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Audrey Autumn



Mücadele Tarafı : Beyim bilir.
Rp Sevgilisi : Castor.
Kan Durumu : Safkan
Patronus : Tavus kuşu.

Değişen Duygular Empty
MesajKonu: Geri: Değişen Duygular   Değişen Duygular EmptyPtsi Ağus. 11, 2008 11:32 pm

Burda olmamdan şikayeti yokmuş... Bu düşünce sevimli bir şekilde gülümsemesine neden olsa da kısa sürdü. Tabi ki yanında olmasından mutluydu çünkü Maglor'a göre Sintié iyi bir arkadaştı ve insanlar arkadaşlarıyla birlikte olmaktan hoşlanırlardı. Maglor'un sesini tekrar işitmesiyle gözlerini çocuğa doğru çevirdi, yüzündeki pek mutlu görünmeyen ifadenin aynısı kendi yüzünde de hakimiyet kurmuş olmalıydı. Neden basit bir şeyle mutlu olamayıp arkasındaki nedenleri düşünecek kadar zekiydi ki sanki.

"Tabi hatırlıyorum henüz o kadar bunamadım." Etrafta anlam veremediği soğuk bir hava vardı sanki. Bunu dağıtmak için saçma da olsa ufak bir espri yapma ihtiyacı hissetti, belki de gülmeye ihtiyacı olduğundan... "Önümüzdeki dolunaylı gecede tekrar gelelim." dedikten sonra "Tabi Paula ve Norah'la..." diye bir ekleme yapma ihtiyacı hissetmişti. Saçmaladığının farkındalığı beynine iyice yerleşirken yüzünü Maglor dışında herhangi bir yere çevirdi. Ne olduğunu anlayamıyordu. Neden bir anda kendisini Sintié yapan tüm değerler alt üst olmuştu ki. Aslında anlıyordu ama anlayan tek kişi olmak da oldukça canını sıkıyordu.

Kafası boş ve içi rahat bir durumda orada bulunuyor olsa Maglor'un davranışlarından ve cümlelerinden kesin bir anlam çıkarabilecek kadar dikaktli bir kızdı Sintié. Ama o anda kendi hisleriyle baş etmeye çalışırken yanındakine pek ilgisini veremiyordu. Sadece bir süredir tüm zihnini kaplayan büyücünün bu kadar yakınında ve yalnız başarına olmanın tadını çıkarıyordu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Maglor Silimaurë

GezginGezgin
Maglor Silimaurë



Mücadele Tarafı : Chlebos
Kan Durumu : Safkan.
Patronus : Pegasus.

Değişen Duygular Empty
MesajKonu: Geri: Değişen Duygular   Değişen Duygular EmptySalı Ağus. 12, 2008 12:33 am

Cesaret.. Neredeydi cesurluğu? Bir işin sonunu düşünmeden her olaya atlayışı. Aslında bunun açıklaması yoktu. Yaptığı cesurluklarda sadece kendisini kaybetme olasılığı vardı fakat şimdi.. Eğer Sintié onu terslerse, onun arkadaşlığını dahi kaybetme korkusunu yaşıyordu içten içe. Umursamamazlık.. Hani hayatı umursamazdı. Başka kız mı yoktu? Kaybetse ne olacaktı? Aslında bu soruların cevabını biliyordu. Onun için artık başka bir kız yoktu ve kaybederse, kalbinin yarısını da kaybedecekti.

"Korkağın tekisin sen!" "Hayır değilim!" "Evet öylesin. Söylemezsen asla onun hislerini bilemeyeceksin." "Tamam, tamam. Pes ettim.." İçindeki savaşı kaybetmiş ve aşka teslim olmuştu.
"Tabi hatırlıyorum henüz o kadar bunamadım." Bu sözlerine gülümseyerek karşılık verdi fakat içinden geçenleri kendi içinde sakladı. Ardından cesaretini toplamış bir şekilde arkasına döndü ve direk olarak kızın buz mavisi gözlerinin içine bakmaya başladı. Vücudu hislerden arınmış, tek bir hedefe odaklanmıştı..

"Önümüzdeki dolunaylı gecede tekrar gelelim."
Tam hevesle ağzını açacaktı ki Norah ile Paula ile birlikte gelelim sözleri ağzının kapanmasına yol açtı ve kendi kendisine söylendi. "Tabi ya! Paula ile Norah.." Neden bu kadar ürkekti. Belki de kız da ona karşı boş değildi ve o da kendisi gibiydi. Onları da bunun için ekleme ihtiyacı hissetmişti. Belki o da kardeşinin yakın arkadaşı ile birlikte olma düşüncesinden korkuyordu. Zamanı gelmişti. Vücudunun tüm sıkıntılarından kurtulmasını sağlayacak an.. Kıza doğru bir adım attı ve gözlerini onun gözlerinin içinden çekerek "Seni seviyorum.." diye fısıldadı. Başından ayağına kadar bir sıcaklık duygusu içini sarmıştı..
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/karakter-karty-f86/maglor-s
Audrey Autumn

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Audrey Autumn



Mücadele Tarafı : Beyim bilir.
Rp Sevgilisi : Castor.
Kan Durumu : Safkan
Patronus : Tavus kuşu.

Değişen Duygular Empty
MesajKonu: Geri: Değişen Duygular   Değişen Duygular EmptySalı Ağus. 12, 2008 6:52 pm

Beni- ne? Sintié şaşırmış bir şekilde bakıyordu karşısındaki çocuğa. Demek ki kendisine yaklaşması ve gözlerinin içine bakması biraz sonra itiraf edeceği şey için ortam hazırlamaktı. Maglor'un ağzından çıkan iki söz kızın kulaklarında yankılanırken hala inanmakta güçlük çekiyordu. Bu nasıl olabilirdi ki? Tam filmlerdekine benzer bir olaydı. İkisi de birbirlerini seviyor ama açıklayamıyorlar mıydı yani? Maglor'un kendisini sevdiğini nasıl anlayamadığını düşündükçe binasına yakışmadığı hakkında fikirler yürütüverdi. Maglor'la ilişkisi her zaman iki arkadaş gibi olmuştu, onun kendisine o anlamda yaklaştığı bir anı gözünün önüne getiremiyordu.

Uzun süre sessiz kaldığını fark edince, oldukça yakınında olan Maglor'un gözlerine bakmaya başladı doğrudan. Bir cevap bekliyordu... Sintié buna hazır olup olmadığını tartmaya başladı aklında. Tek söylemesi gereken onun söylediklerini tekrarlamaktan ibaretti oysa. Emindi hissettiklerinden. Daha önce de aynı durumda çok fazla kalmıştı. Reddetmek de, sevdiği insana açılmak da gözünde büyümeyen olaylardı. Peki ya bu duraklama da neyin nesiydi? Muhtemelen yıllardır birlikte arkadaş olarak dolaşıp, birbirlerinin aşk hayatlarıyla ilgili sırlarını paylaştıktan sonra bu durum garip gelmişti. Tabi suskunluğunda azımsanamayacak bir diğer şey şaşkınlığıydı. Oldukça güzel bir şaşkınlık.


"Benim seni sevdiğim kadar olamaz."
Gözlerinde sıcak bir ifade, yüzünde tatlı bir tebessüm vardı. Hafiflemiş hissediyordu. Aklını kurcalayan tüm sorunlar bir anda uçup gitmiş yerine sadece saf bir enerji bırakmıştı. Aşk...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 

Değişen Duygular

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 2 sayfasıSayfaya git : 1, 2  Sonraki

 Similar topics

-
» Belirsiz Duygular
» Yok Olan Duygular

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Kurgular Sayfası-