Tehlikeli Görev

Gezgin

Matt kızın asasına bile yeltenmemesi üzerine hafiften şaşırmıştı.Ama tedbiri elden bırakmamak gerekirdi..Karşısındaki Evangeline değildi,ama yine de tehlikeli olabilirdi..

"Bizden biri misin?"

dedi sesini kısarak.Ölümyiyenlerden kormayan bir şifacı vardı karşısında.Ölümyiyenler için çalışıyor olmalıydı.Kesin karar vermemişti,ama sersemletmeye ramak kalmıştı.Sorduğu sorunun cevabını alacağını sanmıyordu.Ama yine de şansını denemenin bir zararı gelmezdi.Aklına Kath düştü,uygun bir ev arıyordu.Bulabilmiş miydi acaba..

Gezgin

Rea adamın sorusu üzerine yeniden güldü ve kafasını iki yana salladı.

- Hayır değilim..Ama diğerlerindende değilim..Ben bu taraf seçmeyi aptalca bulanlardanım..Yada sizlerin deyimiyle tarafsızım..Ölümyiyen tanıdıklarımda var..Seherbaz tanıdıklarımda..Umarım sorunuzu yanıtlayabilmişimdir..

Yüzündeki gülümseme hala duruyordu.Sonra kendisine baktı ve yeniden güldü..

- Ama sanırım dış görünüşüm bir ölümyiyeni anımsatıyor size..Bu görüntü sizi yanıltmasın..

Cüppesinin şapkasını kafasından çıkardı.Şimdi dalgalı siyah saçları omuzlarına dökülmüştü.Koyu renkli gözleri ile etrafı süzdü.Hala yanlızlardı.Ve rüzgarın sesi daha net duyulabiliyordu.Sanki birşey anlatmaya çalışıyordu.Rea küçüklüğünden beri rüzgarın sesine,yaprakların hışırdamasına ve yağmurdan sonra toprak kokusuna bayılırdı.Bu ses ona küçüklüğünü anımsatmıştı.Yüzünde ufak bir gülümseme belirdi..

Gezgin

Matt kızın yanıtladını dinledi.Ölümyiyenlerden tanıdıkları varsa sorgulamaya değerdi.Sersemletmek iyice aklına yatmıştı.Sonra cisimlenir,bakanlıkta sorguya çekerdi.Belki de Evangeline'in yaşadığı yeri bile biliyordu.Sonrasında şapkasını çıkarınca kız fena halde tanıdık geldi.Reason...Evet bu ismi tanıyordu.Matt'in bir dönem sonrasıydı bu kız,Ravenclaw.Merhabalaştıkları olurdu okul yıllarında.İlişkileri bundan ileriye gitmemişti.Kendi binasının dışında olanlara çok yakın olmazdı Matt.Onlara karşı kibar olurdu,samimi olamazdı..Kimliğini açığa çıkarma vakti gelmiş olmalıydı.Sağa sola baktı,sokak boştu.Görünmezlik pelerinlerine karşı önlem gerekiyordu ama.Asasını çıkardı ve sokağın iki yanına sersemleticiler yolladı.Akıp gitti büyüler,temizdi..Kukuletasını arkaya doğru itti,yakışıklı yüzü,masmavi gözleri ortaya çıktı;

"Beni hatırlamışsındır Reason."

dedi sadece.Kızaa nedense güveniyordu.Karanlık tarafta değildi en azından.Rica ederek bilgi sahibi olabilirdi belki de..Belki de kızlara karşı en önemli silahını kullanırdı,çekiciliğini..

Gezgin

Rea adamın kukuletasını çıkarması üzerine hafifçe geriledi..Sanki onu tanıyordu.Ama emin değildi.Adamın sorusu üzerine onun kendisini tanıdığına karar verdi.Rea'da onu tanıyordu ama çıkaramamıştı.Bir süre onu inceledi..Mavi gözler..Beyaz ten..Hogwarts'dan olmalıydı.Gözlerini yumdu ve geçmişini hatırladı..Matthew..Evet bu oydu.Yüzündeki gülümseme samimileşti

- Evet hatırladım..Matthew..Ama çok zaman geçti görüşmeyeli..Az daha seni tanıyamayacaktım..dedi

Rea okul zamanından birilerini gördüğüne sevinmişti.Ozamanları özlüyordu.Matthew'la okadar yakın değillerdi.Çünkü o Gryffindordaydı ve kendisinden bir yaş büyüktü.Arada selamlaşıyorlardı.Gerçi Rea'nın kendisinden büyük çok dostu vardı ama Matthew'la okadar yakın değillerdi.O hep soğuktu en azından Rea'ya öyle gelirdi..Rea genellikle gülümserdi ama içten gülümsemesini az kişi bilirdi..

Gezgin

Matt kızın gardını indirdiğini düşündü,en azından tanıdık çıkması iyi birşeydi.Bunu her ne kadar yapmak istemese de Baş Seherbaz'ın emriydi,yapmak zorundaydı.Aldığı bilgilerden sonra onu serbest bırakmak için elinden geleni yapıyordu.Güzel kızlara saldırmaktan hoşlanmazdı,onlara zarar vermek istemezdi..

"Evet...Uzun zaman oldu.Bak,yanlış anlama,kişisel değil.Üstüne üstlük emir de geldi.Yapmak zorundayım,özür dilerim.."

Kızın anlamaz bakışları altında asasını hızla çekti ve fısıldadı;

"Sersemlet!"

Gezgin

Rea ne olduğunu anlayamadan Matthew asasını çekmiş ve Rea'yı sersemletmeye çalışmıştı.Hızla büyüden kurtulmak için hamle yaptı.Ardından asasını çekti.Gülerek Matthew'a baktı

- Beni bir yere götürmek istiyorsan..Sersemletmene gerek yok..Düzgünce söyleseydin gelirdim..Ama sen bu hakkını kaybettin..Düello istiyorsan..Düello yaparız.. dedi

İnsanlara fazla güveniyordu..Bunu yapmamayı öğrenmeliydi.Asasını nazikçe salladı ve

- Yuspar avorus maxsima dedi

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.

Knocturn Yolu'na geldiğinde Pat çevresini süzdü ve cübbesinin şapkasıyla kafasını kapattıktan sonra düellonun tam da ortasına düştüğünü gördü. Aha!!! dedi içinden bir ses. Kendisini beğenmeyip iyi tarafa geçmesini sağlayarak Jaconde ile sevgili olan Matt buradaydı. Yanına yaklaştı ve:
- Vay!!Vayy!!Vayy...Matt burada demek..İşte tam zamanında gelmişim...Reason naber kardeşim? dedi.. Sonra devam etti:
- Şimdi sen benide sersemletmeye filan kalkarsın değil mi Matt? demişti alaycı bir ses tonuyla. Bir yandan da çevresinde daireler çiziyordu. Sonra durdu ve yüzüne bakıp:
- Seni son görüşümden beri hiç değişmemissin. Hala sefil ve bizleri avlamaya çalışan bir Z.A.Y'sın..Aaa!! Tabi Efendimiz'den korkup kaçanları yakalamak marifet sayılmazsa dedi ve bir kahkaha patlattı. Şimdi bir ileri bir geri gidiyordu.. Matt kesinlikle ona saldıracaktı. Biliyordu. Çünkü bir kehanet profesörüydü. Bu ona büyük bir vaantaj sağlamıştı. Suratına bakarken hangi laneti kullansam diye düşünüyordu. Acaba bir seferde öldürsem mi yoksa acı mı çektirsem diye kararsız bakışlarla süzüyordu. Ama ona sadece acı çektirmek, işkence etmek daha iyi olurdu. Daha onunla yapacak işleri vardı. Efendimizin de....

Banned

Joseph, Matthew'ı merak etmeye başlamıştı. Görevi vereni uzun zaman olmuştu ve o hala ortalıkta yoktu. İnceleme zamanın geldiğinin farkındaydı. Knocturn yoluna bütün gücüyle cisimlendi. Hızla onu aramaya başladı. Siyah cübbesini kafasına geçirmiş, yollarda bir Seherbaz arıyordu: Matthew.. Knocturn'a yaklaştığı anda büyülerin yaydığı ışık gözükmeye başlamıştı. Joseph hızla büyülerin atıldığı yere geldi. Büyüler daha hedeflerini bulmamış gibiydi ama belli olmazdı. İkiside ağır zararlar alabilirdi. Joseph orada 3 büyücü görmüştü bunlardan biri Matthewdı. Diğer ikisini ise tanımıyordu ama Matthew'ın karşısındaydılar. Joseph hızla asasını çekerek beklemeye başladı.

Fazla bir şey kaçırmadım umarım ?

dedi gülerek ve asasını kavrayarak beklemeye başladı..

» Tehlikeli Macera

Tehlikeli Görev

Tehlikeli Görev

Similar topics

Similar topics