AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  
Son Konular
Konu
Tarih
Yazan
Yabani Otlar
Bir Kulüp Mü Kuruluyormuş | Bir Tıkla Bakalım!
- Duyuru Panosu -
Işık Tapınağı
Model Değiştirme
Model Başvuruları
Debbie'nin Grafik Galerisi *yeni
' Cuteness s i g n a t u r e s.
La Révolte
Özel Model Başvuruları
Salı Mart 15, 2016 10:01 pm
Ptsi Şub. 22, 2016 12:43 am
C.tesi Ekim 02, 2010 11:08 am
Perş. Eyl. 30, 2010 11:07 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 10:04 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 6:40 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:37 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:25 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 6:13 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 4:35 pm












Paylaş
 

 Pijamalar Fora!

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek 
Sayfaya git : 1, 2, 3  Sonraki
YazarMesaj
Quanna Tia Cole

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Quanna Tia Cole



Mücadele Tarafı : Kimin?
Rp Sevgilisi : Bağlılık korkusu var.
Kan Durumu : Safkan
Patronus : Su Samuru

Pijamalar Fora! Empty
MesajKonu: Pijamalar Fora!   Pijamalar Fora! EmptyPtsi Haz. 21, 2010 5:44 pm

Otel Crepuscolo'da ayırılan en büyük odada yapılan pijama partisine hepiniz hoşglediniz. Oda birçok yemek, içecekle doldurulmuştur. Puflar kızlar için özenle etrafa yayılmıştır. Oda kocaman ve parti yapmaya el verişlidir. Kızlar bütün gece burada birbirleriyle muhabbet edicekler. Partinin tek kuralını sakın unutmayın bayanlar: Erkek yasak! Tabi gecenin ilerleyen saatlerinde bu kuralı bozmak kaçınılmaz bir durum. Her pijama partisinin sonuna doğru gizlice gelen bir grup erkeğe dikkat edin. Hadi bakalım Parti başlasın!
Kurguyla ilgili her türlü rp out ve alım bu başlık altından olacaktır. Link İsteyen her Hogwarts öğrencisi bu partiye davetlidir.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Lima Donald

GezginGezgin
Lima Donald



Mücadele Tarafı : Adalet.
Kan Durumu : Safkan
Patronus : Beyaz Atmaca

Pijamalar Fora! Empty
MesajKonu: Geri: Pijamalar Fora!   Pijamalar Fora! EmptyPtsi Haz. 21, 2010 5:55 pm

Heyecan dorukta.Bu benim ilk pijama partim.Kızlarla kaynaşmam içinde bir fırsat.Pijamalarımı üzerime geçirip çok sevdiğim Mr.Puff yani ayıcığımıda yanıma alıp partinin yolunu tuttum.Tabi evden çıkmadan önce aklıma pijamalarımla dışarı çıktığım gerçeği kafama dank etti ve üzerime birşeyler giymeyi akıl edebildim.Otel Crepuscolo'daki en büyük oda pijama partisi için tutulmuş.Gerçekten harika olacak.Kızlarla oturup sohbet etmek erkeklerden uzak olmak ve gerçekten mutlu olmak.Bunlara ihtiyacım var gibi görünüyor.Adımlarımı sıklaştırdım.Otel yakın olduğu için yürümeyi tercih ettim.Ama yoldan geçerken bana çevrilen meraklı bakışları görünce keşke yapmasaydım diyorum.Neyseki bugün hiçbirşey moralimi bozamaz.Mr.Puff'a daha sıkı sarılarak hızımı iyice arttırdım.Oteli görebiliyordum.Yüzümde tuhaf bir sırıtma eşliğiyle ve içimdeki heyecan dalgasına kapılarak koşmaya başladım.Otelin önüne geldiğimde nefes nefeseydim.Ama umrumda değildi.Soluklanmayı bile düşünmeden içeri daldım.İçerisi sıcaktı.Gerçekten üşüdüğümü otelin sıcak havası beni sarmaladığında farkettim.Otele girdiğimde merakla bana bakan birkaç kişiye aldırmadan pijama partisi için ayırtılan odanın yolunu tuttum.Bu gece gerçekten çok eğlenecektim.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Jessica Isolde Lithium

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Jessica Isolde Lithium



Mücadele Tarafı : Guiseppe'nin şekerleri, Anna'nın kurabiyeleri.
Rp Sevgilisi : Yaklaşanı vururum...
Kan Durumu : safkan
Patronus : Anka kuşu

Pijamalar Fora! Empty
MesajKonu: Geri: Pijamalar Fora!   Pijamalar Fora! EmptyPtsi Haz. 21, 2010 6:17 pm

Pijama partisi.Yuppi.En sevdiği Noel olayıydı Jessica'nın.Üstünde tavşanlı pijamasıyla otele doğru yol alıyordu.Saçlarını öylesine toplamıştı.Ne de olsa bu bir pijama partisiydi.Otelin kapısından içeri girip odaya doğru gitti.Tabii biraz komik duruyordu.Tavşanlı bir pijama ve saçı başı dağınık biri.
Odaya girdiğinde nutku tutuldu.Mükemmel bir yerdi.Bayağı büyüktü.Burada maraton bile yapabilirlerdi.Hemen odadaki yumuşak koltuklardan birine gömüldü ve beklemeye koyuldu.
Beklemekten sıkılıp etrafta dolaşmaya başladı.Burası güzel bir yerdi.Normal şartlarda Jessica yemekten başka bir şey görmezdi odada.Ama bugün yemeği biraz fazla kaçırınca bir daha yemek görmek istemiyordu canı.Partiye gelecek olanlar coştursaydı bari buraları.Aslında eğlenceli olurdu bu parti.Çünkü sadece ikinci sınıflardan oluşmuyordu.Büyük sınıflar tozunu attırırdı buranın.Savannah'nın gelmesini bekliyordu.Ya da onların binadan herhengi birinin.Çok fazla beklemesine gerek kalmadı.Lima gelmişti.Ona selam verdi.Elinde bir ayıcık vardı.Ve çok şekerdi doğrusu.Heyecanlı duruyordu.
Merhaba Lima.Nasılsın?
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/lejant-f86/j-e-s-s-i-c-a-t7
Nerola Carvecante

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Nerola Carvecante



Mücadele Tarafı : Taraf çatışmaları ilgisini çekmiyor.

Pijamalar Fora! Empty
MesajKonu: Geri: Pijamalar Fora!   Pijamalar Fora! EmptyPtsi Haz. 21, 2010 6:18 pm

Hayat bir panayır gibi kimi zaman. Bizler panayırı şenlendiren unsurlar, panayıra gelenler ise mutluluklarımızdan, paylaştıklarımızdan faydalanmaya çalışanlar. Panayırlar sürekli kurulmazlar. Yalnızca yılın belirli aylarında, belirli günlerinde kurulurlar. Ki bu da her yerde değildir. Panayır havasını soludunuz mu siz hiç? O duyguyu hissettiniz mi kalbinizde? Sizin oralara hiç uğramadı mı panayır havası şöyle yoldan geçerken bile? Uğramadıysa ne yazık, yine seneye kaldı sevinçleriniz. Her yıl ümitle, heyecanla beklenir panayır buraya da uğrayacak mı diye soran bakışlarla birlikte. Kimi zaman uğraşmaz, hayal kırıklığının en büyüyüğünü yaşarız. Bazen ise uğrar ve şenleniriz. Panayırdaki neşeli insanları gördükçe umutsuzluklarımızdan silkiniriz bir kaç saatliğine bile olsa. Dünyaya pembe gözlüklerle bakmaya çalışabiliriz bir süreliğine. Hayatın iyi yanlarını paylaşabiliriz hep birlikte. Paylaşabiliriz elbette paylaşmasına da; paylaşacağımız insanları da iyi seçmeliyiz. Bizim kırgınlıklarımızdan kendine mutlu bir dünya yaratan kişilerle paylaşmaya kalkarsak bu panayır sevincini, uzun sürmeyecektir şen şakrak geçen zamanlar. Bir mum alevi gibi, bir nefeste sönecektir. Bu yüzden büyükkannem hep der ki: ' Paylaşmayı bilmeyenle işin olmaz evlat.'

Partinin başlamasına az kalmasına rağmen, elindeki tüylü dolma kalemle tüm hislerini parşömene aktarıyordu. Satırların arasından kopup gelen hatıralar gözünde canlandıkça geçmişinin peşindeki en büyük gölge olduğunu anımsıyordu. Ama yine de devam ediyordu yılmadan. Hayatında gerçekten sahip olduğu tek aile bireyine yazıyordu. Kendi kanından, canından, soyundan olan - gerçek bir akrabısına- babaannesine yazıyordu. Duygularını en iyi anlayanın o olacağını biliyordu. İçinde bir parça kızgınlık vardı onu yanına almayıp yetimhanede büyümesine izin verdiği için. Fakat yıllar onu yetimhanede olgunlaştırmış, geliştirmişti. Bunu düşündükçe hak veriyordu o yıllarda seksen yaşındaki bir kadının küçük bir bebeğe bakmakta yaşayacağı zorluklara. Gün geçtikçe de zaten alışıyordu yalnızlığa. Her bir paragrafın ardından hafifçe dudaklarını kıpırdatarak okuyordu yazdıklarını. Mantık süzgecinden geçirmiyordu yazdıklarını, yalnızca ne hissediyorsa onu yazıyordu. Baş ucunda duran ipeksi tüylerine güneş vuran baykuş ise şaşkın gözlerle Nerola'ya bakıyordu. Herhangi bir insanın ya da canlının bakışlarını üzerinde hissetmek kesinlikle en nefret ettiği şeydi. Tıslayarak ' Defol buradan lanet olası kuş, biraz sonra gel. ' dedi ve eliyle bir şaplak attı baykuşun sırtına. Alışkındı, nasıl olsa canı acımazdı. Kolundaki saate dikkatlice baktıktan sonra mektubuna son vermenin zamanı geldiğini fark etmişti. Bir an önce üstüne bir t-shirt geçirip, ayağına Tigerlarını giyip, bir çantaya da pijamalarını tıkmalıydı. Acele etmezse kesinlikle partiye geç kalacaktı. Gerçi partiye Anais'in katılmayacağını bilerek o partiye gitmek istemiyordu ancak biraz içki içip kafasını dağıtmanın iyi olacağını düşünüyordu. Sert ve yüksek bir sesle baykuşun ismini söyleyerek, gelir gelmez parşömen parçasını ayaklarına bağladı. Nasıl olsa nereye gideceğini biliyordu. Hiç bir şey söylemeden açık camdan uçuşunu seyretti. En kısa zamanda bir mektup alacağını umuyordu.

Hızlı adımlarla ilerlerken Roma'nın Paris'ten sonra çok da gözüne hoş gözükmediğini fark etti. Bu parti Paris'te yapılıyor olsa kesinlikle iyi bir ev sahibi olabilirdi. Leziz bir kırmızı şarapla karşılar, ardından Eyfel manzaralı mükemmel bir süitte partiyi akışına bırakırdı. Bu fikri aklından çıkarmamalı, hatta Anais ile paylaşmalıydı. Kesinlikle. Aval aval ilerlerken karşısına çıkan OTEL CREPUSCOLO yazılı renkli tabelayı görünce hafızasını yokladı. Evet, geleceği yer burasıydı. Hatta içeriden çok da az olsa bir müzik sesi gelebiliyordu. Koca otelde bu kadar yüksek sesteki müziğe izin verecekler miydi bilmiyordu ama her zaman baş ağrıtıcı şeyleri severdi. Metal müzik gibi. Fakat çalan metalden çok bir pop şarkısıydı. Çoğu partide olduğu gibi ortamı canlandırmak adına yapılabilecek en iyi seçimdi. Görevlilerden birine partinin nerede yapılıyor olduğunu sorduğunda asık suratlı görevliden aldığı yanıt en üst kata çıkması gerektiğiydi. Asansörün tuşlarını kurcalayarak en üst kata bastı. Asansördeki bir kaç kız daha partiye davetli olmalıydı. Hem yüzlerine aşinaydı, hem de aynı kata çıkıyorlardı. Kendinden en fazla bir kaç yaş küçük olan kıza dönüp iyice baktığında binadaş oldukları Lima'yı gördü. Muhabbetleri yoktu ve asansörde durup onunla saçma sapan konuşmalar yapamayacaktı. Bir an önce yukarıya çıkıp takılabileceği birileri olmasını umuyordu. Bu sırada asansörün geldiklerini haber veren dink sesiyle birlikte kıza dönüp pek de samimi olmayan bir gülümseme yolladı. Ardından adımlarını geniş kapıya doğrulttu. Kapıya tıklatmak için uzanırken kapının açık olduğunu fark ederek içeriye daldı. Ortamın hoş dizaynından ötürü yüzüne bir tebessüm yayıldı. İçten içe ' Parti başlasın' diyerek kendini puflardan birine attı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Lima Donald

GezginGezgin
Lima Donald



Mücadele Tarafı : Adalet.
Kan Durumu : Safkan
Patronus : Beyaz Atmaca

Pijamalar Fora! Empty
MesajKonu: Geri: Pijamalar Fora!   Pijamalar Fora! EmptyPtsi Haz. 21, 2010 6:32 pm

Asansörler her zaman içimi karartmıştır.En azından asansörde tek olmadığıma seviniyordum.Bizim binaadn olan bir kız daha vardı.Adı sanırım Nerola.Tanışma fırsatı bulamadık ama asansörde tanışmak pekte sıcak gelmiyordu bana.Zaten onunda tanışmak istediğini pek sanmıyorum.Asansör tiz bir ding sesiyle durdu ve pijama partisinin yolunu tuttum.Kendime hakim olamayarak hızlı adımlarla odaya girdim.Pijama partisinin yapılacağı odaya girdiğimde içimi bir heyecan dalgası kapladı.Gerçekten çok güzeldi.Her yerde abur cuburlar rahat puflar vardı ve dışarısının buz gibi soğuğu karşısında içerisi sıcacıktı.İçerisini incelemeyi bitirdiğimde etrafta sadece Jessicanın olduğunu farkettim.Ne diyeceğimi bilemeden orda durdum.Kısık bir sesle ona selam verdim.Neyseki beni bu utancımdan kurtaracak gibi duruyordu.Merhaba Lima.Nasılsın? dedi.Gülümsedim.Yeni bir arkadaş bulma heyacanıyla odadaki puflardan birine oturdum ve Jessicaya bakarak.''Gerçekten iyiyim Ya sen?'' dedim.Gerçekten iyi olduğum sayılı anlardan biri olmalıydı bu.Bu anın tadını çıkarmaya kararlıydım.Mr.Puff'a hala sarıldığımı hatırlayıp onu rahat bıraktım ve kendimi bol ve derin bir sohbete hazırladım.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Myrenala Autumn

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Myrenala Autumn



Mücadele Tarafı : Autumn
Rp Sevgilisi : İlgilenen P'm le gelsin x.x
Kan Durumu : Safkan
Patronus : Elinde bageti olan Lars Ulrich!

Pijamalar Fora! Empty
MesajKonu: Geri: Pijamalar Fora!   Pijamalar Fora! EmptyPtsi Haz. 21, 2010 6:42 pm

Saçları kabarık bir şekilde etrafında dalgalanırken otele giriş yapmış ve odayı arama macerası başarıyla sonuçlanmıştı. İçeri girdiğinde tanışmadığı ama gördüğü kızlara baktı. Bir parti tanışmak için idealdi tabii ki. 'Merhaba.' dedi onlara bakarak. Sonra masanın üzerindeki yumuşak şekerleri görünce yan yan masaya yaklaşıp şekerlerden biraz yerken 'Myrenala ben' diye de tanıttı hafifçe gülümseyerek. Gün içinde kendisine güneş çarptırmayı başardığından arada yalpalayabiliyordu adım atarken. O yüzden bir armuta oturarak kızlara baktı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Eleanora Lizz Walker

VII. SınıfVII. Sınıf
Eleanora Lizz Walker



Mücadele Tarafı : Arspegus - "Güç Kalpten Gelir!"
Rp Sevgilisi : Arthur Bentley mi desem ne desem? Olur mu dersiniz?
Kan Durumu : Safkan
Patronus : Tavşan

Pijamalar Fora! Empty
MesajKonu: Geri: Pijamalar Fora!   Pijamalar Fora! EmptyPtsi Haz. 21, 2010 9:09 pm

Güneş bir kaç dakika sonra gökyüzünden süzülerek bir dahaki gün kendini gösterene kadar kaybolacaktı. Bu akşamın başlamasına ve birkaç saat sonra olacak partinin başlama zili denebilirdi. Üzerinde tişörtü, altında da pantolonuyla roma yollarında güneşin batışını ve yüzüne bir meltem gibi çarpan akşam rüzgârının esintisiyle, kolunda çantası ile partinin yapılacağı yere doğru ilerliyordu. Çantasına pijamalarını koymuştu. Sokakta pijama ile dolaşmak biraz görgüsüzlük olabilirdi. Hele de onun yaşında bir kız için. Uzun zamandan beri partilere ve her hangi bir eğlenceye gitmemişti Eleanora. Yatakhane de arkadaşlarına yaptıkları şakadan sonra partileri özlemişti doğrusu. Arkadaşları ile eğlenmeyi, bu partiler de başkalarıyla tanışmayı, arkadaşlık kurmayı severdi. Bu yapısından kaynaklanan bir şeydi. Partiye en iyi arkadaşı Jasmine de gelecekti ve eğlencenin doruklarına çıkacaklardı. Etrafına bakarak ilerliyordu Eleanora. Hava güneşin batışı ile birlikte kısa süre sonra kararmıştı. Roma sokaklarının ışıkları yanmıştı bile. Uzaklarda bulunan ışıklar küçük noktalar bütünü gibi pırıl pırıl parlıyordu. Rüzgârın esintisi ile yanağına düşen bir tutam saçı parmaklarının kullanarak kulağının arkasına sakladı.

Adımlarını daha sık ve hızlı atmaya başlamıştı. Çünkü Jasmine'yi otelin önünde bekletmek istemezdi doğrusu. Virajı döndüğünde otelin önünde kolunda çantası ile kızıl saçlı, güzeller güzeli bir bayan duruyordu. Gözleri hep saatinin üzerinde geziniyor, dakika da bir kolunu indirip kaldırıyordu. Bu kızı tanımamak mümkün müydü? Hele de o kızıl saçları ile birlikte. Eleanora sesiszce ve yüzünde gülümsemesiyle Jasmine'nin yanına giderken o da gözlerini saatinden ayırdığın da Eleanora'yı görebilmişti. Yüzünde tatsız bir gülümseme vardı. Sanki zorla gülümsüyor gibiydi. Ona sarılarak '' Merhaba hayatım. Geç kalmadım değil mi? '' derken yanaklarından öptü ve yüzüne tekrardan odaklandı. Jasmine'nin suratı aniden asılmıştı. Bu eğlencenin başlayacağı bir gün de neden böyle üzgündü ki? Jasmine bir şey söylemeden otele girdi. Eleanora da onun arkasından hızlı adımlarla yürüyordu. Eleanora orada bulunan görevliye partinin kaçıncı katta olduğunu sorduğun da en üst katta olduğunu duyunca görevliye teşekkürler manasından gülümsedi ve Jasmine'nin arkasından yürümeye başladı. Kız görevliyi duymuş gibi asansöre doğru ilerliyordu. Asansörü çağırmak için düğmeye bastığın da Eleanora da hemen yanına gitti ve kızın yüzündeki o üzüntüyü tekrardan gördüğünde sormadan edemedi. '' Tatlım neyin var? Neden bu eğlenceli günde suratın asık? '' dedikten sonra asansörün geldiğini gördüğünde kapıyı yavaşça açtı ve içeriye girerek en üst katın numarasına bastı. Asansör yavaşça yukarıya doğru çıkarken Eleanora meraklı gözlerle kızın anlatacağı şeylere kulak kesilmişti.


En son Eleanora Lizz Walker tarafından Salı Haz. 22, 2010 11:25 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/t8972-eleanora-lizz
Jasmine Mia Proswan

GezginGezgin
Jasmine Mia Proswan



Mücadele Tarafı : Karanlık bir ruh
Rp Sevgilisi : Martin'm.
Kan Durumu : Safkan

Pijamalar Fora! Empty
MesajKonu: Geri: Pijamalar Fora!   Pijamalar Fora! EmptyPtsi Haz. 21, 2010 9:54 pm

Güneşin başka yerleri aydınlatmasına yarım saatten az kalmıştı. Jasmine ikiziyle beraber odalarında oturuyordu. Cici bici anne ve babalarına sormak dahi istemiyordu bu parti olayını. Aslında Lizz’in ona haber verdiğinde Georgina’nın havalara uçarak partiye koşacağını ve kendisinin yine evde kalacağını sanıyordu. Ama işler tahmin ettiği gibi gitmemişti. Georgina gelmeyeceğini ve Jass’in gitmesini söylemişti. İlk duyduğunda Jass’in ağzı bir karış açık kalmıştı ama hemen toparlanıp üstelememesi gerektiğini fark etmişti. Çünkü ikiziyle bir partiye gitmek faciaya dönüşebilirdi. Eğer ki hesaba katmadığı bir içki servisi varsa. Bu yüzden o koca çenesini kapalı tutmuş ve bu kızlara-özel-pijama-giyip-aptalca-muhabbet-partisine hazırlanmaya başladı. Pijama giyerek sokağa çıkıp, tam bir geri zekalı tablosu çizmemek için kırmızı dar bir pantolon, üzerine çok sevdiği askılı, siyah üzerinde çok hoş süslemeleri olan Georgina’nın doğum günü hediyesini giymişti. Siyah ojelerini tamamlamak için başparmağına ve işaretparmağına gümüş sade yüzüklerini taktı. Kulaklarına siyah halka küpelerini geçirdi ve saçlarını hafifçe topladı. Sevdiği sırt çantasına yeni pijamalarını koydu ve tek omzuna geçirdi. Odadan çıkarken hiç sesini çıkarmayan kıza göz kırptı ve doğruca çıkış kapısına ilerledi. ‘ Ben çıkıyorum! ’ diye seslendi. Mathilda’nın şüpheci sesi yankılandı. ‘ Nereye Jass? ’ Jasmine hemen kapının tokmağını çevirdi ve çıkarken seslendi. ‘ Aa size söylemedim mi? Bir pijama partisi var kız kıza. Söylemeyi unutmuşum. Özür dilerim, özür dilerim. ’ diyerek dışarıya çıkınca kapıyı kapattı. İşte gece başlamıştı.

Otelin önünde arkadaşını bekliyordu. Bu ona kendini normal biri gibi hissettirmişti, sadece iki saniye. Sonra beynine dolan o kıskançlık, korku ve kin… Normali kıskanmak çok acayipti aslında. Herkes farklı olmak ister tabii Jass dışında. Korkuysa kıskançlığın yanındaydı çünkü normali kıskandığı için korkuyordu. Ve tabii kin. Kıskandığı tüm insanlara karşı gerçek kin. İyilik mi? İyiliği ruhunda öleli asırlar olmuştu. Ya da en azından Jasmine öyle düşünüyordu. Kolundaki kırmızı kayışlı saate bakıp duruyordu. Sonunda Lizz’in sesi duyduğunda gözlerini saatten ayırdı. Lizz’in kucaklamasına karşılık verdi. ‘ Hayır, geç kalmadın canım. ’ dedi ama bunu beklendiği gibi neşeli söylememişti. Sesindeki tüm o neşe yerini kuru bir tada bırakmıştı. Görevlilerin yardımıyla asansöre doğru ilerlediler. Asansör geldiğinde en üst katın düğmesine bastı Jasmine. Lizz’in sorudu çok beklenmedik anına denk gelmişti ve düğmelerde duran eli, en üst kata ulaşması için bir kat kala, Jasmine’in eli sayesine aşağıya doğru ilerlemeye başlamıştı. Jasmine Lizz’e döndü ve konuşmaya başladı. Nasıl anlatacağı hakkında en ufak bir fikri yoktu ama anlatacaktı.

‘ Bak Lizz, herkes saf iyilikten oluşmaz. Arkadaş olduğumuz için gerçekleri göremiyor olabilirsin ama ben kötü biriyim. Bir kişi dışında. Georgina. Bu partide normali oynamak çok zor ve iyi kız rolü yapmakta. Georgina dağıtır Jass toplar, o dağıtır ben toplarım! Neden? Çünkü Jass iyi biri. Hayır, iyi olduğum falan yok! Onu kaybedemem ve kötü şeyler yapmasını istemiyorum çünkü ben yaptım. Ben denedim! ’ Bir taraftan parmağıyla kendini gösteriyordu. Öfkesi tavan yapmıştı ve bunun Lizz’le alakası yoktu. ‘ Kendi ruhumun enkazında kayboluyorum anlamıyor musun? Kötülük herkesin içinde var. İyilikte öyle tabii ki. Ama bu enkazda iyilik ölüyor! Kimse onu iyileştirmeye çalışmıyor ki! Sırf kötülükten oluşan biri sevemez. Ama ben seviyorum. Seni seviyorum, Georgina’yı seviyorum. Ama kötü biriyim. Çünkü bu enkazda iyilik ölümcül darbeler alırken kötülüğe hiçbir şey olmadı. Tıpkı bencillik gibi. Seviyorum çünkü sevgi kendi kendini yeniler. Ama iyilik? Onu kim yenileyecek, kim iyileştirecek ki? ’ Birkaç damla yaş akmıştı gözünde. Hemen elinin tersiyle sildi. Lizz’in dediklerini yarım yamalak duyuyordu. Tekrar asansörün düğmesine bastı. Son katta durunca içeriye girdiler. Sonrasında Lizz kendini duymadığını anlamıştı ve dediklerini yüksek sesle tekrarladı. İşte o zaman kişisel transından çıktı Jass. Ve bu büyük odada arkadaşını dinlemeye koyuldu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 

Pijamalar Fora!

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 3 sayfasıSayfaya git : 1, 2, 3  Sonraki

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Kurgular Sayfası-