AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  
Son Konular
Konu
Tarih
Yazan
Yabani Otlar
Bir Kulüp Mü Kuruluyormuş | Bir Tıkla Bakalım!
- Duyuru Panosu -
Işık Tapınağı
Model Değiştirme
Model Başvuruları
Debbie'nin Grafik Galerisi *yeni
' Cuteness s i g n a t u r e s.
La Révolte
Özel Model Başvuruları
Salı Mart 15, 2016 10:01 pm
Ptsi Şub. 22, 2016 12:43 am
C.tesi Ekim 02, 2010 11:08 am
Perş. Eyl. 30, 2010 11:07 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 10:04 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 6:40 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:37 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:25 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 6:13 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 4:35 pm












Paylaş
 

 Açlık

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek 
Sayfaya git : 1, 2  Sonraki
YazarMesaj
Josephine Chansen De Röla

GezginGezgin
Josephine Chansen De Röla



Mücadele Tarafı : Seçimler... Seçimler... Bırakın insanlar birbirlerini yesinler.
Rp Sevgilisi : The best gift of the death, RàzìèL StormFury
Kan Durumu : Safkan

Açlık Empty
MesajKonu: Açlık   Açlık EmptyPtsi Ara. 07, 2009 10:32 pm

Josephine Domuz Kafası'nın kapısını açıp içeri girdi. Kapıyı açtığı sırada sertçe esen rüzgar, içeride oturan iki kişinin üzerine esti. İki adam dönüp ters ters baktı. Josephine göz açıp kapayana kadar kapıyı kapatmıştı. Soğuk onu etkilemiyordu, bu yüzden unutuyordu. İnsanlar üşürdü. Ağır adımlarla sağdaki masalardan birine oturdu. Bir kırmızı şarap söyledi. Açtı. Çok aç. Hogsmead'de kan dökemezdi, şarapla idare edecekti. Keşke şu mazoşist çocuktan daha fazla kan alsaydı. Çocuğun hoşuna gidiyordu ama Joseph cesaret edememişti. İnsanları öldürmek umrunda değildi. Ama yaşamaları gerekiyordu. Kurallar. Barmen şarabını önüne koyunca zevk dalgasıyla titredi. Rengi kan gibiydi. Bir dikişte, daha barmen arkasını dönmeden, bitirdi. Barmen şaşkınlıkla gözlerini açınca gülümseyip dişlerini gösterdi. Adam irkildi, birkaç adım geriledi. "Bir tane daha." dedi Joseph. Adam masadaki kadehi alıp neredeyse koşarak bara gitti. Josephine güldü. İnsanları korkutmayı seviyordu. Lanet olsun açtı. Bir titreyişle daha sarsıldı. Barmen şanssızlığına tam o anda gelmişti. Kadehi bırakıp kaçtı. Joseph bir kez daha bir dikişte bitirdi. Şarap dudakları arasından kurtulup, kenarından bir nehir gibi aktı. Çenesine gelemeden parmağıyla şarap damlalarını toparladı. Parmağını dudaklarının arasına götürüp yaladı. Şarap biraz olsun dindirmişti açlığını. Pencereden dışarı baktı. Kar yeniden başlamıştı. Her bir tane salına salına düşüyor, havada kalmanın zevkini sonuna kadar yaşıyordu. Bazı taneler birbirleriyle birleşiyor, insanların yaptığı çocuklar gibi bambaşka şekiller alıyorlardı. Josephine'in bir çocuğu asla olamayacaktı. Küçük kızıl kafalarıyla eteklerini çekemeyecekti. Sevdiği adama bir bebek veremeyecekti. Dünyaya yalnızca ölüm getirebilirdi. Dehşet. Vahşet. Verdiği hayatın bile bir kan bedeli olacaktı. Dünyaya sadece yıkım getirebilirdi. Bu onu rahatsız etmiyordu. O bir vampirdi, ölümün diğer adı. Bunu kendisi seçmemişti. Kan istiyordu. Lanet olsun. Karşısında oturan iki adama baktı. Adamlardan biri ona, diğeri dışarı bakıyordu. Onları dışarı çekebilir miydi? En azından birisini? Yetişkin büyücülerdi. Josephine iki yetişkin büyücüyü çekebileceğini hiç sanmıyordu. Masaya şarapların parasını koyarken, fazlaca bahşiş bırakmıştı, adamlardan gözünü ayırmadı. Sonra kalkmaktan vazgeçti. Belki şansına biri gelip kan bağışı yapardı. Ha-ha özel espiri. Vampirlerin iğrenç espiri anlayışları vardı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/lejant-f86/josephine-chanse
Raziel Stormfury

StormfuryStormfury
Raziel Stormfury



Mücadele Tarafı : Kendi Çıkarları

Açlık Empty
MesajKonu: Geri: Açlık   Açlık EmptySalı Ara. 08, 2009 11:08 pm

Uzun süre sonra yeniden dışarıdaydı. Üşümese bile soğuğu hissetmeyi seviyordu. Belki de çocuklarından, kendi soyundan farklı bir yönüydü bu. Hala bunları hissedebiliyordu... Hogsmaede'de sıradan bir akşamdı. Sokaklarda ölüm saçarak geziyordu. Artık insan yaşamına önem vermiyordu. O gittiğinden beri insan yaşamına verdiği değer azalmış, gördüğü her ölümlüye ölümünü kendi elleriyle en acılı haliyle verir olmuştu. Büyücü dünyasıyla uğraşmayı daha çok sever olmuştu. Kendi gücünü onlar üzerinde kullanırken, acınası büyülerini onun üzerine atarken ki kendilerine güvenlerini, sonrasında hiçbir işe yaramayışındaki hayal kırıklığını görmeyi seviyordu. Acıyı görmek istiyordu. Gittiği gün, onu öldürmemiş fakat bütün ırkına acı çektirmeye bayılan bir hale bürünmüştü. Hogsmaede'e girdiği andan itibaren kendi soyundan birini hissetmesi zor olmamıştı, fakat bir terslik vardı, kızı açtı... Olmaması gerektiği kadar aç... Yolları kızına doğru uçarak katediyordu adeta, hızı o kadar fazlaydı ki gözle yakalanması bile zordu. Normalde böyle bir hızda ona erişmesi saniyeler alırdı, fakat önüne çıkan bütün ölümlüleri verebileceği en acı şekliyle öldürüyordu. Kanlarını son damlasına kadar içerken çekiliyor ve bir süre çığlık atmalarına izin veriyor, sonra yeniden işine devam ediyordu, sonrasındaysa telekinetik güçleriyle bir çöp gibi fırlatıp atıyordu. Bunları birkaç kere yaptıktan sonra artık ölümlülerin "Domuz Kafası" dedikleri barın önündeydi, kızı içerideydi ve açtı. İçeriye girerken kapıya hafifçe elini kaldırdığında kapı ardına kadar açılmıştı. Dişleri görünecek şekilde gülümseyerek içeriye adım attı, kızına baktı, diğerlerine baktı ve konuşmaya başladı;

"İstediğini seç ve açlığını dindir... Hepsi senin canım..."

Kontun gücü sayesinde bütün bardakiler yerinde hareket edemeden bekliyorlardı...


En son RàzìèL StormFury tarafından Çarş. Ara. 09, 2009 12:38 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Josephine Chansen De Röla

GezginGezgin
Josephine Chansen De Röla



Mücadele Tarafı : Seçimler... Seçimler... Bırakın insanlar birbirlerini yesinler.
Rp Sevgilisi : The best gift of the death, RàzìèL StormFury
Kan Durumu : Safkan

Açlık Empty
MesajKonu: Geri: Açlık   Açlık EmptyÇarş. Ara. 09, 2009 12:12 am

Josephine mazoşist eğilimlerine karşı bir vampirdi, kan kokusunu kilometrelerce öteden alırdı. Dışarıda ölüm vardı, kar ölüm taşıyordu. Böylesi ölüm? Vampirler. Daha kapı açılmadan gücü hissetmişti bedeninde. Boynundan başlamış, bütün vücudunda gezinmişti. Uyuşmak gibiydi ama tabi vampirler uyuşmazdı. Kapı sert bir hareketle ardına kadar açıldı. Kim olduğunu öğrenmek için dönüp bakmasına gerek yoktu. Kont.

"İstediğini seç ve açlığını dindir... Hepsi senin canım..." kelimeler büyü gibi aktılar, zincirleri kırdılar. İnsanlar nefes bile alamadan ayağa kalkmış, ona bakan adamın yanına gelmişti. Başını geriye ittirdi ve dişlerini adamın hayat kaynağına, damarlarına geçirdi. İlk yudumlar, Josephine'ni hayata bağladılar. Biraz daha, biraz daha... Hafifçe inledi. Yaşam sıvısını içiyor gibiydi. Kan akıp, bir beden buluyordu. Zavallı insanlar değerini asla anlamamışlardı, kırgındı, istekliydi, teselli istiyordu. 'Bana gel bebeğim, seni mutlu ederim.' Josephine aklında bu kelimeleri kurarken, kulaklarında yavaşlayan bir nabız vardı. Artık durmalıydı. Durmak istemiyordu. O bir vampirdi, kan içerdi. Elleri hala adamın başındaydı. Titrediler. Geri çekilirken kontun gücünü hatırladı. Hala bedeni üzerindeydi. Kont izin vermişti, lanet olası bir insan kimin umrundaydı! Daha istekle aldı kanı. Biraz şehvetle, dinmiş açlığı ona şimdiye kadar yaşamadığı bir deneyim sunuyordu. Josephine zevk alıyordu. Aldığı kan onu yaşatırdı. Ama bir insanı öldürmek... Bu zevkliydi... Aldığı hazla bir kez daha inledi. Cinsel bir haz gibi değildi, daha güçlüydü, insanların kalbini parçalayacak kadar güçlü. Hah! Ne hoş düşünce... Adamın nabzı dudaklarının altında yavaşladı, tekledi ve durdu. Tamamen kurumuştu. Biraz önce ona gerçeküstü bir zevk vermiş gibi değil de, başından beri bir leşmiş gibi adamı bir kenara fırlattı. Dudaklarındaki kanı yaladı. Yavaşça, her damlasını yaşayarak. Gözlerini dünyaya açtı. Kont kapıda ona bakıyordu. Konta ne denirdi ki? 'Ah harikaydı! Bunu hep yaşar mısın?' , 'Olağanüstü bu!' , 'Denemek ister misiniz?'. Zihnini iki yana salladı. İçsel gevezelikler... Başını hafifçe eğdi. "Teşekkürler." dedi. Belki kısa ve basitti, ama saçmalamamıştı değil mi?
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/lejant-f86/josephine-chanse
Raziel Stormfury

StormfuryStormfury
Raziel Stormfury



Mücadele Tarafı : Kendi Çıkarları

Açlık Empty
MesajKonu: Geri: Açlık   Açlık EmptyPerş. Ara. 10, 2009 9:29 pm

Kıpkızıl saçlarıyla yerinden kalkıp tereddütle karışık bir şekilde açlığını dindirmiş ve büyük bir hazla bir damlayı bile kaybetmemek istercesine, büyük bir hazla tüketiyordu ölümlünün yaşamını... İşini bitirdiğinde tıpkı kontun yaptığı gibi işe yaramaz leşi bir kenara fırlatmıştı, bu hareketi kontun içinde ona karşı büyük bir sempati oluşturmuştu. Kız düşündükleriyle asil olanı güldürmüştü. Yüzündeki hafif gülümsemeyle o anda bir vampirden bile beklenmeyecek kadar hızlı şekilde kızın yanında adeta belirmişti, ne olduğunu bile anlamadan, kızın başını ellerinin arasına almış, nazikçe kendine çekmiş, ve alnına zarif bir öpücük kondurmuştu. Dudakları yeniden oynamaya başladığında, karşısında duran zarif beden şaşkındı;

"Teşekkür etme güzelim, yalnızca bana adını söyle ve biraz eğlen... Seni dışarıda bekliyor olacağım...''

Aslında kontun adını duymaya ihtiyacı yoktu... Biliyordu... Josephine... Josephine Chansen De Röla... Kan kırmızısı saçlarıyla o olduğunu anlamak için zihnini okumasına gerek yoktu... Fakat yine de onun ağzından duyacaktı...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Josephine Chansen De Röla

GezginGezgin
Josephine Chansen De Röla



Mücadele Tarafı : Seçimler... Seçimler... Bırakın insanlar birbirlerini yesinler.
Rp Sevgilisi : The best gift of the death, RàzìèL StormFury
Kan Durumu : Safkan

Açlık Empty
MesajKonu: Geri: Açlık   Açlık EmptyPerş. Ara. 10, 2009 10:56 pm

Bir vampirin göz kırpış zamanında kont yanındaydı. Gücün bu kadar yakında olması Josephine'nin içinde bir şeyler uyandırdı. Ne olduğunu anlayamadan kont Josephine'nin yüzünü elleri arasına almıştı. Nazikçe kendine çekti ve alnından zarafetle öptü. Josephine'nin içinde gücün uyandırdığı 'şey' birden güçle ilgili olmamaya başladı. Zihnine bir tokat attı. Ama yüzündeki şaşkın bakış orada duruyordu. "Teşekkür etme güzelim, yalnızca bana adını söyle ve biraz eğlen... Seni dışarıda bekliyor olacağım...'' Ses bu kadar yakından yüzüne çarpmalıydı. Ama hayır, öyle olmadı. Kanın akışı gibi yüzünde gezinip birden kayboldu. Kont dışarı çıktığında hala arkasından bakıyordu. İnsanların nefes sesleri Josephine'nin bedenine hayat üfledi. Barmene baktı. Domuz Kafası'nın sahibi güzel kokuyordu, onu barmensiz bırakmak istemezdi. Ölü arkadaşına sabit gözlerle bakan büyücüye döndü. Adamı boğazından tutup kaldırdı. "Şimdi bana zevk ver bakalım kan torbası." diye fısıldadı adama. Kontun gücüyle hala hareketsiz duruyordu. Başını hafifçe yana eğdi. Adamı sertçe kendine çekip dişlerini boğazına geçirdi. Kont gerçekten onu bekliyor muydu acaba? Zevki bir kenara itip gözlerini açıp konta baktı. Kapının önünde durmuş Josephine'e bakıyordu. Bir an durdu, adamdan çekmeden dişlerini kanı itti. En vahşi halini görüyordu kont. İğrenmiş miydi? Yoksa hoşuna mı gitmişti? Yüzündeki ifadeyi okuyamıyordu. Gözlerini kapatıp kana döndü. Ama aklında kontun bakışları da vardı. "Tik tak! Zaman geçiyor Josephine..." "Bırak biraz daha zevk alayım." Çok geç. Zevk uçup gitmişti. Josephine dişlerini çekti. Adam hala yaşıyordu. Adamın boğazını tuttuğu eliyle, tek bir hareketle boynunu kırdı. Josephine'e zevk vermeyecekse bir işe yaramazdı. İsraf etmek hoşuna giderdi. Dudaklarındaki kanı silmedi, bıraktı yaramazlığından bir kanıt kalsın. İnsan hızına dayanamazdı, vampir hızıyla kapıya ulaştı, açtı ve dışarı çıktı. Kont karşısında durmuş ona bakıyordu. "Seni buralara getiren nedir?" Merakına yenilmişti. Lanet olsun kediler meraktan ölürdü. Vampirlerin ölmeyeceği ne malumdu? Saçmasın Josephine... Vampirler ölümsüzdür. Hadi canım. Gözlerini devirdi zihninde. Acaba gerçekten ölmüyor muydu? Heey! Kimse Josephine'e bir şey anlatmamıştı ki. Onu yapan vampir sadece "Bu güzelliği heba edemem." demişti. Sonra puf! Josephine uyanmıştı ve vampirdi. Diğer vampirlerle hiç karşılaşmamıştı. Şans, kader, alınyazısı... Ne derseniz deyin Josephine'nin karşısına çıkan ilk vampir konttu ve Josephine oldukça mutluydu. Sorular... Çok sorusu vardı. Kont biraz daha kalır mıydı? Zihninde düşünceler dönerken beklentiyle konta bakıyordu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/lejant-f86/josephine-chanse
Raziel Stormfury

StormfuryStormfury
Raziel Stormfury



Mücadele Tarafı : Kendi Çıkarları

Açlık Empty
MesajKonu: Geri: Açlık   Açlık EmptyC.tesi Ara. 12, 2009 12:40 pm

Kont kızın düşüncelerini okuyordu... Neden yaptığını bilmeden... Hissetikleri onu ürkütse de, kendine kızsa da, karşı gelmiyordu. Zaten eğer bunlar olmasaydı neden gelmişti ki zaten buraya. Neden öpmüştü ki onu? Neden onu korumak istiyordu ki? O kızıl saçlar, bembeyaz yüz, uzun boy neden etkiliyordu onu? Bilmiyordu... Ama tek bir şey kesindi, karşısındaki narin bayanın içinde çok büyük bir güç gizliydi ve bu güç, kız istediği cevapları aldığında ortaya çıkacak gibi duruyordu.

Asil olan dışarıya çıktığında ondan gözlerini ayırmamıştı, düşüncelerinden de... Her geçen saniye kıza olan ilgisi katlanarak artıyordu, kurbanının boynunu kırışını, kendi içindeki sorulara dayanamayıp hızla kendini ilk doğanın yanına gelişi... Bütün bunları sabırla izlemişti, şimdiyse karşısında gecenin karanlığına, etraftaki bembeyaz kar örtüsüne inat kıpkızıl saçlarıyla karşısında duruyordu, rüzgarda uzun saçları uçuşuyor saçlarına düşen kar taneleri onu daha da çekici kılıyordu belkide... Cevap bekliyordu Josephine, kontsa biraz oyun oynamaya niyetliydi... Kız artık onun için kendi soyundan gelen sıradan bir vampirden farklıydı, onu farklı kılan birşeyler vardı, ne olduğunu çözemese de vardı... O farklı ve güzeldi... Diğerlerinden daha güzel ve daha çekici... En önemlisiyse, daha masumdu... O RàzìèL'in soyundan olmayı kendi istememişti, ona bu karanlık armağan bahşedilmişti, fakat hiçbirşey açıklanmamıştı ve o şimdi açıklama bekliyordu. Küçük bir çocuk edasıyla sorularına cevaplar arıyordu. Neden burada olduğunu sormuştu konta, cesareti de çok büyük ölçüdeydi, bu hareketi ondan korkmadığını belli ediyordu.

Kont yavaşça kızın önüne geldi. İkisi de birbirlerinin nefeslerini hissediyorlardı şimdi... Kızın korktuğunu anlamak için düşünce okumaya ihtiyaç yoktu, nefes alışverişi onu ele veriyordu, güzelliği ve masumiyeti kontu kendine hayran bırakmıştı Josephine'nin... Kont sakince ve ağır hareketlerle elini kızın yüzüne götürdü... Kız iyice korkmuştu çok kısa bir süre sonra elini kızın yüzünde gezdirmeye başladı... Okşuyordu... Teni pürüzsüz ve çok yumuşaktı, tıpkı beklediği gibi. Hafifçe kulağına eğildi ve fısıldadı;

"Yanıtlar istiyorsanız güzel bayan, önce sizden istenen cevapları vermeyi öğrenmelisiniz... Sana ismini sordum... Josephine..."

Başını kulağından aşağıya indirip önce yanağına, sonra boynuna zarif bir öpücük kondurdu ve alnını kızın alnına dayadı... Elleri ise kızın yüzünde geziniyordu...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Josephine Chansen De Röla

GezginGezgin
Josephine Chansen De Röla



Mücadele Tarafı : Seçimler... Seçimler... Bırakın insanlar birbirlerini yesinler.
Rp Sevgilisi : The best gift of the death, RàzìèL StormFury
Kan Durumu : Safkan

Açlık Empty
MesajKonu: Geri: Açlık   Açlık EmptyPaz Ara. 13, 2009 12:13 am

Beklenti. Heyecan. Fark etmemişti Josephine ama, hızlı nefes alıyordu. Biraz korkudan, biraz, biraz başka şeylerden. Cüretinden kendi bile korkmuşken kontun sakinliği ürpertmişti her bir sinirini. Kont insan adımlarından biraz hızlı, vampir için yavaş adımlarla önüne geldi. Bir eli aynı yavaşlıkta kalkıp, bir kez daha Josephine'in yüzüyle buluştu. Amaç farklıydı bu defa. Elini yüzünde dolaştırırken Josephine'nin, yanmaya başladı. Kontun eli bir inanılmazlık sunuyor, ısıtıyordu çoktan ölmüş bedeni. Bir insan olsaydı kızarırdı. İnsan olmadığı için bir kez daha şükretti. Kont yaklaşırken imkansız olan aklına düştü birden. Elbette kont öpmedi onu, imkansızdı zaten. Kulağına eğildi.

"Yanıtlar istiyorsanız güzel bayan, önce sizden istenen cevapları vermeyi öğrenmelisiniz... Sana ismini sordum... Josephine..." diye fısıldadı bedeninde gezinen büyülü sesiyle. Adını fısıldayışı özeldi. Kulağındaki nefes eğilip dudaklarını önce yanağına oradan boynuna indirdi. O andan sonra o kadar da olasılıksız değildi. Hafif geri çekildiğinde gerçekten yapacağını sandı. Ama bir kez daha yanılgıyla buluştu Josephine. Kont sadece alnını alnına dayadı. Elleri bir kurallar bütünüymüş gibi hala yüzünde geziniyordu. Kont bu kadar yakındayken düşüncelerini toparlamak zordu.

Mantıklı birkaç kelime diledi. "Bana Chansen de. Herkes Josephine diyor." Bir eli hızla ağzına gitti. Söylediğine inanamamıştı. Dudaklarındaki kan eline bulaşıp kendini hatırlattı.


En son Josephine Chansen De Röla tarafından Paz Ara. 13, 2009 6:25 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/lejant-f86/josephine-chanse
Raziel Stormfury

StormfuryStormfury
Raziel Stormfury



Mücadele Tarafı : Kendi Çıkarları

Açlık Empty
MesajKonu: Geri: Açlık   Açlık EmptyPaz Ara. 13, 2009 5:26 pm

Gecenin siyahı ve karın beyazı... Bu büyük tezat içinde, gecenin çocukları öylece durmuş yeni filizlenen ve kendini farkettirmeden büyüyen bir aşkın pençesine düşüyorlardı. Karşısındaki kız diğerlerinden farklıydı, kızlarından bile... Onda bir masumiyet vardı hala fakat içinde yine de büyük bir nefret taşıyor, bu ikisiyse müthiş bir denge içerisinde Josephine'nin mükemmeliğini oluşturuyordu. İşin garip yönüyse etraflarında gece devam ediyor, kar adeta dans ediyor ve sanki beyaz örtüsüyle ortamın saflığını ifade etmeye çalışıyordu, ya da belki de eksik olanı tamamlamaya... Kesin olan şeyse ikisinin de o anda kendi varlıklarından başka birşeyi umursamadığıydı.
Raziel kızın sesini duyduğunda belki de çok uzun zamandır ilk defa ürpermişti... Belki de yalnızca öyle sanmıştı. Ona öyle gelmiş olmalıydı. Olamazdı. Fiziksel açıdan imkansız birşeydi... Ölü bir beden bu tepkiyi veremezdi... O kadar uzun zamandır bir tepki vermiyordu ki bedeni, şimdi de veremezdi... Her nasılsa duygularını bunca zaman boyunca kaybetmemişti yine de. Aşkı, sevgiyi, öfkeyi, nefreti, sevinci, üzüntüyü ve diğerlerini... Hiçbirini kaybetmemiş, aksine hepsini bir şekilde canlı tutmuştu hep ve şimdi hissettiği duygular çok güçlüydü... "O" kişiye olan öfkesinden bile çok...

Kızın yüzüne baktı elini ağzına götürdüğünde dudaklarındaki kan eline bulaşmıştı, fakat dudaklarına daha da fazla yayılmış olması da ayrı bir gariplikti. Kont kızın elini kaldırdı ve yavaşça öperken gözleri kızınkilerle birleşti, Josephine hala şaşkın ve meraklı gözlerle kontu izliyordu. Kızın elini hafifçe bıraktı, eliyle kızın boynunun yan tarafını kavradı ve zarif bir hareketle dudaklarına yöneldi... Yaptıklarına inanamıyor olsa da, karşı koyamıyordu kızın güzelliğine. Kızın karşılıklı vermesiyle beraber dudakları birleşmiş, tutku dolu bir ateşin ilk kıvılcımı olarak ateşli bir öpüşme iki vampiri birleştirmişti. Bu birleşmeden ikisi de rahatsız değildi, fakat ikisi de sanki istemsizce hareket ediyor gibiydiler. Uzun ve ateşli bir öpücüğün ardından asil olan zorda olsa kendisi yavaşça geri çekti, hala burun burunaydılar... Kontun kızın kulaklarına yeniden fısıldadığında, kıza duyduğu aşk somut şekilde belli oluyordu...

Şimdi istediğin soruyu sorabilirsin... Bütün cevapları alacaksın... Chansen...

Kont kızın gözlerinin içine bakıyor ve mükemmeliyeti düşünüyordu. Ay ışığı, kızın saçlarının parlamasına neden oluyor beyaz teniyle birleştiğindeyse, onu adeta bir tanrıçaya çeviriyordu. Tüm bunların birleşiminde gecenin oğlu anlamıştı artık... Yeniden, beklenmedik şekilde... Aşıktı...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 

Açlık

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 2 sayfasıSayfaya git : 1, 2  Sonraki

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Kurgular Sayfası-