AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  
Son Konular
Konu
Tarih
Yazan
Yabani Otlar
Bir Kulüp Mü Kuruluyormuş | Bir Tıkla Bakalım!
- Duyuru Panosu -
Işık Tapınağı
Model Değiştirme
Model Başvuruları
Debbie'nin Grafik Galerisi *yeni
' Cuteness s i g n a t u r e s.
La Révolte
Özel Model Başvuruları
Salı Mart 15, 2016 10:01 pm
Ptsi Şub. 22, 2016 12:43 am
C.tesi Ekim 02, 2010 11:08 am
Perş. Eyl. 30, 2010 11:07 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 10:04 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 6:40 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:37 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:25 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 6:13 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 4:35 pm












Paylaş
 

 Bir Kadeh Martini

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek 
Sayfaya git : Önceki  1, 2
YazarMesaj
Frank Xavier Benjamin

GezginGezgin
Frank Xavier Benjamin



Mücadele Tarafı : Yoldaşlık.
Kan Durumu : Safkan.
Patronus : Sırtlan.

Bir Kadeh Martini - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: Bir Kadeh Martini   Bir Kadeh Martini - Sayfa 2 EmptyÇarş. Haz. 10, 2009 8:16 pm

Hogsmeade'in şafak vaktine ulaşmasına birkaç saat kala, sakin "köy ahâlisi" olarak değerlendirilebilecek yörenin insanları, her zaman -tabii Frank devralmadan önce- muhafazakâr bir mekân olan Üç Süpürge'den yükselen zevkin ve şehvetin seslerini duyamazlardı. Duyamayacaklardı. Birbirine kavuşmak için çırpınan iki vücudun buna ulaşma şekilleri oldukça vahşi ve tahrik ediciydi. Hiçbir kadında bulamadığı hırçınlık ve vahşiliği barındıran Dorés'i hunharca kullanan Frank'in bundan büyük bir zevk aldığı söylenebilirdi. Cadının canını acıtmaktan hiç çekinmiyordu. Aşk gibi saçmasapan duyguları tamamiyle inkâr eden iki bedenin bu hâllerini tarif edecek ya da tanımlayacak kelime bulunamazdı. Mahareti tartışma konusu bile olamayacak elleriyle Frank'i çırılçıplak bırakan Dorés'in istediğini yavaş yavaş aldığı söylenebilirdi. Tabii Frank'in de! Sekiz yıl öncesinden eser bile kalmamış muhteşem vücudun her santimini ustaca kullandığı diliyle ıslattığından, loş ışıkta parlayan beden çekiciliğini ikiye katlıyordu doyumsuz Franky'nin gözünde. En son gördüğünden beridir boyutlarını ikiye katlayan dolgun göğüslerin üzerinde daha çok durmuştu. Güçlü kollarıyla kavradığı vücuda gücünün hepsini göstermeye çalışıyordu, neredeyse hepsi! Mahrem yerlerinde hissettiği maharetli dokunuşlar sertleşmesine neden olmuştu. Dorés'in Hogwarts'tan beridir hayran olduğu bacaklarına -daha doğrusu hayran olduğu yerlerden biri- doğru inen dudaklarında hissettiği sıcaklık Frank'i tahrik etmekten ötesine geçmeyi başarmıştı. Cadının iniltileri arasındaki fısıltıları odada yankılanırken dudakları tekrar dolgun dudaklarla buluştu. Şehvet ve arzu, iki bedeni tamamen kontrolü altında tutuyordu artık.

"Gücümü hissetmek mi istiyorsun, Nydeln! Bunun için biraz ilhâma ihtiyacım olacak." Ne demek istediğini gâyet iyi anlayan Dorés'in altında kıvrandığı güçlü vücudun tekrar üzerine çıkması uzun sürmedi. Bu sefer Frank'in vücudu ıslanıyordu, tutkuyla. Sonunda o dolgun dudakların sihri büyücünün mahrem organındaydı. Vücudunun her yanından boşalan terler zevktendi şüphesiz. Dilin ilk temas anında odada yankılanan bir inilti geldi Franky'den. Gözlerini kapatarak hayattaki en büyük zevklerden biri olarak gördüğü bu harikulade hisse kendini kaptırmıştı. Birkaç dakikalık ilhâm* seansını sonlandıran Dorés sihirli dudaklarını tekrar yukarı yönlendirmişti. Bu işten sonra bile "Fransız Öpücüğü" olarak adlandırılan, dilin ön planda olduğu temastan kaçınmayan Frank'in ne denli bir doyumsuzluğa sahip olduğunun bir kanıtı gibiydi. Kor dudaklarıyla büyücüyü kendine esir eden Dorés'in bu işteki ustalığı ortadaydı, en az Frank kadar! "İstediklerimi verebiliyorsun, tatlım! Ve bu o yeniyetme körpeden çok daha farklı olduğunu kanıtlıyor... Gücümü hissedeceksin." Sesinden anlaşılan arzusuyla tekrar cadının muhteşem fiziğini iri vücuduyla kapsadı. Dudakları ayrıldığında ikisi de soluk soluğaydı. Birleşme için hazır bekleyen Frank, Dorés'in masum -ya da aktındaki şeytanı gizlemek için büründüğü hâldeki- gözlerine derin bir bakış attı. Bunu en az kendi kadar istediğini görebiliyordu... Ve yekvücutlardı artık; tek beden, tek yürek, tek ruh!
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Dorés Nydeln

GezginGezgin
Dorés Nydeln



Mücadele Tarafı : Samet Abi'min, Sedağ Ablam'ın yanı *.*
Rp Sevgilisi : Hayden bakışlı Furkan *.*
Kan Durumu : Melez
Patronus : Jigglypuff Razz

Bir Kadeh Martini - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: Bir Kadeh Martini   Bir Kadeh Martini - Sayfa 2 EmptyPerş. Haz. 11, 2009 12:32 pm

Sihirli parmaklarını tüm bedeninde gezdiren genç adamın tutkulu bakışları ine Dorés’in mavi bakışlarını takip ediyordu. Dorés’in pek çok kişinin kusursuz bulduğu bedeni mükemmel bir erkek tarafından şımartılıyordu. Frank’in genç cadı üzerindeki –dudaklarıyla gerçekleştirdiği- sihirli dokunuşları Dorés’in şımarık, ufak bir kız gibi kıkırdayıp gülmesine sebep olmuştu. Birkaç saçma ancak tahrik edici kelime sarf etmişti, bu sözcükler Frank’in bile tebessüm etmesine sebep olmuştu. Franky’nin dudaklarının değdiği her yer kızarıyor, Dorés’i kendinden geçiriyordu. Genç cadının bacakları tutkuyla kıvrılırken üzerindeki Frank vücudunun çeşitli yerlerini ısırmakla meşgul oluyordu. Bazı şeyler hâla aynıydı, örneğin Frank’in sevişme tarzı sekiz yıl öncesinin üstüne bir şeyler katılmış haliydi. Temelde öncekinden bir farkı yoktu. Bedensel olarak Dorés’i fazlasıyla tatmin edecek bir donanım ile donatılmıştı Tanrı tarafından. Birlikte oldukları zaman onu sıradan bir erkekmiş gibi görmüyordu, Frank bir anda onun sahibi oluyordu. Ona hükmeden, dilediğini yapan, aynı zamanda onun aklını başından alabilen tanrısal bir varlık. Onun tüm maharetiyle bedenini aşka getirmesini şımarık mırıltılarıyla taçlandıran Dorés üzerinde yattığı ipek çarşafın yumuşaklığını hissetmenin keyfiyle tebessüm ediyordu. Onun muazzam gülüşü Frank’in bedeni üzerindeki etkisinin daha ıslak ve daha hızlı bir hâl almasını sağlamıştı. Frank öpücüklerini genç kadının dudaklarına taşıdığında gözlerindeki arzu fark edilmeyecek gibi değildi. Dorés’e soy ismiyle hitap ederek bu geceyi keyifli hale getiren büyücü dudaklarını son kez kadının dolgun dudaklarına bastırıp geri çekti.

İlhâm. Elbette Frank bu gece her şeyi yaşayacaktı, her şeyi. Genç adamın üstündeki yerini alan Dorés onun bedeni üstüne yavaşça süzülürken tatmin olduğunu rahatlıkla duyabiliyordu. Bu yeterli miydi Dorés için? Asla. Onun zevkte aklını yitirmesini sağlamalıydı, düşünme gücünü kaybedecek kadar istemeliydi Dorés’i. Bedeni tutkuyla titremeliydi, Dorés’in cinsellik anlayışı işte tam anlamıyla buydu. Frank’in neredeyse pes etmiş bakışları bir iniltiyle tavana çevrilirken Dorés genç adamın bedeninde yaşattığı muazzam zevkin sonucunu görmekten hoşnut bir ifadeyle bakıyordu ona. Erkekleri bu halde görmek ona oldukça keyif veriyordu. Biraz daha ister miydi? Biraz daha heyecanlanmak? Sertçe kavradığı erkek vücudu üzerindeki nem artarken Dorés’in gözlerinde oda yine flu bir hâl almıştı. Dudaklarını sertçe yukarı çektikten sonra işaret parmağı ile dudağının kenarını sıyırdı. ‘ Nasıl hissediyorsun, Franky? ’ Gülme ile kıkırdama arası bir sesle tebessüm ederken Frank genç kadının bedenini kendi bedeninin himayesine almıştı. Gözlerindeki karanlık işte şimdi Dorés’i tedirgin etmeye başlamıştı. Dorés vücudunun genç adamın vücudu altında sıkışmasına izin verirken vücutlarının birleştiğini hissetmişti. Tırnakları çarşafı delip geçecekmişçesine sıkmaya başlamıştı yatağı. Vücudu üzerinde gördüğü hareket gözlerini sıkıca kapatıp istemsiz bir şekilde çığlıklara boğuluyordu. Genç kadının narin bedeni bu zorba adamın bedeni altında zevke geliyor, aynı anda acıyı da tadıyordu.

Doğrulup bir anda boğazını sıkmaya başlayan ve hareketine devam eden Frank genç kadının çığlıklarına aldırmıyordu bile. ‘ Canımı yakıyorsun! ’ Dorés’in bütün isyanı nefes almasına engel olan büyücüye idi. ‘ Haah! ’ Yüzü kıpkırmızı kesilen cadının kolları üzerindeki adamın boğazına sarılmış elindeydi. Sonunda elini çeken Frank Dorés’in nefes almasına fırsat vermeden dudaklarına yapıştırmıştı dudaklarını. Hissettiği acıyla kıvranan Dorés’in bedenini yüzünün üstüne yatar konuma getiren Frank, bu sefer de cadının saçlarına yapışmıştı. Bu kadar acımasız olmak zorunda mıydı? Masum beden üzerindeki hâkimiyetini daha fazla hissettirmek için mi yapıyordu bunu? Gözlerini hâla sıkıca kapalı tutan Dorés büyücüye saçlarını bırakması için yalvarır hâle gelmişti. Dudaklarından dökülen pek çok lanet Frank’i daha da zevke getiriyor olmalıydı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Frank Xavier Benjamin

GezginGezgin
Frank Xavier Benjamin



Mücadele Tarafı : Yoldaşlık.
Kan Durumu : Safkan.
Patronus : Sırtlan.

Bir Kadeh Martini - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: Bir Kadeh Martini   Bir Kadeh Martini - Sayfa 2 EmptyPerş. Haz. 11, 2009 1:40 pm

Zevk ve şehvetin dorukları! İşte Dorés'in doymak bilmez Franky'ye tattırdığı şey buydu şu anda. Narin vücuda zarar vermemek gibi bir tasası olmayan büyücü, tatmin etme ile işkence arası dokunuşlarını sürdürüyordu. Gidip gelme hareketini sürdürürken kudretini en kaba şekliyle tattırdı, çığlıkları odada yankılanan Dorés'e. Bu hâli daha cazip geliyordu şüphesiz, vahşi ve sert kadınları seven Frank'e. Cadının öksürükle boğulma arasında gidip gelen iniltilerini işittikten birkaç saniye sonra az da olsa durulan büyücünün bu durumdan memnun olduğu söylenebilirdi. Şu anda hissedebildikleri sıcaklık ve müthiş bir tenden ibaret olan Frank'in diğer yaşamsal faaliyetleri umursamadığı, kendini boğmak istercesine cadının dolgun dudaklarına yapışmasından anlaşılıyordu. Bu gücünü hissettirme olayını fazla mı abartmıştı? Tabii ki hayır! Bu daha bir başlangıçtı onun için. Yüzü en az altında kıvranan Dorés'inki kadar kızarıktı. Birbirine kenetlenmiş iki bedenin terleri birbirine karışırken, fazlasıyla yıpranmış gözüken kadını rahatlatmak istercesine bedenlerini ayırdı. Ama bitmemişti, daha bitemezdi! Vücuduyla kapsadığı Dorés'i ipeksi saçlarından kavrayarak kendi üzerine çıkaran Franky, hakimiyeti devretmek istediğini kanıtlıyordu adeta. Uzunca bir süredir sıkılma ve tırnaklamalara mâruz kalan sırtını ipek çarşaf üzerine yatırırken rahatlıyordu, yavaş yavaş. Saçlarından kavradığı cadıyı biraz daha serbest bırakırken dudakları tekrar birleşti. "Şimdi de senin gücünü görelim bakalım, Nydeln!" Dolgun dudaklarını büyücüden ayıran Dorés ileri doğru hamle yapmaya çalışan güçlü bedeni 'kontrol bende' dercesine zarif elleriyle bastırarak tekrar yatırdı. Sihirli bir peri gibiydi. Arzunun ve şehvetin perisi! Yavaş yavaş harekete geçmeye başlayan cadının bedeni üzerine oturmasını hayranlıkla seyreden Frank yüzüne yayılan kurnaz gülümsemeye engel olamadı. Ve işte tekrar tek bir bedene bürünmüşlerdi. Dorés'in hafif başlayan fakat gittikçe hızlanan tempodaki zıplayışlarına eşlik eden ince sesiyle odada yankılanan iniltileri! Gücünü göstermekten bir nebze olsun kaçınmayan büyücü ellerini üzerindeki cadının kalçalarına götürdü. Okşamayla sıkma arası uyguladığı kuvvet Dorés'i daha da ateşliyordu, şüphesiz. Cadının tiz bir çığlık atmasına sebep olan ve elini çektiğinde net bir kızarıklık bırakan tokatıyla devam etti.

"Harikasın tatlım, harika!" Frank'in iniltiyle karışık sesi Dorés'i daha da hızlandırmıştı. Aralarındaki mesafenin fazlalığından rahatsız olmaya başlayan büyücü, üzerinde yılan gibi kıvrılan kadını belinden kavrayarak kendine doğru çekti ve zamanla kor gibi yanmaya başlayan dolgun dudaklara yapıştı. Dorés'in odada yankılanan çığlıkları da kesilmişti bir anda. Sadece mırıltılar hâlinde duyuluyordu. Biraz öncesinden daha yumuşak davranmaya başlayan Franky, yavaş harelerle tekrar kontrolü ele alıyordu. Ayaklarını zemine indirirken hâlâ yatan Dorés'i bacaklarından kavrayarak kendine doğru çekti. Sekiz yıl öncesini anımsıyordu. Zindanlardaki bir sıranın üzerinde yatan körpe cadı ve o zamanlar da aynı eşsiz zerafete sahip olan bacakları omzuna almış Frank!Tekrar gücünü hissettirmeye başlarken yorulmuş gibi gözüken Dorés'i harekete gerçirmek istercesine göğüslerini kavradı. İşte yine başlıyordu, Franky'nin acımasız ve bir o kadar da zevk veren kudreti. Bu hâlde biraz zor olsa da Dorés'in atletik vücuduna güverek saçlarından kavradı ve kendine doğru çekti. Güveni sağlam çıkmıştı . Çekici olduğu kadar esnek olan vücudunu kullanan kadın, Frank'in dudaklarına ulaşabilmişti.. Hızını arttırıyordu. Dudakları ayrıldığı zaman tekrar tiz çığlıklar ve iniltiler kapladı, bütün odayı. "Merlin! Minik Dorés'ler ve Franky'ler istemiyorsan elini çabuk tutmalısın, bebeğim!" Hormon aktivasyonu doruk noktasında olan Frank kötü şeyler olmaması için iki ateşli bedeni birbirinden ayırdı, istemsizce. Bundan sonrasını Dorés devralacaktı, sihirli dudaklarıyla!
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 

Bir Kadeh Martini

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön 
2 sayfadaki 2 sayfasıSayfaya git : Önceki  1, 2

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Kurgular Sayfası-