- Su Sesleri -

Mitoloji

Myra artık temiz cüppesinin ıslak yerini kuratmak için bir büyü bilip bilmediğini yoklarken, Paula ona Myra'nın unuttuğu bir şeye yanıt verirmiş gibi bakmıştı ve hemen ardından ne yaptığını bilen, kararlı adımlarla kazanına su doldurup tuvalette kendisine çoktan bir yer edinmişti bile. Ardından Myra'ya çok yumuşak gelen bir sesle konuşmaya başladı Paula:

'' Sanırım burda yapacağım. Buna önceden karar vermiştim. Ne o, zavallı bir hayaletten mi korkuyorsun yoksa? Eğer tipik bir Slytherinli gibi davranmazsan, büyük olasılık işine yarayacak bu iksirden biraz almana izin verebilirim. ''

dedi, Hufflepufflı kız ve Myra'nın yüzünde eğleniyormuşa benzeyen bir gülümseme belirdi. Hem Mızmız bir Hortlaktan korkma durumu hem de Myra'nın asla içinde bulunmayacağı bir anlaşma teklifi.. Tipik Slytherinli olmak Myra için pek zor değildi çünkü çoğu birinci sınıf Myra'nın tipik Slytherinlilerden çok daha acımasız ve sinir edici olduğunu bilirdi.. Myra kendisini tutamadı ve konuşmaya başlamadan önce küçük bir kahkaha atıverdi ardından eğlendiğini ses tonuna da yansıtarak:

"Pek çok şeyden korkabilirim ama bunlar bulanıklar ve mızmız hayaletler değil emin olabilirsin.. Bir de.. bana şu tipik Slytherinlilerden bahset de öğrenmeye başlayayım kendi binamı.."

dedi Myra ve Hufflepufflı kızın vereceği cevabı gerçekten merak etmesi onun tuvaletten ayrılmamasının tek sebebiydi.

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.

Paula hiçbir sinir belirtisi göstermeden tamamladığı cümlesinden sonra çok farklı olmayan bir tavırla kızı dinlemeye başladı. Myra birşeyler söylemek için gecikmemişti. Fakat tavrından anlaşıldığına göre o da tipik Slytherinlilerden biri olabilirdi. Bu yüksek ihtimal üzerine Paula'nın siniri bozuldu. Myra tipik Slytherinlilere takmıştı anlaşılan. Paula da zan altında kalmaması için onu rahatlatacak bir açıklama yapmaya başladı. Kararı ona bırakacaktı.

'' Tatlım tipik Slytherinliler, korkusuz korkaklardır. Kısaca kötülüğün damarlarında dolaştığını her fırsatta belli etmeye çalışan fakat en ufak bir pürüzle karşılaştıklarında pes edenlerdir. Çoğu ispiyoncu, kısaca kişiliksizdir. Tabi bu tipik olanlar için geçerli. Aralarında asilleri de yok demiyorum. ''

Sözlerinin Myra'yı etkilemeyeceğini düşünüyordu. Onun kadar açık olabilen bir kız için, alınılması gereken sözler söylememişti henüz. Yine de ufak bir bakış fırlattı ondan tarafa. Yanında getirdiği bıçakla malzemeleri kesmeye başladığında arkasını dönmüş, kızın cevabını bekliyordu. Hazırladığı iksirin ne olduğunu sormasını bekliyordu. İçinden '' Merak, işte tipik bir Slytherin özelliği daha. '' dedi.

Mitoloji

'' Tatlım tipik Slytherinliler, korkusuz korkaklardır. Kısaca kötülüğün damarlarında dolaştığını her fırsatta belli etmeye çalışan fakat en ufak bir pürüzle karşılaştıklarında pes edenlerdir. Çoğu ispiyoncu, kısaca kişiliksizdir. Tabi bu tipik olanlar için geçerli. Aralarında asilleri de yok demiyorum. ''

dedi Myra'ya doğru Hufflepufflı kız.. Bunun üzerinde Myra'nın suratındaki sırıtış biraz daha arttı ve işine yoğunlaşmış gibi görünen kızın bir şeyler fısıldadığını zannetti; fakat bu ayrıntı üzerine pek düşünmeyen Myra, aslında Paula'nın Hufflepuff'a seçilmesinin kusursuz bir karar olduğunu aklından geçirdi. Her tarafa eşit bakıyordu.. büyücü ve cadıları sınıflarına ayırıyor; fakat olası durumlara da hak veriyordu..

"Bence asillik kanda dolaşır, Paula ve bunun tartışması olmaz.."

demişti Myra ki Paula'nın önündeki kazandan açık mavi bir bulut kümesi yükselince sözlerini yarıda kesmek zorunda kaldı; çünkü bulut kümesinin ardında Paula kaybolmuştu.. Çok geçmeden Paula'nın yüzünü seçebilen Myra, başladığı konuşmayı unutarak daha çok meraklı bir ses tonuyla:

"Ne sakat bir şey bu! Söylesene bu iksirin adı ne!?"

diye sordu ve aynı zamanda Slytherinli kız tüm tuvaleti hiç sevmediği ıslak toprak ya da ökse otu kokusu gibi bir kokunun kapladığını fark etti.

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.

Myra Paula'yı her ağzını açışında sabırla dinliyordu. Paula onun sabrına hayran kalmıştı doğrusu. Beklenmedik tepkiler vermesi de, Myra'yı tanımak için hissettiği yoğun isteği perçinliyordu. Kızın mantıklı yorumundan sonra Paula ağzını açıp birşey demedi. Asaletin kanda dolaştığına şüphe yoktu. Ve Myra'nın bu aceleci olmayan tavrına bakılırsa, bu kandan o da nasibini almıştı. Paula kazana attığı birkaç malzemeden sonra ökseotlarını da ekledi. Malzemelerin ardından çıkacak ufak bir buluttan bahsedildiğini hatırlasa da, çıkan dumana biraz şaşırdı. Toz bulutu dağılana dek Myra'yı göremediğinden konuşmadı da. Görüşü yeniden açıldığında karşısındaki ifadeden hoşnut kalan Paula yüzüne koca bir gülümseme yerleştirdi. Akabinde gelen sorunun ardından ufak bir kahkaha attı ve açıklamaya başladı:

'' Küçük bir sorunum var ve bu sorunumun kaynağını bir kişi biliyor. Bu iksir bir çeşit Veritaserum fakat; tabiki ona benzemiyor. Kişiyi kısa süreliğine senin himayene alıyor. Yaklaşık otuz saniye kadar. Bu süre içinde sorman ya da yaptırman gereken her neyse cevaplanmalı ve yapılmalı. Başka şansın olmuyor. Çok büyük olaylarda, ölüm ya da hırsızlık gibi, kişi kendi iradesinden şaşmıyor. Fakat sorular için ideal. Bunu mutlaka şekerli birşeyle içmesi gerek. İksiri yapmak oldukça zor. Eğer az evvel çıkan duman koyu mavi olsaydı, şu an büyük olasılık ikimiz de geçici bir körlük yaşıyor olacaktık.''

Paula bu açıklamasından sonra Myra'nın çok kızacağından şüphelense de, bir şey olmadığı için hesap vermeyeceğine rahattı.

Mitoloji

'' Küçük bir sorunum var ve bu sorunumun kaynağını bir kişi biliyor. Bu iksir bir çeşit Veritaserum fakat; tabiki ona benzemiyor. Kişiyi kısa süreliğine senin himayene alıyor. Yaklaşık otuz saniye kadar. Bu süre içinde sorman ya da yaptırman gereken her neyse cevaplanmalı ve yapılmalı. Başka şansın olmuyor. Çok büyük olaylarda, ölüm ya da hırsızlık gibi, kişi kendi iradesinden şaşmıyor. Fakat sorular için ideal. Bunu mutlaka şekerli birşeyle içmesi gerek. İksiri yapmak oldukça zor. Eğer az evvel çıkan duman koyu mavi olsaydı, şu an büyük olasılık ikimiz de geçici bir körlük yaşıyor olacaktık.''

dedi, Paula ve Myra o anda hala görebildiğini bilinçli bir şekilde fark ederek Hufflepufflı kızın duyup duymadığını bilmediği kısık bir ses tonuyla..

"Kör olmadık; demek Merlin bizi seviyormuş.."

diye mırıldandı ve içten içe Paula'nın neden böyle bir iksire ihtiyacı olduğunu merak etmeden edemedi; fakat içindeki bu merakı anında bastırarak kendinden emin bir ses tonuyla konuşmaya başladı Slytherinli kız:

"O zaman bu iksir baya kullanışlı; fakat bunu Hogwarts dahilinde reşit olmayan bir öğrencinin yapması pek de kurallara uygun değil herhalde?"

diye sordu Myra; fakat sorunun cevabını çok net bir şekilde kestirebiliyordu..

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.

"O zaman bu iksir baya kullanışlı; fakat bunu Hogwarts dahilinde reşit olmayan bir öğrencinin yapması pek de kurallara uygun değil herhalde?"

'' İşte Myra, bu noktada tipik bir Slyhterin olup olmadığın ortaya çıkıyor. ''

Paula, Myra'nın kandırılamayacak kadar zeki olduğunu bildiğinden, herhangi bir yalan uydurmaya kalkışmadı. Dürüstçe düşündüğünü sözylediğinde de kızın yanıtını merak ediyordu. Yine de cevap vermek zorunda hissetti kendini. İçinden '' Bu kız psikolojik baskıda oldukça başarılı. '' diye düşündü.

'' Bunun bir öğrenci için kuraldışı olduğu doğru fakat; bu iksir Veritaserum kadar güçlü değil. Üstelik çok kısa bir süre için geçerli. En berbat tarafı ise, iksirin hepsinin içilmesi gerekiyor. Kısacası yudum yudum içilecek bir içeceğe koyamazsın. Ancak son yuduma koyman gerekir. Ya da zorla içirmen. ''

Son cümlesini söyledikten sonra, yüzünde sinsice bir gülümseme belirmişti. İçinden küfretmeye başlasa da, bunu Myra'ya belli etmiyordu. Nasıl içireceği hakkında hiç bir fikri olmasa da, bir şekilde cevapları almak istiyordu. Belki de Myra, ona bunun için yardım edebilirdi. Ne de olsa iksiri içecek olan da, başka bir Slytherinliydi.

Mitoloji

'' İşte Myra, bu noktada tipik bir Slyhterin olup olmadığın ortaya çıkıyor. ''

dedi Hufflepufflı kız; fakat Myra yine de onun bu laflarından tipik (!) Slytherinli kategorisine konup konmadığını net olarak anlayamadı. Bu ayrıntı üzerine kafa yormayan Myra, Paula'yı tartan gözlerle baktı. Hufflepufflı kız kısa bir karar anı yaşıyor gibi duruyordu ve ardından tekrar konuştu:

'' Bunun bir öğrenci için kuraldışı olduğu doğru fakat; bu iksir Veritaserum kadar güçlü değil. Üstelik çok kısa bir süre için geçerli. En berbat tarafı ise, iksirin hepsinin içilmesi gerekiyor. Kısacası yudum yudum içilecek bir içeceğe koyamazsın. Ancak son yuduma koyman gerekir. Ya da zorla içirmen. ''

diye bitirdi sözlerini Paula. Bunun üzerinde Myra ilgisini çoktan çekmiş olan bu iksire biraz daha yakından bakmak için Paula'nın oturduğu yere doğru yaklaştı. Böyle bir iksir Hogwarts'da ne için kullanılabilirdi ki? Bir Hufflepuff öğrencisi hem de kim üzerinde kullanmak isteyebilirdi bunu? Myra biraz daha ılımlı bir ses tonuyla:

"Sen sanırım eğlence amaçlı bu sektöre bulaştın.. Açıkcası diğer türlüsünü bir Hufflepufflı da düşünemiyorum."

dedi Myra; fakat bu cümle sonuna soru işareti almasada daha çok bir soru niteliğini taşıyordu ve Myra Paula'nın bunu fark ettiğini varsayarak, bir cevap beklercesine Hufflepufflı kıza dikti, bakışlarını.

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.

Paula merakla beklerken bir yandan da rengini yavaş yavaş değiştiren iksire bakıyordu. Kısa sürede renginin değişmeye başlaması pek hayra alamet olmasa da umursamadı. Bu uyarıyı okumuştu ve üzerinde durması gereken sorun şu anda iksir değil gibi görünüyordu. Sözlerinden sonra kısa bir süre sessiz kalan Myra, sessizliği ile Paula'yı biraz tedirgin etmişti. Bu şekilde susması, özellikle de bir Slytherinin bu şekilde susması, birşeyler planlıyor olduğu anlamına gelirdi çoğu zaman. Karşısındakini hafife almadığından tavrını sertleştirmeden kızı bekledi. Nihayet Myra yanına doğru yaklaşmış ve iksirle ilgilenmeye başlamıştı. Bu, büyük olasılık Paula'yı ispiyonlamayacağı anlamına geliyordu. Fakat sonradan fikir değiştirebileceği düşüncesi ile merak ettiği bu soruyu sormayı daha sonraya erteledi. Myra'nın sesi kısa süren; ama Paula'ya çok uzun gelen sessizliği bozduğunda, Hufflepufflı kız bir kahkaha patlattı.

'' Eğlenmek için böyle şeylere ancak aptallar bulaşır tatlım. Ve bende aptal değilim. Hufflepuff daha çok aklı karışık olanların binası Myra. Unutma, bizim de ölüm yiyenlerimiz var. Hem burda olanın Hufflepuffla alakası yok. Sadece Paula'nın kendi gerçekleri ile alakası var. Öğrenmek istediği, kendisine ait olan gerçekler. ''

Paula son cümlelerini söylerken ses tonunu agresifleştirmişti. Farkında olmadan pot kırdığını anladığında ise, alınmamış olması umuduyla Myra'ya baktı.