AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  
Son Konular
Konu
Tarih
Yazan
Yabani Otlar
Bir Kulüp Mü Kuruluyormuş | Bir Tıkla Bakalım!
- Duyuru Panosu -
Işık Tapınağı
Model Değiştirme
Model Başvuruları
Debbie'nin Grafik Galerisi *yeni
' Cuteness s i g n a t u r e s.
La Révolte
Özel Model Başvuruları
Salı Mart 15, 2016 10:01 pm
Ptsi Şub. 22, 2016 12:43 am
C.tesi Ekim 02, 2010 11:08 am
Perş. Eyl. 30, 2010 11:07 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 10:04 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 6:40 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:37 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:25 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 6:13 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 4:35 pm












Paylaş
 

 Yalnız bir gece

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Dorés Nydeln

GezginGezgin
Dorés Nydeln



Mücadele Tarafı : Samet Abi'min, Sedağ Ablam'ın yanı *.*
Rp Sevgilisi : Hayden bakışlı Furkan *.*
Kan Durumu : Melez
Patronus : Jigglypuff Razz

Yalnız bir gece Empty
MesajKonu: Yalnız bir gece   Yalnız bir gece EmptyÇarş. Şub. 03, 2010 1:35 pm

Kişiler: Dorés & Sweliné Nydeln
Kurgu: Duyduklarından sonra hesap sorma vakti gelir.

Sonu yok.

Bu boş sokakların anlamı, tarifi yoktu onun için. ‘Hayatın insanı nereye sürükleyeceği belli olmuyor.’ Birkaç gün önce sıcacık yatağında bu parşömeni nasıl götüreceğini düşünürken bu gece ölümle burun buruna gelmişti. ‘Hiç bu kadar korkmamıştım.’ Hiç bu kadar korkmamıştı. ‘Bir an içimdeki ses her şeyin bittiğini söyledi. Kurtuluşumun olmayışı… İliklerime kadar hissettiğimi ölüm korkusu… Bunlar basit şeyler miydi? Bu gece yaşadıklarım benim yaşam tarzıma uymuyor. Bakanlığın pis işlerine bulaşmak da neyime?’ Meadow’a yardım ettiği için gururluydu, sadece bu iş için fazla korkaktı. Güzel bir yüze, beğenilen dudaklara sahipti. Ya cesaret? İşte Dorés’de eksik olan birkaç vasıftan biri buydu. Asla zeki ve cesur bir kız olamamıştı. Zekâ demişten, evet… Sweliné’i anımsamamak olmazdı. Herkes ona benzemesini istiyordu, Sweliné gibi takdir edilen biri olmalıydı. Gecesini içki içmekle geçiren, sürekli gülen eğlenceli biri olması büyükleri tarafından pek hoş karşılanmazdı hiç. Neyse ki Meadow ile yaşadığı süre içerisinde bu tip dayamalardan uzak yaşayacaktı. Meadow onu sadece parşömen için istiyordu. Belki genç cadı bu konuda da yanılıyordu. Belki Meadow’ın bakışlarında yakaladığı o tuhaf arzu gerçekti. ‘Belki...’ Topuklu ayakkabıları kaldırımlara sürünüyor, tiz ses Dorés’in kulaklarını dolduruyordu. Yorgunluktan düşünme yeteneğini yitirmiş gibiydi. Meadow’ın peşinden eve doğru yürüyordu. Odasını merak etmişti ve tabii hizmetçileri… Daha önce hizmetçilerin çalıştığı bir evde yaşamamıştı. Ailesi pek de zengin sayılmazdı, Nydelnler kendi yağıyla kavrulan tiplerdi. Büyük kapı itinayla açıldığında genç büyücü Dorés’e önden girmesini işaret etmişti. Dorés’in bunu anlaması bil biraz zaman almıştı.Farklı bir yerdi burası… Eve dikkatle bakan ama aslında gördüklerini pek algılayamayan genç kadın gördüğü ilk koltuğa oturmak için izin istercesine Meadow’a bakıyordu. Masum bakışlarına güvenle bakan siyah gözlerde etkilenmemesi mümkün müydü? Oturmak için oturma odasına yöneldiğinde önlüklü bir kadının yanına geldiğini fark etti. Kadın ne söylüyordu, duymuyordu. Duysa da anlamıyordu. Kendisine şaşkınlıkla bana hizmetçiye ne demesi gerekiyordu? Belki de bir şeyler isteyip istemediğini soruyordu, olabilir miydi? O masum gözleri bir kez daha Meadow’a çevrildi. Yorucu bir geceydi ve bir an evvel kendini uykunun kollarına bırakmak istiyordu. Ondan önce sıcak bir duş… Ama ondan da öncesinde…

Anılardan sıyrıldıktan sonra düşündü, ne işi vardı burada?


En son Dorés Nydeln tarafından Salı Şub. 16, 2010 3:18 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Sweliné Leòva Nydeln

GezginGezgin
Sweliné Leòva Nydeln



Mücadele Tarafı : Davison Voreux
Rp Sevgilisi : Oldies'
Kan Durumu : NPblood
Patronus : Pika

Yalnız bir gece Empty
MesajKonu: Geri: Yalnız bir gece   Yalnız bir gece EmptyÇarş. Şub. 03, 2010 1:59 pm

Korkunun kokusu kasaba meydanını sarmıştı her zamankinden beter. farklılık arayanlar için sıracışı bir imkân bu. Masum ifadede her an bir gizem taşıyan genç kadın bir an için meydanda birkaç kişinin dikkatinin dağılmasına sebebiyet vermişti. Sonsuzu arayan deniz mavisi gözleri tanıdık bir sîma için meydanın her köşesini tararken dudaklarım mağrur bir ifadeyle kıvrılmıştı. O küçük, ablasının eteklerinde dolanan Dorés’in nasıl büyüdüğünü; bu günlere geldiğini, hayatın her sahnesinde yanında oluşunu net bir şekilde hatırlıyordu. Küçük köyümüzden İngiltere’ye geldiğinde ikisi de çok küçüktü, yabancı bir ülkede olduklarını anımsamayacak kadar ufak. Ailem evet, tek bildiği çalışmak, çalışmak ve yine çalışmaktı. Tüccar bir ailenin aciz bir çocuğu olmak, bu olsa gerek diye düşündüm birden. Hep şöyle derlerdi: “Annesi başarılı bir şifacıydı, ancak sadece şifacılığı örnek değildi Sweliné için farklı bir kadındı, kabul etmeliydi. Güzelliğini kesinlikle Dorés almıştı, çevredekiler ise zekâsının bir kopyasının da Sweliné’de bulunurdu." Hogwarts’a başlamam, Ravenclaw’a seçilmem… Bunun bir ispatı niteliğindeydi. Ailemin ona ve bana olan inancı, onunla duyduğu övünç zaman zaman Dorés ile aralarını açsa da iki kardeş her koşulda bu tür kıskançlıkların gereksiz olduğu kanaatine varıyordu. Dorés Onun için bir taneydi. Bu yalnız, ruhsuz otelin kapısından sakince içeri girdim. Anılara bulaşmış zihnini oradan kurtarmaya çalışırken gözleri, altın sarısı saçları ve bebeksi-toplu yüzüyle kız kardeşi Dorés’i fark etmişti. Dorés, ne yapsa da değişmeyen o çocuksu güzelliği… Erkeklerin onu gördüğünde kendilerinden geçmesi, Sweliné’in erkekler üzerinde bıraktığı etkiden daha farklıydı. Bu odada yalnız olan Dorés, biraz tuhaf bir his uyanmıştı içimde. Dorés her zamanki gibi göz dolduruyor, göreni büyülemeyi başarıyordu. Meadow olayı ile ilgili konuşacakları vardı. "Bu lanet olası huzursuzluk, aramıza başkalarının girmiş olması... Bir kez olsun sözümü dinlemelisin..." Dorés onaylar bir şekilde başını belli belirsiz sallarken Sweliné sol eli ile kulağındaki küpeye temas ediyordu. “Hadi ama… Seninle konuşuyorum!” Özellikle kız kardeşinin tutarsız bakışlarını gördükçe, tahminlerinin doğru çıkma ihtimali bir anda yükseliyordu. Tanrım, işte başlıyoruz. Dorés’in bir an için ağlayacakmış gibi görünmesi beni rahatsız ediyordu. Gerçekten onu sevmiş miydi? Bundan emin olamıyordum. Onu sevdiğine inanmasam da sanırım aralarında ciddi bir hukuk vardı.

“Onun için bu kadar üzüldüğüne bir türlü inanamıyorum. Hani güçlü bir kızdın Dorés, ben yanılıyorsam söyle. Bu senin güçlülüğünü değil, sadece aciziyetini kanıtlar.”


En son Sweliné Leòva Nydeln tarafından C.tesi Şub. 20, 2010 12:16 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 2 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Dorés Nydeln

GezginGezgin
Dorés Nydeln



Mücadele Tarafı : Samet Abi'min, Sedağ Ablam'ın yanı *.*
Rp Sevgilisi : Hayden bakışlı Furkan *.*
Kan Durumu : Melez
Patronus : Jigglypuff Razz

Yalnız bir gece Empty
MesajKonu: Geri: Yalnız bir gece   Yalnız bir gece EmptySalı Şub. 16, 2010 3:20 pm

Bunun olduğuna şaşmamalı. Sweliné'in kızacağını zaten tahmin ediyordu Dorés, o genelde olura da olmaza da kızardı. Heyecandan, aşktan ne anlardı ki? Beyni sadece iksirlere ve büyülere çalışırdı. Davison ile ilgili duygularını bile yeri geliyor hiçe sayabiliyordu. Dorés'in bildiği tek şey asla ona benzemeyeceğiydi. Sweliné bu sefer fazlasıyla fevri davranmıştı. Artık bu ailede bazı şeylerin değişmesi gerekiyordu. Mesela Sweliné kardeşinin hayatına daha az karışmakla işe başlayabilirdi. Gidip o lanet hastalarla ilgilense Dorés için daha iyi olurdu. Kız kardeşinden nefret etmiyordu, sadece biraz fazla hayatına karıştığını düşünüyordu. Dorés ayağa kalkmış, ellerini beline yerleştirmişti.

"Amacın ne? Hayatıma müdahale etmek mi? Zaten bunu sürekli yapmıyor musun? Bir kez olsun benim mutluluğumu düşün? Meadow ile mutluydum, sonu ne olursa olsun önemi yok benim için! Tanrım bunları kime anlatıyorum?!"

Meadow ile ilgili meseleye gelince, o bir bakanlık çalışanıydı. Pek çok bağlantısı olan gizli bir ajan olduğunu sadece Dorés biliyordu. Bunu ilk paylaştığı kişi Sweliné olmuştu. Ona değer vermese onunla böyle bir şeyi paylaşmayı düşünmezdi bile. Bir yardım... Fazla bir şey beklemiyordu. Ailenin tamamı Dorés'in o adamdan uzaklaşmasını beklemişti. Meadow'ın sırrını paylaşanlardan olan Dorés'in bu konuda sevdiği adamı yüzüstü bırakması nasıl beklenirdi, anlamıyordu. Saçmalıktı bu, Meadow ile gitmek de ailesine göre ihanetin ta kendisiydi. Bu buluşmanın teması da buydu, Sweliné onun gitmesini istemiyordu. Bir Nydeln'den beklenecek bir hareket. Bu zinciri bozan Dorés olacaktı anlaşılan. Tırnaklarını dudaklarına batırıp durdu genç cadı. Bir yandan da kız kardeşine kaçamak bakışlar atıyordu. Onunla gitmemenin bedeli ne olurdu? En başta ailesini kaybederdi, sonra tüm ama tüm çevresi elini ayağını ondan geçerdi. Meadow için hayatından bile olabilirdi. Gitmemek ona ne kazandıracaktı? Hayatının yarısını kaybetmiş kadar olacaktı, sürekli Meadow'ın hayatta olup olmadığını merak edip duracaktı. Her gün onu yalnız bırakmanın vicdanında açtığı yara ile yaşayacaktı. Sweliné'e dürüst olmalıydı. Hislerinin yoğunluğu konusunda samimi davranmalıydı. Kararını o yönde vermeliydi. Doğrunun hâlâ bu olduğunu düşünüyordu. Gözlerini kapattı, titrek sesiyle konuşmaya başladı.

"Bunun basit bir duygu olduğunu düşünüyorsun Sweliné ama öyle değil. Hislerim beni onunla gitmezsem vicdan azabım ile tehdit ediyor. İnan bana onu kaybetmek benim katlanabileceğim bir şey değil."

Başını ellerinin arasına alıp kendi içine kapandı Dorés. Sessizlik istiyordu şimdi, sadece kendi sesini duymak istiyordu. Hangisinin doğru olduğuna karar veremiyordu, mantığını gerektiği gibi kullanamıyordu. Buna rağmen tam anlamıyla duygularına teslim olamıyordu. Bu kabus bitmeli, uyanmalıydı. Şimdi Sweliné'in söyleyeceklerini merak ediyordu. O ne diyecekti bu duruma? Hâlâ kayıtsız kalmakta ısrarlı mıydı?
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Sweliné Leòva Nydeln

GezginGezgin
Sweliné Leòva Nydeln



Mücadele Tarafı : Davison Voreux
Rp Sevgilisi : Oldies'
Kan Durumu : NPblood
Patronus : Pika

Yalnız bir gece Empty
MesajKonu: Geri: Yalnız bir gece   Yalnız bir gece EmptyC.tesi Şub. 20, 2010 12:14 pm

Nerede hata yaptığımı anlayamamıştım, kardeşimin sözleri yüzüme tokat gibi çarpmıştı adeta. Benim ona zarar verebileceğimi nasıl düşünürdü anlamıyordum. Herşey onun mutluluğuna endeks edilmemişti, Dorés'in bunu anlayacak kadar büyüdüğünü düşünüyordum. Onun iyiliğini istiyordum, bir gün Meadow yüzünden başına birşeyler gelebilirdi. Bunu ona nasıl anlatacağımı iyi biliyordum, fakat bu yolu hiç kullanmamayı dilerim. Yanına, oturduğu yerin hemen yanına geçtim. Sarı saçlarını kulağının arkasına alırken hâlâ gözümde küçük görünen kız kardeşime şevkatle bakıyordum. Birden aklıma çocukluğumuz geldi, gözlerimin önünde unutamadığım birkaç film karesi canlandı. El ele koştuğumuz Bordeux çayırları, ilk öğrendiğimiz büyüler, yastık savaşlarımız bile benim için unutulmazdı. Biraz isyankâr ama kesinlikle masum bir kızdı, ailemizin belki de en renkli üyesiydi Dorés. O eski sıcaklığı neden o mavi gözlerde göremiyordum? Değişen şey neydi? Geçen şeyler neler götürmüştü bizden... Çok, çok geç kalmış mıydık, bilemiyordum. Tek istediğim Ailemin mutluluğuydu. Bunun için Rusya'ya gitmemiş, Londra'da kalmıştım. Sadece ailem için sevdiğim adamdan vazgeçmiştim. Bir de Dorés için vazgeçtiğim onca şey... Küçükken ailemin bana öğrettiği en önemli şey şuydu: Kardeşten önemli hayatımızda hiçbir şey olamaz. Aile denen şey karşılıklı sevginin tek emsaliydi. Annem sürekli bizi kendi ölümüne hazırlardı. Onun ölümünde asla yıkılmayacağız, biz iki kardeş birbirimize yeteceğiz. Her zaman bunu istemişti. Oysa bundan bahsetmesi bile tüylerimi ürpertirdi. Yine de Dorés'i yalnız bırakmamalıydım. Onunla tüm bildiklerimi paylaşmadan önce bir çift lafım olacaktı. Bu onun iyiliği içindi. Söze nereden başlamalıydım, karar veremiyordum. En iyisi doğal olmaktı. Dorés bana karşı böyle davranmıştı. Ellerimi dizlerimin üzerinde anlamsızca ovuştururken yalan söylediğimi düşünmemesi açısından bu davranışıma bir son verme kararı aldım. Beni dan kulağı ile dinlemeliydi. Aileden biri olduğumu bilmesi bence bunun için yeterliydi.

"Hata yaptığını söylemiyorum tatlım, duygularına da karışmak gibi bir niyetim yok. Sadece Meadow’ın düşündüğün biri gibi olmaması ihtimalinden bahsediyorum. Birçok insan yalan söyler. Söylemek zorundadır. İşi gereği veya başka bir sebepten dolayı... Meadow da büyük yalanlar söylemiş olamaz mı? En basitinden şu şekilde düşün. Meadow şu an nerede, bir fikrin var mı? Şu an kaçıyor Dorés, Meadow saklanıyor. Hakkında dolaşan iddiaları öğrenmek ister misin?"

Dorés'in birkaç kez fısıltıyla lanet okuduğunu duymuştum, duymak isteyip istemeyeceğinden emin değildim, öyle tedirgin bakıyordu ki. Belki de söylememeliyim. Bunu göze alamayacağımı düşündüm, pembe rüyasındna birisi onu uyandırmalıydı. Bu da maalesef ben olacaktım, en yakını, biricik kardeşi. Elimden geldiğince ağırdan alıyordum. Vakit kazanmak iyi bir fikir gibi görünmüştü gözüme. Dorés daha çok meraklanmalı mıydı? Ona beni beklemesini söyledim. Şifonyerin üzerinde duran ve genellikle evraklarımın olduğu çantamı Dorés'in üzerinde oturduğu yatağın yanına koydum. Tokasını tek bir hareketle açtıktan sonra içinden üzerinde pek aşina olduğumuz bir başlık olan birkaç parşomen çıkardım. Göz gezdirdim, işte aradıklarım bunlardı. Parmaklarımla diğer evraklardan bunalrı ayırdım ve Dorés'e uzattım. Bundan sonrası için kardeşimin yüz ifadesinin değişimini izlemekti benim için.

Gelecek Postası | 16 Mart 1960
Yedi ay önce atanan Foster Meadow kısa süre içinde bakanlık nezdince yükselip önemli operasyonlarda görev almaya başladı. Sihir Bakanlığı'na göre Meadow genç yaşına rağmen tecrübeli bir çalışan, Esrar dairesinde güvenilecek personellerden biri. Meadow konusunda şüpheleri olmayan bakanlık için Meadow güvenilir biri. Ancak 1956 yılı Nisan ayında Meadow'ın Dublin'de özel bir kuruluş adına özel bir operasyon yürüttüğü dedikoduları Londra'da dolaşmaya başladı bile.

Gelecek Postası | 25 Nisan 1960
Nerede önemli bir olay olsa Foster Meadow bu olayın başında oluyor. Bir tür gizli kaynaklar Meadow'ın gizli işler peşinde olduğu iddiasını sürdürüyor. Bazı çevrelere göre Sihir Bakanlığı Meadow'ın işine son vermeyi düşünüyor. Ancak tazminat göz önüne alındığında Meadow'ın rütbesi gereği ödenecek tutar yüksek olduğundan kendi isteğiyle işten ayrılması beklenebilir. Sihir Bakanlığı'ndan bu konuda kesin bir açıklama yapılmasa da Meadow'ın bakanlıktaki işinden ayrılması an meselesi gibi görünüyor. Meadow karşıtları bu konuyu yargıya taşımayı düşünüyor. Eğer Meadow'ın suçlu olduğu kanıtlanırsa suç ortaklarının da peşine düşülecek.


"Bu tarihten sonra Gelecek Postası'nda Meadow ile ilgili yapılan tek bir haber bile yok. Muhtemelen gazeteyi susturmanın bir yolunu bulmuş olmalı. Meadow'ın suçlandığı şey bütün büyü dünyası ile ilgili olduğu bilinen gizli, eski bir parşömen."
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Dorés Nydeln

GezginGezgin
Dorés Nydeln



Mücadele Tarafı : Samet Abi'min, Sedağ Ablam'ın yanı *.*
Rp Sevgilisi : Hayden bakışlı Furkan *.*
Kan Durumu : Melez
Patronus : Jigglypuff Razz

Yalnız bir gece Empty
MesajKonu: Geri: Yalnız bir gece   Yalnız bir gece EmptySalı Mart 02, 2010 4:19 pm

Kendisine uzatılan parşomenlere öylece bakakalmıştı Dorés, ne olduğunu anlamadan kendini bir karmaşanın ortasında buluvermişti. Bu ne demekti yani, Meadow'ın söyledikleri yalan mıydı? En azından güvenilir biri olduğuna inanmak istemişti Dorés, ona güvenmek bu kadar zor olmamalıydı. Parmaklarıyla sıkıca kavradığı parşomenler üzerinde yazılar gözlerinden süzülen birkaç damla yaşın gücüyle okunmaz bir hâl almaya başlamıştı. Meadow'ın keskin bakışları, gülümsemesi parşomenin üzerine özenle işlenmişti. Bu nasıl bir acıydı, bilemiyordu. İçi parçalanıyor, zaman zaman tıkanır gibi oluyordu. Bakışları kağıdın üzerinde, dudakları titremekteydi. Islanmış gözlerinin berraklığıyla parlayan yüzünü ablasına çevirdi. Sweliné'in boynuna atılıp omzunda hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı. Yirmili yaşların başındaki bedeninde belki de ilk kez böyle bir masumiyet vardı. Böylesine çırpınış, yeryüzündeki en saf duygu içindi. Sweliné yanında olmasa neler olurdu bilmiyordu, kimse sarılabilirdi başka? Hiç kimsenin onu bu denli korumayacağını bilmeliydi. Konu Meadow olsa bile... Samarlarından bir şeyler çekiliyormuş gibi kanı donuyor, kaskatı kesiliyordu bedeni. Söylemek istese de bir şey söyleyecek durumda değildi. Meadow'a ne kadar da güveniyordu oysa, ona ne kadar çok inanıyordu. Onun için yapamayacağı şey yok gibiydi. Peki o ne yapmıştı? Knedi çıkarları uğruna Dorés'i kullanmıştı. Parşomeni ona vererek onun hayatını tehlikeye atmıştı. Belki de her şeyi o lanet parşomenin yükünden kurtulmak için yapmıştı. Demek Sweliné onu bunlardan korumak istiyordu. Her şeyi şimdi anlamıştı. Artık Meadow için üzülmeyecekti. Onun için tek bir damla gözyaşı dökmeyecekti. "Bir tür gizli kaynaklar Meadow'ın gizli işler peşinde olduğu iddiasını sürdürüyor. Bazı çevrelere göre Sihir Bakanlığı Meadow'ın işine son vermeyi düşünüyor. Ancak tazminat göz önüne alındığında Meadow'ın rütbesi gereği ödenecek tutar yüksek olduğundan kendi isteğiyle işten ayrılması beklenebilir." Bu cümleler zihnine işlenmişti artık. "Sihir Bakanlığı'na göre Meadow genç yaşına rağmen tecrübeli bir çalışan, Esrar dairesinde güvenilecek personellerden biri. Meadow konusunda şüpheleri olmayan bakanlık için Meadow güvenilir biri. Ancak 1956 yılı Nisan ayında Meadow'ın Dublin'de özel bir kuruluş adına özel bir operasyon yürüttüğü dedikoduları Londra'da dolaşmaya başladı bile." Nasıl, bu adama nasıl inanabilmişti? O parşomeni evde saklayıp ailesinin hayatını da tehlikeye atmıştı. Bazen gerçekten bir Nydeln olduğuna inanmıyordu. Ailesi yıllarca zekasıyla gurur duymuştu, o ise ailesi asına hiçbir şey yapamamıştı. Kendini biliyordu, zevke düşkündü. Asla Sweliné gibi olamazdı. onun omzundan başını kaldırdığında Sweliné kardeşinin saçlarını düzeltiyordu.

"Ne diyeceğimi bilemiyorum Sweliné. Sen her zaman haklıydın. Küçükken birlikte uyurduk, hatırlıyor musun? Tekrar kız kardeşimle uyumak, onun güvenini hissetmek istiyorum."

Daha fazla konuşamıyordu, gözleri ağlamasına rağmen dolu doluydu. Zehrini bir türlü akıtamıyordu, onu unutmak zor olacaktı. Her şeye yeniden başlamak istiyordu. Değişemeyecekti belki ancak farklı insanlar istiyordu. Meadow'dan çok uzak... Ne olursa olsun onun kendisini incitmesine bir daha izin vermeyecekti. Sweliné geceliğini giyinirken Dorés çoktan pembe çarşafın üzerine uzanmıştı bile. Roma sokaklarının ışıkları kapıdan içeriye vururken Sweliné ışığı kapattı. Dorés yıllar sonra kız kardeşi ile ortak bir şeylerinin olduğunu görmekten keyif almıştı. Gözlerini kapattığında yanında Sweliné'in verdiği güveni hissederek uyumanın keyfini çıkarmak üzere uykuya daldı.
__________________________________________
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 

Yalnız bir gece

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Kurgular Sayfası-