AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  
Son Konular
Konu
Tarih
Yazan
Yabani Otlar
Bir Kulüp Mü Kuruluyormuş | Bir Tıkla Bakalım!
- Duyuru Panosu -
Işık Tapınağı
Model Değiştirme
Model Başvuruları
Debbie'nin Grafik Galerisi *yeni
' Cuteness s i g n a t u r e s.
La Révolte
Özel Model Başvuruları
Salı Mart 15, 2016 10:01 pm
Ptsi Şub. 22, 2016 12:43 am
C.tesi Ekim 02, 2010 11:08 am
Perş. Eyl. 30, 2010 11:07 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 10:04 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 6:40 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:37 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:25 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 6:13 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 4:35 pm












Paylaş
 

 Uzaktan Gelen Uğultular ~

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek 
Sayfaya git : 1, 2, 3, 4  Sonraki
YazarMesaj
Edward Ryan Schwanhild

BannedBanned



Mücadele Tarafı : Dark Side.
Rp Sevgilisi : Claire.
Kan Durumu : Safkan.
Patronus : Ejderha.

Uzaktan Gelen Uğultular ~ Empty
MesajKonu: Uzaktan Gelen Uğultular ~   Uzaktan Gelen Uğultular ~ EmptySalı Ara. 09, 2008 9:08 pm

Gece geceyi kovalarken ömür sermayesi tükenirken gündüz gündüzü ararken, gözleri dolunaya takıldı… Dolunay’ın sanatsı yuvarlaklığı, Tepsi gibi ilişti gözüne. Dolunay’ın eşsiz güzelliği kar gibi beyazlığı yaktı ciğerini. Önünde ki suyu ışıldatıyordu. Karanlık sever çiçeklerin gizliliğini kaldırıyordu ortadan. Yönünü bulması için gerekli ışığı bulabiliyordu. Gözüne gelen ışıktan korunma gereği de duymaksızın sürekli karşıya bakıyordu. Ormanın derinliklerinde kaybolmak istercesine gidiyordu. Tekrar kan akıtma zamanı gelmiş miydi? Derin derin nefes alıyor yüzünde ki gerginliği azaltmak istercesine etrafına bakınmaya çalışıyordu. Asasının elinde boş boş durduğunu fark ettiğinde ise cüppesinin cebine sıkıştırmayı denedi. Birkaç saniye içinde de sol cebinde ki orta boy bıçağı çekti hışırtıyla. Gözleri ay ışığını müthiş bir şekilde yansıtan bıçağa baktı. Birkaç saniye oyalandıktan sonra ilerlemeye başladı ki ormanın diğer tarafına göl kenarından girişini olduğu y ere geldiğini fark etti. Arkasını göl kenarına dönerek iki ses duydu ve aniden bıçağı cebine soktu –görünmediğinden emin olduğunda rahatlamıştı- asasını eline aldı ve ışıklandırdı.Bunları öyle hızlı yapmıştı ki kendisi bile birkaç saniyeliğine duraksadı. Gözleri kızların üzerinde sinsi sinsi parlarken ay ışığına ters düşmenin sevincini yaşıyordu biraz da. Kızların gözüne ay ışığı geldiğinden biraz rahatsız gibi duruyorlardı. Derin bir nefes daha aldı ve sonra bakışlarını elinde ki asaya çevirdi. Gözlerini alan ışığı yere çevirerek kısa bir öksürük bıraktı ve gözlerini kızlara çevirerek konuşmaya başladı. Bir yandan da ormandan gelen kurt seslerine kulak veriyordu;

‘’-Vay vay! Burada Ne İşiniz Var Sizin?’’




Out:Üzgünüm Çok Kısa Oldu Ama Yazamadım Elimde Olmayan Sebebler Yüzünden.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/karakter-karty-f86/edward-r
Lumiére Guaspari

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.



Mücadele Tarafı : Tarafsız.
Kan Durumu : Melez.

Uzaktan Gelen Uğultular ~ Empty
MesajKonu: Geri: Uzaktan Gelen Uğultular ~   Uzaktan Gelen Uğultular ~ EmptySalı Ara. 09, 2008 10:27 pm

Karanlığın verdiği tedirginliğin, sessizlikle birleştiği bu gecede bilinmeyen, hattâ umutsuz birşeyin peşindeydiler. İsteksizce sürüklendiği, son derece sinir bozucu bir yerde, ellerinde saçma bir mektupla, birşeyin izini sürüyorlardı-sürmeye çalışıyorlardı- Üşümüştü ve yorulmuştu. Kendisini buraya getirmeye ikna ettiği için Hellie'ye o kadar sinirliydi ki; onu terk edip şatoya dönmemek için kendini zor tutuyordu. "Şimdi ne yapmamızı önerirsin Helie? Sence, sesleri pek hoş olan kurtlara sorsak bize yolu gösterirler mi?" Hellie ise sakince, yürümeye devam etmesini söyedi...
Yaklaşık on beş dakika sonra ise bu dayanılmaz bir hâl almaya başlamıştı. Yasak Ormandaki ağaçlar, sanki bir canavarmışçasına üstüne geliyor, sürekli arkasını yoklamasına sebep oluyordu. Işık saçan asasını önüne tutarak: "Pekâla, nerde olduğumuz hakkında bir fikrin var mı?" Hellie'den cevap gelmedi. Tam, gözlerinden ateşler saçarak ona bu yaptıkları işin saçmalığı konusunda en az yirmi kez söylediği şeyi tekrarlayacaktı ki bir hışırtı duydular. Anında kafasındaki düşünceler yok oldu ve fısıltıyla "O da neydi?"dedi İkizi hiçbirşey söylemeden işaret parmağıyla önlerindeki bir noktayı gösterdi. Biri, yaklaşık üç buçuk metre uzaklıkta, arkası dönük şekilde orada duruyordu. Karanlıkta oluşan gölgesine bakılırsa insana benziyordu. Annie, asasını öne doğru uzatıp, karşıda duran kişiyi seçmeye çalıştı. Hellie'ye soracakken, ordaki esrarlı kişi arkasını döndü. Kendisi, onu çıkaramamıştı fakat o, iki kızıda görür görmez tanımış olacak ki, son derece sinir bozucu bir sesle ' vay vay ' diyip, orada ne aradığımızı sordu. Sesinden tanımıştı Annie, çocuğu. Pek haz etmediği Takım Kaptanıydı orada duran. Tam cevap vermek üzereydi ki, bir hışırtı daha duyuldu...


En son Annie Claire Montgomary tarafından Ptsi Ara. 22, 2008 8:32 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 2 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Nadia Beauvoir

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Nadia Beauvoir



Mücadele Tarafı : Kendisi.
Kan Durumu : Safkan
Patronus : Siyah Kaplan

Uzaktan Gelen Uğultular ~ Empty
MesajKonu: Geri: Uzaktan Gelen Uğultular ~   Uzaktan Gelen Uğultular ~ EmptySalı Ara. 09, 2008 11:01 pm

Hellie önden küçük adımlarla yürüken meraklı ikizi durmadan birşeyler soruyor oldukları durumdan yakınıp duruyordu. Hellie onu ciddiye alıp cevap verirse için dahada uzuyacağını bildiği için duymazlıktan gelerek yoluna devam etti.

Küçük adımları bir çıtırtı ile durmuştu. Belli ki ormanda yürüyüşe çıkan sadece onlar değildi. İLeride beliren gölege çıtırtıyı çıkartanın bir insan olduğunu açığa çıkarttı. İki kız kardeş bir ah çekerken gerçektende karşıda duran kişinin kim olduğunu merak ediyordu.
Çocuğun onlara yaklaşarak alaycı bir şekilde burada ne aradıklarını soruşuna biraz sinir olmuş birazda umursamaz tavrı takınarak bir bakış attı Hellie. Hellie çocuğu sert sert bakarken ''Bizi takip mi ettin?'' diye sordu. Bir yandanda elindeki mektubu usulca arkasına sakladı. Daha çocuk cevap vermeden karşılık vermek için hamle yapan Annie'nin konuşması ikinci bir çıtırtı ile bölünmüştü. Üçü birden sesin geldiği yöne dönerek oradakinin kim olduğunu anlamaya çalıştı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
James Simon Lorgoff

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
James Simon Lorgoff



Mücadele Tarafı : SD

Uzaktan Gelen Uğultular ~ Empty
MesajKonu: Geri: Uzaktan Gelen Uğultular ~   Uzaktan Gelen Uğultular ~ EmptySalı Ara. 09, 2008 11:34 pm

Uzun zamandır ara verdiği yürüyüşlerini sıklaştırmaya karar vermişti. Elinden geldiğince sessiz olmaya çalışarak yavaş yavaş yatağından doğrulup her zaman yanıbaşında duran kışlık cübbesini üzerine giydi. Huzursuz olduğu zamanlarda biraz bahçeyi adımlamak onu rahatlatıyordu. Bu gece garip bir ağrıyla kalkmıştı sanki erkenden yattığı uykusundan. ‘’ Belki biraz dertleşirim. ‘’ düşüncesi ile Annie’nin yatağına doğru kayan gözleri, binadaşının yerinde olmaması ile hafifçe büyüdü. Hızla hareket ederek çizmelerini geceliğinin altına giydi. Oldukça garip görünen kıyafetine aldırmadan hızla ortak salona indi. Ortak salonda da kimseler yoktu. Sessizliğin yarattığı garip bir tedirginlikle Annie’yi aramak üzere yavaş yavaş ortak salondan çıktı. Homurdanan portrelerin kapladığı koridordan aşağı doğru bir kat indi ve büyük Hogwarts kapılarının ardındaki soğuk, alabildiğine uzanan bahçeye çıktı. Cübbesine biraz daha sarınarak ayaklarının onu götürdüğü yönü izlemeye başladı.

Kısa bir süre ilerledikten sonra, bakışları az ilerde yere düşmüş minik bir tokaya takıldı. ‘’ Bu büyük olasılık Annie’ye ait olmalı. ‘’ diye düşünüp endişelendiğinden hızla adımlarını tokayı bulduğu yöne doğru çevirdi. Yasak Orman’a. İlerledikçe artan korkusu, anıların verdiği rahatsızlıkla birleşti. Kısa süre sonra endişelerinde haksız olduğu ortaya çıktı. Az ilerde Annie ve ikizi Blair görünüyordu. Bir iki metre ötelerinde de biri duruyordu; fakat Paula henüz onun yüzünü seçememişti. Yeterince seçebileceği kadar yakınlaştığında ise adımları olduğu yerde donakaldı.

‘’ Annie, nereye kaybolduğunu anlamaya çalışıyordum ben de. ‘’ Ellerini birbirine sürtüyordu. Soğuk iliklerine işlemiş, hafiften titreyerek Ryan’ a döndü. ‘’ Senin ne işin var burada? Ne yapıyorsunuz burada hepiniz? ‘’
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Melinda Angie Lawrence

GezginGezgin
Melinda Angie Lawrence



Mücadele Tarafı : Kararsızz...Gönlü az bişey kötülükte..Şaşırtıcı ama öyle
Rp Sevgilisi : Platonik Slytherinli O.o.O.O
Kan Durumu : ..Safkan...

Uzaktan Gelen Uğultular ~ Empty
MesajKonu: Geri: Uzaktan Gelen Uğultular ~   Uzaktan Gelen Uğultular ~ EmptySalı Ara. 09, 2008 11:51 pm

Gecenin en güzel ve en korktucu saatleri...Serin esen bir rüzgar ve yaprakların ışıltısı...Melinda Annie ve Hellie ile burada buluşacaktı..Tehlikeli bir ortamdı buluşma için.Ama onlarda zaten bunu istiyordu.Korkuyu ve heyecanı bir arada yaşamak.Melinda kızlar yatakhanesinde okurken saate baktı ve Artık gitme vakti geldi dedi.Üstünü başını düzeltti ve yavaşça yürmeye başladı.Kimsenin bu durumu anlamasını istemiyordu.Çünkü gizli bir buluşma olacaktı bu.Okul görevlilerinden biri görürse binalarından puan kırılırdı ceza alınması da kaçınılmaz olurdu.Kimse böyle bir şey olmasını istemezdi.Melinda binadan çıktı ve Arazideki Yasak Orman'a geldi.Korkunç güzel denilen bir manzara vardı burada.Rüzgar çok sert esiyordu ve yapraklar hışırdıyordu.Soğuk hava ise ayrı bir güzellik katıyordu Yasak Orman'a.Melinda birilerini görür gibi oldu;kızları gördü Annie ve Hellie oradaydı fakat başka birisiyle konuşuyor gibiydiler..Biraz daha yaklaştı ve konuştukları kişinin Edward olduğunu gördü...Sanki onları azarlıyor gibiydi.Ne kadar sinir bozucu olduğunu gördü.Bir kişi daha vardı yanlarında Paula...Neler oluyordu sadece Annie ve Hellie olacaktı bu buluşmada...Melinda onların yanına gitti ve ;Selam kızlar.Çok şükür gelebildim ama ben sadece üçümüz olacağını zannediyordum dedi Edward ve Paula'ya bakarak..Ama o sırada bir ses duymuştu Melinda...Yparakların hışırıtısı da değildi...Başka bir sesti bu...Hellie,Annie,Paula Melinda'ya Neler oluyor dercesine bakıyordu..Melinda yüzünü sola çevirdi ve Aaaaaaaaaa diye bir çığlık attı....
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/karakter-karty-f86/stella-d
Nadia Beauvoir

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Nadia Beauvoir



Mücadele Tarafı : Kendisi.
Kan Durumu : Safkan
Patronus : Siyah Kaplan

Uzaktan Gelen Uğultular ~ Empty
MesajKonu: Geri: Uzaktan Gelen Uğultular ~   Uzaktan Gelen Uğultular ~ EmptyÇarş. Ara. 10, 2008 12:00 am

''Evet bizde öyle sanıyorduk.'' dedi Blair sıkıntılı bir şekilde. Ama şu an tartışacak durumda değillerdi. Gecenin bir yarısıydı ve oldukça soğuktu.
Ayrıca Blair Annie'nin karnından gelen gurultuları duyabiliyordu. Aldırmadan devam etti. ''Eğer biri bizi burada yakalarsa çok kötü olur. Okuldan bile atılabiliriz. Ayrıca kalabalık olmamızda cabası. Kesinlikle biri yokluğumuzu fark edip Profösörlerden birine bildirmiştir bile.'' dedi Blair. Bunları söylediğine inanamıyordu. Buraya gelmek için can atmıştı fakat şimdide dönmek için can atıyordu. Nasılsa daha sonrada gelebilirlerdi. Gerçi burda bulunma sebeplerini Paula ve Rayn bilmiyordu. Ama sanırım onlara açıklamaları gerekiyordu. Başka çare yoktu..

Açıklamayı sonraya bırakarak ''Hadi buradan gidelim.'' dedi Blair. Fakat bunu biraz geç söylemişti. Farkında olmadan şöyle bir göğe baktı ''Olamaz bu gün dolunay hemen gimeliyiz.'' demesine kalmadan kurt adamların uğultusu duyuldu...



Rp out: Kısa oldu üzgünüm...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Isidora

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Isidora



Mücadele Tarafı : Ölüm Yiyenler
Rp Sevgilisi : Genelde bir kişiye bağlı kalamaz
Kan Durumu : Safkan
Patronus : Yarasa

Uzaktan Gelen Uğultular ~ Empty
MesajKonu: Geri: Uzaktan Gelen Uğultular ~   Uzaktan Gelen Uğultular ~ EmptyÇarş. Ara. 10, 2008 12:10 am

-''Gecenin bir yarısı saçma bir ayin için mi buradayız Bella. Ahh lanet olsun. Bu saatte önemli birşey olduğunu sanmıştım.

~ Mavi gözlerindeki kızgın ateş gece karanlığındaki o ıssız ruhu da yakmışcasına bakıyordu sanki. Issız ve derin. Çaresiz anlarda o ufak düşlerinin arasından gelmişcesine masum ve derin... ~

-''Hah! Bu tam bir saçmalık. Böyle şeyler hoşuma gitmiyor Bella. Özellikle de böyle ortamlarda.''

Elindeki ufak bir parşömen kağıdına özenle yazılmış olan yazıyı parçalıyordu. Ufak parçalara ayırdıktan sonra çalıların arasına attı fışımla. Etrafa saçılmışlardı. Gözlerindeli ateş şimdi mektubu yansıtıyordu. Belki de okuyunca vereceği o tepki tahmin edilmişti, neye yarardı ki. Bu tür şeyleri sevmiyordu.
Bu gecenin henüz tam olarak amacını anlayamamıştı belki de. Ayin içinmiş... '' Hani Lord nerede sahtekarlar... '' Dememek için zor tutuyordu kendini. Belki de iki gece önce olanlar için yargılanacaktı. Ahh şu cinayet. Belki yapmamalıydı. Ama olmuştu bir kez. Şimdi ise herkes öğrenmişti. Azkabana düşmek de vardı işin ucunda. Yoo yoo belki o çirkin suratlı ruh emicileri çekebilrdi ama onu emmelerini asla!
Şimdi azar mı yiyecekti yani..?
Yakalanması zordu ama alacağı ufak çaplı ceza. Bella mı verecekti. Belki de.

-'' Phells cinayeti Eista. Herkese yayılıyor bu. Bu işe bir çare bulmalıyız. Biliyorsun Phells sevilirdi. Lord ne diyecek diye endişeleniyorum''
Bu sesler cılız sesli Bella dan çıkıyordu. Eista nın kulağına eğilmiş, bahsediyordu son durumlardan. Ahh ne kadar da gereksiz! Sanki kendisi hiç kimseyi öldürmemiş gibi...

-'' Bella Lord bunu biliyor mu bilmiyorum ama o bunu hak etti! Bize ihanet etti ve cezasını verdim. Bunu zaten ben yapmasam Karanlık Lord yapacaktı. Birde Büyüceşura var. Ahh lanet olası iş!
Kimse nin kulağına gideceğini sanmıyorum. Biliyorsun Tuana ile yakındık. Kimsenin bana hesap soracağını sanmıyorum tatlım.
Yanlız biliyormusun Ciéarn için üzülüyorum. Zavallı yetim. Ciéalrn Lycia Phells. Bir şekilde o kıza ulaşmalıyım Bell. Hogwarts a gidip ona ulaşmalıyım. Biliyorsun ona özel bir teklifim olacak''


Bunları söylerken gözleri parlıyordu adeta. siyah pelerininin kapşonunu çıkardı. Şimdi yine pelerini gibi simsiyah olan saçları beline kadar asaletle süzülüyordu.
İçi bunu yaptığı için bir an olsun acımamıştı. Her ne kadar onun en yakın dostu olsa bile... Belki de dost sandığı o yılan. Ona yılan demek büyük ayıp olurdu. Tabii aslında ona değil. Yılanlara. Tuana Phells... Bakanlıkta tanıştığı o güzel kadın. Sevdiği adamı elinden alan yine o pislik. Yine onun işine göz koyan sahtekar. Şimdi ise bir ölü. -* Hahah. Bir an bile pişman değildi. Onu kıskanıyormuydu.. Yoo.. Belki de. Ama ne değişirdi ki. O artık bir ölüydü. Ölü ölü ölü.
Bunu duymak damarlarındaki kanı bir fişek gibi ateşliyordu. Ona çektirdiği o acı. Ölmek için Eista ya olan o masum yalvarışları. Gerçekten zevk verici bir ölüm olmuştu. Şimdi o küçük kızı bulacaktı. Ravenclaw 5. Sınıf. Ahh annesi kadar güzel! Lanet olası bir Phells daha. Onu öldürmeyecekti belki ama. Yüzleşmek istiyordu.


-'' Şatoya nasıl gireceksin Eista. Saçmalama. Başka bir çare düşünmelisin. Daha kolay ve güvenli. Ayrıca o kızı biliyorum. Oldukça zeki. Geçen gece vampir Catherines ile gördüm onu ormanda. Buraya sık uğradığını sanmıyorum ama ondan bir şekilde kurtuldu! Ne yapacaksın'' Demişti Bell az önceki ses tonuyla. Demek vampir Catherines. On beş yaşındaki bir velet için fazla güç gerektirmezmiydi bu mücadele. Herneyse. Şu an bir vampir değildi konusu.

-''Herneyse Bell. Zamanla bir çaresini bulacağım. Olmazsa birşeyler yapacağım. Anladın sen işte'' dedi. Son sözlerinde gözleri uzaklara bakıyordu. Derin bir sessizlik çökmüştü. İkisi de susuyordu. Belki de yorulmuşlardı konuşmaktan. Ne konuşmuşlardı ki sanki. Bella her ne kadar belli etmese de gözlerindeki o korkuyu sezmişti Eista. Ölmek den mi korkuyordu öldürülmekten mi..? Onun Phells i sevdiğini bilirdi ama ondan da korkuyordu. O yüzden ses çıkaracağını sanmıyordu ki çıkarmamıştı da zaten, buna cesaret edemezdi.

-''Auuuu Auuuu''

İkisi de bu sesle irkildi bir anda. Daha sonraki çığlık sesleri ise sessizliği bozmuştu bir anda.
Birilerine birşeyler oluyor belliydi.


-''Birileri yine birşeyler yapıyor anlaşılan. Baksana bizim koca kediyi kızdırmışlar. Her neyse Bell bakayım şuna bir. Görüşürüz'' demesi ve asasını pelerininden çıkarak yok olması bir olmuştu. Birden tekrar belirmişti ormanın diğer bir ucunda. Kurt adam! Şuradaki küçük veletleri yiyecekti belli ki. Lanet olsun birşeyler yapmalıydı. Elinde duran asasını kurtadama yöneltti. Çocuklar korkuyla bakıyordu adeta. Kurtadamın arkasına yaklaştı. Ona oldukça yakındı. Kurt bir anda arkasını döndü. Eisha yı beklemiyordu anlaşılan. Eisha bir adım geri çekildi ve asasını sanki kurtun gözüne sokmak istercesine tutuyordu. Bir kaç saniyelik sessizliği Eisha nın net sesi bozdu.

-''Adava Kedavra!

Eisha hemen küçük çocukların yanına gitti ve hepsini teker teker süzmeye başladı. Hepsi olanlara inanamıyor gibiydi.


-''Sizin gibi küçük çocukların bu saatte burada ne işi var acaba sorabilirmiyim? Buraya girmenin siz öğrenciler tarafından yasak ve tehlikeli olduğunu biliyorsunuz. Ahh durun söyleyeyim eminim geçerli bir sebebiniz var. Hanginizin ödevini köpeğiniz kaptı ve kaçtı?!

Dedi yargılayıcı bir ses tonuyla. Hepsini teker teker süzüyordu. Bu saatte burada ne işleri olduklarını öğrencekti.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Gretchen Stuart

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Gretchen Stuart



Mücadele Tarafı : Nasyonal Sosyalizm
Rp Sevgilisi : Ülkesi ve Sibel.

Uzaktan Gelen Uğultular ~ Empty
MesajKonu: Geri: Uzaktan Gelen Uğultular ~   Uzaktan Gelen Uğultular ~ EmptyÇarş. Ara. 10, 2008 10:59 am

Oval penceresinin kenarında oturmuş, yasak ormana uzanan dar yola doğru bakıyordu. Gecenin alaca karanlığı kimsenin umurunda değil gibiydi. Yasak orman sefalarında dört beş öğrenci elle seçilebilecek kadar yakındaydılar. Prudence emindiki bir grup Gryffindor öğrencisi belasını arıyordu. Elini saçlarına götürdü uzun süre bekledi. " Ben de gitmeliyim. Gitmeliyim! demesiyle birlikte yatakhaneyi terk etmek için hazırlanmaya başladı. Başına geçirdiği kapşonu ile üzerine giydiği Ravenclaw cübbesi ile dışarı çıkmaya hazırdı artık. Kendinden emin adımlar atıyordu koridorda. Adeta sesle yankılanıyordu. Bir profesörün gelmesi umurunda değildi. Bir yalan uydururdu işte. Sonuçta herkes ona güvenmiyor muydu? Sessizliğinden dolayı cici bir kız olduğunu düşünmüyorlar mıydı? İşte planını yapmıştı. Hedefi; Yasak orman, amacı ise biraz da olsa sessizliğini bozmaktı.

Yasak ormana ulaştığında bir ağacın ardına gizlendi. Konuşulanları dinlemek hoş olabilirdi. Bir saniye! Küçük düşürmek için gelen bir kişi daha vardı. Edward Ryan Howard. Bu işlerde tek güvendiği kişi. Ağacın ardından yaklaşıyordu ki bir kadın sesi daha işitti. Hayli sert ve buğulu bir sesti bu. Bir yerlerden tanıdıktı. Kulağının aşina olduğu bir sesti bu ses.
"''Sizin gibi küçük çocukların bu saatte burada ne işi var acaba sorabilirmiyim? Buraya girmenin siz öğrenciler tarafından yasak ve tehlikeli olduğunu biliyorsunuz. Ahh durun söyleyeyim eminim geçerli bir sebebiniz var. Hanginizin ödevini köpeğiniz kaptı ve kaçtı?! Bu alaycı ses tonunu bir tek kişide bulabilirdi. Eista! Ağacın öbür tarafından dolaştı, Eista'nın arkasına yaklaştı. " Selam Eista! Dediklerini duydum da, sence bu zavallı Gryffindorlular" ne yapıyor olabilirler? Eista'nın Gryffindor'lulara olan nefreti yüzünden bastırarak söylemişti. Belki de Edward bile Prudence'i ilk kez böyle görüyordu. Konuşkan, cezp edici, etkileyici... Eista'nın ardından dolandı Edward'ın yanına sıvıştı. Bir kolunu onun omzuna koydu ve " Benim yapmaya geldiğim şeyi sanırım sen gerçekleştirmişssin bile. Baksana; hepsi mum gibiler, zavallılar. Sözlerinin ardından keyifli olduğunu belirten bir kahkaha attı. Bu gece hepsinin karşısında bambaşka bir Prudence vardı...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 

Uzaktan Gelen Uğultular ~

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 4 sayfasıSayfaya git : 1, 2, 3, 4  Sonraki

 Similar topics

-
» Gelecekten Gelen Belirtiler

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Kurgular Sayfası-