AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  
Son Konular
Konu
Tarih
Yazan
Yabani Otlar
Bir Kulüp Mü Kuruluyormuş | Bir Tıkla Bakalım!
- Duyuru Panosu -
Işık Tapınağı
Model Değiştirme
Model Başvuruları
Debbie'nin Grafik Galerisi *yeni
' Cuteness s i g n a t u r e s.
La Révolte
Özel Model Başvuruları
Salı Mart 15, 2016 10:01 pm
Ptsi Şub. 22, 2016 12:43 am
C.tesi Ekim 02, 2010 11:08 am
Perş. Eyl. 30, 2010 11:07 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 10:04 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 6:40 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:37 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:25 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 6:13 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 4:35 pm












Paylaş
 

 Gelecek İçin Plan ~

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek 
Sayfaya git : 1, 2  Sonraki
YazarMesaj
Edward Ryan Schwanhild

BannedBanned



Mücadele Tarafı : Dark Side.
Rp Sevgilisi : Claire.
Kan Durumu : Safkan.
Patronus : Ejderha.

Gelecek İçin Plan ~ Empty
MesajKonu: Gelecek İçin Plan ~   Gelecek İçin Plan ~ EmptySalı Kas. 18, 2008 12:40 am

Bir sis perdesinin ardından sanki küçücük bir tepenin sırtından bakıyordu gece, ona. İçine giriyordu; sinsi ve acımasız bir şekilde. Buz tutmuş suların üzerine basa basa geçiyordu. Sabunun köpüğünün elinde kayıp gittiği gibi kayıyordu buzun üzerinde. Yine hırsızların geldiğini duyabiliyordu, kalbinin almak için. Ama vermeyecekti işte. Bu sefer kimseye vermeyecekti kalbini. Sonsuza kadar kendine saklayacaktı. Yutacaktı anahtarını kimse açamasın diye. Sandıklara koymaktan, kilit altında tutmak korkuyordu birinin bulur diye. Ama şimdi kilidi yutmuştu. Kimsenin onu bulma gibi bir ihtimali yoktu.

Bir parçası pembe, bin parçası siyah. Pişmanlıklar denizi bütün her yer duman. Her yer… Her şey yalan. Belki gerçeğe dönmek acı olacak ama gerçek kadar tehlikeli ve acımasız bir yere gidiyordu. Aklının başında olması gerekliydi. Ezgiler dökülüyordu dudaklarından, bir anda yükseldi sesi. Gecenin bu saatinde kurşun gibi vakitsizce gürültülü bir ses çıkarttı ama gerisi gelmedi. Bunun farkında olduğu için hemen kesmeye karar verdi. Ağlamak kifayet etmez acımasız olmak gerekir, bunu oda biliyordu. Hüzünlü geçen gecelerini teselli edecek olan sözleri söyleyecek gücü kalkamamıştı belki de. Eski den biri vardı bunu yapan. Ama şimdi koskoca dünya’da sadece kendisi kalmıştı. Erkenden atılmıştı hayata. Belki ailesi de yanında olsaydı her şeyi daha iyi olabilirdi. Ama bu hayatından da memnundu, istediklerini alabiliyordu. Ve istediklerini elde edebiliyordu.

Tiz bir kahkaha atmak istemişti şimdi, bütün ormanın içine kadar inleten bir kahkaha. Ormanda yaşayanlara şarkı gibi gelecek kahkahanın ardında bıraktığı sırıtışın etkisinden kurtulmak için yüreğini dinledi biraz. Fırtına gibi çarpıyordu, gözleri onun tersine durgun bir göl gibiydi, kapalı.. Hayattan kovulmuş gibi bir şeydi. Kadere inanmıyordu. Her şey kötü şanstan dolayı böyle oluyordu. Ölümün bile şanssızlık olduğundan emindi. Herkese kalbini açmayacaktı artık. Yaşatmayacaktı kimseye sevgiyi, kendi yaşamadığı sürece kimsenin yaşamasına izin vermeyecekti. Yada karşıdan bakıp sinsi sinsi bakıp gece halledecekti işini. Şu haline gülenler oluyordur belki. Silvia, bile arkasından konuşuyordu. Ama böyle bir şey yapmazdı, onu herkesten iyi tanıyordu iki senedir onu tanıyordu.

Neşenin kapısı yüzüne örtük. Bir resmine bile bakmaya çekiniyordu o, güzel anıların. Arkasına bakmadan gittiği o gece çok pişman olmuştu. Küçücük bir şeyden olmuştu hepsi. Aptal ve gereksiz bir nedenden dolayı. Koca aşk bitmişti. Belki de o kadar sevmiyorlardı birbirlerini. Saçma, Ryan onu ölümüne sevmişti. Hala seviyor. Bunu o, da biliyor ama görmezden geliyordu belki de kendine birini bulmuştu. Her saniye kafasında onu tanışmak yerine belki oda birini bulmalıydı. Hayır, sonsuza kadar da olsa aşkını bekleyecekti ölüm onları ayırdığında ne olur bilinmez.

Koca gövdeli, kökleri toprağın dışına çıkmış kocaman bir ağacın altına oturmuş ifadesiz bir yüzle topraktaki yemyeşil çimenleri yoluyordu. Daha yeni gelmiş kafasında ki soruları yanıtlarken herkesin söylediği saatte; 12.30’da yasak orman da bekliyordu. Chris.’in hasta olduğunu duyduğunda hemen yanına gitmişti. Toplantıya gelemeyeceğini söylemişti. Aslında birkaç şey tartışıp aklında kileri paylaşacaktı ve bazı görevler verecekti arkadaşlarına. Onunla daha sonra beraber bir şey yapabilirlerdi. Ateşinin düşmesini umut ederek onun yanından ayrıldığında diğerlerine haber uçurmuştu çoktan.

Derin bir nefes aldı ve oturduğu yerden gecenin sessizliğine dalmaya başladı. Kulağı hala sağında solundaydı. Birilerinin gelip gelmediğini kontrol ediyordu. Şimdiye kadar her şey normal gitmişti. Karanlığında, onların örgütlenmesini istediğini biliyordu. Belki de buna inanarak böyle bir organizasyona girişti. Asasını elinde çevirerek cüppesine iyice büründü ve soğukla burun buruna kalasıya kadar kımıldanmamaya özen gösterdi soğuğun bastırdığı yerde.

Out: 'Karanlığın Yandaşları' İçindir. Dalmayınız ~
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/karakter-karty-f86/edward-r
Raulf Krist O'Learnot

BannedBanned
Raulf Krist O'Learnot



Mücadele Tarafı : Tarafsız mı ? Seneye görürsün.
Rp Sevgilisi : Artemis, my baby.
Kan Durumu : Safkan.
Patronus : Karar vermedi.

Gelecek İçin Plan ~ Empty
MesajKonu: Geri: Gelecek İçin Plan ~   Gelecek İçin Plan ~ EmptyPaz Ara. 14, 2008 10:09 pm

Bir yürüyüş..Bin düşünce..

Claire'yi düşünüyordu Ortak Salonda gezinirken.Bu gizemli kişiliği tek değiştirebilen o idi.O güzellik..Neyse,şimdilik yürüyordu sessizce.Birden kafasına gelen bir küçük taş uyandırdı onu yürükenki düşüncelerinden.Lanetler savurarak,küfürler savurarak bağırdı o taş atana.Dövmesi lazımdı,dövecekti ama nedense bugün hiçbirşey yapmamıştı.İlginçti.Ortak Salon'dan bahçeye indi,yorucu bir yürüyüşten sonra.Orada da yürümeye başladı.Ne çok yürüyordu Theodore..

Off,yine düşünceli,dalgın ve psikopat bakışlarla bahçede yürürken,aklına toplantı geldi.12.30'da,Yasak Orman'da idi.Ne yapacaktı Theodore?Çok az süresi kalmıştı.Her yere geç kalıyordu,alışkanlıktan çok bir huy olarak yerleşmişti kişiliğine bu.Etrafındakileri süze süze,hızlı ve duygusuz adımlarla,bugünkü yapacakları toplantıyı düşünerek ilerledi Yasak Orman'a.Yasak Orman,içinde her türlü tehlikenin olduğu yer,Hogwarts öğrencilerine yasaklanan yer.Ne olacaktı ki?Hiç birşey olmazdı Theodore'ye.Huh,zaten birşey olsa abisi Grenouille,desteklediği Sheldon'u da alarak Yasak Orman'ı alevlere boğardı.Böbürlene böbürlene bunları düşünürken Yasak Orman'nın içine girdiğini farketti.Hızla gitti o kökleri belirgin,büyük ağacın yanına.Yine ilerliyordu hızlı adımlarla.Geç kaldığını sanıyordu,endişeleniyordu ama oraya gelince şaşırdı.Çünkü ağacın yanında Edward'tan başka kimse yoktu.Edward da orada düşüncelice bekliyordu.Edward'a yaklaştı ve:


''Selam Edward.Geç kaldığımı düşünüyordum ama kimse yok sanırım.Nasılsın?Bugün toplantıda neler konuşacağız?''


dedi.Ne kadarda meraklıydı bu yeni karanlık taraf üyesi Léx.Ama meraklıydı bu toplantıda konuşulacaklara dair.Edward'tan cevap beklemeye başladı.Karanlık tarad konusunda kaygıları yok değildi ama,bunu zamanla atacaktı.Bunlardan bir anda sıyrıldı ve Edward'ın cevabını beklemeye başladı..
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Marshall Bruce Mathers

BannedBanned
Marshall Bruce Mathers



Mücadele Tarafı : Karanlığın Yandaşları
Rp Sevgilisi : I Love Ange
Kan Durumu : Melez
Patronus : Gümüş Akita

Gelecek İçin Plan ~ Empty
MesajKonu: Geri: Gelecek İçin Plan ~   Gelecek İçin Plan ~ EmptyPtsi Ara. 15, 2008 12:09 pm

Slytherin ortak salonunda tek başına oturuyordu.Düşünüyordu,sıkıntılıydı.Grace'ten sonra Helen'den de ayrılmıştı.Bunları düşünüyordu.Fakat toplantdanda haberi vardı,katılacaktı tabiikide.Ağır hareketlerle yerinden kalktı,ve koridorlara doğru yol almaya başladı.Koridorlarmı soğuktu yoksa onun kalbimi,bilemiyordu fakat üşüyordu.Aniden unut artık onları sen bir slytherin'sin dercesine adımlarını hızlandırdı.Büyük salona vardığında birkaç slytherinden arkadaşının birlikte oturduğunu gördü.Arkadaşları onu yanına çağırdı,gitti.Fakat fazla kalamam yasak ormanda bir toplantıya katılmam lazım dedi.

Arkadaşları merakla ne toplantısı olduğunu sordu fakat marshall;"Sizin işiniz değil"dedi,ve konuyu noktaladı.Arkadaşları bu duruma biraz bozulmuş olsada marshall'ın şimdi düşünecek daha önemli şeyleri vardı.Karanlığın yandaşları.Hogwarts'ta böyle bir klübü kurduğu için içinden teşekkür ediyordu Edward'a.Edward'la daha öncede Quidditch finalinde karşılaşmıştılar.Onun Hogwarts'taki en yetenekli öğrenci ve Quidditch oyuncularından biri olduğunu düşünüyordu.Ve ayrıca onun Slytherin'de olmasınıda çok isterdi.

Toplantnın yasak ormanda olucak olması Marshall'ın hoşuna gitmişti.Yasak orman ve karanlığın yandaşları.Kulağa hoş geliyordu.Ayrıca asi ruhlu Marshall'ın okul kurallarını çiğnemekten daha çok ne hoşuna gidebilirdiki.Bu şekilde bir takım düşünceler içinde Yasak ormana girdi.Edward'ın söylediği saatte 12:30'da orda olmak istiyordu.Koca gövdeli bir ağacın altına oturmuş olan Edward'ı gördü ve onn yanında duran Ravenclaw'ı kuzeni Lex'i.Hemen yanlarına doğru yürüdü.O biraz geç kaldığını düşünüyordu fakat böyle bir klübün toplantısına üçüncü sırada girişm yapan olmakta hoşuna gitmişt açıkçası.Yanlarına geldiğinde;"Merhaba Lex,Edward.Nasılsınız,Toplantıya başlamak için herkezi bekleyecekmiyiz Edward?"dedi.Marshall Karanlığın yandaşlarının yeni üyesiydi.Fakat eski üyelerin hala toplantıya gelmemiş olmasıda onu biraz şaşırtmştı.Christopher'ın durumunu biliyordu.Fakat diğerlerinin toplantıyı pek dikkate almadığınıda düşünmüştü.


En son Marshall Bruce Mathers tarafından Paz Ocak 04, 2009 12:54 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/karakter-karty-f86/marshall
Cornelia Sofie Isis

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Cornelia Sofie Isis



Mücadele Tarafı : Golgi cisimciği.

Gelecek İçin Plan ~ Empty
MesajKonu: Geri: Gelecek İçin Plan ~   Gelecek İçin Plan ~ EmptySalı Ara. 16, 2008 4:08 pm

İşini gücünü bırakması mı gerekiyordu?
Biraz daha oturabilirdi oysa ki. Minik bir Slytherinli kız gelip,''Mektubunuz var bayan!'' dediğinde sinirden yine köpürmüştü. Sebepli miydi? Asla... Sadece şimdi mektubun sırası falan değildi. Zaten yeterince dertliydi ve salak bir kokulu mektubu okuyacak hali de yoktu. Erkekleri anlayabiliyordu, tabi Claire gibi birini görünce iki ayakları bir pabuca giriyordu ama biraz katlanabilseler. Sanırım bu gece de yine o ''gizemli toplantılardan''birine katılmalıydı. Ahh toplantıları seviyordu. Süslenmeden en sakin kıyafetlerini giyip gerçekten ''gerçek'' planların yapıldığı toplantılar... Yasak ormanın kokusunu içine çeken parşomenler ve herşeyden önce yakışıklı ve hırslı bir başkan ''Edward Ryan Howard'' Etkin bir kız olmak ve benzeri herşey...

İçinde herşeyden biraz vardı. Biraz aşk, biraz para, biraz hırs, biraz maç..
Geçmişini ve geleceğini öğrenme çabası... Aşk denen o duyguyu Claire tatmıştı, hem de ilk defa gerçekten Slytherin'e yakışmadığını düşündüğü havaları vardı. Bu havalar Maglor'u rahatsız etti ve bunu herkesten sakladı. Sonra da diğer kızlarla aynı kefeye koydu. Sinir bozucu... Claire açık pencereden içeriye soğuk hava girdiğini duyumsadı, diğerleri büyük ihtimalle uyuyorlardı. Gece karanlık bastırmış, ortalık dolunay ışığıyla aydınlanıyordu. Kafasına lila rengi oldukça sade bir bere geçirdi. Üstü zaten yeterince iyiydi, cüppesini giyindi, siyahlara bürünmüş bir şekilde yasak ormanın yolunu tuttu.

Uzaktan üç kişinin silüetini görüyordu artık, elinde asasıyla yavaş yavaş yaklaştı ve sessizce;
''Geç kalmadım,umarım'' diye tısladı. Zaten diğerleri de yeni başlıyordu, anlaşılan kimse farkedilmesin diye başlarını cüppelerinin başlık bölümünü geçirmişlerdi. Edward'a yakın bir yere oturdu ve onu kendince süzdü. Diğerleri gelmeden başlayamazlardı bu nedenle büyücülük dünyasından bassedildi, oldukça koyu olan bu sohbeti bozan bir etken vardı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Jeremy Nathan Blanchett

BannedBanned
Jeremy Nathan Blanchett



Mücadele Tarafı : Karanlık Taraf

Gelecek İçin Plan ~ Empty
MesajKonu: Geri: Gelecek İçin Plan ~   Gelecek İçin Plan ~ EmptyÇarş. Ara. 17, 2008 1:29 am

Karanlık çökmüştü havaya, siyah kirpiklerinin altında yatan ela gözleri şimdi sarı-turuncu rengi olan yatağın üst kısmına bakıyordu. Gözlerini tekrar açıp kapattığında yatakta doğrulmaya başladı. Derin bir nefes aldı ve masanın üzerinde duran saatine baktı. 12:30’a 5 vardı. Gözleri fal taşı gibi açılmış, etrafında olan biteni izliyordu adetâ. Gözleri sarhoş gibi bakıyordu, tavana. Gerinerek ayağa kalktı ve yüzünü asasına çevirdi. Masanın üzerine kayıtsızca bırakılmıştı. Biri onu çalabilirdi. İyi ama n’apsınlar onun asasını? Bir yandan gözlerini devirdi bir yandan da üzerine cüppesini geçirerek asasını eline aldı. Gözleri, biri uyanacak yine tedirgin bir şekilde bakınıyordu. Bu huyunu hala yenememişti. 13 Yaşında olsa bile bazı korkuları vardı onu endişelendiriyordu, onu.

Ama bunları yenmesini öğrenecekti zamanla. Kahverengi saçlarına aynadan son kez baktıktan sonra hızlı adımlarla ortak salondan çıktı. Kimseye görünmemek istiyordu. Bu saatte dışarıdan yakalanmak binasından puan kaybettirebilirdi. Bunu düşününce biraz üzülüyordu. En son isteyeceği şey; binasına puan kaybettirmek olduğu için. Gözleri açılmaya başlamıştı, yine karanlığı gördüğünde gözleri açılıyordu içi. İçini karartması gerekirken daha da ferahlaştırıyordu güçsüz yüreğini. Zar zor gelebilmişti, Yasak Ormana. Sesleri duyabiliyordu; Kurt adamların uluyuşları, çalıların oynaması.. Buraya tek başına giren kim korkmazdı ki? Belki de ileri de hiçbir şeyden korkmayanlar kadar güçlü olabilirdi. Belki.. Düşüncelerini geri de bırakıp asasıyla gecenin karanlığını delip hızını arttırmaya başladı.

Gözünün önüne gelen hafif dumanları elinin tersiyle havayı yararak yüzüne gelmesini engellemeye çalıştı. Derin bir nefes almaya muhtaç küçük bir çocuk gibi temiz bir havanın olduğu alana çıkmak istiyordu artık. Ama kaybolmuş gibi hissetti birden kendi. Koca gövdeli ağaçların birine çarpıp dengesini kaybetmişti. Ama buna aldırmadan ilerlemeye devam ediyordu ki ileri de ki ağacın dibinde oturan Ryan’ı gördü. Hafiften tebessüm ederek yanına geldi. Karşısına oturdu ve derin bir nefes aldı. Onun yanında kendini güvende hissediyordu; ne yaptığından emin, başarılı biriydi. Takım kaptanları olması da iyiydi. Ama son maçı alamamışlardı. Belki de suçu herkeste aramak gerekiyordur. En azından Slytherin’in arayıcısı o an daha şansıymış. Bütün düşüncelerini bir kenara bıraktığı gibi bunlara da aynısını yaptı ve konuşmaya başladı;

‘’-Nasılsınız? Sanırım Geç Kalmadım?’’

Gözleri diğer kişilere kaymıştı. Daha önceden görmüştü ama isimlerini bilmiyordu. Daha sonra öğrenebilirdi ve ya öğrenmezdi. Pek alakadar etmiyordu onu. Sadece yapacakları işler ortak olduğu için buradaydı zaten. Geleceğin ölüm yiyenlerini çoktan bir araya toplamışlardı bile.. Yüzünde ki hafif tebessüm bir den sırıtmaya gider gibi oldu ama sonra tekrar eski halini alınca asasını cüppesinin cebine sokmak istedi. Ama yapmadı. Elinde döndürmeye başlayarak diğerlerinin gelmesini bekledi. Daha ilk toplantılarıydı ve ne olacağını çok merak ediyordu.


En son Jeremy Nathan Blanchett tarafından Çarş. Ara. 17, 2008 7:31 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Aislin Yruhdara

Özel SektörÖzel Sektör
Aislin Yruhdara



Kan Durumu : Safkan
Patronus : İpekböceği

Gelecek İçin Plan ~ Empty
MesajKonu: Geri: Gelecek İçin Plan ~   Gelecek İçin Plan ~ EmptyÇarş. Ara. 17, 2008 1:34 am



Yatakhaneden Paula’ya hissettirmeden çıkması gerekiyordu. Kızın uykusunun bir tavşanınkinden farkı yoktu. Bir gözü açık uyuduğundan şüpheliydi hatta. Bütün bu olanları, Aislin’in yaptıklarını öğrenirse Paula ile dostluğu sona ererdi. Hayatının acımasız anlarının acısını çıkarabileceği tek yol buydu oysa ki. Hissettiklerini anlayabilecek yaşa geldiğinde her şey için oldukça erkendi. Yaşı henüz genç birle denemeyecek bir zamanda, en kötü aşağılamayla başlamıştı hayatı. Öz annesi ve babasının ona yaptıkları, sürüklenişi, gizli saklı etrafında dönen her dolap beyninde kırmızı başlıklarla kazınmıştı. İstese de çıkaramıyordu içinden. İğrenç yapışık bir his bütün damarlarını gasp etmiş, ruhuna işkenceyi her geçen saniye arttırıyordu. Bilmediği acı anılarını düşünerek kendine uzun uzun işkence ettiği bile olmuştu çoğu zaman. Bunu çivi çiviyi söker mantığıyla yapsa da, eline geçen sadece sımsıkı kilitlenmiş avuçlar, sıkmaktan ağrımış dişler, gerilmiş kaslar oluyordu. Her gün biraz daha büyüyor ve içindeki nefreti büyütüyordu hayata karşı. Paula ile olan dostluğu dışında kafasında hiçbir güzel anısı yoktu. Ona da zarar vermek korkusu içini yiyip bitirirken, kendisini sürüklediği yeri ve mantığını kavramaya çalışıyordu. Bulunduğu konumdan mutluydu. Hıncını alabilmesi için gereken buydu. Yoksa ya delirecekti ya da delirtecekti çevresindekileri. Birinin hesapları ödemesi gerekiyordu değil mi?

Yatakhaneden hızlı adımlarla çıkarken, en yakın arkadaşına ettiği ihanetin bedelini düşünmemek için kafasını eski acı anılara odakladı. Üzerine geçirdiği cübbenin başlığını yüzüne yaklaştırıp örttü. Sadece saçları rüzgarla hareket ediyordu dışarıda. Görünmüyordu mavi gözleri karanlıkta. Küsüp gölgelere bürünmüştü gündüzün her yanı. Mutlu mesut karanlığa olan hasretini gidermek için yavaş yavaş yürümeye başladı. Ryan’a doğru giderken kafasında, en sevdiği şeye acımasızca işkence ettiğine emin olduğu kişiye güvenmenin ne derece mantıklı olduğunu sorguluyordu. Paula her ne kadar anlatmayı reddetse de, Aislin de bir kötü gibi düşünüyordu ve bunu Ryan’ın yaptığını biliyordu. O geceyi her ne kadar uyuyarak geçirdiğini söylese de, yalanlarının gerçeğini bir tek kendisi biliyordu. İçinde karşı koyamadığı bir esinti çıktığında, adımlarını hızlandırdı. Kurtuluşa doğru giden bir tutsak gibi muhtaçlık duyuyordu içinde Yasak Orman’a doğru ilerlerken. Kimsenin onu görmemesi adına simsiyahtı gece gibi. Yaklaştıkça kapşonu omuzlarına döktü. Saçları yüzünün iki yanında uzanıyordu. Birkaç kişiyi görebiliyordu. Geç kalmış olmasının umursanmayacağını düşünse de varlığını belli etmek için begonya kokusunu beraberinde getirerek konuştu:

‘’İyi geceler.’’

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Adonis Liona

GezginGezgin
Adonis Liona



Mücadele Tarafı : Dark Spirit
Rp Sevgilisi : Yılmaz Morgül.
Kan Durumu : Safkan
Patronus : Ölürüm hasretinle. Bekle beni *-*.

Gelecek İçin Plan ~ Empty
MesajKonu: Geri: Gelecek İçin Plan ~   Gelecek İçin Plan ~ EmptyPaz Ara. 28, 2008 8:16 pm

Karanlık bir gece. Uzaklardan gelen haberciler. Ne kadar da etkileyici.
Diye geçiriyordu içinden yatakhanede ayakkabılarını giyerken. Bu gece toplantı yapacaklardı. Ne kadar da merak uyandırıcı...
Gece nasıl geçecekti acaba. Neler konuşacaklardı gece boyunca. Hepsi için meraklanmıştı doğrusu.
Yatakhane de son hazırlıklarını yaparken etrafında uyuyan masum bedenlere bakıyordu. Şu an hepsi başka bir alemdeydi ve hepsinin bir tarafında pireler uçuşuyordu. - Ahaha. Şizofreni belirtisi olan bu saçma gülüşünü sergilemeyecekti elbette. Sadece saçmalıyordu, bunu o da farkındaydı. Eista ile gizli konuşmalarının ardından ilk kez yasak ormana gidecekti. Diğerleriyle olan dioloğundan haberi vardı. Hatta o gece orada şans eseri yoktu. Bu konu hakkında Edward la da konuşabilecekti bu toplantı bahanesi ile.
Oturduğu yatağından ağır bir hareketle kalktı. Yatak garip bir şekilde gıcırdıyordu ve bu durum her seferinde Sweslie nin sinirini oldukça bozuyordu.


'' Lanet olası şey. Bir kez de gıcırdamasan ne olur sanki.'' diye sessiz ve gergince mırıldandı. Bu durum şu an ki ortamda gerçekten can sıkıcı ve oldukça gereksizdi. Doğrulduktan sonra yatağın karşısındaki aynanın karşısına geçti. Uzun ve uçları dalgalı olan sarı saçları her zaman ki gibi parlıyordu. Komidinin üzerinde duran dudak parlatıcısını aldı eline. Dudaklarında hafifce gezdirmeye başladı. Şimdi daha hoş olmuştu. Siyah askılı bluzünü düzeltti. Artık gitmeye hazırdı. Çantasının üzerinde duran asasını da eline aldı. Yatakhanedekilere bir kez daha göz gezdirdikten sonra ağır adımlarla oradan çıktı. Merdivenleri sessizce iniyordu. Etraf oldukça sessizdi ve bu durum çok da iyiye işaret denemezdi ancak böyle daha da maceralı oluyordu yasak işler yapmak.
Merdivenleride indikten sonra kendini hızlıca koridora attı. Aslında yakalanma korkusu yoktu. Sonuçta o bir sınıf başkanıydı. Yakalansa bile mazereti hazırdı. Bu yüzden pek de korkmuyordu. Sessiz adımlarının o an tek olmadığını fark etti. Aniden durdu Swes. -Hey. Burada başka biri daha vardı. Asasını ileri doğru yöneltti aniden. O an sessizce


''Lumos'' dedi ve birden karanlık koridor aydınlandı. Karşısında duran küçük bir öğrenciydi. Neler olduğunu şaşırmış ve anlama zorluğu çeken lanet bir velete benziyordu. Ahh evet bu kızı biliyordu. Marina. Evet bu o olmalıydı. Şu 2. sınıfta olan Slytherin kız. Fazla ürkek birşeydi bu. Çıtkırıldım tiplerdendi. Sweslie kıza sinsice bakıyordu. Açıklama yapmasını bekliyordu adeta. Asasını hala kıza doğru tutuyordu. Daha sonra dudaklarında sessizce şu sözler döküldü.

''Hey velet. Bu saatte burada ne işin var senin. Hemde yanlız başına. Neyin peşindesin ufaklık. Sınıf başkanı olduğumu biliyorsun değil mi?'' dedi kıza imalı imalı bakara. Bu onu korkutmalıydı. Kız ise evet anlamında başını sallıyordu. Gözleri korkudan pörtlemişti adeta.

''Be- ben özür dilerim Sweslie. Evet bu saatte burada olmam gerektiğini farklındayım. Gerçekten üzgünüm. Sadece uyuyamamıştım da. Yani sadece bu'' demişti kız korkakça. Utanmasa ağlacaktı. Yok yok o kadar da değil. Swesli bu cevaptan memnun olmamışcasına bakıyordu. Daha sonra kısa sessizliği şu sözleriyle bozdu.

''Hmm seni anlıyorum tatlım. Açıkcası uyur gezer taklidi yapmanı umuyordum ama olmadı. Herneyse. Şimdi bir an önce yuvana dön bakalım. Hemde hemen. Bir daha seni burada, bu saatte görürsem seni bir güzel okşarım velet. Anladın öyle değil mi? Şimdi hemen toz ol. Bu arada beni görmedin öyle değil mi? Çünkü ben seni hatırlamıyorum.'' dedi sert bir ifade ile. Kız korkmuş olacak ki sadece başını sallayıp hızlı adımlarla oradan uzaklaşmaya başlamıştı. Arkasına bakacak cesareti bile kalmamıştı anlaşılan. Bu durum Swes'in hoşuna gitmişti. Daha sonra asasını indirdi ve ışık o an söndü. Arkasına baktığında kız çoktan toz olmuştu. O da tekrar yürümeye başlayarak adımlarını hızlandırdı. Geç kalmamayı umuyordu. Şatodan çıktıktan sonra hızlı olan adımlarını koşmaya çevirmişti artık. Hızlıca koşuyordu yasak ormana doğru. Karanlık ve sessiz olan bu gecede. O an koşar adımlarını yavaşlattı çünkü Edward ve diğerleri oradaydı. Asası elinde yürüyordu. Biraz daha yaklaştıktan sonra durdu. Onu fark etmişlerdi. Yanlarındaydı.

''Selam millet. Sonunda gelebildim ha''
dedi kibar ve bir o kadar da sessiz bir ses tonuyla. Etraftakileri inceliyordu. Gözü o an Edward'a takıldı. Eista ile ilgili olan şeyi ona söylemeliydi. Unutması kendi açısından hiç de iyi olmazdı. Durduğu yerden hareket ederek onun yanına geldi. Ağaca yaslanarak ve ufaktan mırıldanarak Edward'a şunları söyledi.

''Eista geçen geceyi anlattı bu konu hakkında bir ara konuşalım. Şimdi de benim vaftizliğime taktı. Uzun hikaye herneyse. Senide ilgilendiriyor'' dedi sessizce. Daha sonra etraftaki yüzler teker teker süzmeye başladı. Bu hoşuna gidiyordu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Kynthia Angel Miller

GezginGezgin
Kynthia Angel Miller



Mücadele Tarafı : Dark Side
Rp Sevgilisi : Aranıyor...
Kan Durumu : Safkan

Gelecek İçin Plan ~ Empty
MesajKonu: Geri: Gelecek İçin Plan ~   Gelecek İçin Plan ~ EmptyC.tesi Ocak 03, 2009 11:15 am

Lizzie yatakhanede yatmış sessizlik arasında tek bir 'çıt' sesine tahamül edemez bir şekilde gece yarısı olmasını bekliyordu. Diğer kızların bir çoğu uyumakla uyumamak arasında günlük dedikodular konuşuyorlardı. Ama iki tanasi onların arasında değildi. Onları herkes ortak salonda sanıyordu. Ama Lizzie onların nereye gittiğini bilidiğine emindi. Çünkü birazdan oda oraya gidecekti. Am şu anda bu karanlıkta sıkışmış bir biçimde uyuyo taklidi yapmalıyduı. kimseyi şüpelendirmek ve yakalanmak istemiyordu. Aslıdna kims eonu tanımıyordu. Bu yüzden onun için endişelenicek biri yoktu. Ama genede yatakhaneden biri yokluğunu farkederse son derece tehlikl olurdu. İçinden dua ediyor ve bu dedikoduların bitmesi için bekliyordu.

Sonunda saatler gece yarısını vurduğunu belli eden çanlar çaldı. Lizzie çöanların sesiyle mutlu oldu. Çanlar gecenin sessizlğini yalarcasına çalıyor ve Lizzie'e kalmasını söylüyordu. Lizzie kafasını hafifce kaldırdı. Bütün dedikodu bombardımanı bitmiş ve öğrenciler sessizce uykularına dalmışlardı. O uykulu kanlığa ne bir yıldır ne de güneş davet edilmişti. Göklerde içeriye doğrusu süzülen tek ışık dolunayın o sessiz ışıklarıydı. Lizzie dolunayın aydınlattığı çantasından büyük bir mont aldı ve onu üstüne geçirerek yatakhaneden koşarak çıktı.

Ortak salonda bir kaç kişi ders çalışıyordu. Lizzie bu yüzdne ne yapacağını şaşırmıştı. Dışarı çıktığını görürlerse çok kötü olurdu. Bu yüzden sıayla onalrın yanına gidip geceyarısı olduğunu hatırlatmalıydı. Ama genede bu biraz zordu. Çünkü içlerinden birii ile tanımıyordu. Bu yüzdne lizzie hemen durduğu yerin yanındaki kütüphaneden bir kitap aldı ve açtığı sayfayı büyük bir sesle tekrar kapatarak ilgiyiüzerine çekti. Gülümsiyerek "Pardon farketmemişim. Çok geç oldu ve artık yatmak gerek diye düşünürkn." dedi ve yüzün buuşturdu. Bir kaçı aralarında söylenerek gerim derslerine döndü. Ama bir çoğu Lizzie'nin haklı oldu8ğunu düşünüyor olacaktı ki topalanıp gitti. Lizzie hemen bir yere oturdu ve diğerlerininde gitmesini bekledi. Diğerleride yavaş yavaş gidiyordu. Sonunda ortak salonda boşaldığında deliğe yaklaştı ve deliğin açılmasıyla başındaki kukuletayı geçirerek delikten çıktı.

Montunun sırtnda bacığa benzer ipler vardı. Montun aşında kukuletaya benzer bir şapka vardı. Lizzie şapkayı dışarı çıktığında başıda düzeltti ve bir Ölüm Yiyen'e benzediği halde karanlıkta görünmemek en büyük mutlulğuydu. Gece karanlığında farkedilirse ceza alması gerekecekti. Bu yüzden olabildiğince hızlı Yasak Ormana doğru ilerledi. Dolunay yasak ormanı tıpkı bir göl gibi aydılatıyor ve ağaçların üstünde bir gölge gibi düşüyordu. Lizzie yasak ormanın kenarında ağaçların arasına girerek gözden kayboldu. Hızlı adımlarla bir grup büyücünüdurduğu bir ağaçlığa geldi. Gelen her kes onu guba çağıran Edward adında ki çocuğa selam veriyordu. Lizzie'de başka kimeyi tanımadığından hemen "Selam Edward." dedi ve sonra diğerlerine döndü. Kukuletasını başından indirdi ve sıkıca toplanıp siyaha boyanmış saçının kuyruğunu liyle arkaya attı. Gülümsiyerek "Selam hepinize." dedikten sonra kendini tanıtması gerektiğini düşünüp "Ben Lizzie Verona Miller! Sytherin dördüncü sınıf öğrencisiyim. Buraya bu yıl Durmstrang'tan geldim." diye kısaca kendini tanıttı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 

Gelecek İçin Plan ~

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 2 sayfasıSayfaya git : 1, 2  Sonraki

 Similar topics

-

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Kurgular Sayfası-