AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  
Son Konular
Konu
Tarih
Yazan
Yabani Otlar
Bir Kulüp Mü Kuruluyormuş | Bir Tıkla Bakalım!
- Duyuru Panosu -
Işık Tapınağı
Model Değiştirme
Model Başvuruları
Debbie'nin Grafik Galerisi *yeni
' Cuteness s i g n a t u r e s.
La Révolte
Özel Model Başvuruları
Salı Mart 15, 2016 10:01 pm
Ptsi Şub. 22, 2016 12:43 am
C.tesi Ekim 02, 2010 11:08 am
Perş. Eyl. 30, 2010 11:07 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 10:04 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 6:40 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:37 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:25 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 6:13 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 4:35 pm












Paylaş
 

 En Sıcak Zindan

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek 
Sayfaya git : 1, 2  Sonraki
YazarMesaj
Charles William Stenson

BannedBanned
Charles William Stenson



Mücadele Tarafı : Dark Side mı demek lazım Emin değilim
Rp Sevgilisi : Arisha Darya Fedor olmak üzere
Kan Durumu : Melez[Ancak Herkes Safkan Sanar]
Patronus : Daha üstünde uğraşmadı

En Sıcak Zindan Empty
MesajKonu: En Sıcak Zindan   En Sıcak Zindan EmptyCuma Ekim 03, 2008 7:42 pm

Kışın ortalarına doğru ilerlemişti zaman. Artık o eski güneşli günler geride kalmış ve soğuk, gün geçtikçe bir artış izlemişti. Evet beyaz örtüyü izlemek insana bir huzur veriyordu ama o etkileyici görünüşünün yanında berbat bir hava getirmekten de geri kalmıyordu ne yazık ki. Koridorlarda bazen büyük bir esinti alıp başını götürüyordu engel tanımadan. Hele zindanlar.... Zaten her zaman bir soğukluk ve ürperti yeteneğine sahip olduklarından bu havalarda daha kötü bir hal alıyorlardı. Buralarda kalın kalın giyinmek de pek işe yaramıyordu doğrusu. İksir dersleri kazanlara yapışarak geçiyordu ve koridorlardan geçmek için büyük gruplar oluşturuluyordu. Yine de bu dönemin moda hastalığı olan üşünmek boy gösteriyordu kolaylıkla. Şifacıların durmaksızın kaynayan kazanlardan iksir dagıttığını da görmek mümkün. Bu yüzden aklı başında olan kişiler pek zindanlarda dolanmıyor genellikle. Tabi bu kişi Slytherinli değilse.

Carl hastalanmaktan ya da üşümekten pek çekiniyor gibi değildi. Kendinden emin ve yavaş adımlarıyla koridorlarda ilerlerken belli aralıklı ayak sesleri bırakıyordu arkasından. Bazen duruyor ve zindanlara göz atıyordu Carl. Sanki uygun bir yer arıyor gibiydi kendine. Üstüne takmış olduğu siyah pelerin arada gelen esintiden olsa gerek arkasından süzülürcesine uçuyordu. Çok uzun sürmeyen bir zaman boyunca soğuk zindanlarda ilerledi ve aralık bir kapıdan tereddüt etmeden içeri girdi.

Diğer zindanlara göre biraz farklı olduğu söylenebilirdi kolaylıkla. İlk görüşte kendini yeterince belli ediyordu çünkü. Taşları daha çok sanatsal yapıdaydı ve soğuğa karşı daha korunaklı duruyordu. Ne amaçla yapıldığı pek anlaşılmıyordu ama sıra ve tahtalardan yoksundu. Bunlar yerine sandalyeler konmuştu. Bunlar dışında camsız ve tozlu olması sanatsal görünümünü biraz lekeliyordu doğrusu. Ancak gene de halledilebilecek bir sorundu.

Carl gözleriyle hızlıca süzdü. Pek şaşırmamış gibiydi bu duruma. Sanki daha önce gelmişti ve yine geliyordu. Belki de burası çok bilinen bir yer olmadığı için ilk tercihi olmuştu. Gözüne kestirdiği bir yere ilerledi ve oturdu yavaş yavaş. Daha doğrusu uzanır bir hal aldı. Gözlerini yavaşça kapayarak diğer zindanlara göre sıcak olan bu yerin tadını çıkarmaya başladı.


En son Carl Arnold Himmelreich tarafından Cuma Ekim 03, 2008 9:43 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/karakter-karty-f86/carl-arn
Beatrice Ines Lucci

GezginGezgin



Mücadele Tarafı : Tarafsız
Kan Durumu : Safkan

En Sıcak Zindan Empty
MesajKonu: Geri: En Sıcak Zindan   En Sıcak Zindan EmptyCuma Ekim 03, 2008 9:35 pm

Birkaç gün önce küçük bir Gryffindorlunun sorusuna karşılık vermek için yüzünü ona çevirdiği anda, hapşıran ufak büyücünün kendisine hastalık geçireceğini nerden bilebilirdi ki? Bu yüzden geceleri baş ağrısına neden olan vücut ısısındaki yükseliş, küçük cadının başından eksik olmuyor, yalnız kalmasına bir dakika bile izin vermiyordu. Tabi arada sırada tutulduğu hapşırık nöbetleri de tüm Hogwarts yaşantısını çekilmez kılıyordu. Özellikle zindanların soğuk ve rutubetli havası tam da soğuk algınlığını coşturacak cinstendi. Beatrice de bu yüzden iksir dersinden sonra profesöre danışarak aldığı tarife göre bir iksir hazırlamış ve onun içilebilir bir şey olup olmadığını onaylattırabilmek için şifacıya götürmüştü. Şimdi de içi altın sarısı renginde ve taze karabiber tohumu eklendiğinden kokusu insanı rahatsız eden bir sıvıyla dolu olan iksir tüpünü içmek üzere elinde tutuyordu. Tiksintiyle kendisinin ayak seslerini işitip bir an önce yuvalarına dönmek için kaçışan farelere bakarak, onlara basmamak için tam koridorun ortasından ilerlemeyi sürdüren Beatrice, zindanların ışıksız ortamında yürüyebilmek için basit bir aydınlatma büyüsüne ihtiyaç duymuştu. Ama tam ayağının dibinden geçen Luna’yı fare sanınca, kısa bir panik yaşayan Beatrice, zindanları eski karanlığına dönmesine yol açarak asasını yere düşürdü.

"Ah bir bu eksikti."


Sinirli bir şekilde koyu kestane rengindeki saçlarını geriye attı ve yere eğilerek soğuk zemini eliyle yoklamaya başladı ama gece görüşünde bir insandan çok daha etkili gözlere sahip olan kedisi çoktan asayı bulmuş ve ağzına aldığı gibi Beatrice’in elinin üzerine bırakmıştı. Yavaş yavaş yerden kalkarak, siyah pantalonunu silkeledi. Ardından yerdeki beyaz kediyi kucağına alarak yoluna bu kez daha dikkatli bir şekilde devam etmeye başladı. Bu komik anının tek şahidinin konuşamayan bir yaratık oluşu Beatrice’in kısa süreli tebessümünün en büyük nedeni olarak gösterilebilinirdi ama bu tebessümün bir diğer nedeni de, Slytherinli cadının iki sevgilinin profesörlerden uzak ve baş başa kalmayı tercih ettiği zamanlarda uğradığı anlar dışında neredeyse her zaman boş duran zindanlardan birinde tanıdık bir simaya rastlamasıydı. Hatta Hogwarts hademesi bile o kadar gereksiz bir iş gibi görüyordu ki boş zindanları temizleme işini, yılda bir buraya uğramayı yeterli görüyordu. İlk olarak kendisinden bir yaş büyük olmasından küçüklüğünden beri sanki çok önemli bir işmiş gibi bahsederek kendini yüceltmekten hoşlanan ve kendisine “abi” şeklinde hitap etmesi gerektiği konusunda uzun konuşmalarını Beatrice’ten esirgemeyen, Saverio’nun yanında gördüğü Carl, oldukça tozlu duran zindanın bir köşesine uzanmaktaydı. Beatrice küçümseyici bakışlarını çocuğun üzerinde toplarken, içeri girip girmemek konusunda tereddüt etti. Bu saatte yapacak pek bir şeyi yoktu ve içerideki tozun gündeme getirdiği alerjisinin hapşırmasına neden olması sonucunda tekrar hatırladığı iksirini içeceği için oturabileceği bir yer lazımdı. Hem Carl’ı o şeklide izlemek de Beatrice’e bir haz veriyordu nedense. Mümkün olduğunca hafif bir şekilde ve ses çıkarmamaya özen göstererek ilerledi ve tam da gözlerini kapatmış bir şekilde oturan çocuğun karşısında duran sandalyeye oturdu. Kısa bir süre gülmesini engellemeye çalışarak kendisini ne zaman fark ederek yalnız olmadığı gerçeğini anlayacağını beklemeye çalışsa da sıkılınca, sesli ve net bir şekilde öksürdü; bunun varlığını belli etmenin en geleneksel yolu olduğunu herkes bilirdi.

“Uyumak için erken sayılmaz mı?”


En son Beatrice Ines Lucci tarafından Cuma Ekim 03, 2008 11:29 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/karakter-karty-f86/beatrice
Charles William Stenson

BannedBanned
Charles William Stenson



Mücadele Tarafı : Dark Side mı demek lazım Emin değilim
Rp Sevgilisi : Arisha Darya Fedor olmak üzere
Kan Durumu : Melez[Ancak Herkes Safkan Sanar]
Patronus : Daha üstünde uğraşmadı

En Sıcak Zindan Empty
MesajKonu: Geri: En Sıcak Zindan   En Sıcak Zindan EmptyCuma Ekim 03, 2008 10:18 pm

Gözleri kapandığı anda bir düşünce seline kapılmıştı sanki. Uyumamıştı aslında ama görüntüler uçuşuyordu gözünün önünden bir rüya gibi. Heyecanlı ve ilgi çekici bir rüya... Herkesin yapacağı gibi Carl da kaptırmıştı kendini bu düşüncelerden oluşan görüntülere. Gördükleri bazen bir hayalet gibi silik olsa da bazı anlarda olmadığı kadar parlak, net ve canlı oluyordu. Evet bunlar hedefleriydi, hayallari,arzuları ve istekleri... Her zaman aklının en önemli köşesinde duruyorlar ve gerektiğinde parça parça ortaya çıkıyorlardı.. İşte bu zamanlar Carl'ın hayatan koptu anlardı. Gene böyle bir olayın içindeydi görünüşe göre. Sadece bedenen bulunduğu oda da tüm olaylardan kopmuştu sanki. Aslında tetikte olamayı sevse de kendini kontrol edebildiği söylenemezdi. İşte öyle bir kaptırmıştı ki kendi arzularına içeri giren birini bile duymamıştı. Hala tek başına olduğunu düşünerek rahattı ve kendine güven duyuyordu. Herhangi bir lanete maruz kalma ihtimalini düşünmüyordu bile. Hala yaşadığını kanıtlayan ise yüzündeki rahatsız edici gülümseme ve soluk alışı yüzünden sarsılan göğsüydü.

Birisi tarafından gözetlendiğini fark etmemişti. Belki de bu kadar rahat uzanmasını sağlayan neden buydu. Genelde uyanıkken gözlerini kapalı tutmazdı sonuçta.Bu kadar güvensiz olmasının nedeni ise kendisiydi. Ancak şu an her hareketini bir kenara bırakmış bir halle uzanırken bir kız tarafından izleniyordu. "Hadi artık uyan güzelim.." Beyninin bir köşesinden fısıldayan ses onu harekete geçirmişti. Sonunda gözlerini açabilen Carl hızlıca yerinden doğruldu. Böyle rahat hareket etmesine şaşarken karşısındaki kızın tanıdık olması sakinleşmesini kolaylaştırmıştı.


"Ah... Selam Ines. Ne o beni izlemek çok mu eğlenceli geliyor."

Her zamanki sakin sesi odanın içine dolarken yüzüne bir gülümseme yerleşiverdi. Gözleri hızlıca kızın üzerinde dolandı kısa bir süreliğine. Onun hasta olduğunu anlamasına yetecek süre de bakmıştı zaten.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/karakter-karty-f86/carl-arn
Beatrice Ines Lucci

GezginGezgin



Mücadele Tarafı : Tarafsız
Kan Durumu : Safkan

En Sıcak Zindan Empty
MesajKonu: Geri: En Sıcak Zindan   En Sıcak Zindan EmptyCuma Ekim 03, 2008 11:29 pm

"Evet fazlasıyla, bir ara bana o şekilde poz vermelisin, seni uyurken çizmek çok eğlenceli olacağa benziyor ve selam Arnold." İçine dalga geçtiğini belli eden bir ses tonu ekleyip, gülerek söylediği sözlerinin selam verme kısmında, sesini ciddileştirdi ve özellikle Arnold kısmını vurguladı. İnsanların kendisine Ines demesinden nefret ediyordu ama ne yazık ki kendisine, annesinin teyzesinin adı olduğu için verdiği bu adı kullanan büyücü ve cadılara engel olamıyordu. İlk başta sadece aile üyeleri kullanırken daha sonra Kimmy'nin ağzına da dolanmış ardından Myra, Beatrice'in kendisini sinir etmek için kullandığını düşündüğü ikinci adını söylemeye başlamış ve son olarak Carl tarafından da uygun görülmüştü. Beatrice aslında bu adı sevebilirdi ama görücü olan ve 3 yıldır Kehanet dersine maruz kalmasına neden olan teyzesiyle aynı adı taşımayı sevmiyordu, o kadın da bir tuhaflık vardı Beatrice'e göre. Ve güzel cadı kendisine itiraf edemese de, gördüğü imgelerden, bir gün onun gibi bir kahin olmaktan korkuyordu. Bu hoşnutsuzluğunu dile getirmek için de Carl'a ikinci adıyla seslenmişti ama onun, bu olay üzerinde hiç durmayacağını hatta fark etmeyeceğini bile biliyordu aslında. Düşüncelerini, yeşil gözleriyle izlediği zeminin üzerine oyulmuş desenlerin ardına gizlerken, kucağındaki kedi de hafifçe hareket etmiş ve sıkıldığını belli eden mırıldanmalarını Beatrice'in işiteceği ölçüde arttırmıştı. Beatrice, kedisini yavaşça kucağından bıraktı ve zindanın girişinden diğer tarafa doğru kaçmakta olan bir fareyi gözüne kestiren Luna'dan bakışlarını çekerek hala tutmakta olduğu iksirine yöneltti.

Daha fazla beklemesi falan gerekmiyordu. Beatrice eliyle yumuşak bir şekilde kavradığı asasıyla hemen yanında duran sandalyeyi bir bardağa çevirdi. Ardından biraz biçimsiz de olsa işini görebilecekmiş gibi duran cam bardağın içini yarısına kadar suyla doldurmasını sağlayacak büyülü sözler söyledi ve elinde tuttuğu iksiri bardağın içine boşalttı. İçmeden önce Carl'a çevirdi yeşil gözlerini; çocuğun suratında bir açıklama yapması gerketiğini hissettiren anlamsız bir ifade vardı. Ama sadece birkaç saniye sürmüştü bu his... Bununla uğraşamazdı, vazgeçtiği açıklamasını belki sonraya saklamayı planlayarak bardağı eline aldı ve yavaşça ağzına götürdü. İksirin altın sarısı bir renk verdiği suyu içtikten sonra gözlerini tavana dikti. Hiçbir değişim sezemiyordu, acaba işe yaramış mıydı? Birkaç gün boyunca bir türlü idiremediği ateşin, kendisine iksirinin başarısı hakkında bir kanıt sunabilecğeini düşünerek elini alnına dayadı. Evet, işe yaramıştı. Çok daha canlı ve güzel görünüyor olduğundan emindi ki bu mutlu olmasına yetmişti. Elindeki bardağı yere bıraktı ve tekrar eski haline dönüştürdü, hademenin azarlamasını işitmek zorunda kalmanın berbat bir şey olduğunu biliyordu çünkü.

"Uhm evet, tadı bir şeye benzemiyordu ama etkisinden hoşlandım. Hasta olduğumu fark etmişsindir herhalde, birkaç gündür ortalarda pek görünmüyorum. İksir bunun içindi işte ve... "
Yüzüne yerleştirdiği güzel bir gülümsemeyle bakışlarını zeminden çekerek Carl'a yöneltti. "...işe yaradı."
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/karakter-karty-f86/beatrice
Charles William Stenson

BannedBanned
Charles William Stenson



Mücadele Tarafı : Dark Side mı demek lazım Emin değilim
Rp Sevgilisi : Arisha Darya Fedor olmak üzere
Kan Durumu : Melez[Ancak Herkes Safkan Sanar]
Patronus : Daha üstünde uğraşmadı

En Sıcak Zindan Empty
MesajKonu: Geri: En Sıcak Zindan   En Sıcak Zindan EmptyC.tesi Ekim 04, 2008 12:18 am

Artık gözleri Ines'ın üzerinden tamamen ayrılmıştı. Nerdeyse hiç bakmıyordu ona. Zindan bulunan tüm eşyaları ve canlıları en ince ayrıtıntısına kadar inceliyor olsa da kıza bakmıyordu. Kedinin fareyi kovalaması daha ilginç gelmişti belki de. Ancak her sözünü tüm dikkatiyle dinliyor ve yorumluyordu kafasında. Noktasından virgülüne; vurgusundan alayına kadar yorumluyordu. Bunu yapması için bakmasına gerek yoktu. Gözlerindeki parıltı ve yüzündeki gülümseme yeterince açıklayıcı oluyordu zaten. Aralarında ki sessizlik devam ederken gözleri yakaladığı fareyi yemekle meşgul olan Luna'ya takıldı. Sahip olduğu gücü kullanmasını biliyordu ve bu takdir edilicek bir gerçekti.

Yerinden yavaşça doğrulup kedinin yanına gitti sakince. Amacı aslında onu sevmekti ama başta ürkütmüştü görünüşe göre. Kendisiden biraz kaçan kediye daha çok eğlenen bir ifadeyle baktı. Korkması hoşuna gitmişti ama fazla zaman kaybetmeden tekrar yanına yaklaşıp kucağına aldı onu. Korkusundan olsa gerek pek sesini çıkarmıyordu.


"Bu kadar korkmana gerek yok seni küçük yaratık."

Kediye mırıldanırken eli üzerinde dolanıyordu. Ines tamamen ilgisi dışına çıkmıştı şimdi. Belli ki o şifa bulmaya çaba harcarken engel olmak istemiyordu. Gözleri kedinin gözlerine takılmıştı. Belli bir korkuyu hissedebiliyordu. Şimdi üstün olan kendisiydi. Demin Luna fareyi yakalarken kendine güveniyordu ama şimdi zayıf ve korkak biri olmuştu. Tıpkı deminki fare gibi. "Ahh ne acı gücünü herkese karşı kullanamıyor. İşte benden farkı burada." Aklının içinde dolanan bu düşünce bir kez daha ürkütücü bir gülümsemeye yer vermişti yüzünde. Elleri tüylerin arasından kayıp giderken bir lıkırdama dikkatini çekmişti. Hemen ardından gelen bazı büyülü sözler ve tok bir ses. Sonra Ines tekrar konuştuğunda kendisine hitap ettiğini anlaması çok zor olmamıştı.

"Evet Ines heralde şifa bulmuşsundur. Ancak sanmıyorum ki içtiğin iksir dağınık saçlarını da eski haline getirsin."

Bakmaya gerek görmeden konuşmuştu. Bliyordu ki o iksir sadece şifa verirdi. Bu yüzden sözlerinden şüphe etmesi gerekmiyordu. Şimdi tekrar Ines'e dönerken kucağındaki kediyi özgürliğüne bırakmış ve kollarını birleştirmişti.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/karakter-karty-f86/carl-arn
Beatrice Ines Lucci

GezginGezgin



Mücadele Tarafı : Tarafsız
Kan Durumu : Safkan

En Sıcak Zindan Empty
MesajKonu: Geri: En Sıcak Zindan   En Sıcak Zindan EmptyC.tesi Ekim 04, 2008 1:36 am

Tek kaşını hafifçe yukarı kaldırarak kucağında Luna'yı tutmakta olan Carl'a baktı. Ne saçmalıyordu bu çocuk? Saçları gayet düzgündü, şifacının yanına gitmeden önce koyu yeşil bir tokayla saçlarını toplamıştı zaten. Birkaç kez saçlarını açık bırakarak gittiği revirden sırf bu yüzden geri çevrilmişti ve bu durumu tekrar yaşamak istemiyordu. Kadının sırf "düzgün öğrenci" sınırlarına uymadığı için yaralı da olsa öğrencilere bakmayı reddeden tavırları Beatrice'i sinir ediyordu ve bir daha o kadının alflarını dinlemek zorunda kalmamak için saçlarını hep toplayarak gidiyordu. "Beni kızdırmak hoşuna gidiyor değil mi?"

Bir yandan da gözlerini Luna'nın hızlı bir şekilde oturduğu sandalyenin dibine gelmesini izledi. Bu kedi, kendisini kucağına alan herkese saldıran, diğer kedileri Beatrice'in yanıan yaklaştırmayan, yatakhanedeki tüm kızları tedirgin eden Luna mıydı? Başını hafifçe yere eğerek kedisiyle göz göze geldi, ona güven vermek için yavaşça başını okşadı. Carl'ı ilk kez, Beatrice'le kavga ettikleri bir sırada Slytherinli cadıya bağırırken görmüştü. Beatrice'i adeta bir tanrıça olarak gören kedi de Beatrice'e bağırırken gördüğü tek kişi oalrak, bir tek Carl'ın yanında böyle oluyor, nedensiz yere ondan korkuyordu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/karakter-karty-f86/beatrice
Charles William Stenson

BannedBanned
Charles William Stenson



Mücadele Tarafı : Dark Side mı demek lazım Emin değilim
Rp Sevgilisi : Arisha Darya Fedor olmak üzere
Kan Durumu : Melez[Ancak Herkes Safkan Sanar]
Patronus : Daha üstünde uğraşmadı

En Sıcak Zindan Empty
MesajKonu: Geri: En Sıcak Zindan   En Sıcak Zindan EmptyC.tesi Ekim 04, 2008 3:11 pm

Ines'in ağzından çıkan her söz beyninde tekrarlanırken umursamaz bir ifade takınmıştı. Bir çift parıltı halinde kızın saçlarına odaklanmıştı gözleri. Kızın kendisini böyle algılaması eğlenmesine neden olmuştu belli ki. Çünkü belli belirsiz bir kıvrılma söz konusuydu dudaklarında. Evet, Ines'in yüzünde ne zaman böyle bir ifade olsa amacına ulaştığını anlıyordu Carl. Ne zaman birlikte olsalar kontrol edemediği bir istek yüzünden bir şekilde sataşırdı kıza. Ona ikinci ismiyle seslenmesinin de asıl nedeni bu değil miydi ki zaten. Bazen çok üstüne gittiğini düşünse de çabucak uzaklaşıyordu bu fikir kafasından. Ancak saçlarıyla ilgi yorumununun nedeni tamamen farklıydı. Ines'in o toplu olmayan saçlarına o kadar çok alışmıştı ki bu görünüşü garip gelmiş olmalıydı kendisine.

"Ahh beni neden böyle algıladın bilmiyorum. Ancak ben senin toplu olan saçlarına şaşırdığımı vurgulamk istemiştim."

Gözleri onun zümrüt yeşili gözlerini yakalarken onun bir yandan da kedisiyle ilgilendiğini fark etmişti. Yüzüne daha güçlü bir gülümseme sahip oldu yavaş yavaş. O kedinin ne kadar vahşi, saldırgan ve korkusuz olduğunu duymuştu. Slytherinde bulunan bir çok kişi ondan yakınıp dururdu. Ancak Carl bu konuda onlar gibi düşünmüyordu. Luna'nın çok etkilenebileceğini en iyi bilen kişiydi çünkü. Hayatında bir kez kızgın olmuş ve Ines'e bağırmıştı. Hem de tam kedinin gözleri önünde. Böylece tehlikeli biri izlenimi almıştı ve bundan da rahatsız değildi.

"Biliyor musun kedin hakkında herkes yanlış düşünüyor. Tamamen uysal ve şirin bir kedi."

Sözler ağzından dökülürken gözlerinde ki parıltı hissedilir şekilde güçlenmişti. Dudakları biraz daha kıvrılmış ve Ines'i daha çok rahatsız edecek bir hal almıştı. Bu sözlerin onu sinirlendireceğini biliyordu. Söyleme amacı da buydu zaten. Kızdırmak... Ne basit bir zaaftı. Kendisi elinden geldiğince bu davranıştan uzak durmaya çalışırken başkalarını kızdırmaktan asla geri kalmıyordu. Aslında elinden geldiğince her alanda kendini kontrol etmeye çalışıyordu Carl. Biliyordu ki duygularıyla hareket etmek tamamen zayıflık göstergesiydi ve böyle davranan kişilerin sonu elbette ki ölüm olurdu. Ölüm ve zayıflık... İkisinden de olabildiğince uzak olması gerektiğini biliyordu. Bu iki kavram Carl' göre birbirlerine bağlıydı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/karakter-karty-f86/carl-arn
Beatrice Ines Lucci

GezginGezgin



Mücadele Tarafı : Tarafsız
Kan Durumu : Safkan

En Sıcak Zindan Empty
MesajKonu: Geri: En Sıcak Zindan   En Sıcak Zindan EmptyPaz Ekim 05, 2008 1:29 am

Sıkıntıyla derin bir nefes verdi. Carl'ın o sırada da sahiplenmiş olduğu rahatsız edici ifadeyi takınarak, kendisini süzmesinden ya nereye baktığını kestiremediği kadar dalgın bir şekilde kendisine bakakalmasından hoşlanmıyordu. Bir de bu yetmezmiş gibi, iksirin ağzında bıraktığı acımsı tat, biraz dalgınlaşmasına, görüntü çerçevesinin bulanıklaşmasına neden olmuştu. Sağ eliyle başını tuttu ve gözlerini bir kez açıp kapadığı sırada, biraz önce kalkmış olduğu sandalyeye tekrar yerleşmişti. Oldukça rahatsız edici olduğu inkar edilemez bir gerçekken, biraz kilolu bir 4. sınıfın oturmadan önce tereddüt edeceği kadar da acemi bir şekilde yapılmış gibiydi, bu yüzden istediği rahatlığa kavuşmasını biraz ertelemesi gerekiyordu Beatrice'in. Neyse ki bu durum Carl'ın, Beatrice'in gülmesine neden olan sözleriyle hafifleşti. *Her şey istenilldiği gibi olmuyor Himmel.*

"Ah demek seni şaşırtmayı başardım ha. Bir tokanın sende bu etkiyi yaratacağını daha önceden bilseydim keşke." İstemsiz bir şekilde eli saçlarına gitti. Evet yüzüne, uzun saçlarının yakıştığını düşündüğünden onları çoğunlukla açık bırakarak kullanmayı tercih ediyordu ama abartılacak bir değişim sezememişti kendisinde. Gözlerini hafifçe devirerek adı söylendiği anda irkilerek, tırnaklarını pantalonuna geçiren kedisine baktı. Carl'ın ondan bu şekilde bahsetmesi hoşuna gitmiyordu, hatta çoğu zaman Luna'nın korkusunu yenerek, diğer Hogwarts ahalisine gösterdiği ilgiden Carl'a da ayırmasını bile isteyebiliyordu.

"Biliyor musun Himmel? Ben de aynen senin gibi düşünüyorum. Hatta bazen Luna'yı sana benzetiyorum."
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/karakter-karty-f86/beatrice
 

En Sıcak Zindan

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 2 sayfasıSayfaya git : 1, 2  Sonraki

 Similar topics

-

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Kurgular Sayfası-