AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  
Son Konular
Konu
Tarih
Yazan
Yabani Otlar
Bir Kulüp Mü Kuruluyormuş | Bir Tıkla Bakalım!
- Duyuru Panosu -
Işık Tapınağı
Model Değiştirme
Model Başvuruları
Debbie'nin Grafik Galerisi *yeni
' Cuteness s i g n a t u r e s.
La Révolte
Özel Model Başvuruları
Salı Mart 15, 2016 10:01 pm
Ptsi Şub. 22, 2016 12:43 am
C.tesi Ekim 02, 2010 11:08 am
Perş. Eyl. 30, 2010 11:07 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 10:04 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 6:40 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:37 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:25 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 6:13 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 4:35 pm












Paylaş
 

 Sadece Uzaklaşmak, Belki De Ölüme Yaklaşmak İçin...

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Myrenala Autumn

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Myrenala Autumn



Mücadele Tarafı : Autumn
Rp Sevgilisi : İlgilenen P'm le gelsin x.x
Kan Durumu : Safkan
Patronus : Elinde bageti olan Lars Ulrich!

Sadece Uzaklaşmak, Belki De Ölüme Yaklaşmak İçin... Empty
MesajKonu: Sadece Uzaklaşmak, Belki De Ölüme Yaklaşmak İçin...   Sadece Uzaklaşmak, Belki De Ölüme Yaklaşmak İçin... EmptyPaz Eyl. 28, 2008 9:52 am

Kızıl saçlarını açık bırakmaya karar verdi. Üzerine sadece gömlek ve etek giymişti. Kravat bile takmamıştı ki yakalanırsa kız için pek iyi olmayabilirdi. Umursamadığını düşündü. Puan kırılmasından, cezaya kalmaktan.. Onun düşündüğü şeyler çok başkaydı. Geçmişteki hareketleri.. Herkesi kırıyordu. Kendisinden soğumalarını izlerken acı çektiğini biliyorlar mıydı? Lesse. Onunla konuşmalıydı. Bir yolunu bulması gerekiyordu yoksa çok geç olabilirdi. Eragon.. Onunla düzgün bir şekilde konuşması gerekiyordu. Belki de ondan tamamen uzaklaşmalıydı? Bu düşünce onu titretse de yapabileceği başka bi şey yoktu. İyi birine mi dönüşüyorum? Slytherin'lerin maçı kazandıkları için yaptıkları şamatadan başı şişerek hışım gibi çıkmıştı ortak salondan. Hızla zindanlardan kaçarak üç kat yukarı çıkmıştı. Kupa Salonu'na gözü iliştiğinde durdu. Oraya göz gezdirse fena olmazdı. Kupa Salonu'na girdi. Kimse yoktu. Hayal gücü çalışarak ölüm senaryoları yazmaya başlamıştı.

Buraya gelerek kendini asabilirdi. Yok bu eski çağdan kalmaydı. Peki zehirlenme? İşi gücü yok zehirlenecek miydi burada? Sectumsempra? Her yer kan olduğunda kim anlayacaktı neden bunu yaptığını? Değersiz biri olarak görmüyorlar mıydı sanki onu? Yeşil gözlerinde kızgınlık ifadesiyle *6. sınıfta okulu bırakacağım.* diye düşünmüştü. Sınıf başkanlıklarının yazılı olduğu listeyi incelemeye başladı. Günün birinde belki kendi ismi yazardı. Gerçi o kadar önemli değildi bu listede adı olması. Daha farklı şeylerle anılmayı isterdi. Basit bir başkanlık ile değil..
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
William Theodore Crawford

GezginGezgin



Mücadele Tarafı : Yok.

Sadece Uzaklaşmak, Belki De Ölüme Yaklaşmak İçin... Empty
MesajKonu: Geri: Sadece Uzaklaşmak, Belki De Ölüme Yaklaşmak İçin...   Sadece Uzaklaşmak, Belki De Ölüme Yaklaşmak İçin... EmptyPtsi Eyl. 29, 2008 9:09 am

Vakit geceye ilişmiş, hava iyice kararmış ve şato sakinleri yavaş yavaş ortadan kaybolmaya başlamışlardı. Olağan dışı bir durum olmadıkça her akşam olduğu gibiydi işte. Bu monotonluktan sıkılanlar vardı. Öyleyse neden harekete geçmiyorlardı? Burası Hogwarts’dı, değil mi? Öğrencilerin hayal edemeyeceği kadar çok sırları olan, maceraya kendini çoktan hazırlamış bir okuldu. Düşünüyordu da, ne tuhaftı bu insanlar? Okulda geçirdiği üç yıl içerisinde bile, şatonun kendisine yeterince sırrını sunmadığını hissediyor, keşifler için gece gezmelerine çıkıyordu. Şuan yaptığı gibi koridordan koridora dolanıyor, heykellerin ve portrelerin etrafını inceliyordu. Bu işine yaramıyor değildi, şimdiye kadar birkaç geçit öğrenebilmişti. Eh, kendisinin eğlenceden anladığı bu olsa gerekti.

Düşüncelere dalmış, koridorun birinden sağa sapmak üzereydi ki aniden duraksadı. Gözüne bir şey ilişmişti. Normal bir insanın boyutundan çok daha küçük, karanlıkta bilye gibi gözleri ışıl ışık parlayan bir şey.
*Off…* Manyak hademenin manyak kedisiydi bu. Will’i görmüş müydü? Görmediyse neye bakıyordu böyle? O ana kadar her şey normalken, şimdi en ufak hatasında kötü bir şeyler çıkıverecekmiş gibi hissediyordu. Yapması gerekenin kıpırdamamak olduğunu düşündü. Yılanlarda olduğu gibi, bir tepki göstermeden çekip giderdi belki. Gitmez miydi? İçinde dalgalanmakta olan heyecan dalgası eşliğinde kafasını, becerebildiği kadar yavaş bir şekilde arkaya çevirdi. Ortada bir insan vücudu veya sureti göremiyordu. Hey! Karanlığın içinde pek belli olmayan, şeffaf ve grimsi bir şey, rüzgarın etkisindeymiş gibi havada salınıyordu. Neredeyse Kafasız Nick! Harika! Bir gecede ne kadar çok insan dışı yaratık görülebilirse, o kadar görmüştü işte. Hoş, herhangi birinin kendisine rastlamasını da istemezdi, o ayrı.

Gözlerinin irileştiğini hissedebiliyordu Will. Kaşlarını ‘hayır’ anlamında bir yukarı, bir aşağı indirip kaldırmaya başlamıştı. Hayaletin anlamasını umuyordu. Tek yapabildiğinin ummak olduğu böyle anlardan nefret ederdi işte. Oracıkta sessizce harcadığı bir dakika boyunca amacına ulaşmış olacaktı belki de.
*Hadi ama Nick!* Gözlerini binalarının hayaletinden ayırmıyordu. Kafasız cisimse, kendisine bakmayı reddederek tiksinç kediye bakıyordu. Yüzünde belirgin bir ifade yok gibiydi. Tıpkı… Tıpkı ölmüş gibi, değil mi? Elinde olmadan gülümsedi. Belki asırlar önce ölmüş olan bir hayalet, güzelce ölü rolünü üstlenebilirdi ne de olsa. Kendisi Nick’e bakmayı sürdürürken, koridordan kulağına ulaşan nazik sesler işitti. ‘Pıt, pıt, pıt, pıt.’ Kedinin pati sesleriydi bunlar! Evet, uzaklaşıyordu! Eh, hayaletler gerektiği zaman gerçekten ‘hayalet’ olabiliyorlardı demek. Kedinin koridordaki yokluğunu teyid etmek için kafasını uzatıp baktı Will. Gitmişti. Üzerine bir rahatlık çökmüştü şimdi. Kasılmış suratı gevşemiş, gerçekten gülümsüyordu şimdi.

’’Sağol, Nick!’’ dedi ve hayaletinin ağzının açılır gibi olduğunu sezdiğinde tekrar konuştu. ’’Nereye gittiğimi sana sonra anlatırım, oldu mu? Görüşürüz öyleyse.’’ Sesi koridorda yankılanırken, son hecenin ağzından çıktığı anda arkasını dönüp, oradan uzaklaşmaya başladı. Evet, bu yaptığı nankörlük olabilirdi. Yine de bunu telafi edebileceğini biliyordu. Kolay ikna olabilen, sevecen bir hayaletti Nick. İçindeki rahatlık duygusu giderek artarken, ayak seslerini elinden geldiğince alçaltmaya çalışarak, koridorun yanlarına serptirilmiş açık kapıların içerisine bakıyordu birer birer. Evet, kulesinden dört kat aşağıya inmeyi başarmıştı. Kütüphane, Hastane Kanadı, bir boş sınıf ve kilitli birkaç kapı. Kilitli kapıların ardında bir şeyler gizliydi muhtemelen. O şeyler her ne ise, dışarı fırlayıp kendisinin önünü kesecek değillerdi. Kütüphane çoktan kapanmış olduğuna göre oradan da bir atak beklemiyordu. Fakat Hastane Kanadı tehlike yaratabilirdi. İçerideki şifacı ve birkaç hasta kendisini duyabilirlerdi, değil mi? Sessizlik içinde bir başka kapıdan içeriye uzattı kafasını. Evet! Kupa Salonu’ndaydı artık! Yüzüne bir zafer havası yerleşmiş halde, içeriye adımını attı. Gecenin karanlığında bile ışıldıyan nesneler vardı. Kupalar, rozetler, madalyalar… Görülmeye değerdi doğrusu. Belki bir gün kendisinin adının yazıldığı bir madalya veya rozet alırdı, ha? Hoş, elde ettiği rütbe kendisine yetiyor denilebilirdi. Gryffindor’un takım kaptanı olmuştu. Yer yer kendisini zorlayan fakat eğlenceli bir görev. Düşünceli bir halde bir büstün üzerinde, Quidditch amblemlerinin tam ortalarına işlenmiş, kabarık yazılara dokunuyordu ki bir kez daha irkildi. Bir siluetti Salondaki. Kendisine arkası dönmüş, az önce Will’in yaptığı gibi bir şeyi inceliyor gibi görünüyordu. Bir profesör müydü? Eh, cüssesine bakılırsa öyle görünmüyordu. Bu da bir sorun olmayacağı anlamını taşıyordu. Bir sınıf başkanı olsa bile, genelde sınıf başkanlarını atlatmak kolay oluyordu…

’’Hey, sen de kimsin?’’ Sesinin salonda yankılanışına seyirci kaldı. Öğrenci gibi görünen kişinin arkasını dönmesini, kendisini fark etmesini ve bir cevap vermesini beklemeye koyuldu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Myrenala Autumn

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Myrenala Autumn



Mücadele Tarafı : Autumn
Rp Sevgilisi : İlgilenen P'm le gelsin x.x
Kan Durumu : Safkan
Patronus : Elinde bageti olan Lars Ulrich!

Sadece Uzaklaşmak, Belki De Ölüme Yaklaşmak İçin... Empty
MesajKonu: Geri: Sadece Uzaklaşmak, Belki De Ölüme Yaklaşmak İçin...   Sadece Uzaklaşmak, Belki De Ölüme Yaklaşmak İçin... EmptyÇarş. Ekim 01, 2008 6:06 pm

Sınıf başkanlarının isimleri arasında bir isim gülümsemişti kendisine. Myrenala'nın gözlerinde özlem ifadesi belirmişti. O isim, annesinin ismi. Annesi. Uzun süre olmuştu onun yanında olmayalı. Onu bırakırken bu kadar bocalamamıştı. Peki şimdi neden kafası bu kadar karışmıştı? Kupa salonuna yeni gelen birini duysa da tepki vermemişti kız. Karşı taraf kendisine bir şey demezse konuşmayı, hatta dönüp bakmayı bile düşünmüyordu. Hem kim neden Myrenala ile konuşurdu ki? Diğer isimlere bakarken kendisine yöneltilen soru ile gelenin bir oğlan olduğunu anlamıştı. Gözünün önüne düşen kızıl saçları geriye attı. Bir süre daha olduğu gibi durduktan sonra hafifçe sesin geldiği yöne döndü. Kendisinden biraz büyükçe biri duruyordu baktığı yerde. Ay ışığının soluk ışığının altında oğlanı süzmeye başlamıştı. Mavi gözleri -çok güzeldi tonları-, dalgalı saçları hafif uzundu, yüz yapısına uyuyorlardı. Yakışıklıydı çocuk. Myrenala'nın yeşil gözleri çocuğun gözlerinde bir süre durduktan sonra cüppe rengine yöneldi. Sarı ve kırmızı işlemelerle içten içe üzülmüştü. Bir Gryffindor öğrencisiydi demek ki. Didişecekler miydi? Yoksa efendi biri mi çıkacaktı çocuk? Kendisine bulaşmazsa Myrenala onunla uğraşmazdı.

"Myrenala Dixie. Dört sene boyunca tanışmamak tuhaf olsa gerek. Sen kimsin? Sadece Gryffindor'lu olduğunu görebiliyorum ki bu, bu saatte karşılaşmamızı açıklıyor."
demişti sakin sakin. Gömlek ve etek giydiği için binası pek farkedilmiyordu kızın. İçerisi soğumaya başlamıştı. Bu yüzden üşüyordu aslında. Bir anlık sinirle dışarı fırladığı için dışarının havasını pek umursamamıştı. Kendisine kızıyordu bir anlık kızgınlıkla düşünmeden hareket ettiği için...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
William Theodore Crawford

GezginGezgin



Mücadele Tarafı : Yok.

Sadece Uzaklaşmak, Belki De Ölüme Yaklaşmak İçin... Empty
MesajKonu: Geri: Sadece Uzaklaşmak, Belki De Ölüme Yaklaşmak İçin...   Sadece Uzaklaşmak, Belki De Ölüme Yaklaşmak İçin... EmptyPerş. Ekim 02, 2008 3:28 pm

Beklediği şeyin gerçekleşmesi fazla uzun sürmemişti. Sessizlik içinde vücudunun süzülmesine izin verdi, bekledi. Gecenin nahoş karanlığında bile rahatça gözüne çarpan kızıl saçlar, zümrüdü çağrıştıran yeşil gözler ve kendisinden daha narin, cılız bir vücut ile bütünleşmiş bir kız duruyordu karşısında. Kendisi gibi binasını temsil eden bir cüppe giyinmediğinden, binasını seçemiyordu. Bunun için biraz beklemesi gerekiyordu, sorusuna cevap elbet gelecekti.

Ve evet; kızın vücudu ile bütünleşen, ince bir ses salonun içerisinde gezinmeye başlamıştı. Dixie, dört, Gryffindor. Bir kız için akıllıca konuşuyordu. Ravenclaw mı? Kuzgunların çoğunu tanıyordu ama, değil mi? Dört sene boyunca karşılaşmadığı, belki de yüzlerine bakmadığı bir öğrenci takımı var mıydı? Ah, tabii. Slytherin!

Kızın konuşmasının ardından kendini tekrar eden sessizliğin eşliğinde biraz düşünebilmiş, ardından sözlerine başlayıvermişti. Bozuntuya veren bir havası yoktu, aksine kızı tanıma merakı ve gece gezmesinin bedenine yaydığı heves, sesinden rahatlıkla seziliyordu.


''Ah, evet. William Crawford, Gryffindor. Biz kırmızılar maceralara fazla müsait olmalıyız. Ayrıca, bakalım tanıştığımıza memnun olacak mıyım? Hangi binadansın, Dixie?''
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Myrenala Autumn

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Myrenala Autumn



Mücadele Tarafı : Autumn
Rp Sevgilisi : İlgilenen P'm le gelsin x.x
Kan Durumu : Safkan
Patronus : Elinde bageti olan Lars Ulrich!

Sadece Uzaklaşmak, Belki De Ölüme Yaklaşmak İçin... Empty
MesajKonu: Geri: Sadece Uzaklaşmak, Belki De Ölüme Yaklaşmak İçin...   Sadece Uzaklaşmak, Belki De Ölüme Yaklaşmak İçin... EmptyCuma Ekim 03, 2008 11:40 am

"Senden bir isteğim olacak, bana ismimle seslenirsen sevinirim. Myrenala'yı sevmediysen ikinci seçenek olarak Emily'i sunabilirim sana. Kırmızılar ve maceraya müsait olmamak? Hmm.. Umarım insanları binalarına göre yargılayan biri değilsindir William. Slytherin'deyim." demişti Myrenala, William'a bakarak. Sebepsiz yere bir neşe hissediyordu. Kahkahalar atmak istiyordu ama boşu boşuna gülemezdi ki. Bir an canı kaymak birası çekmişti. Almaya gitse miydi. William'ı orada sap gibi bırakmak da istemezdi. O içmek ister miydi acaba. Biraz daha konuştuktan sonra sorabilirdi. Tenine değen rüzgar ile üşüdüğünü hissetti. Slytherin'lerin çoğu sürekli cüppelerini giyer gezerdi. Tıpkı bir züppe gibi.. Zaten Slytherin'leri züppe olarak görmüyorlar mıydı ki? Kendisi de binasına aykırı biri değil miydi?

"Bu saatte neden dışarı çıktın? Uyku mu tutmadı yoksa bizim binada da olduğu gibi yeni gelen birinci ya da henüz büyüdüğünü farkedemeyen ikinci sınıflar mı rahatsız etti?" diye sormuştu aniden. Onun gözlerine uzun süredir bakıyordu ve yanlış anlaşılabileceğini düşündüğü için yeşil gözlerini ayın solgun ışığına çevirdi. Eskiden severdi ay ışığını. Ay ışığına bakmak sııcı olduğu için yeniden William'ın yüzüne bakmıştı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
William Theodore Crawford

GezginGezgin



Mücadele Tarafı : Yok.

Sadece Uzaklaşmak, Belki De Ölüme Yaklaşmak İçin... Empty
MesajKonu: Geri: Sadece Uzaklaşmak, Belki De Ölüme Yaklaşmak İçin...   Sadece Uzaklaşmak, Belki De Ölüme Yaklaşmak İçin... EmptyC.tesi Ekim 04, 2008 7:41 pm

Söylediklerine bir cevap gelmesi pek sürmemişti. Anlaşılan o akşam karşısında konuşmaya aç bir cadı duruyordu. Bu düşüncesi aklındaki bir şeritten geçip giderken, çarpık bir gülümseme dudaklarına hükmetti. O arada kızın söyledikleri bir kulağından giriyor, bazıları diğerinden geçip giderken bazıları ise düşünülmek üzere gerekli bölmeye yollanıyordu. İlk defa soyadı ile anılmak istemeyen birine rastlıyordu. ‘Dixie’. Bunu istememesinin nedeni ne olabilirdi? Geçmişi ile ilgili manyakça anıları mı vardı? Aile faciası, taraf çatışmaları, ölümler, yalnızlık… Aklında birtakım bulantılar sahnelenirken düşüncelerinden sıyrılmasını sağlayan, tek bir kelime olmuştu. *Slytherin.* Evet, karşısında duran zarif bedenli kızıl cadı, yılanlar takımındandı. Peki şimdi ne yapmalıydı? Aklına gelen her türlü hakareti savurup, çıkan tartışma ile cezaya kalmak nasıldı? Eh, o akşama biraz daha heyecan katardı. Asa çekmek? Ah, hayır. Bundan sıkılmıştı. Gücünü şakalarına veya sözlerine yansıttığında çok daha iyi silahlar ortaya çıkabiliyordu. Bekleyecekti ki ilk hamle ile birlikte haksızlık Slytherin’de olsun.

Düşünceleriyle birlikte gözlerini de Myrenala’ye yöneltti. Kızıl saçların ortasında şen bir hava gezinmekteydi. Ne? Afal bir görüntüsü mü yansıtıyordu? Saniyelerin birbirini kovaladığı bu sessizliği bozmak kendisine düşmeliydi artık, ortam canını sıkmaya başlamıştı. Belli etmemeye çalışarak boğazını temizledi, bu duyguyu pek sevmiyordu.

’’Demek Slytherin? Biliyor musun, yargılama meselesi biraz da kişinin karakterine kalıyor. Safkanlık ve asillikleriyle övünen, hava atmaya bayılan, kendine her konuda üstünmüş havası verenlerdensen farklı olur mesela. Ayrıca Myrenala’yi tercih ediyorum.’’ Son hecelerinin salondaki sessizliğe hücum etmesinin ardından bir anlığına duraksadı. Göğsünün belirgin derecede inip kalkmasına sebep olacak şekilde derin bir nefes aldı. Okulda geçirdiği bunca sene boyunca onlarla olan ilişkilerini göz önünde bulundurunca, bir Slytherin ile sohbet içerisinde olmak tuhaf geliyordu. Myrenala nasıl hissediyordu acaba? Görünüşüne bakılırsa halinden nahoş bir havası yoktu. Eh, konuşmanın ilerleyen fasıllarında durum kendisini belli edecekti nasıl olsa. Şimdilik yapması gereken sadece dudaklarını aralamak ve ses tellerini yormaktı.

’’Tahminlerinin aksine, biraz eğlenmek ve daha çok keşif için buradayım. Bildiğin gibi Hogwarts’ın gizli kalmış birçok bölümü var ve ben bunların bir kısmını biliyorum. Umulmayacak yerlerden geçitler, saklanmış olan nesneler, ayak basılmamış yollar çıkıveriyor. Eğlenceli bir şey’’
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Myrenala Autumn

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Myrenala Autumn



Mücadele Tarafı : Autumn
Rp Sevgilisi : İlgilenen P'm le gelsin x.x
Kan Durumu : Safkan
Patronus : Elinde bageti olan Lars Ulrich!

Sadece Uzaklaşmak, Belki De Ölüme Yaklaşmak İçin... Empty
MesajKonu: Geri: Sadece Uzaklaşmak, Belki De Ölüme Yaklaşmak İçin...   Sadece Uzaklaşmak, Belki De Ölüme Yaklaşmak İçin... EmptyPtsi Ekim 06, 2008 12:26 pm

"O hava atan kesim yüzünden hepimizi öyle sanıyor. Hepimiz onlar gibi değiliz. " demişti Myrenala iç çekerek. Binasındaki öyle insanlarla hep kavga ettiği için yakında ortak salona girmesi yasaklanacaktı. Gerçi öyle bir şeyin olması pek mümkün değildi. Hogwarts tarihinde ilk olabilirdi belki. Diğerlerinden farklı bir şekilde anılmak. Saçmalıkla olursa kendisini iyi im hissederdi? Öyle olacaksa hiç anılmaması daha iyiydi. Gözleri yanmaya başlamıştı. Birkaç saniyeliğine gözlerini kapattı. William'ın diğer sözlerini duyunca gözlerini açmıştı. Keşfetmek.. Kendisi ne zaman bırakmıştı bunları? Ne zaman düşüncelerinin sınırlarıyla yolunu tıkamıştı? Gittikçe kendini dünyadan soyutluyordu. Bunun olmasını istemediği halde yaşadıkları onu buna itiyordu. Peki iyi biri olamaz mıydı? Kendini düzeltemez miydi? Yapabilecek gücünün olduğunu biliyordu, tek gereken şey kendisine inanmasıydı.

"Eğlenebilen kişiler görmek güzel bir şey. Okul bu yıl ruhsuzlaştı sanki. Yolundan alıkoymayayım istersen seni? Yanında birinin olmasını ister misin keşiflerde?" Myrenala bunu soracağını hiç düşünmemişti. William'ın ne düşüneceğini de bilmiyordu. Bir Slytherin'liyle konuşmak onu rahatsız etmişse dolaşma fikri daha korkunç olabilirdi. Myrenala'yla gelince. o karşısındakinin binasnı umursamıyordu ki. Önemli olan karşısındaki kişinin kişiliğiydi..
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
William Theodore Crawford

GezginGezgin



Mücadele Tarafı : Yok.

Sadece Uzaklaşmak, Belki De Ölüme Yaklaşmak İçin... Empty
MesajKonu: Geri: Sadece Uzaklaşmak, Belki De Ölüme Yaklaşmak İçin...   Sadece Uzaklaşmak, Belki De Ölüme Yaklaşmak İçin... EmptyC.tesi Ekim 18, 2008 11:12 pm

Sıkılmaya başladığını hissedebiliyordu. Kupa Salonu’nun bedenine karşı kullandığı soğukluk hissi ürpermesine yol açıyordu. Sevmediği sessizliği devreye girmiş, Slytherin’li kızı dinlemeye başlamıştı. Duyduklarını birleştirecek olursa yapbozun parçaları genelinden oldukça farklı bir görüntü oluşturuyordu. Anlaşılan o ki; kız ya psikolojik problemlerle mücadele ediyordu, ya da kadim şapka büyük bir hata yapmıştı. Okulun bunca yıllık tarihi göz önüne alındığında böylesine bir yapı olağan dışıydı. Saçmalıyor muyum?

’’Doğrusunu istersen seninle ilgili düşünebildiğim en doğru şey, karşımda binadaşlarından farklı bir görüntü oluşturduğun.’’ Sözleri, yüzünün alt kısmına itina ile yerleştirilmiş yarıklardan akıp giderken, kristal mavisi gözleri kızın surat ifadesinde çeşitli duygular yakalamaya uğraşıyordu. Duygularını yansıtmayan, sakince bakışları vardı. Ravenclaw olabilirdi Macera arayan bir cadı mı? Slytherin’li bir öğrenci kendisi ile birlikte keşiflere çıkmak mı istiyordu? Beyninde bir yerlerde usulca gezinen şüphe dalgaları, onu hâlâ rahatsız etmekteydi. Bu bir komplo muydu? Saf Gryffindor’lardan bir tanesini cezaya düşürmek fena bir başarı değildi, ha? Keşif yapma niyetiyle gezinmeye başladıklarında o akşam için ayarlanmış bir profesör baskın yapacaktı belki de. Saçmalıyorsun William.

’’Ruhsuzluktan değil de, bu tip eğlencelere çıkanlar genelde yaptıkları şeyi ilan etmezler. Belki de bu yüzden öğrencilerin haylazlıkları kulağına çalınmamıştır, ne dersin?’’ Gülümseyen bir surat ifadesi takınarak masum ve samimi bir pozla konuşmuştu. Kızın niyetini öğrenmek istediğinden onu yanında tutacaktı. Son ana kadar çıtını çıkarmayacaktı. Nasıl bir şeyle karşılaşacağım?
’’Bu bana biraz tuhaf geliyor ama gidelim öyleyse! Görülmemiş ve bilinmemişlere bir Gryffindor ile tanık olmak eğlenceli olacaktır.’’ Bu kez içten ve muzipçe gülümsemişti. Düşüncelerinin arasındaki bina çatışmalarını beyninden kopartamıyordu. Düzen değişiyor muydu? Büyütmemeliyim…
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 

Sadece Uzaklaşmak, Belki De Ölüme Yaklaşmak İçin...

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

 Similar topics

-

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Kurgular Sayfası-