AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  
Son Konular
Konu
Tarih
Yazan
Yabani Otlar
Bir Kulüp Mü Kuruluyormuş | Bir Tıkla Bakalım!
- Duyuru Panosu -
Işık Tapınağı
Model Değiştirme
Model Başvuruları
Debbie'nin Grafik Galerisi *yeni
' Cuteness s i g n a t u r e s.
La Révolte
Özel Model Başvuruları
Salı Mart 15, 2016 10:01 pm
Ptsi Şub. 22, 2016 12:43 am
C.tesi Ekim 02, 2010 11:08 am
Perş. Eyl. 30, 2010 11:07 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 10:04 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 6:40 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:37 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:25 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 6:13 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 4:35 pm












Paylaş
 

 Rp Denemlerim- Eleadora Patrisia Dryope

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Ardelle Roux

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Ardelle Roux



Mücadele Tarafı : Kendisi.

Rp Denemlerim- Eleadora Patrisia Dryope Empty
MesajKonu: Rp Denemlerim- Eleadora Patrisia Dryope   Rp Denemlerim- Eleadora Patrisia Dryope EmptyCuma Haz. 06, 2008 11:27 am

Lea korkunç bir tren yolculuğunun ardından soluğu okulda almıştı.Tren yolculuğu boyunca uyuklasa da onu bir şeyler rahatsız etmişti.Trene binmeden önce de kendisini böyle hissediyordu.Trenden indiğinde yanında bir kız belirdi.Güzel gözleri,sarı saçları vardı.Fakat elindeki sandığın içi o kadar dolu olmalıydı ki kız taşımak için hayli uğraşıyordu.Kızın yüzündeki ışıltılı gülümsemeden güç alarak kıza sessizce yaklaştı:
-Merhaba!!Ben Lea..Tanışmak istersin belki diye söyledim…Ya senin adın ne??dedi.Kızın hoşuna gitmişti galiba.O da hemen atıldı:
-Merhaba ben de Helen.Helen Dark.Tanıştığıma memnun oldum.Korkuyordum buradan açıkçası.Çünkü çok ıssız gözüküyor ve kendimi arkadaş bulamayacak gibi hissediyordum.Hele şu uğursuz Yasak Orman^a bakınca hepten tüylerim diken diken oluyor dedi.Lea ise kızın neden Yasak Orman^dan korktuğunu anlamadığı için:
-Neden korkuyorsun ki Yasak Orman^dan??dedi.Kızın cevabı gecikmedi:
-Bir abim var.Geçen sene buradan mezun oldu.Kendisi bana yaz tatilinde oldukça ürkütücü şeyler anlattı orman ile ilgili.Bir çeşit örümcek yaşıyormuş orada ve oldukça korkunçmuş.Yanına yaklaşanın ise yaklaştığına pişman edecek kadar kötü hale getiriyormuş dedi.Lea da bu sefer korkmuştu.Lea daha sonra sandığını çekiştirmeye çalışıyordu ve aynı zamanda Büyük Şölen^e yetişmek için bir hayli acele ediyordu.Kıza dönüp:
-Hangi binaya seçileceğini düşünüyorsun??dedi.Kız ise:
-Hufflepuff veya Gryffindor olacağından hiç şüphem yok.Çünkü ailemiz şuana kadar Ravenclaw ve Slytherin^e öğrenci neredeyse hiç vermemiş dedi.Lea mutlu olmuştu.Çünkü aynı binada olabilirlerdi.Lea da Ravenclaw veya Slytherin^e seçileceğini düşünmüyordu.Bundan da cesaret alıp mutlu adımlarla koşarcasına ilerliyordu.Bir kolunu ise yeni tanıştığı ancak iyi anlaştığı Helen^in omzuna koymuştu.Binaya girdiler.Daha sonra ise birlikte koşa koşa masalara oturdular.Salonda heyecan çığlıkları vardı.Lea çok ama çok merak ediyordu nereye seçilceğini.Müdür ilk önce konuşmaya başladı:
-Sevgili Yavrularım!!Okulumuza hoş geldiniz demek istiyorum öncelikle.Aramızda okulumuza yeni başlayan küçüklerimiz de var.Onlara okuldan biraz bahsetmek istiyorum.Öncelikle yavrularım!!Burada güvende olduğunuzu bilmenizi isterim..Öğretmenlerinizi de dikkate almanızı öneririm.Eğer çok dinler,az laf ederseniz iyi edersiniz ve mutlu bir yıl geçirirsiniz dedi.Salondan bir "Öff"sesi yükseldi.Çünkü müdür her sene aynı konuşmayı yapıyordu ve büyük sınıflar sıkılmışlardı.Müdür anlayışlı biri olduğu için hemen:
-Tamam tamam..Kesiyorum konuşmayı.Herkese iyi eğlenceler dilerim…Fakat öncelikle yeni öğrencilerimizin Seçmen Şapka töreni var…;dedi.Herkesin en sevdiği bölümdü.Adlar okunmaya başlandı:
-George Summery...dendi.Ardından bir ses daha:
-Ravenclaw.
-Sally Wind..
-Slytherin..O anda Slytherin masasından bir alkış koptu ve Sally koşarak geçti.Bir çok isim okumaya devam ediyordu:
-Sarah Mensoon..Emma Wight... ve en sonunda Lea^nın beklediği isimlerden biri geldi.Beklediği derken kendi ismini ve yeni tanıştığı kızın ismini bekliyordu.O anda:
-Helen Dark..
-Hufflepuff sesi geldi.Lea şimdi Helen ile aynı binaya düşmeyi arzuluyordu..Birkaç isimden sonra:
-Jacenia Lea Marisha..dendi..Lea koştu ve seçmen şapkayı başına geçirdi.Bekledi..Şapka birden bağırdı:
-Hufflepuff...
O anda Helen^dan ve diğer Hufflepufflar^dan bir alkış koptu.Lea koşarak arkadaşının yanına gitti ve 10 dakika sonra şölen başladı.Birçok çeşit yemek ve içecek vardı.Lea^nın en güzel ve en keyifli yemeğiydi bu..Gecenin geç saatlerinde şölen son buldu.Lea ve Helen hemen Hufflepuff ortak salanuna koştular.Daha sonra da yatakhaneye..
Yatakhane^de sessizlik vardı.Lea sessizlikten hoşlandığı için hemen tatlı bir rüyaya daldı.Ertesi gün soğuk ve yağışlıydı.Lea kalkmakta güçlük çekse de hemen yeni cübbesini giydi.Ortak salon oldukça kalabalıktı.Lea dört gözle Helen^ı bekliyordu.Kahvaltıya mutlaka onunla inmeliydi.Uzaktan Helen gözüktü.Fakat cübbesini giymemişti..Pijamalarıyla uykulu uykulu geliyordu.Lea şaşkınlıkla:

-Niye giymedin cübbeni Helen??Yoksa bir problem mi var??dedi.Daha sonra Helen halsiz halsiz:
-Kendimi çok kötü hissediyorum.Hastane Kanadına gitsem iyi olacak.Sen kahvaltıya in.Beni bekleme.dedi.Lea ise hemen:
-Öyle şey olmaz.Sen benim ilk arkadaşımsın ve oldukça kıymetlisin.Seni ilk günden yalnız bırakamam.Bende geliyorum…dedi.Hemen arkadaşına destek olarak Hastane Kanadına beraber gittiler.İçerisi bomboştu ve sessizdi.Lea uzaktan Bayan Bolloam^ı gördü ve seslendi:

-Bayan Bolloam..Lütfen yardım edin..Arkadaşım kendisini oldukça halsiz hissediyor..
dedi.Bayan Bolloam ise usulca:
-Onu bir süre burada misafir edeceğim canım.Ayrıca senin burada beklemene de müsaade edemem..Lütfen Büyük Salon^a dön ve kahvaltını et.Daha sonra ise ilk günden dersleri sakın kaçırayım deme,
dedi ve onu dışarı çıkarttı.Lea umutsuzca binaya doğru yürüdü…
______________________________________________________________________________________
Yeni Arkadaş ile Tanışma

Lea istemeyerekte olsa Büyük Salon’a dönmüş ve kahvaltıya başlamıştı. Aklı hala Helen’da idi. Ancak yapacak bir şeyi yoktu. Sakince yemekleri tabağına koydu ama ağzına bir lokma bile sokmadan Büyük Salon’u terk etti. Koşarak Hastane Kanadı’na gitti. Helen çok kötü gözüküyordu. Kendinden geçmişti ve Bayan Bolloam’da telaşlı gözüküyordu. Bayan Bolloam Lea’yı görünce yüzünde daha da soğuk bir ifade belirdi. Yanına yaklaşıp:
-Lea gene mi geldin sen buraya? Aklın almıyor mu kızım senin? Sana az önce ne dedim ben sana? Git kahvaltını yap demedim mi? Şimdi derhal çık yoksa seninle birlikte Müdür’ün yolunu tutmayalım.
-Peki Bayan Bolloam ama lütfen beni haberdar edin. Lütfen! O benim ilk ve tek arkadaşım
-Tamam uzatmayalım. Hadi derslerine, dedikten sonra Lea’yı dışarı çıkartıp kapıyı kilitledi. Lea koridorda salakça dolanıyordu ve etrafına bakınıyordu. Bir çocuk geçiyordu. Güzel gözleri vardı. Kızın üzerinde Hufflepuff yazan bir cübbe vardı. Bu yazıyı da gördükten sonra hemen kızın yanına yaklaştı. Hafifçe:
- Selam! Adını öğrenebilir miyim? Ben Lea..Tanışmak isterim..
-Bende Jennifer.. Jennifer Kalonie.. Bende tanıştığıma sevindim. Seninde cübbende Hufflepuff arması var fakat daha önce seninle karşılaştığımı sanmıyorum.Yani şu 2 günde
-Bende Hufflepuff'lıyım. Evet. Fakat pek vaktim olmadı ortak salona uğramaya. Akşam geç geldim ve şölenden sonra direk yattım. Neyse sonuçta tanıştık değil mi? dedi. Lea kendisine şaşmıştı. Bir anda Hastane Kanadı’nda yatan arkadaşını nasıl unutabilmişti? Kendisinden utanıyordu. Sonra kız kendisine sorulan soruya cevap verince bir anda düşünceleri dağıldı. Jennifer:
- Evet tanıştığım için çok memnunum. İlk arkadaşlarımdan birisin . Neyse benim KSKS dersine yetişmem gerekiyor. Ya sen gelmeyecek misin?İlk günden dersleri kaçırmanı pek istemem. Annem hep böyle söyler diye de ekledi. Lea da onaylarmışçasına peşine takıldı kızın. Fakat ortak salonun önünden geçerken kitaplarının yanında olmadığını fark etti. Kıza söyleyerek KSKS salonunda görüşürüz diye de ekledi ve ortak salona girmeye çalıştı. Portre kapısına geldi ama şifreyi unutmuştu. Şimdi ne yapacaktı? Bir Slytherin’liyi bekliyordu ama hay aksi bir tane bile gelmiyordu. Tek tek düşünmeye başladı önceki şifreleri. Bu Kont Delexur sürekli değiştiriyordu şifreleri. Lea şifreleri hafızasından geçirmeye başladı.
-Proten Meighbard dedi fakat portre açılmadı .

-Corinas Falcona …Fakat portre gene hareket etmedi

- Milleruim Expecto dedi ve bu sefer portre dönüp açıldı.



KSKS Dersi ve Ceza
Lea zaferini kutlamak için dans ediyordu. Sonra eşyalarını aldı ve portre deliğinden geri çıktı. Koşa koşa ilerlemeye başladı. KSKS sınıfı kulenin batı tarafındaydı. Kendisi ise doğu tarafında. Aceleyle koşuyordu. Profesör Redusso öldürecekti onu. Çok sinirli ve öfkeli biriydi. Lea aceleyle bahane düşünüyordu. Sınıfın kapısına geldiğinde derin bir soluk aldı ve:
- Profesör çok ama çok özür dilerim. Ortak salonun şifrelerini unuttuğum için bir süre açamadım portreyi. Fakat sonra aklıma geldi ve ancak yetişebildim. Kusura bakmayın gerçekten ..
- Özrünüz reddedildi. Dersten sonra cezaya kalıyorsunuz..
- Ama profesör..

- İtiraz etmeyiniz lütfen..Derhal yerinize geçin ve geç kaldığınız dersle ilgilenmeye bakın..
-Peki profesör dedi.Sonra bütün ders boyunca surat astı ve derse katılmadı.Dersten sonra ise herkesin çıkmasını izlerken sıkıntıyla Profesöre bakıyordu. Profesör herkesi sınıftan çıkardıktan sonra Lea’nın yanına geldi:
- Eveeet..Sana uygun bir ceza arayalım..Mesela şimdiden eline bir süpürge alıp çoktandır temizlenmemiş olan koridorları temizleyebilirsin. Daha sonra sana daha uygun cezalar bulacağımdan emin olabilirsin..
Lea yüzündeki öfkeyle süpürgeyi almak için yavaş yavaş yola koyuldu. İlk günden en sevdiği dersi, yani Sihirli Yaratıkların Bakımı dersini kaçıracaktı. Ağır ağır gitmesine rağmen süpürgenin ve kovanın durduğu yere gelmişti.Süpürgesini aldı ve temizliğe başladı.
________________________________________________________________________________________
Qudditch Maçı

Naomi sabahın 6:30’da iğrenç bir sesle uyandı. Sinirli uyanmak her zaman dezavantajdı. Gergin ve mutsuzdu. Hemen kalktı ve üstünü giyindi. Kahvaltıya indiğinde bütün masayı başına toplamış şeklinde takım kaptanı Harry duruyordu. Millete öğütler veriyor ve yemek yiyin yemek yiyin diye bağırıp çağırıyordu. Fakat kendisinin bir lokma bile yediği yoktu Naomi gülerek:
-Harry biraz bize diyeceğine kendin ye. En fazla senin yemen lazım hatta. Takım kaptanı olarak.
- Tamam,tamam..Yiyorum fakat Naomi…NAOMİ!!!!Peynir almamışsın seni sersem.. Esas senin zayıf vücudunla ne yapacağız onu bilemiyorum..
-Tamam Harry..Panik yapma..Alıyorum..Sen yemene bak..dedi ve geçiştirdi.Aslında ağzına bir lokma sürmeye hali yoktu.Saat 9:40 olmuştu bile.Maç ise 11:00’da başlayacaktı. Senenin son maçıydı ve çok önemliydi. Eğer bu maçı kazanabilirlerse Hufflepuff şampiyon olacaktı. Bu da büyük bir gururdu. Takımın en değerli oyuncusu Yui idi.Takımın arayıcısıydı. Bütün takım ona inanıyor ve güveniyordu. Fakat Panthea’nın da rolü küçük değildi yani.Vurucu olacaktı. Birçok sayı atmayı hedefliyordu. Fakat süpürgesi çok da hızlı ve iyi değildi. Bir Nimbus’u vardı. Bu düşüncelere dalmış olan Naomi Harry’nin dediklerinin hiçbirini duymamıştı ve ne yazıkki Harry bunu fark etmişti. O anda bir:
-LANET OLASI!!BENİ DİNLEMEYECEKSEN BURADA İŞİN NE?ÇOK MU İYİ BİLİYORSUN HERŞEYİ? HA..? KONUŞSANA…diye bir çığlık geldi.Naomi korkmuştu ve incinmişti. Takım arkadaşlarının yanında böylesi bir çığlığı hak etmiyordu.Sadece maçı düşünüyordu ve ne yapacağını planlıyordu.Birden gözünden bir yaş süzüldü Naomi’nin ve koşarak büyük salondan dışarı attı kendini.Gözlerinden şimdi milyonlarca damla süzülüyordu.Naomi kendisini yatağına atmış hüngür hüngür ağlıyordu.Maça çıkmayacaktı.Bu kadar hakaretten sonra dayanamazdı buna.Naomi hüngür hüngür ağlarken büyük salonda Hufflepuff’lılar aralarında konuşuyorlardı.
-Çok ağır konuştun Harry..
-O kadar hakaret etmemeliydin..

-Gerçekten şimdi bittik Harry.Naomi en iyi vurucuydu.İşimiz bitti.
-Çok abartın…derken Harry tekrar gürledi:
-ÜSTÜME GELMEYİN.HALLEDECEĞİM.. dedi ve dışarı çıktı.Huffepuff ortak salonuna gidiyordu.Naomi’den belki de özür dileyecekti. Ortak salona geldiğinde Naomi yatağından kalkmıştı ve buğulu gözlerle camdan dışarıyı izliyordu.Harry geldiğinde ise:
-Git buradan Harry.Bensiz de yapabilirsiniz?Ben işe yaramaz bir tüy kafayım öyle değil mi?Haydi git buradan…
-Hiçbir yere gitmiyorum.Maça sende çıkacaksın..Özür dilerim..Kendime hakim olamadım..Pardon..

-Önemi yok..Ama ben maça çıkmıyorum..
-Tekrar bağırmaya başlamadan gelsen iyi olur..Maça 20 dk kaldı.Son hazırlıkları yapmalıyız..Daha cübbeni bile giymedin..

-Tamam sen git geliyorumdedi ve Harry’nin çıkışını izledi.Sonra ise kendini Qudditch sahasında buldu.Hemen cübbesini giydi ve süpürgelikten süpürgesini aldı.Sahaya çıkıyordu Ravenclaw’lılar..Çekişmeli bir maç olacağı kesindi..

Ravenclaw-Hufflepuff Dönemin Son Maçı

Ravenclaw’lar sahaya çıkmışlardı.Üstlerinde mavi cübbeleriyle dikkat çekiyorlardı.Aralarından hemen yeni arayıcıyı bulmaya koyulmuşlardı.İlk fark eden ise Yui olmuştu.Hemen bağırdı:
-Şuradaki sarı saçlı kızı görüyor musunuz??Bence o bir arayıcı….dedi. Herkes kızın süpürgesine baktı.Çok kötü gözüküyordu.Bir Silsüpür’dü galiba.Bunun üzerine Naomi bir kahkaha attı.Sonra sahaya çıktılar.Harry ve George el sıkıştılar ve oyun başladı.İlk sayıyı kim yapacak merak konusuydu.Quaffle şuan Naomi’nin elindeydi ve Ravenclaw direklerine doğru ilerliyordu. Önünde ise hiçbir engel yoktu.Hızlandı ve…

- 10-0 Hufflepuff önde..diye bir ses geldi..Hufflepuff’lılar coşmuştu..Bu arada Yui de sarı saçlı Ravenclaw arayıcısını kandırmaya çalışıyordu.20 dakika sonra bir anons daha duyuldu ve Sally adlı diğer vurucu bir sayı daha atmıştı..Skor şuanda:

-60-10 idi..Hufflepuff’ın artık Snitch’i yakalaması gerekiyordu ki Yui birden hızlandı..4 Metre kadar ilerisinde duruyordu altın Snitch ve parıl parıl parlıyordu.Bir gümbürtü ve daha sonra bir anons daha duyuldu..
-210-10 Hufflepuff Kupa’yı kazanıyor….O anda tüm Hufflepff’lılar sevinç çığlıkları atıyorlardı.Naomi çok sevinçliydi..Fakat gümbürtü sesinin nereden geldiği yeni anlaşılmıştı.Yui yere düşmüştü ve süpürgesinin kırılma sesi gelmişti.Yui’nin bişeyi yoktu fakat süpürgesi artık gitmişti…

___________________________________________________________________________________________
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Ardelle Roux

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Ardelle Roux



Mücadele Tarafı : Kendisi.

Rp Denemlerim- Eleadora Patrisia Dryope Empty
MesajKonu: Geri: Rp Denemlerim- Eleadora Patrisia Dryope   Rp Denemlerim- Eleadora Patrisia Dryope EmptyCuma Haz. 06, 2008 11:28 am

Yeni Erkek Arkadaş

Emi sıkıntı içerisinde odada turlar atıyordu. Gökyüzü masmavi ve canlıydı ama dışarı çıkası gelmiyordu. Emma hala ailesinin yanından dönmemişti. Emi ise okulda neredeyse yalnızdı. Daha sonra hava almaya karar verdi Emi. Üstüne ince bir bluz geçirdi ve yatakhaneden çıktı. Yanına birkaç kitapta almıştı. Boş boş oturmaktansa okumayı tercih ediyordu. Koridorlar sessiz ve ürkütücüydü. Çok yakından gelen bir ayak sesi duydu Emi. Sonra duraksadı. Kim vardı orada? Okulda kendi dışında 2-3 kız vardı bildiği kadarıyla. Onlarda zaten dışarıdaydılar. Emi ürkek ürkek sese yaklaşmaya çalışıyordu. O sırada dışarıdan gelen bir kuş sesiyle arkasına döndü. Hiçbir şey yoktu. Acaba sadece hayal mi ediyordu? Umursamadı ve yoluna devam etti. Az ileride birini gördü ve seslendi:


- Heyy!! Sen! Sen Kimsin?

- Ben Mike. Mike Guant. Ya sen kimsin?

- Ben..Şey..Ben Emi. Yani Emilie.. Hani binadasın? dedi utanarak. Mike adlı çocuk çok

ama çok yakışıklıydı. Mavi gözleri ve sarı saçları vardı. Ayrıca Emi’ye gülümsüyordu.



Bu Emi’nin hoşuna gitmişti. Çocuktan cevap bekliyordu. Çocuk yavaşça:

- Ben Ravenclaw’dayım..Ya sen? Sen nerdesin?

- Ben Slytherin’deyim. Biraz benimle yürümek ister misin?

- Tabii ki de…Nereye gidiyorsun?

- Ormana doğru gitmeyi düşünüyorum.. Tabii sende istersen ? dedi ve gülümsedi. Mike

Gerçekten çok yakışıklıydı. Emi kendine gelmeye çalışırmışçasına belli etmeden kendine bir cimcik attı. Canı feci şekilde yanmıştı ama kendine gelmişti. Mike hala Emi’ye hayran gözlerle bakıyordu. Emi:

- Belki cevaplamak istemezsin ama….Şey…Kız arkadaşın var mı? Kelimeler ağzından

Pat diye dökülüvermişti. Utandı Emi. Ama Mike tekrar gülümsedi:

- Hayır yok. Ya senin gibi güzel bir kızın erkek arkadaşı var mı?

- Hayır yok maalesef..dedi ve hiçbir şey söylemeden yürümeye devam ettiler.Emi

hayatının en güzel günlerini geçiriyordu. Ormanın yakınlarına artık gelmişlerdi. Mike

birden duraksadı ve:

- Emi biraz erken olacak ama…Ben senden çok hoşlanıyorum ve galiba aşık oldum..

- Mike..İtiraf etmek gerekirse bende.. dedi ve Mike’a sarıldı. Mike bir hareketl

sarılmayı sonlandırdı. Emi’ye baktı ve:

- Şimdi hazır ol.. Çünkü kendimi tutamıyorum… dedi ve birden Emi’nin dudağına yapıştı.

Delicesine öpüşüyorlardı. Tutkuyla ve aşkla. Emi unutulmaz anlarını yaşıyordu. Mike’a engel olmak istemiyordu ama birinin göreceğinden korkuyordu. Tam o korku içini ele geçirmeye başlamıştı ki ağaçların arkasında iki çift göz gördü Emi. Hemen dudaklarını çekti ve Mike’a:

- Mike biri bizi gördü..

- Ne olcak? Gerekirse herkese söylerim seni sevdiğimi

- Ama anlamıyorsun. Müdüre söylerlerse çok kötü olur..

- Bana güven hiçbir şey olmayacak dedi ve Emi’yi kucağına aldı. Ormanda bir

ağacın altında oturtturdu ve kendisi de yanına oturdu…..
_________________

____________________________________________________________

Yatakhane Arkadaşı

Emi ağacın altında otururken bir yandan da düşünüyordu. Acaba Mike kendisini gerçekten seviyor muydu? Emi’nin aklına takılmıştı. Geçici bir heveste olabilirdi. Çünkü Ravenclaw’da oldukça güzel kızlar vardı ve Mike her gün onlarla birlikte olabilirdi. Emi öyle değildi. Çünkü binaları farklıydı ve Emi derslere önem veriyordu. Her boş fırsatta ödev yapmaya çalışıyordu. Mike’ı aksatacağından çok korkuyordu. Sonra Mike birden Emi’yi dürttü ve Emi silkindi:

- Efendim.Hah…Ne oldu ? dedi. Mike güldü ve:

- Yok bir şey.. Dalmıştın da beni unutma istersen diye dürttüm. Bir sorun mu var ? Ne düşünüyorsun böyle?

- Hiçbir şey. Neyse kalkalım mı artık? Saat 6 olmak üzere..

- Tamam canım.. Sen nasıl istersen dedi Mike ve ağacın altından kalktılar. Uzun bir

Süre konuşmadan ilerlediler. En sonunda Emi durdu:

- Beni gerçekten sevdiğine emin misin Mike ?

- Tabii ki de…Hem de her şeyden çok seviyorum..

- Tamam..dedi Emi ve gülümsemeye başladı.Mutluluğu yerine geri gelmişti. Binaya

Girmelerine de az kalmıştı. El ele tutuşmayı bıraktılar ve birbirlerini son kez öpüp ayrıldılar. Emi hoplaya zıplaya ortak salona gidiyordu. Üstündeki bluz o kadar kirlenmişti ki neredeyse bir savaşa girdiğini bile zannedebilirlerdi. Yatakhaneyi boş görünce gene içi sıkılmıştı Emi’nin.Çünkü Slytherin yatakhanesinde tek başına kalıyordu. Başka kimse yoktu. Ürkütücüydü. Gerçi Emi böyle şeylerden korkmuyordu ama gene de yanında biri daha olsa iyi olabilirdi. Aklına bir fikir gelmişti ama olamazdı. Kesinlikle anlaşılırdı. Emi’nin Ravenclaw’da bir arkadaşı vardı. O da şuan okuldaydı ve Slytherin yatakhanesine getirebilirdi onu Emi. Hemen ortak salondan çıktı ve Ravenclaw ortak salonunun oralarda dolanmaya başladı. En son gördüğünde arkadaşı dışarıdaydı. Belki de girmişti bile ama Emi beklemeye başladı. Az sonra ayak sesleri duyulmaya başlandı. Emi seslendi:

- Hey…Ashlee sen misin?

- Evet…Ya sen kimsin ?

- Ben Emi.

- Aaa Emi.. diyen bir ses duyuldu ve kız belirdi.Emi telaşla:

- Seninle bir şey konuşmamız lazım.

- Peki geliyorum dedi ve Emi kızın kolundan tutup kenara çekti:

- Ashlee yatakhanede yalnız kalıyorum ve açıkçası korkuyorum. Benimle bu gececik bizim yatakhanede kalsan…?

- Ama nasıl olur. Biri öğrenirse işi…

- Bitmez bitmez. Kimse bilmeyecek..Hadi

- Peki eminsin değil mi ?

- Evet hadi gidelim dedi ve Slytherin ortak salonunun yolunu tuttular boş ve sessizdi

İçerisi. Emi ile Ash şöminenin yanına oturdular ve sohbete başladılar…





Hepsi başka sitelerde yaptığım rp'lerdir..
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Ernést Kunz Monaghan

BannedBanned




Rp Denemlerim- Eleadora Patrisia Dryope Empty
MesajKonu: Geri: Rp Denemlerim- Eleadora Patrisia Dryope   Rp Denemlerim- Eleadora Patrisia Dryope EmptyCuma Haz. 06, 2008 1:18 pm

İlk Rp'ni yorumluyorum ilk önce :

Şahsen, ilk olarak renkler çok gözüme çarptı. Daha pastel, mat renkler kullanmalısın. Ayrıca benim önerim de şu, Rp'lerinde 3 renk kullan. Birisi senin anlatımındaki renk olsun, diğeri konuşmalarındaki, diğeri de karşındakinin konuşmaları için olsun. Ki fazla tavsiye etmiyorum karşı tarafı alıntılamanı. Onun yerine ne söylediğini alıp yapıştırmak yerine neler dediğini kafanda tartabilirsin. İkinci gözüme çarpanlardan biri de çok fazla konuşma olması. Anlatımdan çok konuşma var ve bu da hiç hoş değil. Uzunluğa gelirsek bence kısa hepsini toplayınca fazla bir uzunluk gelmiyor, konuşmalar çoksa sayılmaz aslında satır olarak. Betimlemelere gelirsek çok az buldum ben betimlemeleri ve klasik... Kendi hayalgücünle destekleyip, yeni tasvirler yaratıp Rp'ne katman çok daha iyi olacaktır okuyucu için de senin için de. Yeni Arkadaş ile Tanışma Ve KSKS Dersi ile olan Rp'de gözüme çarpan şey İtalic veya Bold kullanmamış olman. Bunları düzeltmelisin... Nokta ve virgülden sonra boşluk unutulmuş... Yani çok mu acımasızım fakat çok eksiğini gördüm...

İkinci Rp'ni yorumluyorum şimdi :

Yazı tipi çok kötü geldi bana ya. Şimdi diyeceksin sen ne biçim adamsın eksiklerimden başka bir şeyimi görmüyorsun. Haklısın ama n'apayım gözüme çarpanı yazıyorum. Burada ilkine göre daha mat, pastel renkler kullanmışsın. Hoşuma giden bi' tane şey ise 3 Renk yapmışsın, sevdim. Karşısındakine ayrı, kendi konuşmana ayrı, anlatıma ayrı renk vermen daha estetik ve hoş gözükmüş. Betimlemeler biraz daha azalmış sanki... Anlatım akıcı değil, bazı şeyleri fazla tekrarladığın için... Cümlelerini birbirine bağlamaya çalış fazla uçurumlar koyarak oradan oraya atlama. Aslında bu birincisine göre çok daha iyi olmuş gibi. Konuşmaları azaltarak anlatım ve akıcılığa özellikle betimlemere yer verirsen çok hoş olur.


Çok mu acımasız oldum? Ama eminim düzelteceksin eksiklerini. ^^
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Charlott Imogen Swénny

GezginGezgin
Charlott Imogen Swénny



Mücadele Tarafı : Ölüm Yiyen^ck xD
Rp Sevgilisi : Kai^mMm..Bi Tanem..AsHkım xD
Kan Durumu : Safkan
Patronus : Biz daha bebeyiz..Bize patronus vermiyolar! xD

Rp Denemlerim- Eleadora Patrisia Dryope Empty
MesajKonu: Geri: Rp Denemlerim- Eleadora Patrisia Dryope   Rp Denemlerim- Eleadora Patrisia Dryope EmptyPtsi Haz. 23, 2008 11:44 am

Sabahın o güzel meyve kokuları eşliğinde Mel yatağından kalkmış geriniyordu. Annesi ve babası henüz uyanmamış olacaklardı ki kimse günaydın dememişti. Mel geçen gece izlediği korku filminin ardından oldukça geç uyuyabilmişti. Sabahları bir şey yemeği sevmediğinden dolayı mutfağa gitmek pek istemedi. Bir de ev cinlerinden biri olunca mutfakta iyice tadı kaçıyordu. Sevimli yaratıklardı ama Mel nedense hoşlanmıyordu onlardan. Yatağına uzandı ve şarkı söylemeye başladı. En sevdiği şeylerden biriydi bu. Sesi çok güzel değildi ama kötü de değildi. Şarkının ismi Call Me When Your Sober idi. En sevdiği şarkılardan biriydi. Sessizce mırıldanmaya başladı:

-Don't cry to me.
If you loved me,
You would be here with me.
You want me,
Come find me.
Make up your mind.

Should I let you fall?
Lose it all?
So maybe you can remember yourself.
Can't keep believing,
We're only deceiving ourselves .
And I'm sick of the lie,
And you're too late
diyerek devam etti. Bir yandan da okulu düşünüyordu. Bu senenin Mel için zorlu geçeceğini herkes biliyordu. Çünkü son yıllarda Mel’e bir şeyler olmuştu. Derste çalışmıyordu derslere de konsantre olamıyordu. Varsa yoksa Hogsmade’e gidiyordu.Orada yeni arkadaşlar bulmak, oturmak ve bir şeyler içmek o kadar zevkli oluyordu ki hiç aklından çıkaramıyordu. Tüm bu düşüncelerin içinde kaybolmak üzereyken bir ses işitti Mel. Annesi veya babası olmalıydı. Annesi hep erken uyanırdı. Bu yüzden hiç aldırmaz gibi yaparak kalktı ve soğuk bir duşa girdi. Duş sıcak havada iyi geliyordu. Hele şarkı söylemenin tam yeriydi. Şimdi ise eskilerden The Cranberries’ten bir şarkı tutturmuştu. Şarkı savaş zamanında yazıldığı için Mel bu şarkıdan oldukça etkilenmişti..


Another head hangs lowly child is slowly taken
And the violence caused such silence
Who are we mistaken
But you see,it's not me it's not my family



İn your head

they are crying
With their tanks and their bomb
And their guns
İn your head


)they are fighting

İn your head
Zombie
What's in your head,in your head
Zombie
şarkı bittiğinde hala duştaydı ve gözlerinden yaşlar süzülüyordu. The Cranberries çok eski gruplardan da olsa Rock müziğin yıldızlarıydı Mel’e göre. Birkaç kere daha nakaratı tekrarladıktan sonra duştan çıktı ve kurulandı. Salonda gidip uzandı. Okulun açılmasına az bir zaman kaldığı için ödevlerini yapmalıydı. Tabii ki Bitki Bilim ödevini annesi ile yapacaktı. Çünkü annesi profesördü ve oldukça süper bir profesördü. Zaten Mel’in en çok sevdiği ve önemsediği derslerden biri Bitki Bilim , diğeri ise İksir idi. Aslında Kehanet’i de seviyor sayılabilirdi. Bina sorumluları Kehanet Profesörü idi. Mel yarım saat kadar yattıktan sonra üstüne bir şeyler giyip dışarı çıktı. Dolaşmak en iyisiydi. Evde sıcaktan patlayıp yatacağına yürüyerek düşünebilirdi. Arkadaşlarından birini görmek umuduyla Hogsmade sokaklarına kadar gelmişti. Her zaman ki moruklar vardı ve hepsi oyun oynuyordu. Domuz Kafası’na şöyle bir baktı ama boştu. Sonra Oasis’in sahibi olduğu Üç Süpürgeye gitti. Orası tıklım tıklım doluydu. Bakınıyordu ki orada Hayden’i gördü. Çok yakışıklı,sarı saçlı mavi gözleriyle orada duruyordu. Galiba o da Mel’i görmüştü. Hemen yanına koştu Mel. Sonra sıkıca sarıldı ve:


-Hayden! Birini göreceğim aklıma gelirdi de seni göreceğimi hiç düşünmemiştim..Çok özlemişim seni. Dedi. Çünkü Hayden Mel’in çocukluk hatta bebeklik arkadaşıydı. Küçükken onunla neler neler yaparlardı. Su savaşları, şakalar ve daha birçok şey. Hayden’i görmeyeli 4-5 ay olmuştu ama çok değişmişti. Birer ikiz gibiydi Hayden ile Mel. Yanında bir kız vardı. Güzel olduğu söylenemezdi. Mel biraz bozulmştu. Çünkü kendisi sevgili bulamıyordu. Kızın kocaman bir burnu ve iğrenç kumral saçları vardı. Mel sessizce:

-Bu kız sevgilin mi? Çok aramışsın galiba Hayden. dedi ve güldü. Kız salakça Mel’e gülümsüyordu. Hayden ise:

- Kız arkadaşım..İsmi Amy.demişti. Mel ise beğenmediği için hiçbir şey demeden arkasını döndü ve Üç Süpürge’den çıktı..

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 

Rp Denemlerim- Eleadora Patrisia Dryope

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Kurgular Sayfası-