AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  
Son Konular
Konu
Tarih
Yazan
Yabani Otlar
Bir Kulüp Mü Kuruluyormuş | Bir Tıkla Bakalım!
- Duyuru Panosu -
Işık Tapınağı
Model Değiştirme
Model Başvuruları
Debbie'nin Grafik Galerisi *yeni
' Cuteness s i g n a t u r e s.
La Révolte
Özel Model Başvuruları
Salı Mart 15, 2016 10:01 pm
Ptsi Şub. 22, 2016 12:43 am
C.tesi Ekim 02, 2010 11:08 am
Perş. Eyl. 30, 2010 11:07 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 10:04 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 6:40 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:37 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:25 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 6:13 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 4:35 pm












Paylaş
 

 O Bir Av Mı ?

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Kevin Néil

GezginGezgin
Kevin Néil



Mücadele Tarafı : Yoldaşlık*
Kan Durumu : Safkan
Patronus : Gümüş Güvercin

O Bir Av Mı ? Empty
MesajKonu: O Bir Av Mı ?   O Bir Av Mı ? EmptySalı Ara. 08, 2009 12:08 am

Kişiler: Ed Kelvin Q'loax & Verona.
Mekân: Hanın girişindeki barın önü.
Zaman: Gece yarısı.
Kurgu: Ed'i büyük bir içtenlikle korkutup uykusunda uyadıran sesin sonucundaki olaylar.


Buğulu camların üzerinden içeriye giren Ay’ın aydınlattığı, soğuk odada yatan genç büyücü duyduğu çıtırtıyla gözlerini aralamıştı. Sessizliğin içinde zihnini kurcalayan sese yoğunlaşsada konsantresi kaçıp gitmişti. Gözlerini yummuştu tekrar tekrar, karanlıkta düşlediği tek şey her zamanki gibi aynı şeydi. Bir buçuk haftadır buradaydı ama aklından bir türlü çıkıp gitmeyen, zihnini yoran şey yine önünde sert bir şekilde duruyordu. O gece onu hem sevindirmiş, hem üzüntülere boğmuştu sanki, ölümden son anda kurtulması ve içtenlikle okuldan atılması. Bu kadar basit olacak şey değil gibi görünsede olmuş ve karşısında durmuştu. Bu genç, bu cesur çocuk aslanken bir anda onun ağzındaki ava düşmüştü. Sanki birisi onu parçalayacak ve yaşamı son bulacaktı.

Göz kapaklarını açarken alnından göz bebeğinin içine giren tuzlu suya hakim olamamış, gözleri bir an için buğulanmıştı. Battaniyeyi üzerinden yavaşca atarken, ellerinden destek alarak belini doğrultmuştu. Dört köşeli, ahşap renkli camdan dışarıyı görmüştü an itibariyle. Dolunay her zamankinden daha büyük ve daha göz alıcı. Her şey yerli yerinde, karşısında uçsuz bucaksız bir orman ve ağaçlar. Ağaçların üstüne dilim dilim düşmüş kar taneleri. Kendisini onlardan alırken sessizlik tekrar bozulmuş, bir çıtırtı kaplamıştı bütün mekanı. Ellerini üstüne götürüp, sadece onun ruhunu boğan, terlemesini sağlayan üst düğmeleri düşürmüştü. İçini bir an için kaplayan ferahlık, onu hareket ettirmiş halıya değen çıplak ayakları titremişti. Yastığın yanına doğru uzanıp, orda nazikce duran asanın ortasına avcunu kavuşturmuştu. Asanın içine yüklediği yük ile birlikte onun bir an için ömründeki üçüncü asa olduğunu anımsatmıştı. “ Lumos. “ Asadan kudretle çıkan ışık sonuna kadar açık olan tahta kapının uçlarını göstermişti. Ayağa kalkan ayaklar sıcaktan, rutubetli, nemli yüzeye değmişti. Kapının eşiğinden geçerken merdivenlerin altından üç kez aynın anda birbirine ritimli ses yankılanmıştı. Bir su hışırtısı gibi, belkide başka bir şey. Daha çok göz önünde, ritimli bir şekilde bulunan çalgı sesine değilde bir insanın çıkartabileceği bir sürtünme veya daha farklı sesler olabilirdi. Emin değildi olanlardan, adımlarınıda cesurca atıyordu genç büyücü. Gerektiğinden fazla bir şekilde asasını merdivenlerin ucundaki benek benek kararmış kireç rengindeki duvara götürmüştü. Zihninden geçenler belliydi, ses aşağıdan geliyor ama cesaret, tehlikeyi seziyordu. Tahta merdivenlerden atılan ilk adım cesarete birazda öz güven katmıştı sanki. Tek tek atılana adımlar ve asanın bütün odada gidip gelmesi, hiçbir şeyin olmayışı vardı ama sesin kısık bir seste mini barın arkasından geldiği belliydi. Adımlarını oraya doğru yaklaştırıp korkusuzca davranması belkide son zamanlarda yaptığı en büyük hareketti. Barın önünde durduğu an ses kesilmiş, asa boş şarap şişelerini aydınlatmıştı. Ensesinde hissettiği bir hışırtıyla, kulağına fısıldayan bir ses işitmişti. Yüzünü korkusuz ve endişesizce geriye çevirdiğinde karşılaştığı şey tıpkısının aynısı iki kırmızı göz, sarı saçlar ve kıpkırmızı dudaklardı. Ecel, kaderle bir olup yine onu almaya gelmiş, soğukkanlı olmaktan başka çaresinin olmadığını bilerek duraksatmıştı. Asasını büyük bir hışımla geriye fırlatmış, sadece zekasını konuşturmaya başlamış gibi bir hâl takınmıştı.

“ Benden bu kadar hoşlancağını düşünsem hiç aklıma gelmezdi. Hele bir vampirse bu, ne demeliyim ? “

Sözlerini bitirdiği an burun uçlarının değdiği dudaklara büyük bir tereddütle dudaklarını değdirmişti. Sadece ölümden, kaderden kurtulmak için bunları yapıyordu ama fark etmediği şeyler onu bulacaktı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Gael Berhloew

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Gael Berhloew



Mücadele Tarafı : Karanlık.
Kan Durumu : Temiz.

O Bir Av Mı ? Empty
MesajKonu: Geri: O Bir Av Mı ?   O Bir Av Mı ? EmptyPerş. Ara. 10, 2009 12:36 am

Önümde duran ve onu görmesini engelleyen son şey olan tahta kapıyı eliyle iterek aralamıştı. Hızlı davranabilirdi, anında yanında olabilirdi; ama bu geceyi ağır çekimde yaşamak istiyordu.

Kapının ardındaki döküntü manzara hayal kırıklığı yaşatmıştı. Çürümüş tahta kapı, boyası dökülmüş duvarlar, tahtaları çıkmış ve gıcırdayan zemin… Hiç biri içinde barındırdığı varlığa laik değildi. O daha iyisini hak ediyordu. Çok iyisini… Küçük adımlarla odanın içinde özenle ilerledi. Bir ses çıkartıp onu uyandırmaktan korkuyordu. Usulca yanına yaklaşıp yatağın kenarına oturdu. Ay ışığında büyüleyici görünen tenini elinin tersiyle okşadı. O an kanı o kadar çekici geliyordu ki. Bir anda irkilerek kendisine geldi. Bu düşüncelerden sıyrılmalıydı. Teni kadar soğuk ve beyaz örtüyü kaldırıp yanına uzanıp izlemeye başladı. Hem bir bebek kadar masum hem de bir vampir kadar vahşi ve büyüleyici görünüyordu. Biraz düşününce aslında onun hakkında hiçbir şey bilmediğini fark etti. Adını bile bilmiyordu. Beklide bilmemesi daha iyiydi. Gitmeliydi. Hemen şimdi.

Tüm hızıyla yataktan kalkıp alt kata koşarken eski tahta zemin gıcırdadı. Ne yapacağını bilmeksizin orada öylece kala kalmıştı. Neden bekliyordu? Karşısında duran kapıdan çıkıp gitmek çok mu zordu? Tabii ki de hayır. Kalbi burada kalmasını mantığı ise hemen çıkıp gitmesini söylüyordu. Bu iki düşüncenin arasında seçim yapana kadar adını bile bilmediği insan üstü varlık yanında belirmişti. Sadece gözleri konuşuyordu artık. Mantığı hemen gitmesini söyledi. Anında ortadan kaybolurdu ve o da arkasından gelemezdi; fakat kalbi buna izin vermedi. Tüm bedenini sanki olduğu yere çivilemişlercesine hareketsizce bekledi. '' Benden bu kadar hoşlanacağını düşünsem hiç aklıma gelmezdi. Hele bir vampirse bu, ne demeliyim? '' Evet. Aslında denecek bir şey yoktu. Dudaklarının arasında ki tek engel olan ay ışığını yoktan sayıp bir bütün oluşturmuşlardı. Gittikçe kabalaşan bu durum Verona’nın başka isteklerini dürtmeye başlamıştı. Kan! Kendisini yavaşça geri çekti. '' Burada olduğumu bilmemeliydin. '' Ay ışığının aydınlattığı yüzüne en yakından bakarken söylediklerini düşündü. Haklıydı. Neden bu sıradan insana bu kadar bağlı hissediyordu? Herkes gibi o da sıradandı; ama bir şey onu delicesine kendine çekiyordu. İlk defa kadere teslim oluyor ve sorgulamaktan vazgeçiyordu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/lejant-f86/gael-berhloew-t8
Kevin Néil

GezginGezgin
Kevin Néil



Mücadele Tarafı : Yoldaşlık*
Kan Durumu : Safkan
Patronus : Gümüş Güvercin

O Bir Av Mı ? Empty
MesajKonu: Geri: O Bir Av Mı ?   O Bir Av Mı ? EmptyPerş. Ara. 10, 2009 11:35 pm

Adımlar birbirini takip ediyordu sanki. Geri çekilen bedenden çıkan fısıldayış büyücünü özel duygularını tekrar tekrar ön plâna alıyor, sadece temkinli davranıp onu buradan uzaklaşmaya çalıştırıyor gibiydi. Ellerini ay ışığında bembeyaz görülen tene doğru uzatıp, hafifçe okşamıştı. Zihninden geçenlerle yaptığı hareketler bizzat bir çelişki oluşturuyordu. “ Senin kadar zeki birisi neden bu hâle geldi ? Neden bir başka canlının peşinden buraya kadar geldi ? Bunu kendine sordun mu ? Kan içinmi, yoksa aşkın sonsuza açılacak kapıları içinmi ? Benim şuan zihnimden geçenleri biliyor olabilirsin, bilmesen bile tahmin edebilirsin ama ben senin burada olmana anlam veremiyorum. Ya öldür, ya çek git. Şu saatten sonra kaybedeceklerimi kaybetmişim, hiçbir şey beni etkilemez. Ah, belki bunları senin vahşi yüreğin engelliyordur, eğer engelliyorsa durma sarıl. Ruhumun ve bedenimin tek sahibi ol. “ Sözlerini bitiren genç büyücü ayaklarını usulca öne atmıştı. İki çift ayak birbirleriyle orantılı bir şekilde ilerliyor, muhtemel vampir ondan kaçıyordu. İşte son durak gelmişti, ayaklar en sonunda beton duvarda kesilmiş, vücudu beton ile birleşmişti. Avuç içlerini sarı saçlara götürüp sadece tehlikeyi unutmak istiyordu. Karşısındakinin ona olan bağı ve onu öldürmeyecek olması yüzündeki ciddiyeti bir an için bozsada yere bakan gözler bunu görmüyordu. Duraksayan avuç içleri, parmaklarını hareket ettirmiş parmaklar ipeksi, sarı saçların içinde ellerini gezdirmişti. “ Birbirimizin isimlerini bile bilmediğimiz kesin ama benim tek bildiğim şey var. Bu küçük kadın bana karşı mükemmel bir sevdanın içerisine girmiş ve bu sevdayıda kendisine anlatamıyor. “ Dudaklarını hafifçe biraz ötedeki dudaklara götürüp, dokundurmadan önce fısıldamıştı. “ Beni seveni, sevme olanâğım yüksektir. “
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Gael Berhloew

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Gael Berhloew



Mücadele Tarafı : Karanlık.
Kan Durumu : Temiz.

O Bir Av Mı ? Empty
MesajKonu: Geri: O Bir Av Mı ?   O Bir Av Mı ? EmptyCuma Ara. 11, 2009 12:11 am

Haklıydı. Hatta daha mantıklı düşünüyordu. Ya öldür, ya çek git. Bu kadar basitti onun için ifade etmesi; ama Verona, ilk defa kelimler içinde boğuluyordu. Sanki ne hissettiğini biliyor da söyleyemiyordu. Ağırca üzerine doğru gelen bedenden geri geri kaçmaya başladı. Çaresiz hissediyordu. Kendini unutmuştu. Duvara çarpara durdu. Artık devamı yoktu. Her şeyin sonunu görebiliyordu. '' Birbirimizin isimlerini bile bilmediğimiz kesin; ama tek bildiğim bir şey var; bu küçük kadın bana karşı mükemmel bir sevdanın içerisine girmiş ve bu sevdayı da kendisine anlatamıyor. '' Doğru. Şu an sadece sevdayı değil hiçbir şeyi anlatamıyordu kendisine. Yapmaması şeyleri yapıyor, olmaması gereken yerlerde bulunuyordu. Ona yaklaşan dudaklara karşılık vermeye hazırdı; ama son anda fısıldadığı sözler Verona'yı kendisine getirmişti. O ölümüne seven olamazdı. En yakın dostuydu nefret. Nasıl olurda bir büyücüyü sevdiğini düşünürdü. Konum önemliydi ve tamamen zıt yönlerde ilerliyorlardı. Dudakları dudaklarına değdiği anda konuştu. '' Ben kötüyüm. '' Tüm hızla arkasına geçip kulağına fısıldadı; '' Sense iyi... '' Her şey açık ve netti. Evet. Verona kendisini kadere teslim etmişti; fakat kader bile birlikte olamayacaklarını haykırıyordu. Yüzünü kendisine dönen büyücüden hızlı adımlarla geri geri uzaklaştı. Karanlıktan çıkmış ay ışına bezenmişti. '' Seni sevenleri sev; ama benim kalbim sevemeyecek kadar nefretle dolu. '' Kafasını tapada mücevher misali parlayan aya çevirdi. Keşke onun gibi etrafa saflık yayabilseydi.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/lejant-f86/gael-berhloew-t8
Kevin Néil

GezginGezgin
Kevin Néil



Mücadele Tarafı : Yoldaşlık*
Kan Durumu : Safkan
Patronus : Gümüş Güvercin

O Bir Av Mı ? Empty
MesajKonu: Geri: O Bir Av Mı ?   O Bir Av Mı ? EmptyCuma Ara. 11, 2009 6:47 pm

Hiçbir zaman sözleriyle birisini bu kadar sersemleteceği aklına gelmezdi. Biliyordu; o sâde güzelliğin içinde vahşi ve kötü bir zihniyet vardı. O yumuşak görünen eller kaç kişiyi boğazlamıştı ? O bembeyaz dişler kaç kişinin boynuna takılmış, kaç kişiyi şahadete ulaştırmıştı. Kırmızı gözler bir önceki buluşmalarından daha sönük ve boğucu, kırmızı dudaklar ise sadece koruduğu gücü yansıta bilmek için duruyordu. “ Seni sevenleri sev; ama benim kalbim sevemeyecek kadar nefretle dolu. “ Gözlerini yavaşca sözleri söyleyen o kırmızı gözlere dönmüştü. Ay’ın gösterişli ışığı kırmızı gözleri parlatmış, belkide gözlerine pozitif bir kötülük yüklemişti. Gecenin bir vakti burada böyle bir durumla karşılaşması beklenemezdi, sadece onun verebileceği bir iyilik yoktu. Belkide şu an hayatında kötülüksüz geçirdiği ilk saatlerini geçiriyordu. “ Sen kötüsün ve birçok kötülük yapmış olabilirsin. Ama şu dakikadan sonra kendi zihniyetini kullanarak kötülülük yapmamaya çalışabilir ve bana karşılık verebilirsin. “ Ellerini konuşacak dudaklara doğrultmuştu engellercesine. “ Sus! Şimdi şu kapıdan dışarı çıkıp git. Yarın geceye kadar düşün ve karar ver. “ Adımlarını gerisin geriye döndürüp merdivenlere götürmüştü, basamakları bitirdiğinde ona doğru dönüp sâde bir sesle konuştu. “ Seni bekleyeceğim. “ Karanlığın içinde boğulan aradan geçip odanın kapısını kapatarak odasına geçmişti. Düşündüğü tek şey, onun zihninde canlanan şeyleri kendi zihninde canladırabilecek miydi ? Bir parça olsun hoşlantı bile olmayan bir duygudan sonra ne anlayabilirdi ki.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Gael Berhloew

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Gael Berhloew



Mücadele Tarafı : Karanlık.
Kan Durumu : Temiz.

O Bir Av Mı ? Empty
MesajKonu: Geri: O Bir Av Mı ?   O Bir Av Mı ? EmptyPaz Ara. 13, 2009 10:28 pm

Bir süre Verona’nın yüzüne boş boş baktı. Aklından geçenleri anlamak zordu. Fazla yorgun ve karışık görünüyordu. Sonra ağzından süzülen sözler ona çok saçma geldi. Kötülük yapmamak… Bu mümkün değildi. Bir kere yaşaması için herhangi bir canlıyı öldürmesi gerekiyordu. Bunun mümkün olmadığını söylemek için ağzını açtığında o sıcak ellirini dudaklarında hissetmişti. Gözlerini ağırca kapatıp derin bir nefes aldı. Şu durumda bile içgüdülerine yenik düşüp sadece kanının tadını düşünüyordu. Öldürmeden yaşayamazdı. Gözlerini açtığında elini çekip yavaşça ondan uzaklaştığını gördü. ‘’ Seni bekleyeceğim. ‘’ Bir daha gelecek miydi ki? Aslında onun içinde her şey çok karışıktı. Eğer Raizel bunu öğrenecek olursa olanları düşünemiyordu. Ve sonsuza dek bunu saklaması mümkün değildi. Arkasına dönmüş kapıdan çıkarken bazen boyun eğmek zorunda kalındığını fark etti. Şimdi o da aynı durumdaydı.


-SON-
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/lejant-f86/gael-berhloew-t8
 

O Bir Av Mı ?

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Kurgular Sayfası-