AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  
Son Konular
Konu
Tarih
Yazan
Yabani Otlar
Bir Kulüp Mü Kuruluyormuş | Bir Tıkla Bakalım!
- Duyuru Panosu -
Işık Tapınağı
Model Değiştirme
Model Başvuruları
Debbie'nin Grafik Galerisi *yeni
' Cuteness s i g n a t u r e s.
La Révolte
Özel Model Başvuruları
Salı Mart 15, 2016 10:01 pm
Ptsi Şub. 22, 2016 12:43 am
C.tesi Ekim 02, 2010 11:08 am
Perş. Eyl. 30, 2010 11:07 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 10:04 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 6:40 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:37 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:25 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 6:13 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 4:35 pm












Paylaş
 

 Acil Durum Toplantısı

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek 
Sayfaya git : Önceki  1, 2
YazarMesaj
Routhen Dannyl Báthory

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Routhen Dannyl Báthory



Mücadele Tarafı : ZAY
Kan Durumu : Melez
Patronus : Alageyik

Acil Durum Toplantısı - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: Acil Durum Toplantısı   Acil Durum Toplantısı - Sayfa 2 EmptyC.tesi Ara. 19, 2009 10:14 pm

‘’ Artık çıkabilirsiniz.’’
Görüştüğü birkaç diplomatın şikayetlerini de masasının üzerindeki parşömen yığınının arasına ekledi. Görevinin değişmesi sebebiyle duyduğu gurur yadsınamazdı. İtalya’dan çağırılışı sırasında beklentisi daha farklıydı elbette. Acil durumlarla ilgili diplomatik yeteneği, pek çok ülke gezmiş olması sebebiyle görgüsündeki artış ve kararları alırken mantığının süzgecinden biraz daha sıkı getirmesi onu bu göreve layık görmelerini sağlamıştı. Yüksek kulislerde konuşulan, bir önceki bakanın yaptıklarından ve sonuçlarından bahsediyordu. Ancak bunları duymaktan öte, masasındaki bir yığınla karşılıyordu da. Değerlendirilmeyi bekleyen bir yığın dilekçe, görüşülmesi gereken Muggle liderleri, bakanlık içerisindeki görev sisteminin tazelenmesi…Her biri onayından ve eleğinden geçmeyi bekliyordu. Yakasını hafifçe sıktığı kravatının ardından boğazını temizledi. Süslü bir terasa benzemeyen odasına alışamamış olmasından mütevellit, yavaş adımlarla koridora çıktı. Biraz olsun rahat edebilmek umuduyla kendisine on dakikalık kısa bir mola verdi.

***

Geri döndüğünde masasındaki bütün parşömenler bir kenarda düzenli bir yığınak halini almış ve diğer yanda tek bir parşömene karşı, yıkılmama gayreti göstererek durmuşlardı. Yaşlılık izlerinin kendisini yeni yeni göstermeye başladığı güçlü parmaklarını uzattı bej renkli kağıda ve kuru parmaklarına sürterek açtı. Hızla kapadığı kağıdın ardından derin bir nefes verdi. İşleri böylesine karıştıran uğursuz mesele hakkında MRRI müdürü ile yapacağı konuşmayı erkene almayı tembihledi kendisine. Gerekli olan aceleden fazlasıydı. Akıllıca hareket etmekti. Odasının kapısını çekmeden önce ufak aynada kendisine baktı. Üzerinden yayılan hafif kokunun burnuna ulaşmasıyla sırtını dikleştirdi. Elini karnına koydu hafifçe ve ardından cebine yerleştirdi. Asansöre ilerlerken baktığı yerde gördüğü duvarlar ve üzerinde yer alan resimler değildi. Kafasındaki düşünceler harflere dönüşmüş gözünün önünden geçiyordu. Tecrübelerinden kendisine kalan en büyük öğüdü dinlemeyi tercih edecekti ilk başta. Bilmediği bütün ayrıntıları birer birer öğrenecek ve ardından kendi stratejisini belirleyecekti.

Asansör görevlisine teşekkür ederken sağ bacağıyla attığı ilk adım, konseyin toplantı odasında son buldu. İçeri girmesi için kendisine açılan kapının ardından gördükleri karşısında çok şaşırmadı. Acil durum toplantısının ciddiye alınmış olması iyiye işaretti. İçeri girdiğinde yanına koşturan Angélique’nin genç yüzüne bakıp teşekkür etti. Kızın ona gösterdiği yolu izledi. Mirwén’e de başıyla verdiği selamın ardından yanında fısıltıyla konuşan yardımcısını dinledi. Bu kadar kısa süre içerisinde yapabildiği özeti bütün ayrıntılarıyla kafasına kazıdı yardımcısının marifetine saygı duyarak. Herkesin onu beklediğini biliyordu. Onun konuşmasını beklediğini. Ayağa kalktı ve kendisine çevrilen gözleri süzdü teker teker yapabildiğince kısa bir sürede. Önyargılar, sorular, beklentiler bakışlardan alabildiği anlamlardan birkaçıydı.


‘’ Öncelikle her birinize bu acil toplantıya gereken önemi verdiğiniz için teşekkür ederim. Aranızda hala beni yüz yüze görememiş olan çalışanlarımızın olduğunu biliyorum. Ben Routhen Dannyl Báthory. Atamamın ardından henüz vakit bulamadığım bire bir görüşmeler dışında gördüğüm bütün yüzlerin sahiplerini tanıyorum. Daha verimli şekilde iletişim kurabilmek adına ofislerinizi ziyaret edeceğim.’’

Herkes sessizdi. Konuşması gerekenleri söyledi beklediği tepkileri almadan önce.

‘’ Konuşmuş ve yorumlamış olduğunuz seherbazlar hakkında söyleyeceklerimin akabinde, dünyamızı huzursuz eden uğursuz meseleden de bahsedeceğim. Ancak söyleyeceklerimden önce lütfen koltuklarınıza yerleşin. Pek çoğu zaten bildiğiniz gerçekler, ancak duymak yine de hoşunuza gitmeyecek.

Tehdidin büyüklüğü hakkında fikir sahibi olamayışımız yeterince yorucu bir gerçek. Ancak araştırmaların gidişi hakkında elimize geçen bilgileri ofislerinize yolladığım parşömenlerde okuduğunuzda, aslında neyle karşı karşıya olduğumuzu daha etraflıca düşünme fırsatımız olacak. Bu yüzden biraz kitap karıştırmanızı tavsiye ediyorum. Bunun yanı sıra, seherbazlarımızın görevlerini layıkıyla yaptığı bir gerçek. Ancak bu durum doğru bir bakış açısıyla incelendiğinde, bir kara büyücü hikayesinden çıkıp, adi cinayetlere dönüştü. Bu sebepten, seherbazlarımızın önlerine gelen her karanlık olaya müdahale etmeleri, yapılan işin kalitesini düşürüyor. Elbette davaların sonuçları adil ve mantıklı. Elbette ruh emiciler ellerine düşen her ruhun tadına keyifle bakıyorlar ve son zamanlarda artan olaylar sayesinde yeterince meşguller; ancak bize gereken bu değil. Bize gereken, önümüzü görebilmek için şu çöplüğü daha hızlı temizlemek. Ardından büyük yükleri temizlemek için elimizi taşın altına sokacağız.’’


Üslubu sertti. Routhen bunun farkındaydı. Ancak daha önceki hiçbir bakana benzemediğini ve benzemeyeceğini belli etmek istiyordu. Kapları aynı kitaplar gibi karşısında oturan insanları süzdü. Anlattıklarının ardında gizli olan mesajı alıp alamadıklarını düşündü. Bunu hep birlikte yapacaklardı. Durum değerlendirmesinin ardından çöplüğü nasıl temizleyeceklerini anlatacaktı odadakilere. Şimdilik gelmesi muhtemel birkaç soru ve yorumu bekliyordu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Julian Brave Caine

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Julian Brave Caine



Mücadele Tarafı : aydınlık
Rp Sevgilisi : Blair ...
Kan Durumu : Safkan
Patronus : Griffin

Acil Durum Toplantısı - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: Acil Durum Toplantısı   Acil Durum Toplantısı - Sayfa 2 EmptyPtsi Ocak 18, 2010 5:51 am

Olan olayların ne denli kasvetli olduğunu yorumlar gibiydi gökyüzü. Bir karanlık mevcuttu; bulutlar gerçeği saklar gibi güneşi saklıyordu arkalarına. Julian ise gergin bir şekilde camın pervazına ellerini dayamış dışarıdaki bu kasvete anlam vermeye çalışıyordu. Nasıl oluyorda işler bu kadar karışabiliyordu ve nasıl oluyordu da bu kaosa neden olan her kimse arkasında ufacık bir iz bırakmıyordu? Bu sorular beynini delerken Julian'da kederle cama arkasını dönüp dosyalar ve parşomenlerle dolu olan masasınn başına geçti. Dönen koltuğuna oturarak geriye yaslandı ve gözlerini kapattı. Son birkaç haftadır iyice çığırından çıkan işler uyumasına engel oluyordu; hayli yorulduğu gözünün altındaki morluklardan rahatça anlaşılıyordu. O sırada açık olan ofisinin kapısı iki kere tıklatıldı ve içeriye bir kişi girerek "Bay Caine, saat dörtte toplantı var efendim. İkinci katta." dedi ve Caine'in hiçbir şey demesine fırsat bırakmadan arkasını döndü ve çıktı.

Adamın girişiyle gözlerini açan Julian bileğindeki saate bakarak toplantıya pek bir şey kalmadığını gördü. Ama koltuğunda biraz daha oturup şu an bulundukları durumu kafsında düşünerek değerlendirmeye çalıştı. Toplantıda büyük ihtimalle bir cevap vermesi gerekecekti, çünkü çoğu yük onun bürosunun üstüne yıkılacaktı. Bunları düşünmek onu daraltıyordu, soracakları soruları ve gelecek olan iğneleyici lafları hemen hemen tahmin ediyordu; ama elinde tuttuğu somut bir şey yoktu. Depertmanı bu konuda üstün bir çaba sarfetse de elinde hiçbir şey olmadığı için yargılanacaktı. Bütün bu durumu özetler istercesine bir derin "Off" çeken Julian koltuğundan kalkıp askıda duran ceketini alarak ve kapıyı arkasından kapatarak odasından çıktı.

***

Toplantı salonunun önüne geldiğinde durup saçını ve üstünü düzelten Julian görüntüsüyle bir güvence vermek istiyordu en azından. Üstünü başını düzelttikten sonra kapıyı açarak sessizce içeri girdi. Hemen hemen herkes yerini almıştı ve Scott konuşmaya başlamıştı bile. Hiç kimseye bakmadan boş olan bir yere oturan Julian arkasına yaslanmış kollarını bağlamış masaya bakıyordu.Scott durumu özetleyen bir konuşma yapmıştı ama salondaki bazı kişilere yeterli gelmemişti. Özellikle de Baş Hakime. Scot konuşmasını bitirir bitirmez tam da Julian'ın beklediği tarzda bir konuşma yapmıştı Baş Hakim. Soğuk, iğneleyici ve tabi biraz da alay. Oysaki durum alay edilemeyecek kadar ciddiydi. O sözlerini bitirdikten sonra Julian bütün suçu departmanına yıkmaya çalışacak birinin hemen destekleyici bir konuşma yapmasını bekliyordu ama bu düşündüğü olmamıştı. Tam olarak olmamıştı; kısa bir sessizliğin ardından başkan yardımcısı konuşmayı üstlenmiş konuyu dengede tutmaya yönelik bir kanı sunmuştu masaya. Bu süre içerisinde Bakışlarını masadan ayırmayan Julian başını hafifçe kaldırarak toplantıda bulunanları şöyle bir süzmüştü. Hepsi gergin görünüyordu. O sırada Bayan Favio konuşmaya başlamış seherbazları hayli destekleyici bir konuşma yapmış, ilk doğru düzgün bir önergeyi sunmuş ve asıl probleme dikkat çekmişti. Julian içinden "Sonunda..." diyebilmişti.

Yine kısa bir sessizliğin ardından Bakan konuşmaya başlamış bütün bakışları üstüne yoğunlaştırmıştı. Masayı süzerek konuşmasını yapıyordu. Hayli sert bir konuşmaydı; nitekim beklenen bir konuşmaydı Julian ve diğerleri için. Bakanın konuşması sırasında bahsettiği düşürücü olayların ne gibi bir çözüm yolu olabileceğini düşünen Julian Odanın uzun bir süre sessiz kaldığını farketti. Sanırım sıra artık ona gelmişti. Bir anda gerilmişti Julian; kendisini mahkemede yargılanan bir kişi gibi hissediyordu. Sakinliğini koruması gerektiğini gayet iyi biliyordu. Tabi sakinliğinin yanı sıra er zamanki gibi etkileyici de olmalıydı. Göğsünde bağladığı kollarını çözüp masanın üstüne koyarak ellerini birbirine kenetledi ve önde doğru yaklaştı. Ufak bir öksürükle boğazını temizledi ve "İlk olarak şunu söylemeliyim ki buraya toplantının amacının bir çözüm yolu bulmak olduğunu düşünerek geldim. Şefi olduğum departmanın bu kadar yargılanacağını bilseydim gerekli olan savunma kağıtlarınıda size sunardım. " dedim kendinden emin etkin sesimle ve bu sözleri sarfederken daha çok nefretle Baş Hakime bakıyordum. Bir süre bekleyip masadakileri süzdükten sonra, "Herkesin durumun ciddiyetinin farkında olduğu bir gerçek -ki şimdiye kadar olan açıklamalardan bu gayet belli oluyor.- ama herkesin yaptığı ve yürüttüğü çalışmalar bu durumun farkındalığını pek göstermiyor. Size göre yaşanan tüm bu bedbaht olaylar biz seherbazların savsaklaması yüzünden. Bize göre ise bu konuyla ilgili bir çok departmanın bize destek verecek herhangi bir çalışması olmaması." dedi suçlayıcı bir tavırla etrafa bakarak ve daha sonra gözlerini bakana çevirerek "Sayın Bakanım, bizim departmanımızın görevi suçlu ve kara büyücüleri yakalamak olduğunu sanıyordum ben şimdiye kadar. Zaten haftalardır yapmaya çalıştığımız şeyde tam olarak bu. Fırsattan yararlanarak ortalığı karıştıran sizin deyiminizle çöplüğü oluşturan kişileri yakalamak. Bunu da yaptığımız konusunda herkes hem fikir. En azından ben ve diğer seherbaz arkadaşlarım var gücümüzle çalıştığımızın farkındayız, kişi sayımızın hayli eksik olmasına rağmen haftalardır yorulmaksızın çalışıyoruz." dedi savunurcasına. küçük bir esten sonra "Ancak durum görünenden daha karışık. Haftalardır yapılan arştırmalara rağmen elimizde tam olarak bir bulgu yok. Yaralanan sayımızda artmakta ve bu yüzden sizden talebim ek olarak bir ekip. Ortalığı yatıştırmamız lazım ve deparmanımdaki kişi sayısı bunun için yeterli değil." dedi ve durdu. İsteğinin nasıl karşılanacağını merak ederek odadakilerin yüzlerini inceliyordu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Reienji D'riani

GezginGezgin
Reienji D'riani



Mücadele Tarafı : yoldaşlık
Kan Durumu : Safkan

Acil Durum Toplantısı - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: Acil Durum Toplantısı   Acil Durum Toplantısı - Sayfa 2 EmptySalı Ocak 19, 2010 8:56 pm

Güneş kendini bulutları arasına gizlenirken , bakanlığın önüne sert bir iniş yapmıştı. Üstü başı tostoprak içinde kalmış saçları yağlı üzerinde siyah cübbe bulunan ve her iki yanında ufak hançerler bulunan bir adam belirmişti bakanlığın önüne ayağa kalktıktan sonra şöyle bir etrafı inceledi ve yavaş adımlarla bakanlığın koridorunda ilerliyordu.. Bakanlıktaki asansör kabinine sessizce yürüdü ve toplantı yapılacağı odaya çıkmaya başladı. Aklında bu günkü toplantıdan başka birşey yoktu. Asansör kapısı açılırken Reinji alnından süzülen bir damla terin hızla sakalına gömüldüğünü farkettiı.Kapının açılışıyla ileriye dogru bir adım attı.Tam bu sırada tıknaz bir cadı ölmek üzereymişçesine önüne geçerek elindeki belgeleri gösteriyordu. " Efendim bunları bu gün içerisinde halletmeliyiz. " Demişti gözlerini büyüterek.Reinji kibarca belgeleri kavrayıp sahte bir göz gezdirme ile birlikte tekrar kadına uzattı.Aldırmadan yürümeye devam etti. Bir sonraki köşeden dönmeliydi.Deri botlarının gacırtısı bir anlıgına sessizleşmiş olan salonda hafif bir yankı yaratırken arkasında patlayan koşuşturma bombası hızla ona dogru yaklaşıyordu.Büyücü Konseyi Başkanı'ningeldiğinden emindi. Ya diğerleri? Hemen solundaki odaya hızlıca göz attı.Herkez oradaydı. Günlük işlerinden dolayı iyice yıpranan saçları yaglı bir şekilde havada dans eden Reinji yoluna devam etti ve kendi için ayrılmış koltuğuna oturdu..
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Angélique Killingsworth

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Angélique Killingsworth



Mücadele Tarafı : Karanlık Gece.
Rp Sevgilisi : Walter.
Kan Durumu : Safkan.
Patronus : Kuzgun.

Acil Durum Toplantısı - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: Acil Durum Toplantısı   Acil Durum Toplantısı - Sayfa 2 EmptyÇarş. Ocak 27, 2010 5:21 pm

Yeryüzünde dürüst birilerinin de olabileceğine inanıp onu mu aramalıyız, yoksa acının başladığı her yerde dürüstlüğün bittiğini kabul edip dürüstlüğü istemekten vaz mı geçmeliyiz? Ve dürüstlüğün, cesurluk ibresinin gerçekten var olduğuna inanmak, güvenilir sulara çekilmek için kullanılan bir objesi.

Sessiz, sakin bir gün.. Korkular hâkimiyetinin bendelerinde olunan bu saatlerde, kararlar kesinlikle dalgalanıyordu. Sorunun çözümü için buluşan zihinler önerilerini ya da düşüncelerini belirtirken aynı ifade ile değerlendiriliyordu.Cümleler genelde aynı özneye bağlansa da tam olarak ifade edilmemesi boşluğu dolduramaya yetmiyordu. Adelãine’e yönelmiş olan Angie söylediklerinde haklılık payı buluyordu fakat daha kolay bir yolunun olması gerektiğini savunuyordu. Vardı da. Suçlamalar seherbazlara yönelik olmadığı gibi sadece yol gösterir boyutta idi.Tüm bu saptamaların sonunda Sayın Bakan Routhen Dannyl Báthory konuşmaya başlamış ve tüm gözleri, düşünceleri ve sabırsızlığı üzerine çekmişti.Her zaman hoş görünümlü ve ciddi tavırları ile geldiği ilk günden bu yana mesafeyi koruyan yapısı onu diğerlerinden ayırıyordu. Angélique, yakın bir arkadaşının bakan hakkında tespitlerini anımsadı kararlı sesi dinlerken. Trajedisini sıradanlığa borçlu olmayan bir yaşamla ayrılan ve herkesin ‘kibarlığı ve ciddiyeti’ ile andığı bu büyücünün, geçmişinde öyle trajediler var ki onun hayatındaki her harekete insan kaçınılmaz bir özveri arıyordu. Tanımayanlar için iyi bir tanıma fırsatı yaratan davranış çoğu kişide mırıltılara neden olmuştu. Konuşmasının bitiminde olayın nezih bir özetini önlerindeydi. İstenilen sadece dokunmak ve su yüzüne çıkarmaktı. Gerekli olan tüm bilgi ofislerde sıralanırken çözüm yolu daha anlaşılır biçimde sunulmuştu.

Sözün sıra kimde olduğu belliydi aslında. Suçlama sözcüğünün tam uygun olmadığı davranışlar karşısında kendi görevini ve gözetimindeki büyücüleri savunan tavrı ile sözlerine başlamıştı Bay Caine. Sözlerindeki haklılık payı yadsınamazdı. Seherbazlar görevini tam anlamıyla yerine getirmek için tüm karanlık yüzleri ruh emicilerine teslim ediyor ve olayların kategorisinin birbirinden ayrılmasına neden oluyordu. Julian’ın sözleri bakanı memnun eder türden olacaktı. Kendinin bu konuda belirli bir planı vardı ve bu rica o planın şüphesiz olarak uygulanması gerektiğini gösteriyordu. Bakanın öncesinde söz alarak dikkatleri Baş Seherbazdan aldı.

' Evet, Bay Caine bu serzenişinizde haklısın. Yeterli bulguya ulaşılamadığı gibi yaralanan seherbazlarımızda oldu. Burada ki amaç tabii ki çözüm arayışı ve talep ettiğiniz rica bakanın çözüm tutanağıyla örtüşüyor.Baş Seherbazımızın söylediği gibi görevler belirli. Suçlu ve kara büyücüleri yakalamak. Fakat şu an bulunduğumuz durumda bir dengesizlik mevcut. Her suçlu bu buhran günlerin oluşmasında etkin role sahip değil. Ve bu yüzden elimizde yeterli bilgi yok. Bu konuyla ilgili sevgili bakanımızın bir planı olduğunu belirtmeliyim. '

Bakışlarını herkes gibi bakana yöneltti.Bakan Routhen sözlerine aynı güven ile devam ederken sessizlik içinde dinlemeye başladı.

'Bu konuyla ilgili talep olduğunu bilmek güzel. Aynı yönde düşündüğümüze göre gerekeni yapmak adına ek bir birim oluşturulacaktır. Sizlere sunacağım raporlarda gereken açıklamaları göreceksiniz.’
Sakin bir tavırla yerinden kalktı ve ‘ Bizim için gerekli olan çözüme bir nevi ulaştığımıza göre hemen çalışmalara başlayabiliriz. Katılma nezaketini gösterdiğiniz ve fikirlerinizi paylaştığınız için teşekkürler. Hepinize iyi günler diliyorum’ diyerek eklemede bulundu. Bakanın masadan ayrılması üzerine Angélique da notlarını topladı ve salonu uğultular ile geride bıraktı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 

Acil Durum Toplantısı

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön 
2 sayfadaki 2 sayfasıSayfaya git : Önceki  1, 2

 Similar topics

-

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Kurgular Sayfası-