AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  
Son Konular
Konu
Tarih
Yazan
Yabani Otlar
Bir Kulüp Mü Kuruluyormuş | Bir Tıkla Bakalım!
- Duyuru Panosu -
Işık Tapınağı
Model Değiştirme
Model Başvuruları
Debbie'nin Grafik Galerisi *yeni
' Cuteness s i g n a t u r e s.
La Révolte
Özel Model Başvuruları
Salı Mart 15, 2016 10:01 pm
Ptsi Şub. 22, 2016 12:43 am
C.tesi Ekim 02, 2010 11:08 am
Perş. Eyl. 30, 2010 11:07 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 10:04 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 6:40 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:37 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:25 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 6:13 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 4:35 pm












Paylaş
 

 Dalaşma

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek 
Sayfaya git : 1, 2  Sonraki
YazarMesaj
Fëanor Ian Úmarth

GezginGezgin
Fëanor Ian Úmarth



Mücadele Tarafı : Apocalyptique
Rp Sevgilisi : Nadja ^^.
Kan Durumu : Safkan.
Patronus : Mantikor

Dalaşma Empty
MesajKonu: Dalaşma   Dalaşma EmptyC.tesi Eyl. 12, 2009 11:48 pm

Öğle saatlerinin sıcak olduğu bir zamandı. Bahçedeki ağacın yere yakın bir dalında oturuyordum. Bir ayağım ise boşluktaydım. Üstümde siyah kazağım ve altından sarkan beyaz gömleğim vardı. Kravatım ise boynumdan aşağıda bir şekilde duruyordu. Saçlarım her zamanki kısa diken pozisyonunda duruyordu. Güneşin cılız ama ısıtıcı olmayan ışıkları saçıma vuruyordu. Mavi gözlerim etrafa bakıyordu. Bir taraftan burnuma gelen ot kokusu midemin ters dönmesine sebep olmuştu. Ciğerlerime giren oksijenin kanıma nasıl karıştığını merak ettim. Saçma bir konu da olsa etraftaki kasvetli sessizliği kaldırmanın yolunun bu olduğunu biliyordum. Ağacın gövdesinin dibinde oturan Paul ve Raphael’e baktım. Araların bir şeyler konuşup gülüyordu. Neler konuştukları ya da ne düşündükleri umurunda değildi. Benim canım böyle komik şeylerden hoşlanmazdı. Garip ama bugün birinin acı çekmesini ya da öfkeden dört köşe oluşunu izlemek istiyordum. Ama bunun olması biraz zor gibi görünüyordu. Etraftaki öğrencilerin çoğu bizden alt dönemdi ve bize korkan gözlerle bakıyorlardı. Asamın uzantısını bacağımın üstünde hissettim. Elimi yavaş bir şekilde cebime götürdüm ve içerdeki uzantıyı çıkardım. Siyah rengi cılız ışığın altında parlıyordu. Verniği ustaca olduğu belliydi. Elimi kıvrılmış ve ağacın dalında olan bacağımın dizini koydum. Şimdi elimin bir bölümü boşta duruyordu. Asamı bir o tarafa,bir bu tarafa sallıyordum. Bu şekilde duruşumun bir anda gözlerime gelmişti. Gerçekten iyi bir magazin bölümü kapağı resmi olabilirdi. Yavaş bir şekilde havadaki tozlu oksijeni içime çektim. O sırada alttaki Paul’un bana seslendiğini işittim. Onun gür sesi kulakları tırmalayan sesini her yerde tanıyabilirdim.
-Hey Ian! Aklındaki düşünceyi bize de söylemelisin adamım.
-Evet Ian tam on beş dakikadır düşünüyorsun.
O kadar olmuştu. Bunca dakikadır burada oturmuş düşüncelerimle mi uğraşıyordum. Gerçekten bu aralar fazla düşünüyordum. Yüzüme taktığım soğukkanlılık ifade arasında yüzümü karşımdaki daldaki böceğe verdim ve gözlerimi kapatarak konuşmaya başladım.
-Canım fazlaca sıkılıyor.
-Ah söylesene şunu şöyle. Şuradaki küçük Hufflepufflı çocukları sıkıştırmamıza ne dersin?
-Ya da şu karşıdan gelen kanı bozuklara...
-Neyden bahsediyorsun Raph?
Bir anda gözlerim açıldı ve ikisinin baktığı yere bakıyordum. Ah işte bir bulaşacak kişi.. Hızla ağaçtan indim. Bacaklarım yere sertçe temas etmişti. Bir anda kulaklarımda rüzgarın bozuk notasını duymuştum. Biraz eğlence zamanının geldiğini anladığım için yüzümde delice bir gülümseme yayılmamıştı. Yüzüme yayılan haince gülümsemeye bakan Paul ve Raphael’i görüyordum. Onlarda ne düşündüğümü biliyorlardı. Ayağa kalmışlardı. Raph’ın boyu hepimizden uzundu. Birazda iri kıyım olduğu için direk korkutucu bir görünüm veriyordu. Paul ise benim gibiydi. Sadece yeşil gözlere ve sarı saçlara sahipti. Kusursuz yüz hatlarının arasında küçüklükten kalan bir derin yara izi dışında başka bir pürüzlüğü yoktu. Hemen ikisinin arkamda yer aldığını görmüştüm. Eller cübbelerinin cebindeki asalarındaydı. Yavaş ve seri adımlarla karşımızdan gelen kız grubuna doğru ilerliyorduk. Yüzümde haince bir gülümseme vardı. Burun deliklerimden giren havanın değiştiğini anlamıştım. Fazlasıyla parfüm ve makyaj malzemelerinin kokusuydu. Süslü çirkin ördek yavruları.. Onlara doğru yaklaşmaya başladığıma yüzlerin bir anda bize döndüğünü görebiliyordum. Hemen soğukkanlı bir ifade eşliğinde sakin ses tonumu kullanarak konuştum.
-Raph burada iğrenç bir koku alıyorum. Duyabiliyor musun?.
Raph’ın yüzünde ufak bir tebessüm ardından havayı içine derin çeken bir taklit yaptı ve böğürdüğünü duydum. Paul ise gülmekten çoktan kırılmıştı. Bense sakin bir şekilde karşımda duran sarışına bakıyordum. Gözlerinin içindeki cesareti görebiliyordum. Ama aldırmadım. Buradaki kimse beni yenemezdi. Bu grubu tek başıma dağıtabilirdim. Birden düşüncelerimden sıyrılmamı sağlayan Raph’ın gür sesi olmuştu. Kulaklarıma çarpan ses dalgaları adeta beni tüm sorunlarımdan sıyırmış gibiydi.
-Evet kardeşim. Havada iğrenç havalı kızların kokusu var.
Raph’ın bu yanıtı ardından Paul ve Raph kahkahalarla gülmeye başlamışlardı. Bense önümde duran kız topluluğuna bakıyordum. Gözlerim kinli bir şekilde buğulanmıştı. Karşımdakilere sataşmak alacağım zevkin değerini tartıyordum.Ama konuşmam gerektiğini biliyordum. Kahkahaların son safada olduğu zamanda sesim yüksek ama bir o kadarda sakin çıkmıştı.
-Doğru. Ve buradan kaybolmazlarsa sonuçlarının ne olacağını tahmin bile edemeyecekler.
Bu sözüm ciddi bir ses tonuyla çıkmıştı. Çünkü arkamda gülen ağızlar bir anda tetikte duran bir vaziyet almıştı. Şimdi onlarının yüzünde de hazır bekleyen bir ifade vardı. Ben ise hala karşımdaki sarışına bakıyordum. Oda gözlerini bana kilitlemiş bir şekilde bakıyordu. Sol elimde duran asamı sıktım. İçimi kaplayan bir ateş onlara lanet savurmak istiyordu. Ama şu anda saldıramazdım. Çünkü elimde adam akıllı bir sebep yoktu. Gözlerime yayılan kin ile onun gözlerinin içine bakıyordum.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/karakter-kart-f86/ryan-o-ba
Isabella Mainley

VI. SınıfVI. Sınıf
Isabella Mainley



Mücadele Tarafı : Arspegus
Rp Sevgilisi : Mr. Porell
Kan Durumu : Safkan
Patronus : Jaguar

Dalaşma Empty
MesajKonu: Geri: Dalaşma   Dalaşma EmptyPaz Eyl. 13, 2009 4:10 pm

Hufflepuff ortak salonunda oturmuş bir grup kız sohbet ediyordu. Lazernia sohbete o kadar önem vermese de bir kulağı arkadaşlarındaydı. İçinde ki sıkıntı ela gözlerine vuruyordu. Buğulu bakan gözler nihayet pencerenin camına ulaşmıştı. Dışarıda ki güzel hava onu daha da çok kendine çekiyordu. Hava bu kadar güzel ken onlar neden ortak salonun sarı cephesine bakıyorlardı? Oturduğu şık koltukdan kalktı ve kendi aralarında konuşup kıkırdayan arkadaşlarına baktı. Katy'nin elinde ki kataloğa bakıp gülüyorlardı. Ürünler hakkında yapılan yorumlar ve şakalar salonda yankılanırken gülümsemeyi durduran ciddi ses Lazern'den çıkmıştı. İçinde ki sıkıntıyı arkadaşlarına vurmakta üstüne yoktu genç cadının. Meraklı gözlerle kendisine bakan arkadaşları bir açıklama bekliyor gibiydi.

"Yeter artık hadi biraz dışarıya çıkalım!"
"Lazernia senin neyin var?"
"Sıkılıyorum Katy"
"Neden peki?"
"Bilmiyorum Sament!"
"Tamam kızlar hadi bu kataloğa bakmaya dışarıda devam edelim."
"Teşekkürler Katy."

İşte artık ortak salondan çıkmışlardı. Bu gün ortak salon ona daha da bir itici geliyordu. Hogwarts'ın bahçesine doğru yürürlerken Lazernia da kendisini kataloğa çevirmişti. Kataloğun son sayfasında ki parfümleri kokluyor, tartışıyor ve gülüşüyorlardı. Katalog Lazern'nin eline geldiğinde ilk olarak en sonda ki pembe kaplamalı parfüm şişesinin üzerine bileğini sürttü. Bileğini burnuna götürdüğünde bu hoş koku çok şiddetli gelmişti ona. Erimiş çikolata ama tek bu değil ... Bir sürü farklı kokunun harmanını bir şişede toplanmış gibiydi. Kokuyu bir kere daha içine çektikten sonra kataloğu Sament'e verdi. Verirken belli belirsiz bir cümle kurdu. "O parfümden almam gerekiyor." Gözlerini ileriye çevirdiğinde bir grup yılanı görmemek mümkün değildi. Nereden çıkmıştı bunlar? Önemli de değildi zaten. Katy'nin sesiyle başını sağ tarafa çevirmişti. Haklı bir cümleydi. "Bu kokuşmuş yılan sürüsünü boşverin kızlar." Bu cümlenin ardından Lazerniada ciddi bir sesle cevap verdi. "Haklısın!"

İşte bir laf! Sinir bozucu. Çok salakca bir cümle. Demode kalmış bir cümle. "Bu demode laflardan başka bir cümleniz yok mu sizin?" Ardından ekledi. "Ah tabi! Sizin o ufak beyninizde eminim sadece tek cümlelik bir hazne vardır." Solunda ki Sament'in kahkahasına eşlik eden Clody, gerçektende çok sesli gülmüştü. Katy ciddi ifadesini koruyordu. Lazernia'nın ise yüzünde alaylı bir güümseme olmasına rağmen gözleri ciddi bir şekilde önünde ki esmer çocuğa bakıyordu. Çocuğun gözlerinde ki kin küçük bir kızı korkutabilirdi ama Lazernia'ya etki bile etmiyordu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Fëanor Ian Úmarth

GezginGezgin
Fëanor Ian Úmarth



Mücadele Tarafı : Apocalyptique
Rp Sevgilisi : Nadja ^^.
Kan Durumu : Safkan.
Patronus : Mantikor

Dalaşma Empty
MesajKonu: Geri: Dalaşma   Dalaşma EmptyPaz Eyl. 13, 2009 6:27 pm

Gözlerimden yayılan kini hissedebiliyordum. Karşımdaki sarışının gözlerine bakıyordum. Ama bir anda arkasındaki ifadesi ciddi olan kıza kaydı gözüm. Elinde bir uzantı tutuyordu. Asası.. Ah bana karşı ne yapabilirdi ki bu beceriksizler.. Birden kulaklarıma alaycı bir ses tonu kulaklarımda hissettim. Bir melodi gibiydi ama fazla havalı bir melodi..
-Bu demode laflardan başka bir cümleniz yok mu sizin? Ah tabi! Sizin o ufak beyninizde eminim sadece tek cümlelik bir hazne vardır.
Birden kulaklarıma gelen bir kahkahayı duydum. Paul ve Raph ise kızgın bir şekilde homurdanmaya başlamıştı. Ellerindeki asalarını sıkıyorlardı. Sadece bir yanlış hareketle karşılarındaki kız grubunu acı içinde dağıtabilirlerdi. Bunu seve seve yapardım. Ama şimdi ne sırası ne de zamanıydı. Onca söze karşı hala sakin olduğumu hissettim. Birden bende tiz bir kahkaha attım. Gülmemin ardından Raph ve Paul'la birlikte karşımızdaki kız grubunun şaşkın bir şekilde yüzlerine yayılan ifadeyi görmüştüm. Ardından dudaklarım büzüldü ve normal vaziyetini aldı. Gözlerim bir anda öfke ile parladı ve soğukkanlılığımın üstüne giydiğim sakinliğimle konuşmaya başladım.
-Demek bu kelimeleri bulunduran bir hafızan var ha! Gerçekten ilginç.. Aslında seni incelemeleri gerekiyor. Yani aptal birinin bu kadar iyi konuşması şaşırtıcı.
Raph'ın gür sesli kahkahaları kulaklarıma ulaşmıştı. Sesin arasında başka bir ses tonu daha vardı. Paul.. Oda gülüyordu. Bense hala karşımdaki sarışına bakıyordum. Soğukkanlılığım bedenime yayılsada gözlerimde yanmaya başlayan öfkemin yavaş ama seri bir şekilde vücuduma yayıldığını hissediyordum. Bir anlık bir anı tufanı yaşıdım. Bir sene önce bana bücür diyen kuzenimi St.Mungo'ya yollamıştım. Öfkemi dışarıya salmıştım ve ona acı çektirmiştim. Bu da benim için en büyük zevkti. Birinin acı çekmesi benim gerçekten çok fazla hoşuma gidiyordu. Elimdeki asamı istemsizce sıktım. Ama yüzümdeki ifadeyi bozmadım. Karşımdaki sarışına bakmaya devam ettim. Gözlerimde yanan öfkemin parlamasının nasıl bir his verdiğini merak etmiştim. Ama karşımdaki sarışın cesurca tam gözümün içine bakıyordu. Cesur.. Ve fazlaca havalı bir kız.. Yanıtını merak etmiyordum. Olacakları hayal ediyordum. Eğer öfkem bir anda patladığında karşıdaki grubun ne yapacağını düşünüyordum. Daha doğrusu Raph ve Paul beni sakinleştirecek miydi? Kafamı kaplayan bu soru işaretleri ve yüzüme çarpan ufak bir esinti ile karşımdaki sarışına soğukkanlı bir ifadeyle bakmaya devam ediyordum.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/karakter-kart-f86/ryan-o-ba
Isabella Mainley

VI. SınıfVI. Sınıf
Isabella Mainley



Mücadele Tarafı : Arspegus
Rp Sevgilisi : Mr. Porell
Kan Durumu : Safkan
Patronus : Jaguar

Dalaşma Empty
MesajKonu: Geri: Dalaşma   Dalaşma EmptyPtsi Eyl. 14, 2009 9:21 pm

Söylediği sözlerden sonra gözlerinde ki ciddi ifadeyle karşısında ki büyücüye bakıyordu. Vereceği alaylı tepkiyi merakla bekliyordu. Aslında dudaklarında ki alaylı gülümsemeyle gözlerinde ki ciddiyeti bir arada tutabilmek için uğraşmıyordu. Gelecek cevap onun yüz hatlarında ya da mimiklerinde hiçbir oynama yaratmayacaktı çünkü Lazern alışıktı. Vereceği herhangi aptalca tepki onu ilgilendirmiyordu. Lazernia tabiri yerindeyse kavgadayken kendisini bulunduğu ortamdan soyutluyordu. Sanki karşısında ki budala sözleri ona değilde bir duvara söylüyormuş gibi tepkisiz kalabialiyordu. Bu özel birşey değildi Lazern için. Herkesin yapması gereken bir profesyonellikti. Acaba karşısında ki büyücüde aynı şeylerimi düşünüyordu. Gözleri birbirlerine kenetlenmişti sanki. İşte bir cümle. Alayla söylenmiş sözler. Ardından gelen bir kahkaha. Bunları fazla düşünmeye gerek yoktu. Cevap zaten hazırdı vede belliydi. "Akıllı birini kendiniz gibi sanacak kadar düşük seviyeli olduğunuzu bilmiyorduk. Öğrenmiş olduk. Kendiniz hakkında çok şeyler açık ediyorsunuz."

Sağında yer alan Katy ne zamandır ciddi görünüşünü bozmamıştı ve şimdi kahkahayla gülüyordu. Onun gülüşüne ilk defa karşılık veren Lazern, gözlerini karşısında ki büyücüden ayırmıştı. Omzuna şaka anlamında yumruk vuran Katy'e kısık ama karşısında ki kokuşmuş yılan sürüsünün duyabileceği bir şekilde mırıldandı. "Katalogda ki tahtalara benziyorlar. Hem tahtada hemde bu kokuşmuş yılan sürüsünde beyin namına hiçbir şey yok." Solunda ki Sament ve Clody'nin gülüşünü dinlerken gözlerini tekrar büyücüye bağlamıştı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Fëanor Ian Úmarth

GezginGezgin
Fëanor Ian Úmarth



Mücadele Tarafı : Apocalyptique
Rp Sevgilisi : Nadja ^^.
Kan Durumu : Safkan.
Patronus : Mantikor

Dalaşma Empty
MesajKonu: Geri: Dalaşma   Dalaşma EmptyPtsi Eyl. 14, 2009 9:46 pm

Sarışının söyledikleri kulaklarıma ulaştığında içimdeki bir şey engel duvarıma çarpıyordu. Öfkem.. Onu şu anda bıraksaydım ne olurdu acaba? Ama bunun dışında kızın söylediği cümleyi düşünüyordum. Tam aptalca olduğunu tamamen kanıtlayan o söz. Ben sadece bu szö karşısında biraz gülümsemiştim. Yüzüme yayılan haince gülümseme git gide yayılmaya başlarken Paul ve Raph'ın sinirle gürlemeleri kulaklarıma ulaşıyordu. Onları aldırmadım. Etrafta çınlayan kahkahları guyuyordum. Bense sadece bunlar karşısında soğukkanlı bir şekilde gülümsüyordum. Etrafa yayılan ufak bir esinti saçlarımı dalgalandırırken,mavi gözlerimin arakasında parlayan öfkenin kırmızılığı içime yayılıyordu adeta. Birden kulaklarıma sarışın kızın o alaylı ses tonu gelmişti. Bir mırıldanmayı andıran ses tonunu tamamen kulaklarımda hissetmiştim.

"Katalogda ki tahtalara benziyorlar. Hem tahtada hemde bu kokuşmuş yılan sürüsünde beyin namına hiçbir şey yok."

Birden arkamda gelen öfkeli bir homurdanma kulaklarıma tamaen yayılmışken tek kolumu havaya kaldırmıştım. Raph ve Paul bir anda homurdanmayı keserken karşımdaki kızların gülüşleri ise uzaklaşan bir melodi gibi soldu. Mavi gözlerimin ardında beliren bir parlama hissetmitim. Göz bebeklerim tamamen küçülmeye başlamış ve boydan bir ince çizgiyi andırmıştım. Karşımdaki kızın gözünün içine bakıyordum. Yavaş ama seri bir şekilde bu lafı söyleyen sarışın kızın önüne geçtim. Soğuk nefsini duyuyordum. Başkaları için cezbedici kokusunu burun deliklerimden içeriye giriyordu. Ama ben gözlerimi onunkilere tamamen kilitlemiştim. Yüzümde soğukkanlılık varken arkasında bir öfke seli bulunduruyordu. Bir ağzımdan çıkan soğukkanlı bir ses tonu beni bile şaşırtmıştı. Bunca şeyden sonra hala bu ses tonunu koruduğum için sevinmiştim.

"Sana şunu söyleyeceğim aptal sarışın... Bize ne dediğin umrumda bile değil! Ama sana ufak bir hayat bilgisi dersi veriyim. Yılanların kış zamanı en çok öldürdükleri hayvan porsuk olurmuş. Yuvalarına girmeye çalışan porsukların boyunlarına giren iki çift zehirli diş... ve bum o porsuk artık yaşamıyor. Sende böyle olmak istemiyorsan bazı şeylerde haddini aşma havalı ama aptal olan sarışın."

Gözbebeklerimin gerçekten bir çizgi halini aldığı konusunda kararlıydım. Çünkü onu bambaşka görüyordum. Ve boğazımda ufak bir tıslma var gibiydi. Ya da ben kendimi böyle hissediyordum. Söylediklerim etrafı ne neşelendirmiş ne de soğutmuştu. Paul ve Raph bile şaşkın bir şekilde beni izliyorlardı. Bakışlarını sırtımda hissedebiliyordum. Ben sadece mavi gözlerimin arkasındaki kırmızı bir öfke parıldamasıyla karşımdaki sarışının gözünün içine bakıyordum. Belki birazdan olacaklar gerçekten önemli bir durum olacaktı. Onların acı çığlıkları burada yayılırken benim kahkahalarım gökyüzünü kaplayacaktı. Bunun için biraz daha sabretmek istiyordum. Biraz dha asamı elimde kontrol altında tutmak istiyordum. Sadece karşımdaki sarışının cevabını duyuncaya kadar..
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/karakter-kart-f86/ryan-o-ba
Isabella Mainley

VI. SınıfVI. Sınıf
Isabella Mainley



Mücadele Tarafı : Arspegus
Rp Sevgilisi : Mr. Porell
Kan Durumu : Safkan
Patronus : Jaguar

Dalaşma Empty
MesajKonu: Geri: Dalaşma   Dalaşma EmptyPtsi Eyl. 14, 2009 10:06 pm

Artık tam önümde duruyordu. Söylediği sözler bir tehdit gibiydi. Elinin asasına gittiğini fark etmiştim. Bana saldırmayı mı planlıyordu? Yılanların porsukları öldürdüğü hakkında ki cümleleri beni hiçte alakadar etmiyordu. Ailemin tamamı Godric Gryffindor'un binasında yer almıştı. Tek farklı binada olan bendim ve ben bir Hufflepuff öğrencisiydim. Annemin bana ne kadar çok kızdığını ve bunun için beni ne kadar aşağıladığını aklıma getirdiğimde gözlerim kinle bürümüştü. Birden içimde birinin acı çekişini görmek istiyor gibi bir hal almıştım. Ne oluyordu bana? O kokuşmuş yılanlardan olacağıma bir porsuk olarak acı çekerek ölmeyi tercih ederdim. Karşımdaki budalanın eli git gide asasına yakınlıyordu. Ama benim elim daha seri bir çekilde cübbemin iç cebimde ki asayı çekip almıştı. Aldığım asayı direk arkama fırlattım ve sözlerime başladım. "Senin gibi o asanın arkasına sığınacağıma ölmeyi bile tercih ederim kokuşmuş yılan!" ve ekledim. "Yılanların zehiri olduğu doğru. Porsukları öldürede bilir." Solumda ki Sament'in cebinden asasını çektim ve asa artık ellerimin arasındaydı. "Ama unutma ki ben tam bir Huflepuff öğrencisi sayılmam! Sersemlet!"
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Fëanor Ian Úmarth

GezginGezgin
Fëanor Ian Úmarth



Mücadele Tarafı : Apocalyptique
Rp Sevgilisi : Nadja ^^.
Kan Durumu : Safkan.
Patronus : Mantikor

Dalaşma Empty
MesajKonu: Geri: Dalaşma   Dalaşma EmptyPtsi Eyl. 14, 2009 10:19 pm

Sarışının gözlerine bakıyordum. Gözbebeklerimin olduğu kısım tamamen yanıyordu şimdi. Tek çizgi halini almıştı. İlk defa böyle bir şey hissediyordum. Kız gözlerime kin dolu bir bakış atmıştı. Ve bir şeyler söylenmeye başlamıştı. Arkamdan gelen öfkeli ses tonlarını duyabiliyordum. Raph ve Paul olanlardan bir hayli öfkeliydi. Ama aldırmadım. Birazdan olacakları düşünüyordum. Çünkü kız konuşmasını bitirdiği anda elimde sıktığım asamdan bir büyü yollayacaktım.Kulaklarıma gelen kinli ses tonu arasından birden bir asa çekiliş uğultusu duydum. Dibinde gerçekleşmişti. Asasından çıkacan büyüye karşı hemen asamı doğrulttum. O büyülü sözcükleri söyledikten sonra bende geriye sendeleyerek bağırmıştım. Aramızdaki az mesafeyi biraz açmamın yararını biliyordum.Asamı doğrulttum ve büyülü sözcükleri söyledim

"Protego Maxima!

Out:Rp dondurulmuştur. Sonuç için DM bekleniyor.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/karakter-kart-f86/ryan-o-ba
Raziel Stormfury

StormfuryStormfury
Raziel Stormfury



Mücadele Tarafı : Kendi Çıkarları

Dalaşma Empty
MesajKonu: Geri: Dalaşma   Dalaşma EmptyPtsi Eyl. 14, 2009 11:14 pm

DM:
Bella'nın asasından çıkan ışın demeti neredeyse mükemmel bir şekilde (19) asasından fırlayarak Feanor'un buhar bulutu olmaktan henüz kurtulan büyüsünü(11) delip geçerek genç adamın bedenine çarpıyor. Büyünün etkisiyle sırtüstü düşen Feanor sersemletmenin etkisiyle neredeyse kıpırdayamıyor. Kolunda hissettiği ağrı bir kırığın habercisi(8 )...



-----

Feanor kalan can puanın 90...


En son RàzìèL StormFury tarafından Salı Eyl. 15, 2009 3:44 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 

Dalaşma

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 2 sayfasıSayfaya git : 1, 2  Sonraki

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Kurgular Sayfası-