AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  
Son Konular
Konu
Tarih
Yazan
Yabani Otlar
Bir Kulüp Mü Kuruluyormuş | Bir Tıkla Bakalım!
- Duyuru Panosu -
Işık Tapınağı
Model Değiştirme
Model Başvuruları
Debbie'nin Grafik Galerisi *yeni
' Cuteness s i g n a t u r e s.
La Révolte
Özel Model Başvuruları
Salı Mart 15, 2016 10:01 pm
Ptsi Şub. 22, 2016 12:43 am
C.tesi Ekim 02, 2010 11:08 am
Perş. Eyl. 30, 2010 11:07 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 10:04 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 6:40 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:37 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:25 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 6:13 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 4:35 pm












Paylaş
 

 Yalnız Kalmayı İstemek Suç Mu?

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek 
Sayfaya git : Önceki  1, 2
YazarMesaj
Marquis Aarwyn

GezginGezgin
Marquis Aarwyn



Mücadele Tarafı : Çıkarları ve egolarının tarafında.
Rp Sevgilisi : Irene'den sonra sevebildiği tek kişi, Claudia.
Kan Durumu : Safkan.

Yalnız Kalmayı İstemek Suç Mu? - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: Yalnız Kalmayı İstemek Suç Mu?   Yalnız Kalmayı İstemek Suç Mu? - Sayfa 2 EmptyÇarş. Ağus. 12, 2009 12:48 pm

Aleron'un güldüğünü gördü, o da en içten şekilde gülümsedi. Aleron'un gülümsemesini görmeyi, kendi gülümsemesini... Özlemişti. Bir süre sonra kaybolan gülüş, Sve'nin aklını kurcalamaya başlamıştı. Birden omzundaki yükün kalktığını hissetti. Aleron, ne olmuştu böyle? Hiçbir anlam veremeyen Svenja, Aleron'un göğsünden doğruldu istemeyerek. Mutlu bir gece olacağını düşünüyordu, neden böyle olmuştu ki şimdi? Aleron'u izliyordu merakla. Tepkisiz kalmasından çok, çekip gitmesi, hatta ben seni sevmiyorum arkadaş olmayalım, sadece sana iyi gelir diye böyle yaptım demesi daha iyi olurdu. Daha kırıcı ama daha gerçek. Svenja'ya bakmıyordu, göle dönmüştü. Sanki nefes almıyordu. Ellerini sıktığını farkediyordu, güçlü biri olduğunu biliyordu onun. Acı veriyor olmalıydı. Derin derin nefes alıp verdi. Kalkmayı düşündü, ama bu büyük bir saygısızlık olurdu. Kalkmak istiyorsa Aleron kalkabilirdi. Ah, buı olasılığı hiç sevmemişti. Sakin ve yumuşak bir ses duydu. Aleron'un cümlesini, irdeledi ki hiç kısa süreceğe benzemiyordu bu irdeleme.

“-Ben de seni seviyorum, Sve. Ama artık seni arkadaşım olarak görmüyorum, göremiyorum.”

Nefesinin kesildiğini hissetti Sve. Seni seviyorum'un güzeliğine kaptıramadan, ikinci cümlenin karmaşası içinde buldu kendini. Arkadaş olmayı istemediğini düşündü bir an. Bu iç acıtan bir seçenekti. Boğazı düğümlendi, nefes alamadığını hissetti. Olduğu yerde donakaldı, kendine gelmekte zorlandı. Seviyorsa niye arkadaş olmak istemiyordu diye düşündü. Belki de sevmiyordu, bu sadece bir teselliydi. Seni seviyorum'a sıradan bir ben de gibi. Bir seçenek kalmıştı. Belki aralarından en imkânsız ama olağan... Nasıl böyle bir şey olabileceğini bilmiyordu. Öyle imâ ettiğini düşünüp, irdeledi olayı. Aleron'u her gördüğünde heyecanlanıyordu, ona sarılmayı, Sve'yi sevdiğini duymayı istiyordu. Midesinde baloncuklar varmış gibi... Bu seçenekler, tek bir sonuca ulaşıyordu. Artık kabullenebiliyordu, yine de öyle dediğinden emin değildi. Vereceği cevabı iyi düşünmeliydi. Aleron'un o mânada dememe ihtimâli de vardı. Ona daha yeni bir sevgi beslediğini düşünmeye başlamışken, arkadaşlığını da kaybetmek... Yaşayamazdı Svenja, öldürürdü kendini. Geçen senenin intikâmını alarak başlayacaktı. Genzini temizledi ve ciddi bir ses tonuyla konuştu.

“-Buna nasıl cesaret edersin Aleron?”

Omuz silkti, üzgünmüş gibi göründü. Gözlerinde biraz olsun kalan, göz yaşlarını akıttı. Onu süründürmeyi istiyordu evet, ama istekleri her zaman gerçekleşmezdi. Yeterince intikâm aldığını düşündü. Aleron ona öyle deseydi, ölürdü. Önce nefesi daralırdı, sonra ise gözleri görmezdi. Aleron'suz bir ölümü düşünüyordu şimdi de, içi acıdı. Ayağa kalktı, gidiyormuş gibi yaptı. Aleron, ona bakmıyordu. İşine gelmişti. Parmak uçlarıyla arkasına ilerledi Aleron'un. Boynuna sıkıca sarıldı. Göz yaşları Aleron'un yüzünden aktıkça, elini yüzüne götürme bahanesi oluyordu. Göz yaşlarını silmek için elini götürdüğü o pürüzsüz surat. Aleron'u seviyordu. Arkadaş olarak değil, ona aşık olmuştu. Sevinçliydi, yine de kızmayla gülmenin karışımı sesle bir cümle çıkıverdi ağzından.

“-Nasıl beni sevdiğini benden önce söylersin, ha? Söyle bana, hemen!”
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Marius Cioran

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Marius Cioran



Mücadele Tarafı : Yoldaşlık.
Rp Sevgilisi : Brenda,
Kan Durumu : Muggle kökenli!
Patronus : Naja

Yalnız Kalmayı İstemek Suç Mu? - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: Yalnız Kalmayı İstemek Suç Mu?   Yalnız Kalmayı İstemek Suç Mu? - Sayfa 2 EmptyÇarş. Ağus. 12, 2009 2:46 pm



Duyduğu cümle ile yutkundu. Evet, cesaret edemezdi. Üzgün tınıdaki sesi kulaklarından çınlıyordu şimdi. Tek duymayı başarabildiği gölün rüzgarla kıyıya vurdurduğu dalganın şapırtılarıydı. Seslerde o kadar uzaktan geliyordu ki, bunu algılamak için deli olmak gerekirdi belki de. Svenja’nın ayağa kalkışını yarattığı meltemden anladı. Gitme demeyi yüzlerce kez içinden geçirse de bunu dilinden akıtmaya cesareti yoktu. O yokken yaşayacağı yalnızlığın ona iyi gelmesi için ümit etmekten başka çaresi yoktu. Kokusunu hala içinde çekiyordu. Svenja anlam istediği soyutlukla yorumlamıştı cümlesini. Gözlerini kapadı ve ayak seslerini işitmeye çalıştı. Ne çabukta ayrılmıştı yanından düşünmeden. Her şeyin bittiğini sandığı an boynuna sarılan narin kollar bilindik kokuyu genizlerine itti. Yüzünü ıslatan yaşlara dokunma demek geldi içinden ama Svenja’nın dokunuşlarına da hayır diyemezdi. Söylediği cümle ona verilen en değerli hediyeyi andırıyordu. Svenja’nın anlama kabiliyetini ve zekasını hafife almıştı. Dediğini doğru kavradığına emindi. Yüzüne yayılan gülümseme ile boynundaki kollara ellerini uzatarak bileklerini incitmeden kavradı. “ Sanırım ilk adımı atması gereken daima erkekler oluyor!” Alaycı bir tavırla söylemişti bunu, biraz önceki kötü anıymışçasına duran hüzünlü dakikaları unutturmak istermiş gibi. Ama o dakikaları hafızasına kazıdığını biliyordu, güzel bir anı olarak! Svenja’nın kollarını boynundan araladı ve arkasından çıkararak banktan yanına oturmasını sağladı. Ona dönük yüzünün her karesini inceledi. Gözlerini gözlerine sabitlemişken, ellerini kızın saçlarından kaydırarak yanaklarından tuttu ve anlık bakışmanın ardından yavaşça kendine çekti. Tedirgindi, ilk kez istediği dudaklarla buluşacaktı. Çok kez deneyim yaşamasına rağmen acemice dudaklarını öptü. Rujun tadını hissetmekten çok onun kokusuyla kırışık tazeliği duyumsuyordu. Saniyeler sonra ayrılmak istemeden dudaklardan uzaklaştı. Mavi parlak gözlerle buluştuğunda gülümsedi. Hala çekmediği ellerini omzuna doğru kaydırarak kızı göğsüne doğru çekerek sıkıca sarıldı. Kulağına ulaşan dudakları fısıltıyla Svenja’ya ulaşmasını diliyordu. “ Seni son zamanlarda çok üzdüm biliyorum, umarım affedilmişimdir.” Cümlenin sonunda kendi dudaklarını temizlemek ister gibi ısırdı. Kalan rujun dudaklarında komik bir görüntü yaratmamasını istemek küçük bir sorun gibi gelse de hareketini engelleyememişti. Beklediği affedip sözcüğü kızın gözlerine bakarak duymak istese de Svenja’yı kendinden ayırmadı.

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/lejant-f86/c-i-o-r-a-n-t637
Marquis Aarwyn

GezginGezgin
Marquis Aarwyn



Mücadele Tarafı : Çıkarları ve egolarının tarafında.
Rp Sevgilisi : Irene'den sonra sevebildiği tek kişi, Claudia.
Kan Durumu : Safkan.

Yalnız Kalmayı İstemek Suç Mu? - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: Yalnız Kalmayı İstemek Suç Mu?   Yalnız Kalmayı İstemek Suç Mu? - Sayfa 2 EmptyÇarş. Ağus. 12, 2009 6:10 pm

Tedirgindi, Aleron'un nasıl bir tepki vereceğini merak ediyordu. Aklına gelen güzel hayaller... Gerçek olmalarını o kadar çok istiyordu. Şu ana kadar bir çocukla çıkmıştı. Anlaşamayıp, ayrılmışlardı. Aşk diye bir şeyin olmadığına inanıyordu. Şimdiye kadar. Şaşırmıştı kendine. Çok sevdiği, değer verdiği arkadaşına aşık olmuştu. Hem de birden olmuştu her şey. Belki de gereğinden çok değer vermişti ve sevgisi katlamıştı her gün. Bugün de patlamıştı. Aleron'u kırmayı hiçbir şekilde istemiyordu. Bir insan sevdiği birini nasıl kırmak isterdi, aklı almıyordu. Bir tepki beklerken, ayakları titriyordu. Soğuk havaya rağmen, sıcak kalmayı başarmış eller, Sve'nin bileklerini nazikçe kavradı. Svenja güldü. Şimdi Aleron'a sarılmak, ölene kadar öyle kalmak istiyordu. Aleron, konuşmaya başlamışken, sıcacık elleri Sve'yi ısıtıyordu.

“-Sanırım ilk adımı atması gereken daima erkekler oluyor!”

Alaycı ses tonu. İlk geldiğindeki gibi. Ama bunun anlamı çok daha farklıydı. Şu anda ağzından binbir tane küfür çıksaydı, umursamayacaktı. Onu seviyordu. Onun da Svenja'ya aşık olduğunu bilmek... Çok mutluluk vericiydi. Peki Aleron ne zaman karar vermişti ona aşık olduğuna? Aleron, Svenja'nın kollarından tutup, yanına oturmasına yardımcı oldu. İkisi de birbirlerine baktılar. Gözleri... O kadar güzellerdi ki. Dalıp gittiğini farketti. Gözlerine bakmayı bırakmadan, büyülenmiş ses tonu çıktı ağzından.

“-Peki, Bay çok bilmiş.”

Yavaşça kıkırdadı. Aleron'un ellerini yanaklarında hissettiği an, kalbi heyecanla çarpmaya başladı. Yerinden çıkacakmış gibiydi. İnce bedeni titriyordu. Gözleri sonuna kadar açık, bakıyordu ona. Çenesini kavrayan eli, yavaşça yüzüne doğru yaklaştırıyordu onu. İkisinin de yüzündeki tedirginlik okunabiliyordu. Gözlerini kapadı Svenja. Git gide yaklaşıyorlardı artık. Dudaklarının birbirine değdiğini farkettiği anda, bütün duygular kayboldu. Yine flulaşıyordu her şey, şu anda sadece Aleron ve Svenja vardı sanki. Altı saniye boyunca, birbirlerine değen dudakları Aleron'un geri çekilmesiyle ayrıldı. Kötü bir şey olmadığını biliyordu Svenja, en azından umuyordu. Derin derin nefes alıp verdi. Gözlerini açabildiğinde, Aleron'u ona bakarken ve gülümserken gördü. O da gülümsedi nazikçe. Göğsüne doğru eğmişti Aleron, Svenja'yı. Sımsıkı sarılmışlardı şimdi. Svenja, hayatının en keyifli dakikalarını yaşıyordu şüphesiz. Sokuldu Aleron'a, sanki bir kediymiş gibi. Kulağında yankılanan fısıltı, ah o muhteşem ses!

“-Seni son zamanlarda çok üzdüm biliyorum, umarım affedilmişimdir.”

Bu her şeye bedeldi. Onun yüzüne bakarak konuşmayı istedi, ama hâlinden memnundu. Ayaklarını karnına doğru çekerek, ellerini Aleron'un beline doladı. Kafasını yasladığı vücuttan biraz da olsun kaldırdı. En azından görüş alanı içine, Aleron'un yüzü girmişti. Gerçekçi ses tonuyla konuştu.

“-Seninle küs kalırsam ölürüm ben.”

Seviyordu, evet. Bunu daha da iyi anladı. Keskin dişlerini dudaklarına batırıp, Aleron'un dudaklarının tadını aldı. Sanki çilek gibiydi. Evet, aynen çilek! Ya da kendi rujunu yemişti. İkincisi daha bir olasıydı, kendine güldü. Merağını daha fazla bastıramayacağını anladı. Kafasını kaldırdı, ve gözlerinin tam içine bakarak konuştu;

“-Dürüst ol, beni ne zamandan beri seviyorsun Aleron? Aslında benim baştan beri sensiz yapamayacağımı bilmem lazımdı.”
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Marius Cioran

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Marius Cioran



Mücadele Tarafı : Yoldaşlık.
Rp Sevgilisi : Brenda,
Kan Durumu : Muggle kökenli!
Patronus : Naja

Yalnız Kalmayı İstemek Suç Mu? - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: Yalnız Kalmayı İstemek Suç Mu?   Yalnız Kalmayı İstemek Suç Mu? - Sayfa 2 EmptyPerş. Ağus. 13, 2009 5:03 pm



Aklını başından alan kokuyu daha da içine çekerek Svenja’nın sorusunu düşündü. Sevdiğini ne zaman anladığını ya da kendine ne zaman itiraf ettiğini bilse de sevgisini farklı anlamlara soktuğu zamanı hatırlayamıyordu. Onunla ilk yıllarda konuşulması kolay biri olduğu için arkadaş olduğunu hatırlıyordu. Fazla konuşmayı sevmeyen biri için bulunmadık bir nimetti o zaman Svenja. Arada olan suskunlukları daima iyi doldurmayı becermişti kız. Her şey adım adım ilerlemişti belki de yüreğinde. Onu başka birisi ile gülerken gördüğünde dayanılmaz kıskançlığa uğradığı günü hatırlıyordu. Tek kendi için gülmesini dilemişti. Yaşadığı bencillik Marque’nin her aklına geldiğinde duyguları bölük pörçük olmaya başlamıştı. Neden böyle hissettiğini kurcalaması uzun zamanını almamıştı, onu gördüğü yerde içindeki heyecanı bastırmak için kıza sataşmaya başlamıştı. Sevgilim diye bir başkasını tanıttığı zaman içindeki öfkesini göstermemek için yanlarından hızla ulaştığı günü de hatırlıyordu. İşte o gün duygularından emin olduğu gündü. İnsan kaybettiğinin kıymetini daha iyi anlarmış lafını daha iyi kavramıştı. Sonrasından ondan uzaklaşmaya çalışmış, karşılaştıklarında da Svenja’ya karşı daha yırtıcı davranmaya başlamıştı. Bu kötü konuşmalar Marque için bir çeşit kalkan görevi üstlenmişti. Duygularını saklamayı başarmayı hedeflemişken daha da aşık olmuştu ona. Düşüncelerinden sıyrılarak kızın gözleri ile temas kurmak isteyerek başını yana doğru eğdi. “ Bilmiyorum, Sve. Seni tanıdığımdan beri sevdiğim kesin ama arkadaşlıktan aşka geçiş evresini yakalamam pek mümkün olmadı. “ Kızın alnına soğuk dudaklarını değdirdi. Saçlarının kokusunu bir kez daha ciğerlerine çekti. Huzur ve baş döndürücü tat sadece gözleri önündeki Svenja’yı görmesine neden oldu. Tek görmek istediği de o değil miydi? Kızın söylediği sensiz olamam cümlesi aklında kısa bir an dolaştı ve Marque’nin yüzünde ince bir gülümsemeye neden oldu. Bu sözü defalarca kendine yinelemişti daha önce, itiraf etme kararını vermesini zorlaştırmıştı. Hep korkmuştu, ondan uzaklaşır diye. Şimdi o duygu selini itiraf ettiğine mutluydu. Düşünceleri kendi istediği gibi ilerlemişti, korktuğu gibi değil…

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/lejant-f86/c-i-o-r-a-n-t637
Marquis Aarwyn

GezginGezgin
Marquis Aarwyn



Mücadele Tarafı : Çıkarları ve egolarının tarafında.
Rp Sevgilisi : Irene'den sonra sevebildiği tek kişi, Claudia.
Kan Durumu : Safkan.

Yalnız Kalmayı İstemek Suç Mu? - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: Yalnız Kalmayı İstemek Suç Mu?   Yalnız Kalmayı İstemek Suç Mu? - Sayfa 2 EmptyC.tesi Ağus. 29, 2009 11:56 am

“-Bilmiyorum, Sve. Seni tanıdığımdan beri sevdiğim kesin ama arkadaşlıktan aşka geçiş evresini yakalamam pek mümkün olmadı.”

Yeterince tatmin etmeyen cümle, Sve'nin yüzünde sadece donuk bir gülümseme oluşturdu. Cevabı almayı isterdi elbette, yine de Marque'nin yalan söyleyecek hâli yoktu. Saçmalıyordu, kesinlikle! Kendi düşünceleriyle boğuşurken, alnında hissettiği dudaklar onu kendine getirdi. Gülümsedi yavaşça, gözleriyle temas kurduğunda çikolata havuzunun içine düşmüş gibi hissetti. Mutlu yani. Marque'nin de güldüğünü gördü. Bir an sıcacık olan içi, buz tutmuştu sanki. Acı, beynine hücum etmişti. Gözleri, yine garip oluyordu. İstemeyerek Marque'nin omzundan doğruldu. Ona dönüktü, ama kafasını sağa çevirmişti. Ellerini birleştirdi. Gerçekçi bir ses tonuyla konuşmaya başladı.

“-Bak Marque, seninle bir şey paylaşmam gerekiyor. Benim için çok önemli bu, Olivia'ya bile söylemedim. Söyleyemedim, ama sana dürüst olmam gerekiyor.”

Derin bir nefes aldı önce, bunu nasıl anlatacağını düşündü. Damarlarındaki dolaşım bitmişti sanki. Nefes almakta zorlanmaya başladı. Ellerini yumruk yaptı ve birbirlerine yapıştırdı. Konuşmaya çalıştı, beceremedi.

“-Ben, senin bildiğin kızlardan değilim.”

Mırıldanabildiği tek şey bu oldu. Gergindi, Marque'nin gözlerine bakamıyordu bile. Belki de gidecekti şimdi Marque? Ona ben bir vampirim demek... Hem de ona aşık olduğunu anladı zaman. Aşkını mı kaybedecekti yani? Arkadaşlıklarını son zamanlarda doya doya yaşayamazken, şimdi de müthiş sözler duymuşken bu kadar kolay mı bitirecekti her şeyi iki sözcük? Derin bir nefes aldı. Alnından terler boşalırken, rüzgâr saçlarını savuruyordu. Marque'nin konuşmasına izin vermeden, işaret parmağını yanağında gezdirdi.

“-Soğukluk. Hissedebiliyor musun? Ben bir vampirim Marque, yarı vampir olsam da genlerimde var. Babam bir vampirdi. Senden bu gerçeği daha fazla saklayamazdım. Sonradan öğrenirsen kırıcı olurdu, ve belki de başlamadan bitirmek istersin. Tamamen insafiyetine kalmış.”

Hayatla küsmüş gibiydi Svenja. Tekrar derin bir nefes aldı. Parmağını yavaşça yüzünden çekerken, gözlerinin dolduğu farketti. Güçlü bir kızdı, niye ağlıyordu? Ah, güçlü olduğu bir yalandı. İnsanların yanında öyle davranırdı, sonra da yalnız kalıp ağlardı. Dişlerini dudaklarına bastırdı önce, ardından gözlerini kapadı. Duymak istemediği cevabı duyarsa ölürdü Sve, arkadaşlığı olmadan mutsuzken sevgisi olmazsa...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Marius Cioran

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Marius Cioran



Mücadele Tarafı : Yoldaşlık.
Rp Sevgilisi : Brenda,
Kan Durumu : Muggle kökenli!
Patronus : Naja

Yalnız Kalmayı İstemek Suç Mu? - Sayfa 2 Empty
MesajKonu: Geri: Yalnız Kalmayı İstemek Suç Mu?   Yalnız Kalmayı İstemek Suç Mu? - Sayfa 2 EmptyPerş. Eyl. 10, 2009 5:30 pm



Ona seslenişle yavaşça döndüğünü hatırlıyordu. Marque demişti o en anlam bulamadığı tonda. Bakışlarını gülümsemesi ile birlikte getirdi ve sevdiğinin bir milimini bile kaçırmadan seyretti. Onun sözlerini yavaş yavaş zihninde tarttı. Olivia’ya söyleyemediğini şimdi ona söyleyecekti. Elbette şu an Olivia’dan daha yakın değil miydi ona? Bir an hiç olmayacak gibi düşündü. Ona söyleyemediği neydi peki? Dürüst olmasını gerektiren neydi? Ona bakınca yumruk yapmış ellerine rastlamak Marque’nin yüzünden tebessümü silmişti. Merak ve korku hissediyordu. Svenja gözlerini ondan kaçırmıştı. Uzun bir aradan sonra kurduğu cümle Marque’nin neşesini tekrar getirdi. ‘ Benim bildiğim kızlarda nasıl oluyormuş?’ Ama Svenja’ya baktığında anlatmak istediğinin altında derin bir şeyler olduğunu kavradı. Söyleyemediği, söylemekte zorlandığı bir şeyler vardı. Svenja’nın soğuk ama yumuşak çenesine doğru yavaşça dokundu, kaldırdı ama gözleri hala ona bakmayı reddediyordu. “ Hadi söyle, Sve!” Bir an narin parmakların onun yanaklarında gezindiğini hissetti. Susmasını onu dinlemesini istiyordu. Onun varlığını bu kadar derinden hissetmişken aralarında garip bir duygunun kol gezdiğini hissediyordu. Yanağındaki parmaklar biraz daha tenine bastırıldığında Svenja’nın konuşması yakınından değil de oldukça uzaktan geliyormuş gibi geldi. Evet, soğukluğu hissediyordu. Hep hissetmemiş miydi? O saf, pürüzsüz yüze baktı. Vampir veya yarı vampir olması duygularını bir anda değiştirebilir miydi? ‘ Vampir!’ İçinden tekrarladığı kelime belki daha önce söylediğinde onu korkutabilirdi ama şimdi bu kelimeyi yadırgamıyordu. Hem böylesine güzel bir insanda böyle bir güç varken bu gücün kötü olduğuna kim inanırdı. İnsanda hayır vampirde demeliydi. Ne farkı vardı, her ırk kendine özgüydü. Başını yavaşça eğdi ve hala sıkıca birbirini kenetlemiş Svenja’nın güzel parmaklarına baktı. Gözlerine tekrar bakmak için Sarı saçları ile gölgelenmiş çehreye döndü. Gözleri kapalı Svenja’yı kolları arasına almayı öncekinden daha çok istediğini fark etti. Onun ne olduğu önemli değildi. Onu bir kere sevmişti ve vazgeçmeye asla niyeti yoktu. Gözlerinin hapsetmek istediği yaşlardan bir tanesi Svenja’nın yanağına düştüğünde Marque kollarını ona doğru uzattı ve sararak kendine doğru çekti. “ Benim insan olmam senin için önemli değilse, seninde benim için vampir olman önemli değil Sve! Benim için önemli olan sadece senin varlığın ve karakterin. Her ne olursan ol, seni yine severdim!“ Kurduğu cümle aklından bir anda geçmiş ve kulakları aynı anda şahit olmuştu. Biraz sonra kollarını gevşetecek onu sarmayı bırakacak olsa da artık yüreğinin her tarafının Svenja’nın sardığını biliyordu.

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/lejant-f86/c-i-o-r-a-n-t637
 

Yalnız Kalmayı İstemek Suç Mu?

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön 
2 sayfadaki 2 sayfasıSayfaya git : Önceki  1, 2

 Similar topics

-

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Kurgular Sayfası-