Kafa Karışıklığı

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.

''Haklısın tatlım. Sonuçta hepimiz büyücüyüz. Tarafın ne gereği var ki? Ee derslerin nasıl bakalım?''

Benim için gerçekten tarafın önemi yoktu ama diğerlerinin de iyi olmasını tabiki isterdim Bella'nın arkadaşıydı sanırım hızlı geçen çünkü Bella buruk bir şekilde kıza bakmıştı. Bella'nın burukluğuna çok üzülmüştüm. Bir şey söyleyip güldürme ihityacı hissettim ama espirilerim berbattı.

''Bir şey mi oldu tatlım? Birden yüzün üzgünleşti?''

Umarım Bella'yı ben kırmamıştım.Ama o kızla bir bağlantısı olduğuna emindim. Umarım arkadaşıysa araları açılmamıştı. Derslerini gerçekten merake diyordum, benim zamanımda Hogwarts' da güzel kızların dersleri çok iyi olmuyordu, vakitlerini güzelliğe harcamaktan ders çalışamıyorlardı. Bense müzikle uğraşmaktan bitkin olsam bile geceleri gizlice parşömenime şarkı sözleri yazıp duruyordum ve bugün buradayım ama bununla Bella'nın ne ilgisi vardı şimdi? Aklım başka yerlere gidip duruyordu. Bella'ya gülümsedim ve bir cevap almayı bekledim...

Gezgin

Ahh evet yüzümün değiştiği doğruydu çünkü arkadaşım için nasıl imza isteyebileceğimi düşünüyordum. Şimdilik onu bırakıp soruya yanıt vermeye karar verdim. Ben nasıl kendi durumumu bilebilirim ki? Ben derslere katılıyordum ama profesörlere göre kötü olabilirdim. Bunun pekte bir önemi yoktu zaten. Tek yapmam gereken ne iyi nede kötü olduğunu söylemek böylece hiçbir şey dememiş olurdum tabi ki buda kendi izlenimimdi. Kendi izlenimlerimi söyleyecektim ne doğru nede yalnış, ne iyi nede kötü. Hem soruya cevap verirken imzada isteyecektim. İmza istemek için her şeyi anlatacaktım zaten anlatmamak için bir sebebim yoktu. Söylemem gereken tek şey arkadaşımın Sally'nin büyük hayranı olduğuydu! Bundan kolay ne vardı ki ama ben daha değişik söylemeye karar verdim. Ona sadece arkadaşımın onun hayranı olduğunu söyleyecektim ve fırsattan istifade bende kendime bir imza almayı planlıyordum.

"-Benn... Benim derslerim idare eder durumda. Bu arada bana bir imza verebilirmisiniz? Şimdiden çok teşekkür ederim ve arkadaşıma. Daha demin buradaydı. O da sizi çok seviyor."

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.

"-Benn... Benim derslerim idare eder durumda. Bu arada bana bir imza verebilirmisiniz? Şimdiden çok teşekkür ederim ve arkadaşıma. Daha demin buradaydı. O da sizi çok seviyor."

Tahminim doğruydu, arkadaşıyla alakalı bir problemi vardı. Tabiki de verecektim ama bu kadar üzülmesini istemiyordum. Çantamdan iki resim çıkardım ve Bella'ya sevgilerimle yazıp imzaladım. Diğerine ne yazmam gerektiğini bilmiyordum. İmzalamış olduğumu Bella'ya uzattım.Yüzünde mutluluktan güller açıyor gibiydi. Bu kadar heyecanlı bir fanı çok görmüştüm ama böylesini ilk kez görüyordum. Arkadaşlarına değer veren bir Slytherin'li olması beni şaşırtmıştı. Ama hepimiz büyücüyüz bence sınıf ayrımı olmamalıydı. Bu bina mevzusunu unutmaya çalıştım. Arkadaşının ismini öğrenmek için Bella'ya yöneldim.

''Arkadaşının adı ne peki tatlım?''

Gezgin

"-Sandy"

Hiçbir şey söylememiştim sadece kendim için olan imzalı fotoğrafı almışrtım. İkincisine de imzayı atmasını bekliyordum. Aslında arkadaşlarımı önemsemezdim ama iyiliğim tutmuştu. Şu an o kadar mutluydum ki... havalara uçacaktım neredeyse. Arkadaşımda çok mutlu olacaktı herhalde. Onun mutluluğu bir tarafa ben neden onu mutlu edeceğim için mutluydum? Her neyse neden olursa olsun bu gün birden fazla kişi mutlu olacaktı. Benim söylediğim isme göre atılan imza da bitmişti. İkiside elimde duruyordu. Bir tarafta canlı bir biçimde Sally, bir tarafta ise onun bana özel attığı imzalı fotoğraf. Fotoğraflarına baktığımda çok güzel çıktığını gördüm. Fotoğrafında çok şık bir gece elbisesi vardı. Elbisesinin içine parlayan inci gibi duruyordu ve sıcacık gülüyordu. Bu manzara dan gözümü alamadan teşekkürlerimi sundum.

"-Çok ama çok teşekkürler"

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.

Bella'nın söylediği isim üzerine diğer resmide imzalamıştım ve Bella'ya uzatmıştım.Bella sadece hayran hayran fotografa bakıyordu ve sonra da bana ... Bella'nın bu tatlı şaşkınlığı açıkçası hoşuma gitmişti. Ne diyeceğini bilemeyen Bella'nın dudakları kıpırdamaya başladı ve bir kaç sözcük çıktı ağzından en sonunda.

''Çok ama çok teşekkürler.''

Aklıma en son konserimde yanıma geldiğinde bayılan küçük Gryffindor'lu kız gelmişti. Bella'ya gülümsedim. Bunun gerçekten bir önemi yoktu. Onlar bizi dinledikçe biz bu duruma geliyorduk. Havalı olmanın, bizi bu kadar yükselten büyücülerin yanında bir devmiş gibi davranmanın hiç lüzumu yoktu. Sadece, onlar gülümsemeli ve biz müzik yapmaya devam etmeliydik.

''Önemi yok tatlım. Peki sen hep buraya mı gelirsin? Sanırım sıkıldığım zamanlarda küçük bir arkadaşa ihtiyacım olacak.''

Bu sözlerin üzerine Bella'nın tepkisini çok merak etmiştim. Küçük kelimesine kızacaktı belkide ama küçük sözünü tatlı anlamında kullanmıştım. Nedense bir tek kendime karşı bu kadar düşünceli davranamıyordum. Rüzgar esmişti ve saçlarım yüzümü kapatmıştı, narince elimi kaldırıp saçlarımı geri attıktan sonra gerçekten de Bella'yla konuşmanın iyi geldiğini düşünmeye başladım. Her zaman bu kadar düzgün ve seviyeli fanlar bulunmuyordu. Gerçekten de bundan sonra Bella'yla görüşmeyi istiyordum. En azından böyle kibar ve tatlı olmaya devam ettiği müddetçe kapılarım ona açık olacaktı.

Gezgin

"-Hep değil arasıra sıkıldığımda"

Bu cevap yeterli olur diye düşünüyordum. Sally ile vakir geçirmek çok güzeldi ve çok heyecan vericiydi ama ben buraya pek gelmezdim. Ara sıra canım sıkıldığında arkadaşlarımı görmek için gelirdim ama tabi ki isterse hep gelebilirdim. Ben cevabımı beklerken hava biraz soğumaya başlamıştı. Ne oluyordu ki havaya? Neyse fazlada önemi yoktu nede olsa en sevdiğim bayanla karşı karşı sohbet ediyordum. İnanılır gibi değildi! Heyecandan elim ayağıma dolanıyordu. İki elimdede onun imzaladığı fotoğraflar vardı. Çok güzel ve heyecanlı bir durumdu. Kesinlikle okulda herkese gösterip hava atacaktım özelliklede o küçük Gryffindorlulara... Küçükler dahada çok bağlıydı Sally'ye. Fotoğrafları gösterdiğimde yüzlerinin halini çok merak ediyordum doğrusu. Hepsinin ağzı beş karış açılacaktı kesin! Cevap neden gecikmişti acaba? Ben cevabımı beklerken hafif olan rüzgâr hızlanmaya başlamıştı.

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.

''Senin gibi şeker bir kıza burada ihtiyaç var aslında. Ben genelde ya burada ya da pastanede oluyorum. Bir gün beraber pasta yeriz ne dersin?''

Heycanlı ve sevgi dolu fanlarla konuşmak her zaman güzeldi. Havadaki rüzgar şiddetini arttırmıştı. Bella gitmeliydi. Bana belki bir şey olmazdı ama Bella daha küçüktü hasta olmamalıydı. Onun teklifime vereceği cevapı bekliyordum. Gözlerindeki rüzgarı boşveriş kendimi oldukça özel hissettirmişti. Rüzgarın gelmesiyle saçlarım uçuşmaya başlamıştı. Elimle onları tekrar kulağımın arkasına atarak Bella'ya bakmaya başladım. Elindeki resimler ve ben arasında bakışları dönüp duruyordu. Bazılarının benim patavatsız, somurtan biri olduğumu düşünmesi benimle görüştükten sonra büyük şok yaratıyordu. Belkide Bella'da öyle düşünüyordu? Ama öyle biri değildim.. Çünkü zamanında ben de fan olmuştum ve ne kadar sevgi duyduğumu hatırlayabiliyorum.