Aaron Darius Dolohov'un Odası

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.

Savaş ihtimali olmasaydı Aaron İngiltere'ye on sene daha dönmezdi. Keyfi çok yerindeydi. Lüks evlerde lüks bir hayat yaşıyor ve keyfine bakıyordu. Ancak zaman bencillik zamanı değildi. Hem zaten Matt başta olmak üzere diğerlerinin başının belada olma olasılığı bu kadar yüksekken Amerika'da rahat yaşam onun içine sinmezdi.

"Savaş olmasa hayatta uğramazdım buraya"dedi Aaron

Bakan hakkında çok şey duymuştu. İngiltere'ye döner dönmez ona bir oda vermesi onun için bir jestti ama Matt'ın ondan memnun olmadığı belliydi. Aaron durumu iyice anlayana kadar kimse hakkında yorum yapmamaya özen gösteriyrdu

"Artık buralardayım biliyorsun. Her şeyi beraber çözeriz"

Gezgin

Matt Aaron'un savaştan haberi olmaması ihtimalini küçük görüyordu zaten.Bilmesi şaşırtmamıştı.Gündemi her zaman takip ederdi.Herşeyi beraber çözeceklerdi sonunda.Sonunda kendine bir destek bulmuştu.Aaron ile fikir ayrılığına neredeyse hiç düşmemişlerdi.Kafa dengi oldukları kesindi.Ve onun da bakandan ilk bakışta çok da hoşlanmayacağından neredeyse emindi...

"Eski günlerdeki gibi.."

dedi düşünceli bir şekilde..Diğerlerinden farklı olduğu kesindi.Herkes ona bir garip bakıyordu.O koyun sürüsünden olmamak Matt'in suçu değildi elbette.Kendini şanslı görüyordu..

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.

Aaron artık iyiden iyiye Matt'ın sevincinin destek bulduğundan kaynaklandığını düşünmeye başlamıştı. Bu onu hiç rahatsız etmiyordu. O ve Matt seherbazların geri kalanı kadar iş başarıp Ölüm Yiyenlerin kökünü kurutabilirlerdi. İkisinin birliğinden doğan güç onlar daha okuldayken dikkati çekmişti.Aaron Matt'ın o yokken de yeterince iş başardığını biliyordu. Bundan şüphesi yoktu. yine de ona göre Ölüm Yiyenler gelen fırtınadan sakınmalıydılar...

"Eee işe ne zaman koyuluyorzu"dedi bir yandan gülüyordu bir yandan da duvardaki suçlu resimlerine bakıyordu..

Gezgin

Matt arkadaşının hevesli olmasına sevindi.Maceracı ruhundan çok da birşey kaybetmemişti.Matt de kaybetmemişti elbette,ama şu anda gidip ölümyiyen avlamaya çok da istekli değildi.Tüm haftanın yorgunluğu omuzlarındaydı.Ama Aaron'a çaktırmamaya çalıştı.Anlayacağından emin olsa da çaktırmasa daha iyi olurdu..

"İstersen şimdi gidelim.Her zaman hazırım!"

Gülümsedi içtenlikle.Posterlerden birinde Evangeline'i görmüştü.Midesi ters takla attı.Henüz suçu kanıtlanamamasına rağmen bakanlığın gözü kızın üstündeydi..

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.

Aaron Matt'ın istekli gibi davranmasına bakarak güldü. Matt'ı ondan daha iyi kimse tanıyamazdı dolayısıyla hareketinin yapmacık olduğunu farkedemezdi. Ama Aaron farketmişti. Tekrar ayaklarını uzattı

"Bugün biraz dinlenelim"dedi anlayışla gülümseyerek

Ardından Matt'ın bakışlarını yakaladı. Duvardaki kadın resimlerinden birine bakıyordu. Tuhaf olansa Matt'ın bakışlarında o hırs ve yok etme arzusu yoktu. Daha çok üzüntü ve sevgiyle bakıyordu.Aaron da resme baktı. Kadın çok güzeldi:

"Sanırım birileri yasak aşka mağlup olmuş"dedi gülerek.

Gezgin

Yok artık...Anlamış olamazdı!Nasıl anlardı..

Matt'in hemen gözlerini kaçırması ve gülümsemesi onu çoktan ele vermişti.O da farkındaydi elbette.Ama son bir deneme yapmanın zararı olmazdı.Gerçi söylese ne olurdu ki! En iyi dostu karşısındaydı.Onu asla ele vermezdi.Bunları düşünerek derin bir nefes aldı.Asasıyla kapıya muffilato büyüsü yaptı ve söyledi;

"Evet..Ona aşık olduğuma inanamıyorum.Karanlık tarafın lideri,babamın katilinin kızı..Neler oluyor bana!!"

Babasının katilinin kızı olduğunu düşününce sinirleri tepesine çıkmıştı.Kendine neler olduğunu anlayamamıştı.Çok mantıksız davranıyordu.Her zaman mantığıyla hareket etmişti.Kalbi de nereden çıkmıştı ki!! Belki de Aaron anlardı..

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.

Aaron'un şaşkınlığı anlayışa çevirmek için harcadığı enerji farkında olmadan hzıla doğrulmasına yol açmıştı. Çaktırmamak için hemen kapıya gidip dışarıya baktı. Ardından gülümseyerek arkadaşına döndü

"Pardon dışarıda biri var sandım da"diye yalan söyledi.

Yerine otururken arkadaşını çaresizliğini düşündü. Okul zamanları aklına geldi. Matt'ın en büyük arzusu (kendi deyimiyle) seherbaz olup babasının katilinin sülalesini sallandırmaktı. Şimdi ise Karanlık Lord'un kızına aşıktı. Üstüne daha geçen hafta sevgilsiini öven bir mektup yollamıştı Aaron'a. Aaron arkadaşının çaresizliğinin yanı sıra işine duygularını karıştırmasının ona büyük zarar vereceğini düşünüyordu:

"Matt bu aşk senin için çok tehlikeli biliyorsun değil mi?"sesindeki endişeyi hissetmesi için sözcükleri bastıra bastıra söylemişti.

Gezgin

Matt arkadaşının ayaklanmasına şaşırmamıştı.Bir şeye çok şaşırdığında tepkisi genelde bu şekilde olurdu.Dışarıya bakıp gelmesine aldırmadı.Onun yorumunu çok merak ediyordu.Sonrasında gelmişti yorumu..Evet,tehlikeliydi.Tehlike Matt'in umurunda olmazdı ki..Derin ve dertli bir nefes aldı..Cevap verecek birşey yoktu.Jaconde aklındaydı hala.Oasis de düştü aklına,kızıl afet..Bilemiyordu..Cevap vermeden masaya bakmaya devam etti..

Aaron Darius Dolohov'un Odası

Aaron Darius Dolohov'un Odası

Similar topics

Similar topics