AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  
Son Konular
Konu
Tarih
Yazan
Yabani Otlar
Bir Kulüp Mü Kuruluyormuş | Bir Tıkla Bakalım!
- Duyuru Panosu -
Işık Tapınağı
Model Değiştirme
Model Başvuruları
Debbie'nin Grafik Galerisi *yeni
' Cuteness s i g n a t u r e s.
La Révolte
Özel Model Başvuruları
Salı Mart 15, 2016 10:01 pm
Ptsi Şub. 22, 2016 12:43 am
C.tesi Ekim 02, 2010 11:08 am
Perş. Eyl. 30, 2010 11:07 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 10:04 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 6:40 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:37 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:25 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 6:13 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 4:35 pm












Paylaş
 

 -Belirtiler-

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek 
Sayfaya git : 1, 2  Sonraki
YazarMesaj
Rosalie Mariélla McAdams

GezginGezgin
Rosalie Mariélla McAdams



Mücadele Tarafı : Zümrüdüanka Yoldaşlığı~~
Kan Durumu : Safkan
Patronus : Tavşan

-Belirtiler- Empty
MesajKonu: -Belirtiler-   -Belirtiler- EmptyCuma Mayıs 29, 2009 6:05 pm

Yer: Saat Kulesi
Zaman: Saat 13:45 civarı.
Hava Durumu: Soğuk ve yağmurlu.
Kişiler: Rosalie Mariélla McAdams, Aaron Marcus Darwyn


Durmadan koşuyordu, olabildiğince hem de. Nedenini bilmediği bir şeye bağırıyordu ve çığlık atarak ağlıyordu. Gözleri ağlamaktan çanak gibi olmuştu. Acınacak haldeydi. Tam o sırada; koşmaya devam ederken yere kayıp düştüğünü hissetti fakat, gözlerini açtığında yatağındaydı. Nefes nefese kalmıştı; kabus görmüş olmalıydı. Sağ elini terlemiş alnına doğru götürerek derin bir nefes aldı ve gözlerini kapatarak dinlenmeyi tercih etti. Hala derin nefes alıp veriyordu. Çok karmaşık bir rüyaydı, ve bu onu oldukça korkutmuştu. Evet bunu başarmıştı. Yatağından kalktıktan sonra ilk işi havanın nasıl olduğuna bakmaktı. Soğuk ve yağmurlu.. Yağmur damlaları sanki gökten kovalarla boşaltıyormuşçasına iniyordu yeryüzüne. Gökteki kara bulutlar ona rüyasını hatırlatmıştı. Dalgın bakışlar ile bakınırken yine derin düşüncelere dalmıştı. Acaba bu gördüğü saçma sapan rüya neyi anlatıyordu ona? Neyin belirtisiydi? Neden… Böyle karanlık kabuslar görmekten bıkmıştı. Ama ne yazık ki son zamanlarda hemen hemen her gece böyle karışık kabuslar görerek uyanıyordu… Acaba derslere kendini bu kadar çok verdiğinden mi bu hale gelmişti? Hayır, bu çok saçma olurdu. Kim derse yoğunlaşınca kabus görürdü ki? Türünün tek örneği miydi bu kız? “ Of neden bu kadar düşünceli olmak zorundayım? “ diyerek söylendi kendi kendine. Yatakhanede ki diğer kız arkadaşları ise bu davranışlarını dikkatlice izleyerek –sanki ona acırcasına- bakışlar atıyorlardı.
Yağmurlu havada dışarı çıkma isteği ilk defa içine doğmuştu. Yok , bu işte bir gariplik vardı. Hiç yapmadığı şeyleri alışkanlık haline getirmiş gibiydi sanki. Dalgalı sarı saçlarını düzenle tarayarak kendini daha iyi hissettirmeye çalıştı. Birazda olsa kendisini şımartmaya ihtiyacı vardı. En azından bugün dersi yoktu ve kendine vakit ayırabilecekti. Bu soğuk havada buz gibi suyu yüzüne çarparak ayıldı. En iyisi de buydu zaten. O buz gibi su yüzündeki tüm hücrelerine işlemiş gibiydi o anda. Rahat ama şık bir şeyler giymek istiyordu bugün. Hemen rahat bir pantolon ve kazak geçirdi üstüne. Gri kazağı ; onu soğuktan koruyacak şekilde düzenlenmişti, boğazını örtüyordu. Altına siyah botlarını giyerek kendini tamamladığını düşündü. Ve son olarak yağmurluğunu da üzerine geçirip oradan ayrıldı. Hızlı adımlar ile ilerlerken etrafına hiç yoğunlaşmıyordu bile. Bulunduğu ortamdan aldığı o mayhoş koku onu baymıştı. Salık bıraktığı sarı saçları kıvır kıvır sırtına doğru iniyor, yürüdükçe de sallanıyordu. Bu da onu daha havalı hale getirmişti.
Gözlerinin yeşili hafiften maviyi andırıyor gibiydi. Saat kulesine gelmişti. Ara sıra buraya tek başına gelip stres atmayı gerçekten hoş buluyordu. Kafasını dinlemek, kendisi ile yüzleşmek.. Hepsini burada yaşıyordu belki de. Kimileri de odalarında yüzleşirdi kendi kişilikleri ile. Rosalie ise herkesin geldiği bu yerde buluyordu kendini. Varır varmaz derin bir nefes aldı.. Buraya geldiğinde aklına gelen tek kelime *aşk* olmuştu. Ama neden? Aşkın burayla ne ilgisi olabilirdi ki? Garipti hemde fazlasıyla. O kelimeyi düşündüğünde yüzünün aldığı o mutsuz şekli tahmin edebiliyordu. Usulca yağan yağmuru izleyerek hayallere daldı. Narin bedeni hafiften sarsılıyordu. Tüyleri diken diken olmuştu aniden. Böyle şeyleri düşününce hep böyle oluyordu. Rüzgardan dalgalanan saçlarını şiddetle arkasına doğru savurdu çünkü ; rahatsız olmuştu. Yosun gözlerini kısarak etrafını süzmeye başladı. Dertleşen erkek grubu, gülen kızlar, romantik bir ortam kurmuş bir çift sevgili.. Bunların hepsi artık onu usandırmıştı. Daha doğrusu çok basit buluyordu.
Acaba kendisi böyle şeyler yaşayamadığı için miydi tüm bunlar? İşte yine kendi düşünceleriyle ve soruları ile baş başa kalmıştı. Düşünceleri ile o kadar meşguldü ki ; gözlerinden akan hırçın yaşları fark edememişti bile. Hemen narin ellerini yüzüne doğru yönlendirerek bir hışımla yaşları sildi ve yutkunarak kara kara düşünmeye devam etti.


Beklenen var.


En son Rosalie Mariélla McAdams tarafından C.tesi Mayıs 30, 2009 3:11 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 3 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/karakter-karty-f86/rose-gab
Aaron Marcus Darwyn

GezginGezgin
Aaron Marcus Darwyn



Mücadele Tarafı : Zümrüdüanka Yoldaşlığı
Rp Sevgilisi : .......
Kan Durumu : safkan
Patronus : Anka kuşu

-Belirtiler- Empty
MesajKonu: Geri: -Belirtiler-   -Belirtiler- EmptyCuma Mayıs 29, 2009 6:39 pm



Zor dersler, acımasız ödevler bir de bunun üstüne gelen quidditch antremanları Marcus’a zamanın nasıl geçtiğini unutturmuş gibiydi. Hogwarts’a geldiğinden beri bunlarla başa çıkmakta olan Marcus kendine zaman ayırmayı istiyordu. Ve bu zaman haftasonunda ona gelmişti. Ortak salonda ödevlerini bitirmekle meşgul olan Marcus yorulmamak için kendini ya şöminenin çıtırtısına veriyor yada dışarıda bardaktan boşalırcasına yağan yağmura bakarak dikkatini topluyor ve dersine devam ediyordu. Ortak salonda çok fazla kişi olduğundan bazen dikkati dağılsa da saatler 13.00ı gösterdiğinde önünde uzayan parşomen parçalarında ki ödevleri bitirmişti. Tüy kalemini masaya bırakarak gevşemek isteyen Marcus ayağa kalktı. Ve Hogwarts’ta yağan yağmurun güzelliğine hızlıca göz gezdirdi. Canının ne yapmak istediğine karar verircesine beynindeki düşünceler tarttı ve kararını verdi. Asıl yapmak istediği dışarı çıkmaktı elbette ama bu soğukta dışarı çıkamazdı bu yüzden bu bunaltı ortak salondan başka sessiz bir yer olan Saat kulesine gidecekti. Bunun için hızlıca yatakhanesine çıktı ve uzun pelerininisırtına geçirerek hızlıca yürümeye başladı. O anda arkasında bir ses duyuldu ve Marcus istemsizce kafasını geri çevirdi. Solk soluğa kalmış ve sırılsıklam ıslanmış James ortak salonda girmişti. Elinde bir yığın parşomen tomarı vardı. Ve titreyerek konuşmaya başladı.”Ne nereye Mar-Marcus” Marcus James’i görünce biraz endişelenmeye başladı sessiz bir ortam istiyordu ve bunun içinden kendini bu soğukta dışarı çıkartacaktı ve James’in onu esir edeceği düşüncesini beyninden atarak o da hızlıca konuşmaya başladı ve ortak salonun geniş kapısına doğru yavaş yavaş adımlarını attı”Şey ben biraz dolaşacağım James sonra görüşürüz” James’in bir an için panikledi ve Marcus ortak salonun kapısını açıp çıkınca arasından bağırdı. “Marcus dostum şu ödevlere yardım et” Marcus ortak salondan çıkar çıkmaz adımlarını hızlandırarak yürümeye başladı. Arkasından gelen sei yarım yamalak duymuştu. Zaten duysaydı bile umursamayacak kadar yorgundu. En alt kana inerek kendini önemsetmeyecek kadar yavaş yürüdü ve armut resmi olan tabloyu gıdıklat-yarak ev cinleriyle dolu mutfağa girdi. Ve ev cinlerinin itaat eden bakışlarına doğru”Bir tane kaymakbirası istiyorum” dedi ve ev cinlerinin serenatla verdiği kaymak birasını alarak tekrar yola koyuldu. Bu sefer yürümeyecekti ama koşacaktı. Hızlıca koşmaya başladı yağmur damlalarının arasından bunu yaparken kaymakbirasını dökmemeye de dikkat ediyordu. Ve sonunda istediği yere ulaştı ve saat kulesinin küçük kapısının arasından geçerek kaymakbirasını yudumlamaya başladı. Saçlarının hızla savrıulduğunu hissediyordu ve önüne dahi bakmadan hızlıca yürüdü. Bir çarpışmayla kendine geldi Marcus. İçtiği kaymakbirasının son damlaları sarı saçlı bir kızın üzerine saçılmıştı. Ve Marcus kızın yüzünde dahi bakmadan panikle “ Dur bekle bunu düzeltebilirim .Tergeo”dedi ve kzın üzerinden çıkan kaymakbirasını görerek rahatladı kızın yüzüne baktı. Ve hayranlıkla gülümsedi.Ve “Özür dilerim” diyerek geriledi. Ondan da bir hareket bekliyordu şimdi.

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/karakter-karty-f86/aaron-ma
Rosalie Mariélla McAdams

GezginGezgin
Rosalie Mariélla McAdams



Mücadele Tarafı : Zümrüdüanka Yoldaşlığı~~
Kan Durumu : Safkan
Patronus : Tavşan

-Belirtiler- Empty
MesajKonu: Geri: -Belirtiler-   -Belirtiler- EmptyCuma Mayıs 29, 2009 7:10 pm

Yağmuru seyrederken derin düşüncelere dalmıştı ki o anda –pat- sesiyle irkildi. Olamaz.. Saçları kaymak birası ile karışmış durumdaydı. Tam bir çığlık basıp , karşısında duran kişiye bağıracaktı ki ; o çoktan Rosalie’ in saçlarını temizlemişti. Rüzgardan uçuşan saçları arkaya doğru savruldu ve yeşil gözlerini karşısında duran oğlana doğru odakladı. Büyüleyiciydi. İster istemez mutsuz yüzünde beliren o gülümseme bir anda her şeyi değiştirmiş gibiydi. Sanırım buda oğlanın özrünü kabul etmiş olması anlamına geliyordu. Onu daha önce pek görmemişti. Sadece dersliklerde birkaç kez yüzünü gördüğünü hatırlıyordu ama hiç konuşmuşlukları yoktu. Rosalie, gözlerini birkaç saniye öylece ona doğru odaklayarak bakındı. Daha sonra şaşırmış gibi öksürdü ve kibar bir ses tonu ile konuşmaya başladı, “ Ahm.. şey sorun değil , sen hallettin bile. “ Son kelimelerini söylerken kekelemeye başlamıştı. Nedenini bilmiyordu ama bir şekilde ondan etkilenmişti. Vücudunda ki o garip elektrik onu içine çekmişti adeta. Uzun bir süre ona baktı ve göz göze gelir gelmez hemen ; kafasını başka yöne doğru çevirip ona bakmadığını vurgulamak istedi. Fakat bunda pek başarılı olamamıştı. Ortam sessizleşir sessizleşmez konu açmak, onunla konuşmak için can attığını fark etti. Yeni tanıştığı biriyle neden bu kadar ilgileniyordu ki? Bu gerçekten çok garip bir duyguydu. Hemen bir konu bulmalıydı ve onunla sohbet etmeliydi. Herhalde çocuk Rosali’ n bu düşüncelerini bilse gülerdi.
Kendini bir an aptal kızlar gibi hissetti.Ancak onu ele geçiren bir sarsıntı , gitmesine engel oluyordu. ‘ Düşün,düşün.. ‘ diye geçirirken o anda onunla tanışma fırsatını yakaladığını anladı. Yüzünde yine o muhteşem , etkileyici gülümsemesini belirtip kibar bir şekilde konuştu, “ Erm, şey bu arada adım Rosalie .. Rosalie Mariélla McAdams. “ Derin nefes alıp verişi sanki dışarıdan çok garip gözüküyor gibiydi. –Tık tık- atan kalbi o kadar hızlı bir tempoya ulaşmıştı ki yerinden fırlayacak gibiydi. Gözleriyle çaktırmadan onu derince süzdü.. Hemen hemen aynı boyda idiler.. O esmerdi. Tam da Rosalie’ n hoşlanacağı bir tipti. Sonra bir an duraksadı. Yine ne yapıyordu?
Bir daha aynı çileyi çekmeye hiç niyeti yoktu. Yine kandırılmaya, yine ağlamaya.. Aşk ona acıdan başka ne vermişti ki şimdiye kadar. Bundan sonra farklı olacağı ne malumdu?
Ama bildiği tek bir şey vardı; o da şuan karşısında duran kişiden fazlasıyla etkilendiği idi. Kısık gözleri ona bakarken iyice irileşmişti. Her yönünden onu tanımayı istiyordu. Utanmıştı . Bu her halinden belli oluyordu, özelikle kızarmış al yanaklarından. Uzun kirpiklerini arada kırpıştırma gereği duyuyordu. Hoşlanma duygusu bacaklarından beynine kadar sarmıştı tüm vücudunu. Bir şekilde ona kendini beğendirme gibi bir istek doğmuştu içinde… Ellerini o anda tesadüfen yanaklarına götürdü; ısınmıştı hemde bayağı. Yoksa… Yoksa kızarmış mıydı? ‘ Olamaz ‘ diye geçirdi içinden telaşlı düşünceler ile. O an beyninde o kadar çok soru işareti belirmişti ki; bunu anlatmaya kelimeler dahi yetmezdi. Bütün bunlar sadece birkaç saniyede olmuştu. Rosalie güne bir kabusla uyanmıştı, yalnız kalmak istemişti. Ve bu sebeple de saat kulesini seçmişti. Derin düşünceleri ile boğuşurken; bir anda –o- kaymak birasını Rosalie’ n saçına bulaştırmıştı. Hayat ne kadar garipti? Şimdi her şeyi bir kez film şeridi gibi gözlerinin önünden geçirdiğinde bunu anlıyordu. Tanışmalar, aşklar hepsi birbirinden ilginç olaylar ile oluyordu gerçekten. Gözlerinde yine o göz göze geldikleri an canlanmıştı ki; oğlanın konuşmaya başlaması ile tüm dikkatini tekrardan ona yoğunlaştırdı. Meraklı bakışlar belirterek onu süzmeye devam ediyordu. Tek düşündüğü o idi…


En son Rosalie Mariélla McAdams tarafından C.tesi Mayıs 30, 2009 3:10 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 2 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/karakter-karty-f86/rose-gab
Aaron Marcus Darwyn

GezginGezgin
Aaron Marcus Darwyn



Mücadele Tarafı : Zümrüdüanka Yoldaşlığı
Rp Sevgilisi : .......
Kan Durumu : safkan
Patronus : Anka kuşu

-Belirtiler- Empty
MesajKonu: Geri: -Belirtiler-   -Belirtiler- EmptyC.tesi Mayıs 30, 2009 12:21 pm


Karşısındaki kişiye hayranca bakmasından doğru yüzüne doğru hücum eden kan yanaklarına yayılırken yüzünde beliren kızarmalar için başını öne eğiyordu. Karşısından duran gümüşü sarı saçlı kıza bakma isteği içini parçalarken o içinde bir savaş yaşıyordu. Ve sonunda biraz geriledi ve az da olsa sendeleyerek durdu. Ve yüzünü hafifçe kaldırdı. Karşısında duran kızda ona büyülüymüş gibi bakıyordu. Yoksa ondan etkilendim mi diye düşündü Marcus. Ama onun da etkilendiği besbelliydi. Kızın nazikçe konuşmasını gören Marcus şaşırdı. Birisi onun üzerine kaymakbirası dökse nasıl konuşacağını hayal bile edemiyordu çünkü. Rosalie diye mırıldandı kızın adını ve dostça elini uzatarak “ Benim adımda Aaron Marcus Darwyn, Gryffindor” dedi ama sesinde değişik bir candanlık ve olgunluğa büründüğünü de fark etmişti. Rosalie’nin gözlerinin içine bakar bakmaz içinde değişik durumlar oluyordu. İlk baktığında hissedemediği organları şimdi içinde kıvrılıyor gibiydi. Marcus kızın da ondan etkilendiğini farzederek ellerini uzamış saçlarına attı ve asasını çıkararak yerde kırılmış koltuğa tuttu. Ve “Reparo” diye mırldandı. Koltuğun birleşmesinin ardından Marcus “ Oturalım hem canım sıkılıyor bir şeyer konuşabiliriz istersen” dedi ve koltuğa oturup yanından boşluk bıraktı. Kızında gitmeyip onun yanında kalmasını büyük bir ölçüde şaşıran Marcus şiddeti hala devam eden yağmur’a baktı. Ama yağmuru görmüyordu bile. Tek istediği Rosalie’yi daha fazla tanımaktı o anda beyninde şimşekler çaktı. Ve quidditch kaptan rozetinin bulunduğu göğsünü kabartarak Rosalie’ye döndü”Quidditch’ten hoşlanır mısın Rosalie”
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/karakter-karty-f86/aaron-ma
Rosalie Mariélla McAdams

GezginGezgin
Rosalie Mariélla McAdams



Mücadele Tarafı : Zümrüdüanka Yoldaşlığı~~
Kan Durumu : Safkan
Patronus : Tavşan

-Belirtiler- Empty
MesajKonu: Geri: -Belirtiler-   -Belirtiler- EmptyC.tesi Mayıs 30, 2009 1:08 pm

Gözlerindeki o garip ışıltı hala yerini korumaktaydı. Quidditch’ e gelince; Rosalie’ n bu konuda pek başarılı olduğu söylenemezdi. Belki de hatta hiç söylenemezdi. Aaron’ n yaptığı nazik davranışların etkisindeydi hala. Hayran bakışlar ile ona bakarken , bir cevap beklediğinin farkına varıp kibar bir dille konuştu, “ Ah, evet severim ama hiç iyi oynayamam.. “ Son kelimesini söylerken sırıtmıştı. Bembeyaz dişlerini sergiliyordu etrafa gülerken. Aslında bunda pek gülünecek bir şey yoktu fakat ; Rosalie gülmüştü. Hafiften bastıran rüzgar ikisine de vurdukça sanki birbirlerine daha yaklaşıyor gibiydiler. Quidditch konusunu açtığına göre , bu spordan oldukça hoşlandığı belliydi. Üstelik, takım kaptanı olduğunu da rozetinden anlamıştı. Bir Gryffindor ile aşk. Kulağa pek saçma ve imkansız gelmiyordu açıkçası. Şuan Rosalie’ n düşündükleri tıpkı , yüzme bilmeyen bir çocuğun denize atlaması gibi bir şeydi. Uçuruma mı sürüklüyordu yoksa yine kendini? Böyle kötü hislere kapıldıkça yüzündeki muhteşem gülümsemesi kayboluyor yerini hüzün kaplıyordu. Fakat; Aaron’ n o muhteşem yüzünü görür görmezde tekrardan gülümsemeyi başarıyordu. Aslında onun yüzüne bakıp da gülümsemek hiçte zor değildi. Ellerini karnına doğru götürüp çekingen bir tavır almışken onunla konuşma isteğini yine tüm bedeninde hissetti. Alçak bir ses tonu ile konuşmaya başladı, “ Vay takım kaptanı ha? “ Bunu söylerken onu gururlandırmak istemişti ve bu açıkça da belliydi zaten.
Hayran bakışları ile hala onu süzmeye devam ediyordu. Gözünün önüne gelen bir tutam saçını elleriyle kulağının arkasına sıkıştırarak ona bakmaya devam etti. Yeni tanıştığı birinden bu kadar etkilenmesi gerçekten çok şaşırtıcıydı. Aaron oldukça kibar biriydi. İlk bakışta onun sessiz biri olduğunu anlamıştı. Yada Rosalie’ n kendi saçma yorumlamalarından biri idi buda. Ah, az kalsın unutuyordu. Aaron ona hangi binada olduğunu söylemişti fakat; Rosalie daha söyleme fırsatı bulamamıştı. Hiç vakit kaybetmeden uygun bir şekilde söyledi, “ Bu arada bende Hufflepuff binasındayım. “ Daha sonra bir an da olsa tereddüt etti. Acaba o Hufflepuff öğrencilerinden hoşlanır mıydı ki? Ya şimdi bunu duyar duymaz kalkıp giderse? Yada hemen konuyu değiştirip işim çıktı havasına girip kaçarsa? Birkaç saniyede o kadar çok şey hayal etmişti ki…
Minik gözlerini onun bakışlarına kenetleyerek susup bekledi. Bir an içinden onun ellerini tutup, ona sımsıkı sarılmak gelmişti. Ama neden ? Neden bu kadar etkilenmişti ondan? Bunun mutlaka bir sebebi olmalıydı. Aşık mı olmuştu? Herhalde ilk görüşte aşk dedikleri şey bu olmalıydı. Al yanakları hala görüntüsünü korumaktaydı. Görünüşe bakılırsa, Aaron’ un da utandığı azda olsa yüz ifadelerinden belli oluyordu. Zamanın geçmesini hiç istemiyordu şuan. Keşke zaman dursa da sonsuza kadar böyle oturup onunla konuşsam düşüncesi kafasında dönüp duruyordu. Acaba Aaron onun hakkında ne düşünüyordu? Bunu zaman gösterip, ona açıklayacaktı zaten. Onunla tekrar buluşmak istediği tek istediği tek şeydi herhalde. O kadar çok şey düşünüyordu ki, şiddetle yağan yağmurun azda olsa hafiflediğini fark edememişti bile. En sonunda gözlerini gökyüzüne kenetlediğinde gördü yağmurun yumuşamasını. İşte bu en sevdiği yağmur tipiydi. Yavaş yavaş yağan, yumuşak ama gizemli… Toprak kokusu bütün çevreyi sarmış ; çıplak ayaklar ile yere temas ederek yürümek. Tıpkı filmlerdeki gibi… O kadar hayalperestti ki bir dakika da ne çok şey kurmuştu . Zaman ise hızla akıp gidiyordu. Tabi bunu Rosalie fark edememişti.
O anda kurduğu hayallere kendini o kadar çok kaptırmıştı ki , narin ve pürüzsüz ellerinin Aaron’ n ellerine dediğini bile fark edemeyecek kadar dalgındı. Daha sonra ellerinin onun yumuşak elleri ile birleştiğini tüm bedeninde hisseder gibi oldu. Elektrik çarpmış gibi irkilerek hızla elini kendine doğru çekti. Bu sefer gerçekten çok utanmıştı. Al yanakları daha da kızarmış gibiydi . Ne diyeceğini bilmiyordu ve kelimeler adeta ağzında düğümlenmiş gibi idi. Tek söylebildiği şey, “ Şey, ben... “ diye kekelemek oldu...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/karakter-karty-f86/rose-gab
Aaron Marcus Darwyn

GezginGezgin
Aaron Marcus Darwyn



Mücadele Tarafı : Zümrüdüanka Yoldaşlığı
Rp Sevgilisi : .......
Kan Durumu : safkan
Patronus : Anka kuşu

-Belirtiler- Empty
MesajKonu: Geri: -Belirtiler-   -Belirtiler- EmptyC.tesi Mayıs 30, 2009 1:36 pm



Kızın quidditch karşısında iyi olmamasına fazla şaşırmadı ama o anda onu esas etkileyen yüzünü ışıl ışıl kaplayan gülümsemesiydi. Büyülemişti sanki onu. Kıpırdatamıyordu vücudunu ama o anda yüzünü ve saçlarını yalayan rüzgar onu kendine getirdi. Bir kızdan daha önce hiç bu kadar etkilenmemişti hatırladığı kadarıyla. Bu yüzden Rosalie’nin beyaz tenli yüzüne ve hala heyacanla bakan gözlerine çevirdi yüzünü. Kıza baktı. O da donmuş gibiydi ve sonunda yağmurdan ıslanmasına rağmen görmesini istediği şeyi gördü . Ve hafifçe sırıtarak ona takım kaptanı olduğunu söyledi. Şimdi daha etkiledim mi diye düşündü Marcus. Beyninde ve kalbini esir almış bir fırtına vardı. Kız bir daha durdu. Ve belki on dakika bir şey konuşmadan bakıştılar. Ve Marcus konuşma isteği ile harekete geçerken o da aynı düşünceleri yaşıyormuşcasına binasını söyledi. Marcus”Hufflepuf diye mırıldandı kendi kendine bu kadar güzel bir kızın Slytherin’den olmasını beklemezdi zaten . Bu onu daha rahatlatmıştı sanki. Ve o anda puslu düşünceler gözünün önünde bir film şeridi gibi geçmeye başladı. Rosalie ve Marcus el ele dolaşıyordu. Bir anda sahne değişti. Ve o anda Marcus elinde bir sıcaklık hissetti. Kızın narin elleri onun eline değiyordu. Yüz kızarmaya başlamıştı. Utanıyordu. Ve kız da bunu fark ederek utandı ve Marcus tüm cesaretini toplayarak kızın elini tuttu. Onun hareketi belki de bu tanışmayı sonuçlardıracaktı.



Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/karakter-karty-f86/aaron-ma
Rosalie Mariélla McAdams

GezginGezgin
Rosalie Mariélla McAdams



Mücadele Tarafı : Zümrüdüanka Yoldaşlığı~~
Kan Durumu : Safkan
Patronus : Tavşan

-Belirtiler- Empty
MesajKonu: Geri: -Belirtiler-   -Belirtiler- EmptyC.tesi Mayıs 30, 2009 3:07 pm

Hiç düşünmeden Aaron büyük bir cesaret gösterip Rosalie’ n ellerinden tutmuştu. Buda neydi böyle? Bir meydan okuma mı? Hayır, bu kesinlikle aşkın belirtileriydi. İkisi de açıkça birbirlerinden hoşlandıklarını anlatmak istiyorlardı. Ama nasıl yapacaktı ki? İlk tanıştıkları gün mü *seni seviyorum* demeliydi? Bu çok saçma olmaz mıydı? Kendini biran uçurumun kıyısında gibi hissetse de hiç rahatsız olmamıştı şuan bulunduğu durumdan. Onun yumuşak ellerinin kendi elleriyle birleşmesinden büyük bir hoşnutluk duyduğunu, kibar gülümsemesi ile belli etmeye çalışıyordu. Yeşil gözlerindeki ışıltı daha da belirginleşmişti. Bir süre ikisi de öylece el ele tutuşup beklediler. Fakat; ne Rosalie ne de Aaron bir tek laf etmiyordu. Ortamda sessizlik tüm gücüyle hakimliğini korumaktaydı. Toprak kokusunu bir hışımla derin bir nefes alarak, ciğerlerine çekti . Yosun gözlerini yavaşça ona doğru çevirerek gülümsedi. Ne Diyeceğini bilmiyordu ama tek bildiği bir şey vardı o da; şuan ona bir şeyler söylemesi gerektiğiydi. Onun pürüzsüz yüzüne bakarken ne söylemesi gerektiği hakkında da düşünmekteydi. Kendini aşka çok çabuk salıveriyordu. Bu yüzdende hep acı çekmişti zaten. Yine aynı şey olursa düşüncesi kafasını doldurmuştu. Her şeye rağmen bir büyü gibi vücudunda dolaşan his ellerini çekmesine engel oluyordu. Dolgun dudaklarını hafifçe aralayarak mırıldandı, “ Ben, sanırım … Kafam karışık. “ Bütün bu olanlar o kadar hızlı gelişmişti ki; yanlış anlaşılmaktan korkuyordu.
Ürkek bakışlarını ona çevirerek istemsizce ellerini ondan ayırdı. Her yer aşk kokuyordu sanki. Ciğerlerine doldurduğu her nefeste onun kokusu duyuluyor gibiydi. Kafası o kadar karışmıştı ki, şuan gidip gitmemesi hakkında bir çözüm yolu bile bulamamıştı. Onun yanında olmak için can atarken gitmesi doğru olmazdı. Hem bu şekilde kazandığı kişiyi kaybetme olasılığı çok yüksekti. Aaron’ un cevap vermesine izin vermeden parmağını onun ağzına götürüp onu susturdu.. “ Şşş… “ Gözlerini yumdu ve temiz havayı içine çektikten sonra kendini ona biraz daha yaklaştırdı. Tüm korkularını geride bırakmış bir biçimde ateşe yürüyor gibiydi. Gözleri hala kapalıydı. Kendini ona yaklaştırdıktan sonra dudaklarını onunkilere doğru götürerek hafifçe bastırdı. Bu nasıl bir histi böyle? Bunu tatmayalı yıllar olmuştu … Ama hiçbiri bu kadar güzel olamazdı herhalde.
Her yeri uyuşmuş gibiydi. Ama bundan rahatsız olmuştu çünkü; çevredeki çoğu kişi onlara bakıyordu. Rosalie temkinli bir şekilde kendini geri çekti. Nefes alıp verişi hızlanmıştı. Kalbi adeta yerinden çıkacak gibi atıyordu. Ağzında söylemek istediği kelimeler düğümlenmiş, usulca ona bakmak ile yetiniyordu. Tek yapabildiği yutkunmaktı. Artık kendini ona daha yakın hissediyordu. Bir günde o kadar çok şey yaşamıştı ki bir yere yazsa kelimeler yetmezdi. Kendini kontrol edemiyordu, sağ elini Aaron’ un yanaklarına doğru götürerek hafifçe dokundu ve elini gezdirdi. Daha sonra yüzünde hoşnut bir gülümseme belirterek mırıldandı, “ Sende çözemediğim bir şey var; sanırım senden hoşlandım. “ Hoşlandım kelimesi aslında biraz basit kalıyordu tüm bu duygularının arasında. Daha doğrusu şuna seni seviyorum demesi daha mantıklı olurdu. Ama –pat- diye de söylenmezdi ki. Üstelik ikisi de hala yaşadıklarının şokundayken. Yalanların arasında tek bir gerçek var gibiydi, onu sevmesi… Her şeyden çok gerçekti bu. Karışık düşünceleri ile boğuşurken ona bakmayı bir an bile kesmedi.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/karakter-karty-f86/rose-gab
Aaron Marcus Darwyn

GezginGezgin
Aaron Marcus Darwyn



Mücadele Tarafı : Zümrüdüanka Yoldaşlığı
Rp Sevgilisi : .......
Kan Durumu : safkan
Patronus : Anka kuşu

-Belirtiler- Empty
MesajKonu: Geri: -Belirtiler-   -Belirtiler- EmptyC.tesi Mayıs 30, 2009 4:21 pm



Marcus Rosalie’nin elini tutma cesaretini gösterdiğinden dolayı kendini iyi hissetmeye başlamıştı. Bu yaptıkları tam bir Gryffindor öğrencisini temsil ediyordu. Ayrıca kız da bundan memnun gibiydi. Etrafa hiç bakmadan ona bakıyordu. İçindeki duygular yavaş yavaş anlaşılmaya başlamıştı. Rosalie’ye bakarken ondan hissettiği tek şey vardı;ondan hoşlanıyordu. Bu yüzden dışarıda olup bitenlerin hepsine göz yumarak beklemeye başladı. Bu yeni başlamış ilişkiyi daha bir gün de bu kadar ilerletmek olmazdı. Bu yüzden yavaşça ayağa kalkmaya yeltendi. Ama bunu gören Rosalie ağzını tam açacakken kapatması onun da hoşlandığının belirtileriydi. Sonra gözlerini yumdu Rosalie o da aynı hareketle karşılık vererek yağmurun hızlanma sesini ve uğuldayan rüzgarı hissetmey başladı. Ve o anda ince dudakları Rosalie’nin dudaklarıyla birleşmişti. Gözlerini bir panik havasıyla açmış olan Marcus 4 şişe sıcak kaymakbirası içmiş gibi terlemeye başlamıştı. Yüzü kıpkırmızı olmuştu. Daha önce yapmadığı bir şeyi yapmıştı. O nada bütün gözler tarafından izlendiğini fark etti. Daha da utanmıştı şimdi. Herkes onun kim olduğunu biliyordu. Bu yüzden yüzünü aşağıya gömdü. Ve soğuk havanın esintisine kendini bıraktı. Zaman hızla akıp giderken burada oturma isteği Marcusu huzursuz ediyordu. Kıza dönerek bakmaya başladı. O hala kendiyle iç mücadele yaşıyor gibiydi. Vücudunun her bölümünü hisseden Marcus tüm kalbiyle ona baktı ve onun narin ellerinin kızarmış yanaklarında dolaşmasının verdiği rahatlıkla gülümsedi. Ve ayağa kalkarak elini uzattı ”Ben de hoşlanıyorum Rosalie” dedi.kimsenin duymayacağı bir fısıltıyla Ve kızı ayağa kaldırarak “”İstersen biraz dolaşalım “ dedi ve yavaşça adımlarını atmaya başladı. Havanın ne kadar soğuk olduğuna önem vermemişti. Tek istediği Rosalie’yi daha fazla tanımak ve onla sık zaman geçirmekti.

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/karakter-karty-f86/aaron-ma
 

-Belirtiler-

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 2 sayfasıSayfaya git : 1, 2  Sonraki

 Similar topics

-
» Gelecekten Gelen Belirtiler

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Kurgular Sayfası-