Dikkat! İki Hızlı .. {Anlaşmalıdır Damlamayın}

Gezgin

Angela'nın hayatta vazgeçemeyeceği 3 kişi vardı.. Marshall,Elena ve Bryn. Her ne kadar güzel bir dostluğa dayanan ilişkisi olsa da Marshall artık onun sevgilisiydi. Ve Angela artık erkekler hakkında.. Daha doğrusu Marshall'la ilişkisi hakkında danışacağı birisine ihtiyaç duyuyordu.. İşte burada Bryn devreye girmişti. Uslanmak bilmeyen Bryn ve Angela her zaman için çok iyi arkadaştılar. Angela asla ona o da angela'ya başka gözle bakmamış, bakamamıştı.. İkiside böyle bir şey olduğunda bu güzl dostluğun bozulacağını biliyorlardı sonuçta.. Bay Hızlı bugün Tılsım dersliğinde Angela'yla acil buluşmalarının gerektiğini söylemişti.. Bunların hepsi Marshall yanlarındayken olmuştu.. Angela olabildiğince Bryn'dan laf almaya çalışmıştı. Ama o inatla çenesini sıkıca tutmaya devam etmişti..
Ortak salondan çıkan Angela Bryn ile burda, Saat kulesinde buluşacaktı.. Artık profesörleri atlatmaya alışkın oldukları için buraya gelmekte o kadar zorlanmıyrlardı. Angela saa kulesine vardığında karanlıktan hiçbir şey göremez olmuştu. Bryn'ın bu karanlığın içinde saklanıp onu korkutabileceğini düşündü birden. Gerçi pek orjinal fikirler değildi bunlar ama bu gibi ortamlarda gayet güzel sonuçlar verebililyordu..
"Lumos!" Anlaşılan ortalıkta kimseler yoktu.. Bay Hızlı ilk defa geç kalmıştı. Yoksa gitgide yavaşlıyor muydu ?? Ya da bayan hızlı gitgide hızlanmaya başlayarak bay hızlıya toz yutturuyordu...

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.

Bryn uzun süre önce kalkmış ve gece karanlığında hazırlanmıştı. Hızını konturol edemiyor ve erken gideceğinden korkuyordu. Ama çok önemli olduğundan dayanamamıştıç Bu yüzdne oldukça hızlı hazırlanmıştı .Hatta Marshall bu hazırlanışını gördüğünde Bryn'a yatakhanede çok kötü bakmıştı. Bryn gülümsiyerek "yapma dostum. Asılacağım son kız Angela" diye içini rahatlatmaya çalışmıştı. Ancak Bryn'ın okulda asılmadığı kız kalmadığından sıra son kıza gelmiş olabileceğinden korkuyor olabilirdi Marshall. Bu yüzdne Bryn başka hiç bir şey demesine fırsat vermeden yatakhaneden çıktı. Ortak salona indiğinde gene Michael bir kızla bekliyordu. Kız hemen Bryn'ın yanına geldi. Michael onalrı tanıştırıp kaçtı. Bryn Angelina'ı bekletmemek için aceleyle konuşuyordu. Ama kız onun gözünün iöçine baktıkça deliriyordu. Hemen kıza "İstersen bir gün göl kenarına gidip konuşalım daha iyi olur." dedi ve kızın bu laftan büyülenmiş halinden yararlanarak kaçtı. Ortak salondan çıktığında portre uzun süre arkasından bapardı. Ancak saat kulesine gitmek çok zor olmadı. Angelina'yla özel yerlerine gitmeye alışmıştı. Yaklaştığında Angelina'nın sesini duydu;

"Lumos!" demişti. Bryn gülümsiyerek hemen kızına rkasından dolandı. Onu korkutacağından bu ışığı yaktığını biliyordu. Ama Bryn'a yanaşamazdı. Hemen kızına rkasına hızla geçti. Kız etrafa bakınırken Bryn "Selam güzellik" diye seslendi arkasından. Angelina bir an yerinden sıçradı ve gülümsiyerek Bryn'a döndü. Bryn hemen kızın yanağına bir öpücük kondurup "Marshall beni öldürcek." diyerek sırıttı. Aslında bu olaylar Bryn'ı çok eğlendiriyordu.

Gezgin

"Marshall beni öldürcek."
Angela bugün biraz birilerini kızdırmak istiyordu. Uzu zamandır kimseye muzurluk yapmamıştı. Biraz stres atmak gerekiyordu. Bu yüzden Bryn'a rahatça sataşacaktı. Sonuçta bir şey demezdi ..
"O mu..? Cesedi mi çiğnemesi lazım tatlım" dedi.. Angela'nın başı çok ağrıyordu. Bu yüzden betni biraz ağır işliyor gibiydi . Haliyle biraz yavaş hareket ediyordu.. "Nox." asadan çıkan göz kamaştırıcı ışığın karanlığın içinde kaybolmasıyla birlikte sanki bir şeyler olcakmışcasına Vryn'a yaklaşan Angela onun yanağına küçük bir öpücük kondurdu.. "İşte şimdi Marshall'ın seni öldürmek için can attığı an.." dedi.. Amacı biraz heyecan ardından güzel bir sinir bozucu muzurluktu..
Bryn'ın o kıvırcık saçlarıyla oynadıktan sonra başını onun omzuna yaslamıştı. Ardından biraz güç kullanarak ani bir hareketle onu itiklemişti. İşte şimdi gerçek sıkıntısını dışarı vuruyordu. Gnün yorgunluğunu ufak bir enerji patlamasıyla dışarı vuracaktı..
"Bugün tozumu yuttun bay YAVAŞ! Beni niye beklettin ?" dedi gülümseyerek.. Gülümsemişti.. Şaka olduğunu anlaması için..

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.

Bryn hemen Angelina'a bir adım attı. Angeline gülümsiyerek asi duruşunu gösterdi ve saçlarını geriye savurdu. Bryn Marshall bunu görse deliye döneceğini biliyordu. Uzun uzun Angelina'a baktı. Dostluktan başka bir eşy hissetmediği tek kız Angelina'ydı. Bu güzeldi aslında. Sonunda bir kız dostu olmuştu. Kızları birde farklı yönelriyle tanıyacaktı. Angelina hemen ışığı söndürdü. Bryn onun nefesini yanağında hissedebilirdi. Ama hiç rahatsızlık duymadı. Angeline Bryn'ın yanağına tatlı bir öpücük kondurdu. Bryn bir an geri çekildi ve gülümsiyerek;

"Yavaş hanfendi hayati tehlikem var." dedi. Angelina Bryn'ın sarı kıvırcık saçlarını karıştırarak gülümsedi. Bryn saçlarını eliyle düzeltti ve Angelina'a tatlılıkla baktı. Angeline onu geri ittiğinde kala kaldı. Kız hemen cadılaşmış ve;

"Bugün tozumu yuttun bay YAVAŞ! Beni niye beklettin ?" diye sormuştu. Bryn büyük bir kahkahayla karşılık verdi. Sonra biraz nefesini tuttu. Hemen ilerideki duvarın kenarına çöktü. Kızın tatlı yüzüne bakarak;

"Gene Michael. Kız bulmuş ve hemen tanıştırıp kaçtı. Ortak salonda basıldım anlayacağın. Ama kıza gölde konuşmamızı söyl4edim. Kızda böylede gitti." diye açıklama yaptı. Sonra sarı köpük saçlarını karıştırdı. Bir kıvırcığını alıp oynamaya başladı.

Gezgin

Nasıl da etklenmemişti ? Hiç bir erkek bu ufak yakınlaşmaya bile dayanamazdı... Fakat Bryn hızını bir anlık frenleyebilmişti.. Frenlemek ve hızlı [O.o] bu iki kelime bir araya gelince Angela sadece baka kalmıştı.
"Gene Michael. Kız bulmuş ve hemen tanıştırıp kaçtı. Ortak salonda basıldım
anlayacağın. Ama kıza gölde konuşmamızı söyl4edim. Kızda böylede gitti."
Ahh şu Michael .. diye somurttu Angela.. Artık Bryn'ın kendi seçeceği, ve tek o seçtiği kıza bağlı kalmasını istiyordu. Çünkü sonunda onlardan daha hızlı birisi çıkabilir ve onun canını acıtabilirdi. Angela Bryn'ın üzülmesini, hayatta isteemezdi..Gerçi üzülse bile gizlerdi .. Ama Angela yine de anlardı..
"1.si gene değil, 'yine' .. Ve beni bağlamaz.. bir daha geç kalırsan.. slytherinlilerden birinin kılığına girerim ... Seni öyle bir basarım ki.. Bir daha istemiyorum"
hala karanlıktı. Angela Bryn'ın neler aptığını pek kestiremiyordu. Hatta onu zor görüyordu.. "Ahh güzel.. Nerdesiniz bay gölge ?" .bu sefer gölge olmuştu. Bryn'ı bulamadıkça çılgına dönmüştü.

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.

Bryn başını ellerinin arasına almış Angelina'nın dil dersini dinliyordu. Bir taraftan içinden kahkahalar yükseliyor diğer yandan Angelina'a karşı kendini tutmaya çalışıyordu. Çünkü Bryn yatakhaneye döndüğünde Marshall onu sorguya çekecekti. Bu yüzden Bryn Marshall'a ders verdi dese ne diyeceğini merak ediyordu. Sonra Bryn Angelina'nın etrafa bakınmasıyla kendine geldi. Kız etrafa bakınarak;

"Ahh güzel.. Nerdesiniz bay gölge ?" diye sormuştu. Bryn hemen yerine biraz daha sindi ve bir anda ayağa fırladı. Hiç ses çıkmamıştı. Hemen kızın arkasına dolandı. Angelina'nın tam arkasında büyük bir ses çıkartarak ellerini çırptı. Angelina hemen arkasını döndü. Bryn kızın kolunu kavradı ve onu gölgelere çekti. Eski yerine dönüp oturdu. Angelina bu sefer tam tepesindeydi. Bryn gülümsiyerek;

"Bayan yavaş lütfen oturun." diye soludu. Kıvırcık saçlarını eliyle karıştırdı ve tepesindeki kıza şirinlikle baktı.

Gezgin

"Bayan yavaş lütfen oturun." Gözleri bir noktaya takılı kalan Angela bu sözün duyamamıştı. Gözünün önünde sanki bir kaç olay geçmişti .. Bunlar hayaldi faat Angela bunları sanki gerçekte oluyormuş gibi izlemişti.. Hissetmişti. Sonra bu olaylar bitince hiç bir şey olmamış gibi devam etti.. İlk önce duyup ta anlam veremediği cümleyi düşündü ve sonunda ne olduğuna anlam verdi.. Bryn Angela'nın o sözlerine karşın ancak 'bayan yavaş' diyebilirdi. Birbirlerini kızdrmak için genelde yaptıkları şey buydu..
" Ben miyim yavaş, BAY TOZ YUTAN ! " .. Buluşmaya geç kalan Bryn' dı ama yavaş olan Angela olabilir miydi ?? Tabii ki de hayır .. Angela Vryn'ın tepesinde dikilmişken elini uzattı ve Bryn'ın ayağa kalkmasını belirtti. Amaç yoktu . Sadece içinden geldiğini yaptırmak istemişti. Aslında biraz uzak durmak iyi gelirdi .. Birden sevgilisini özlemişti. Marshall'ı ... Ve Angela genelde bu durumlar da yanında bir başka erkeğin olmasını pek tercih etmezdi. O zaman yanındakini Marshall olarak hayal edebiliyordu. Ve bunun sonucunda istenmeyecek olaylara neden olabilmekten korkuyordu..

Dikkat! İki Hızlı .. {Anlaşmalıdır Damlamayın}

Dikkat! İki Hızlı .. {Anlaşmalıdır Damlamayın}

Similar topics

Similar topics