AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  
Son Konular
Konu
Tarih
Yazan
Yabani Otlar
Bir Kulüp Mü Kuruluyormuş | Bir Tıkla Bakalım!
- Duyuru Panosu -
Işık Tapınağı
Model Değiştirme
Model Başvuruları
Debbie'nin Grafik Galerisi *yeni
' Cuteness s i g n a t u r e s.
La Révolte
Özel Model Başvuruları
Salı Mart 15, 2016 10:01 pm
Ptsi Şub. 22, 2016 12:43 am
C.tesi Ekim 02, 2010 11:08 am
Perş. Eyl. 30, 2010 11:07 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 10:04 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 6:40 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:37 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:25 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 6:13 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 4:35 pm












Paylaş
 

 Paris'te Bir Mola

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Anais Kleiber

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Anais Kleiber



Mücadele Tarafı : Sensin

Paris'te Bir Mola Empty
MesajKonu: Paris'te Bir Mola   Paris'te Bir Mola EmptyPaz Mayıs 02, 2010 8:01 pm

Aylardan sonbahar, yine içimde bir burukluk var. Hayatımdan bir parça kopup da gidiyormuş gibi bir his veriyor bana, o yapraklar yere düşerken. Süzülerek yere düşen yapraklarda kendimi görüyorum, sararmış ve gücünü kaybetmiş onlar da. Kırılmış, çatlamış ve buruşmuşlar yağmur altında. Yaşadıklarım da bir yağmur ve beni buruşturuyor bu bir gerçek. Peki ne olacak şimdi bana, yoksa çamurlu ayakkabı tabanları altında ezilecek miyim? Ya da yavru bir köpek beni dişleri kaşımak için mi kullanacak? Belki de toprağa karışır yok olurum...
Bunları unutmanın zamanı gelmemiş miydi, diyerek kendini toparladı, Anais. Dağılmış uzun saçlarını bir lastik ile topladı ve kaldığı pansiyondan, pansiyon sahibesine selam vererek fırladı. Tek başınaydı. Modanın kalbi Paris'te sokağın ortasında tek başına duruyordu. Ne kadar acı vericiydi. Kahkahalarla yanından geçen genç kızlara imrenerek baktı. Ne kadar da güzel bir tabloydu. Paris sokaklarında gülüşen bir grup genç kız, evet. Bunu çizmeliydi, bir gün. Vitrinlere bakarak yaklaşık bir saat boyunca kaldığı arondismanı turladı. Lakin amaçsızca sokaklarda gezmek canını sıkmaya başlamıştı ve yeni birileriyle tanışma isteği onu Charmeur Café’ye soktu. Fazlasıyla ilginç bir mekândı, girişte antika eşyalar ve fantastik objeler, tablolar vardı. Gerçekten etkileyiciydi. İri gözleriyle tabloları incelemeye başladı, Anais. Bu sırada yanında duran bayan gözüne çarptı, irkilmişti. Bu, bu Whitney Blomleigh idi. Anais’in müptelası olduğu şu ünlü ressam.


En son Anais Kleiber tarafından Ptsi Haz. 21, 2010 4:44 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/lejant-f86/anais-kleiber-t6
Whitney Blomleigh

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Whitney Blomleigh



Mücadele Tarafı : Renkler.
Patronus : Kelebek.

Paris'te Bir Mola Empty
MesajKonu: Geri: Paris'te Bir Mola   Paris'te Bir Mola EmptyPtsi Mayıs 03, 2010 6:07 pm

    Sakin, sıradan ve ışıltılı bir gündü. Eskimiş taş yığınların arasında ilerlerken fildişi elbisesinin bedenini sarışını aldırmıyordu. Dingin ve çıkışlı ruh hali ile ilerliyordu Paris sokaklarında. Hissettiği gibi sakin olan gülümsemelere karşılık hafif bir tebessüm oluşuyordu yüzünde. Karşılıksız bırakılmazdı bu tür olgular. Nereye gittiğinin farkında olmadan ilerliyor, sanki gideceği yeri bilinçaltına bırakmış gibi vitrinlerin önünden geçiyordu. Vitrinlerde salınan doğaüstü anlamsız cansız mankenlerden daha cansız hissediyordu kendini. Ama içinde garip, anlaşılmaz bir huzur barınıyordu. Tanrının bahşettiği ödül olmalıydı bu, kim bilir. Hayatı çekilir kılan sadece bu değil miydi zaten? Kaderin başkasının zihnindeki bulanık görüntülerle belirlenen derme çatma bir rüya olduğu görüşünü sabitlemekti tüm amaç. Tesadüfen katıldığı bir davette tanıştığı Bay Depardieu’ın hoş sohbetini anımsadığında yönünü değiştirerek dar sokağa saptı.

    Tesadüfün hoş çıkarı arkadaşını beklemekten ziyade dinginliğin tadını çıkarıyordu daha çok. Diğerlerinin bu saatte bu kapalı mekânlarda olmak istememelerini anlamsız bulsa da minnet duyduğu şüphesizdi. Gittikçe daha çok belirginleşen kokular toz ve kâğıt kokulu bir sahaf dükkânına çevirmişti mekânı. Kendini çıplak doğada yalnız bir gecenin esintisinde hissediyordu tablolarla bezeli bu yerde. Kaybolmalıydı bazen insan. Kendi tenhalığına çekilmeliydi. Ve fırçalar Whitney için bu yargıyı gerçek kılıyordu. O ıssız karmaşanın içerisinde gizlice yeniden çoğalıyordu boya tüplerinden. Nadasa bırakılmış toprak gibi kendi karanlığında bereketleniyordu düşünceleri. Hayatı beğenmez ve yeniden biçimlendirmek isterdi.Yeniden de biçimlendirirdi hayatı. Tuval üzerinden duvara asılırdı bu hayat. Kaybolmuşlar bu şekilde yüceltilirdi anlamsız siluetlerin anlamlı eleştirileri ile. Üstelik fazlasıyla saçma bulurdu bunu. Kendi düşlediği hayatı çizmeye başladığında uyarmıştı babası Whitney’i. ‘Hiçbir şey yaratma, yanlış anlaşır.’ Şimdi anlıyordu birkaç kelimedeki doğruluğu. Güvenmemişti bu cümleye sahip birine şimdi düşünmek bile anlamsızdı.
    Kapının aralanmasıyla çevrilen bakışları üstün körü beyazlıkta,asil duruşu yaşını gizleyen hoş giyimli bir cadıyla karşılaştı. Gözlerindeki derinlikte cabasıydı üstelik.

    ‘ Günün en berbat zamanını seçmişsiniz küçük hanım. Bu saatte burada pek kimse olmaz.’
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Anais Kleiber

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Anais Kleiber



Mücadele Tarafı : Sensin

Paris'te Bir Mola Empty
MesajKonu: Geri: Paris'te Bir Mola   Paris'te Bir Mola EmptyPtsi Mayıs 03, 2010 8:08 pm

Anais, Whitney'ye bir tabloya bakarmış gibi bakıyordu. Sanki o da bir çizimdi. Biçimli burnu, beyaz teni, yeşil gözleri. Gerçekten de etkileyiciydi. Bir şeye körü körüne bağlanmak deyimini yaşıyordu, Anais. Gözlerini ondan alamıyordu, âşık mıydı ki? Sanmıyorum. Tek yaptığı onun gibi olmak için çabalamaktı. O sessiz görünümünün altında fırtınalar koptuğunu düşünüyordu, Anais. Yoksa nasıl bu kadar etkileyici tablolar yaratabilirdi ki! Anais birden kilisede tanıştığı Bayan Elisabeth'i hatırladı. Papaz eşi olan bayan, ona bir şeyler yaratmanın günah olduğunu çünkü sadece Tanrı'nın bir şeyler yaratabileceğini söylemişti. Peki, bu doğru muydu? Whitney günah mı işliyordu?Anais bir süre düşündü ve sonra saçmalık, deyip geçti. Ardından kendine gelmek için gözlerini kırpıştırdı. Bu olağanüstü ressamın yanında olmak onun kendini kaybetmesine neden olmuştu. Üzerine baktı, lacivert çizgili kazağı ve kırmızı şortuyla Whitney'in yanında fazla basit göründüğünü düşündü. Ve montunun fermuarını basitliğini kapamak için çekti, utanmıştı. Kendini ezilmiş hissediyordu. Ve anlık da olsa Whitney'ye, onu ezilmiş hissettirdiği için kin beslemişti. Bir süre daha girişte Whitney'in içeri girmesini bekledi. Ve dayanamayıp "Siz Whitney Blomleigh olmalısınız." dedi, heyecan dolu gözlerle.


En son Anais Kleiber tarafından Ptsi Haz. 21, 2010 4:43 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 2 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/lejant-f86/anais-kleiber-t6
Whitney Blomleigh

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Whitney Blomleigh



Mücadele Tarafı : Renkler.
Patronus : Kelebek.

Paris'te Bir Mola Empty
MesajKonu: Geri: Paris'te Bir Mola   Paris'te Bir Mola EmptySalı Mayıs 04, 2010 11:27 pm

    İnsanların tuhaf düşünceleri, farklılıkları ve belirsiz anlaşılmazlığına alışmıştı. Artık tüm bunları 'tuhaf' olarak nitelendirmiyor, hoş karşılıyordu. Hayatın başka bir seçenek sunduğu da yoktu zaten. Öngördüğü bu tuhaflığı kendi çizdiği hayata katıyor, renk veriyor ve olağandan biraz uçuk şekilde sunuyordu zihinlerin önüne. İnsanlar bu hayatı farklı buluyorlardı. İçinde yer alan fırça izlerinin kendi yaşamlarından bir kesit olduğunu bilmeden üstelik. Önemsemelere, süslü cümlelere karşılık hafif tebessümünü yapıştırıyordu hemen. Yeni bir şey yaratmayı hiçbir zaman düşünememişti Whitney. Sadece kendi dünyasını sunmayı arzulamış, bu inançla hareket ettirmişti parmaklarını. Bencil davranıyordu belki ama son derece gerçekçiydi. Gerçekleri bilindik olsa da bu umursamazlık sınırına yaklaştırdığı olguların birleşimi değil miydi asıl olan? Sessizdi renkleri. Tıpkı ruhu gibi.. Ve o sadece ruhunu katık edebiliyordu hayallerine.

    Sorgulayan bakışlarını kızın üzerinden çekmeden bekledi. Kenetlenen bakışlar sadece onun değildi ve üzerine yığılan bu bakışların hissini katıldığı davetlerden biliyordu. Gün ışınlarının kol gezdirdiği sıradan saatlerinde bu tür bakışlarla sık karşılaşmamıştı. Tepkisiz ve merak uyandıran sessizliğin ardından bebek yaşlarından bu yana istemediği kadar duyduğu o iki kelimeyi işitti. Gülümsüyordu cevap verirken. Başkası olmak ister miydi? Kim bilir.

    ‘Evet, bundan şüphen olmasın. Peki, ben seni tanıyor muyum? ‘
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Anais Kleiber

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Anais Kleiber



Mücadele Tarafı : Sensin

Paris'te Bir Mola Empty
MesajKonu: Geri: Paris'te Bir Mola   Paris'te Bir Mola EmptyC.tesi Mayıs 15, 2010 11:16 pm

Etrafına hayranlıkla bakıyordu. Aslında bulunduğu mekân, dünya, fazlasıyla ilginçti. Herkes birbirinden ne kadar da farklıydı! Kalkık burunlar, çekik gözler, kalın dudaklar, uzun kirpikler… Herkesin apayrı özellikleri vardı. Peki ya onun ne özelliği vardı? Büyük ayakları, küçük kulakları, yay gibi kaşları… Hayır. Onun bir doğum lekesi vardı. Bileğinin için kısmında yaklaşık 7 cm çapında bir elma figürü. Kimileri için hoştu lakin bu leke Anais’in canını her zaman sıkmıştı.
Ah, bileğindeki de öyle, sorusuna cevap vermekten gerçekten de usanmıştı. Ancak bu lekesi ona ailesinden mirastı. Hiç tanımadığı şu anne ve babasından… Bazen anne ve baba diye bir kavramın olmamasını dilerdi; acı çekmemek için. Bazen de onların yanında olmak isterdi; kendini güvende hissetmek için. Ve bazı zamanlarda da onlardan nefret ederdi; Anais’i bırakıp gittikleri için.
Kıpkırmızı dudaklarının hareketiyle düşüncelerinin arasından su yüzüne çıkar gibi fırladı. Bayanın söyledikleri karşısında tereddütle "Hayır tanımıyorsunuz. Ben Anais. Anais Kleiber." diyerek elini uzattı, tanışalım dercesine.


En son Anais Kleiber tarafından Ptsi Haz. 21, 2010 4:45 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/lejant-f86/anais-kleiber-t6
Whitney Blomleigh

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Whitney Blomleigh



Mücadele Tarafı : Renkler.
Patronus : Kelebek.

Paris'te Bir Mola Empty
MesajKonu: Geri: Paris'te Bir Mola   Paris'te Bir Mola EmptyC.tesi Mayıs 22, 2010 10:42 pm

Gözlerinde umursamazlık rüzgarının savurduğu tanecikler vardı. Ve biraz öfke. Bunu sezebiliyordu. Birçok insanda görmüş,tanımış ve bizzat neden olarak bırakmıştı. Sessizdi çocukluğu,sessizdi. Bu yüzden fırçalara vurulduğunu söyleyenler olmuştu ama en çok fırçaların ona vurulduğu yorumunu beğenirdi. Hiç kimse daim kudretli yahut naçar olamazdı. Kimse tamamen asil ve kimse tamamen aynı değildi. Farklıydı insanlar,olabildiğince. Karşısında duran genç cadı ise gözlerindeki derinlik ile bakıyordu ona. İnsan ilk defa gördüğü birine hakettiği gibi bakmalıydı. Daha önce gördüğü birine bakar gibi değil. Her yeni insanda bilinmeyen birşeyler gizli olur,görünen ya da görünmeyen. Anais Kleiber.. Şimdi daha önce gördüklerine bakıyormuş gibi bakıyordu. Uzatılan eli hafifçe sıkıp bıraktıptan sonra bakışlarını ondan alıp çevirdiği sağ koluna kaydırdı. İşte orada. Büyük,aptal ve gereksiz bir doğum lekesi. Bu kavanoz dipli dünya,binbir gölge oyunu oynanan parıltılı ve tantanalı sahne,tesadüfler.. Tesadüflere inanacak kadar yaşlı sayılır mıydı?

' Tanışmamız iyi oldu Anais. Anais,hımm ailen güzel bir isim seçtiği için minnet duymalısın.''

İstediği tek şey ailesi hakkında bilgi almaktı. Ya da kendi ailesi hakkında,kim bilir. Uzun süre önce bırakmıştı onları. Hayır,ailesi Whitney'i bırakmıştı. İnsanlar hata yapabilirdi ama terk edemezdi. Bunu kabul edemiyordu ve etmeyi düşünmüyordu bile. İnsan hatalarını bu denli açık sergilemişse buna tanık olanlar aynı yerde barınamazdı. Kendini unutmak istese bile olanları,Anais'in gözlerinde tazelenen anıları unutamazdı.


* Beklettiğim için affına sığınıyorum.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 

Paris'te Bir Mola

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

 Similar topics

-

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Kurgular Sayfası-