Dia tüm dikkatiyle Ross'un anlattıklarını dinliyordu. Ross'ta birşeyler Dia'yı çekiyordu ama anlayamamıştı Dia. Tüm dediklerini dikkatlice dinledi. Ross sonrasında:
- Arada beni susturman lazım Dia. Yoksa böyle anlatıcaklarım bitmeden susarım. Neyseki kendimi tanıtmam çok uzun süren bir durum değil. Peki ya sen... Sen kendinden bahsetsene." dedi. Dia kendini nasıl anlatacağını bilemiyordu fakat birşeyler söylemek zorundaydı. Hafif bir ses tonuyla konuşmaya başladı:
- İşte ben biraz konuşkanımdır. Fakat bugün böyle olduğuma bakma. Ayrıca eğlenceli biri olarak bilinirim. Eğlence benim için herşeydir. Fakat böyle durgun anlarda pekde neşeli olduğum söylenemez. Ben böyleyim işte. Bir de genelde pek arkadaşım malesef yoktur. Çünkü Slytherinli olduğum için pek yaklaşmaz istemezler. Aslında hak veriyorum. Bazen bir yılan gibi olabiliyorum. AÇıkçası biraz tuhafım denilebilir dedi ve hafifçe sırıttı. Kendine eleştiri yapmak gerekliydi ama dozunu kaçırmadan. Dia bunu bazen fazla abartıyordu.
Ortalık sessizliğe bürünmüştü. Ross gerçekten iyi biriydi tanıdığı kadarıyla. Ortak noktalarıda vardı. Yani Dia'nın Hogwartstaki neredeyse ilk arkadaşı gibiydi. Onunla huzurlu vakit geçiriyordu. Sinsilik ve ukalalık yapmak içinden gelmiyordu nedense. Ona yapamıyordu. Sadece küçük ve sevimli bir kız gibi gözüküyordu.
Anasayfa 
