AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  
Son Konular
Konu
Tarih
Yazan
Yabani Otlar
Bir Kulüp Mü Kuruluyormuş | Bir Tıkla Bakalım!
- Duyuru Panosu -
Işık Tapınağı
Model Değiştirme
Model Başvuruları
Debbie'nin Grafik Galerisi *yeni
' Cuteness s i g n a t u r e s.
La Révolte
Özel Model Başvuruları
Salı Mart 15, 2016 10:01 pm
Ptsi Şub. 22, 2016 12:43 am
C.tesi Ekim 02, 2010 11:08 am
Perş. Eyl. 30, 2010 11:07 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 10:04 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 6:40 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:37 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:25 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 6:13 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 4:35 pm












Paylaş
 

 VI. Dönem Açılış Partisi

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Adelãine Lorrainé Favio

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Adelãine Lorrainé Favio



Mücadele Tarafı : *
Kan Durumu : .

VI. Dönem Açılış Partisi Empty
MesajKonu: VI. Dönem Açılış Partisi   VI. Dönem Açılış Partisi EmptyCuma Ağus. 07, 2009 12:50 pm

Kurgu: Yeni dönemin başlamasıyla beraber, Gryffindor öğrencilerinin açılış partisi yapması.
Kişiler: Tüm Gryffindor öğrenciileri. // Zaman: Akşamın ilk saatleri.


En son Adelãine Lorrainé A'mour tarafından Cuma Ağus. 07, 2009 12:52 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Adelãine Lorrainé Favio

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Adelãine Lorrainé Favio



Mücadele Tarafı : *
Kan Durumu : .

VI. Dönem Açılış Partisi Empty
MesajKonu: Geri: VI. Dönem Açılış Partisi   VI. Dönem Açılış Partisi EmptyCuma Ağus. 07, 2009 12:51 pm

"Böyle aceleyle nereye gidiyorsun bakalım?"
"Ortak salona Jason. Senle sonra görüşürüz"

Ravenclaw'lı arkadaşıyla ayrılırken zihninde yüzlerce soru vardı Adelã'nın. Karşısındaki çocuk, onu oldukça fazla etkiliyordu. Her ne kadar bunu dile getirememiş olsa da, içinde kopan fırtınaları duyamayacak kadar sağır değildi. Jason'ı her gördüğünde, o mükemmel suratına bir tabloymuş gibi bakıyordu. Beyaz suratının çevrelediği bronz saçlar ve kahve gözlerle bir mükemmellik abidesiydi bu çocuk. Zihnindeki düşünceleri silmeye çalışırken, adımlarını hızlandırmayı ihmal etmemişti. Ortak salonda epeyce işi vardı. Bu organizasyon meselesini, yüklenmek onu epeyce zorlamıştı. Ancak, böyle partileri organize edecek kadar, çılgın bir ruha sahip bir Gryffindor'la karşılaşmamıştı henüz.

Gryffindor ortak salonuna girdiğinde, içindeki tüm kötü duyguların yok olduğunu hissediyordu Adelã. Huzursuzluklarından arındığını, umutsuzluklarının kaybolduğunu anlıyordu. Burası, beş dönem önce tanıştığı bu bina artık evi olmuştu onun. Burada edindiği dostlukların, hayatı boyunca beraberinde geleceğini biliyordu. Her kötü anında, buradaki dostlarının kendine el uzatacağını, düştüğü her çukurda yardımına koşacaklarını biliyordu. Dostlarının kıymetini de biliyordu. Onları kaybetme korkusunu da, tam da bu yüzden hissediyordu. Böyle değerli insanlara sahip olmak, onları kaybetme korkusunu da beraberinde getiriyordu. Ancak, elindekilerinin kıymetini bildiği için onları kaybetme riski yoktu. En azından şimdilik...

Ortak salona ilk gelen Adelã idi. İçeride henüz kimsecikler görünmüyordu. Buranın, eskisinden oldukça farklı göründüğünü düşündü bir an. Normalde çalışma kitapları ile dolu olan masanın üstü, şimdi çeşit çeşit yiyecek ve şekerleme ile donatılmıştı. Büyücü satrançlarının kol gezdiği zemin, şimdi bomboş gözüküyordu. Şöminenin karşısındaki koltuk sayısı, normalinden fazlaydı. Duvarlarda bulunan portrelerin hemen hepsi -normalde olmayacağı kadar- doluydu bugün. Gümüş tonlarının eşlik ettiği oda, tam anlamıyla panayır yerine dönmüştü. Dizaynından memnun olduğunu belirten bir gülümseme yerleştirmişti suratına Adelã. Ne de olsa, burasını bu hâle getirmek için oldukça uzun süreli bir çalışma yapmıştı. Ancak şu an suratında bulunan gülümseme, bir savaş kazanan komutanın, muzaffer gülümsemesinden pek farklı sayılmazdı. Gelecek olan arkadaşlarını beklerken, ortamda eksiklik olup olmadığını kontrol ediyordu.


"Yiyecekler, içecekler ve şekerlemeler... Koltuk düzeni de hazır olduğuna göre tamamdır."

Bir eksikliğin olmadığını görünce, yüzündeki gülümseme daha fazla yayılmıştı Adelã'nın. Arkadaşlarını beklerken, şöminenin hemen karşısındaki bir koltuğa oturup, başarısının tadını çıkartmakla zaman öldürüyordu. Bugün oldukça zevkli geçecekti. Yorgun bir biçimde derslerden dönen arkadaşlarına, bu parti büyük bir moral kaynağı olacaktı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Sabrina Samenta Sesom

GezginGezgin
Sabrina Samenta Sesom



Mücadele Tarafı : Tabikide AydınLık^^
Rp Sevgilisi : AranıyoR!!!
Kan Durumu : SafkaN
Patronus : ...

VI. Dönem Açılış Partisi Empty
MesajKonu: Geri: VI. Dönem Açılış Partisi   VI. Dönem Açılış Partisi EmptyCuma Ağus. 07, 2009 6:00 pm

Sabrina yatakhanesinde ders çalışıyordu. Ortak Salona gitmedi çünkü çok kalabalıktı. Biraz sakinliğe ve huzura ihtiyacı vardı. Zaten Gryffindor'dan da o kadar çok arkadaşı yoktu. Sadece bir kaç tane: Adelaine, belki Laurenn, belki Tristan ve belki Aaron'du. En kesin olan ise Adelaine'di. Biliyordu ki Adelaine Sabrina'yı seviyordu. Çünkü ona sıcak davranıyordu. Sabrina dersine çalışmaya devam ederken aklına bir kaç büyü yapmak geldi. Kitapalrını bir tarafa attı ve büyülü sözcükleri söylemeye başladı. Önce susturma büyüsü yapmayı düşündü. Çünkü Tılsım dersinde onu öğrenmişlerdi. Sabrina etrafına bir bakındı ama hayvan namına veya ses çıkartan bir şey göremedi. Sonra çağırma büyüsü yaparak hayvan çağırmak geldi aklına:

"Accio Kurbağa" diye bağırdı.
Biraz bekledi sonra kurbağa camına yapıştı. Sabrina bir kahkaha attı ve kurbağayı içeri aldı. Kurbağa vraklayıp duruyordu. Sabrina hemen önce kurbağa kaçmasın diye kurbağaya bacak-kilitleme büyüsü yaptı.
"Locomotor Mor", dedi.
Kurbağanın bacakları kilitlendi ve Sabrina onu rahatça masaya bıraktı. Sonra iyice vraklamaya başlayan kurbağadan bıkan Sabrina hemen büyülü sözleri söyledi
"Silencio"diye bağırdı.
Bu sefer tek seferde yapmıştı. Derste bunu pek de becerememişti. Ama şimdi bir söyleyişte yapmıştı. Profesör sanki yanındaymış gibi.
"Aferin Sabrina.İyi iş becerdin," diyordu.
Sabrina çok gururlandı. Sonra aklına birden bu gün parti olacağı geldi. Saçını başını toparladı. Kitaplarını ortadan kaldırdı. Neredeyse kurbağayı orada öylece bırakacaktı. Aklına geldi ve kurbağaya tekrar büyü yapıp vraklamadan hemen saldı. Artık ne yaparsa yapsın umrunda değildi kurbağa. Ortak Salona doğru yol aldı. Adelaine'ı gördü. Zaten şu anda sadece o vardı. Yanına doğru yürüdü.Adelaine çok yorgun gözüküyordu. Bu arada eline kurabiye alarak Adelaine doğru yürüdü.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Tristan der Ivanëxt

VII. SınıfVII. Sınıf
Tristan der Ivanëxt



Mücadele Tarafı : SD.
Rp Sevgilisi : Olivia
Kan Durumu : Melez.
Patronus : Dağ Aslanı

VI. Dönem Açılış Partisi Empty
MesajKonu: Geri: VI. Dönem Açılış Partisi   VI. Dönem Açılış Partisi EmptyC.tesi Ağus. 08, 2009 11:58 pm


Evet, arkadaşlar bugün ilk çağlardaki büyücüleri ve yaşam şekillerini öğrendiniz. Sizden istediğim bu kişilerin en önemli buluşları neler olduğu… Biliyorum çok sıkıldınız ve ödevin olması sizi çileden çıkarttı. Bugünkü ders için bu ödev iki ders sonrasında getireceksiniz, şimdi sınıftan çıkabilirsiniz.

Uyuştuğu bedenini siyah sırasından kıpırdattı ve yerinden yavaşça kalktı. Derse geldiğinden beri tek bir kasını bile hareket ettirmemişti. Uyuşan kasları onu rahatsız etse de pek şikayetçi olmuyordu. Çünkü Sihir Tarihi dersi bitmişti. Gözlerini birkaç kez kapatıp açtıktan sonra sırasının üzerinde duran kitabı çantasına koydu ve çıkışa doğru ilerledi.

Günün son dersi de bitmişti. Sihir tarihinden çıkan Tristan, beynini rahatlatmak için göl kenarına gitmeye karar verdi. Derste; ilk çağlara kadar gitmişler ve ilk büyü yapanları öğrenmişti. Ders sadece anlatmayla geçmişti ve bu çok sıkıcı olmuştu. Uygulamalı dersler her zaman çok eğlenceli ve zevkli oluyordu. Adımlarını biraz hızlandırarak göle yaklaştı. Göldeki suların kıyıya vuruş sesleri çok hoş ve sakinleştirici bir ilaç gibiydi. Tristan büyük ağacın beş metre ilersindeki pürüzsüz ve parlak olan taşın üstüne oturdu. Gözlerini ufuk çizgisine, kulaklarını da suyun sesine bıraktı. Zihninin içindeki bütün bilgiler çekmecelerine gidiyordu. Onları hatırlamak için sadece çekmeceyi çekmesi yeterliydi. Bu özellik onun en büyük yardımcısıydı. Hava, Sonbahar’ın en güzel günlerinden biriydi. Hafif esinti ağaçların dallarında duran yaprakları yerlerinden kaldırarak yere süzülmesini sağlıyordu. Rahatlamış olan Tristan, oturuş vaziyetini değiştirerek düşünmeye başladı. Bugün ortak salonda bir parti olacağını hatırladı ve anında yerinden kalktı. Göle yürüyerek berrak suda yüzüne baktı; özellikle de gözlerine… Gözleri normalden daha koyu olmuştu. Bu gece için fazla koyuydu. Bu yüzden hemen avlanmalıydı. Herhangi bir olaya karşı tedbirini almalıydı. Etrafına bakındı ve öğrencilerin olmadığı anlayınca, yerinden ok gibi fırladı ve yasak ormana yöneldi. Ormanda çok oyalanamazdı; çünkü daha parti için bir hazırlık yapmamıştı. Üstünü ve yüzünü hiçbir şekilde kirletemezdi.

Ormanda yakaladığı kokuyu takip ederek bir kurt sürüsüne ulaştı. Kanlarının tadı daha güzeldi; ot obur canlılarına göre. Vakit kaybetmeden arkalarına geçti ve vücudunu yere yaklaştırdı, elini yere koyarak gözlerini sürüye odakladı. Yerinden sessiz bir şekilde atlayarak kurtların üstünde belirdiği anda ılık kanlarını boğazından midesine akıttı.

Avlanma işlemi sorunsuzca halledilmişti. Şimdi partiye rahatlıkla gidebilirdi. Hızla koşmaya başladı. Göle geldiğinde bir öğrencinin ağaca yaslanmış bir şekilde gördü ve anında yavaşladı. Hava tamamen kararmıştı. Bugün gökyüzünde dolunay vardı. Ay’ın bütün ışığı gölün sularında yansıyordu. Bu güzelliği yarıda keserek insan şeklinde koşmaya başladı.

Okula girdiğinde ilk olarak tuvalete yöneldi. Ellerini ve yüzünü yıkadıktan sonra aynada kendine baktı. Gözler eskisinden daha açıktı ve bu iyi bir şeydi. Ama saçları için bundan söz edilemezdi. Elleriyle saçlarını ıslattı ve darmadağın olmuş saçını düzeltmeye başladı. Uzun oldukları için; ön tarafı yana doğru, sağ ve sol tarafları ise öne doğru bir şekil verdi. Yanlardaki saçları kulaklarının bir kısmını örtüyordu. Saç kısmı hazırdı ama kıyafet hazır değildi. Tuvaletten çıkarak ortak salona yöneldi.

Merdivenlerin basamaklarını çıkıp portenin önünde durarak şifreyi söyledi ve içeriye girdi. İçeriden müzik ve insan sesi geleceğini hayal ediyordu. Ama yanılmıştı. Ortak solanda sadece iki kişi vardı; Adelãine ve Sabrina… Neler oluyordu? Yoksa parti iptal mi olmuştu. Olduğu yerde kaldı ve salona bir göz attı. Gözleri sağ tarafta duran masaların üzerindeki yiyecek ve içeceklere ilişti. Tavanda ise sihirle tutturulmuş süsler duruyordu. Tüm bu hazırlıklar burada parti olacağını gösteriyordu. Demek ki daha parti başlamamıştı.


Selam Adelãine, selam Sabrina… Henüz kimse gelmedi mi?
Selam Tristan, henüz kimse gelmedi
Selam Tristan, evet kimse gelmedi.
Peki, tamam öyleyse, ben bir yatakhaneye gidip geliyorum hemen.
Tamam.

Koşarak merdivenin basamaklarını çıktı. Yatakhanenin kapısını iterek içeriye girdi. Çantasını ve cübbesini yatağa fırlatarak eşya çantasına yöneldi. İçinden; koyu mavi bir pantolon ve üzeri için koyu renkli sweatshirt çıkarttı. Vakit kaybetmeden üzerini değiştirdi ve kollarını biraz sıyırarak yatakhaneden ayrıldı.

Neden henüz kimse gelmedi? Adelãine, millete partinin saatini kaç olarak söylemiştin?

Adelãine’nın cevabını beklerken masanın yanına gitti ve kurabiyelerden bir tane aldı. İçecek olarak henüz bir şey içmek istemiyordu. Midesinin yemeklere alışması için biraz atıştırması gerekliydi. Asasını cebinden çıkarttı ve müzik için gerekli aletleri hareketlendirdi ve ortamda hafif, kulağa hoş gelen bir müzik çalmaya başladı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Aaron Marcus Darwyn

GezginGezgin
Aaron Marcus Darwyn



Mücadele Tarafı : Zümrüdüanka Yoldaşlığı
Rp Sevgilisi : .......
Kan Durumu : safkan
Patronus : Anka kuşu

VI. Dönem Açılış Partisi Empty
MesajKonu: Geri: VI. Dönem Açılış Partisi   VI. Dönem Açılış Partisi EmptyPaz Ağus. 09, 2009 6:00 pm



“Marcus Acromantula mı olmak istiyorsun?Veya ben mi yanlış duydum.”
“Yok profesör doğru duydunuz o biçim değiştirme hareketini sizden öğrenmek istiyorum.”
“Eminsin değil mi ve evet diyene kadar bırakmayacaksın anlaşılan”
“Evet”
“Tamam o zaman Pazartesi saat 8’de odamda ol”

Derslerin bitmesinin ardından bir günün daha sonuna yavaş yavaş gelinirken Marcus yorgun bir şekilde aklına yatan biçim değiştirme fikrini uygulamaya geçirmek için harekete geçmiş ve zor olsa da sonunda biçim değiştirme profesöründen bir söz koparabilmişti. Bunun mutluluğuyla girdiği derslerden yorgun olan vücudu biraz düzelirken Marcus yüzüne hafif bir tebessüm yerleştirerek ortak salona doğru yürümeye başlamıştı. Her zamanki çevik adımlarından esir olmayan Marcus bugün kendini hiç zorlamadan yavaş yavaş gitmeye karar vermiş ve kalan son güç parçalarını dağ gibi yığılmış v ödevlerine saklamıştı. Ev ödevlerinin çokluğu yüzünden beyninde oluşan tatsız düşünceler zihninin ortasında yüzmeye başlarken Marcus’un yüzünde başardığı bir işten dolayı aydınlanan gülümseme yavaş yavaş sönmeye başlamıştı. Bu fikirlerle betynindeki karmaşaya engel olamayan Marcus kendinden hızla yürümeye başlamıştı. İnsanın her zaman hızla yürümesinden dolayı kazandığı bir alışkanlık olduğundan Marcus eski çevik adımlarına döndü ve bunun sonucunda en son hatırladığı 3. kattan tam kulelere kadar hiç yorulmadan gelebilmişti. Kapıyı yavaşça aralayarak girdiği ortak salona erken geldiğinden dolayı boş olduğuna şaşırmayan Marcus hemen üst kata çıkarak yatağına uzandı. Kravatını ani bir hareketle de çıkaran Marcus göz kapaklarının fazla ağır olduğunu hissetmeye başlamıştı. Gözleri göz kapağını artık taşıyacak durumda olmadığından önünde uzayan şekiller gereğinden fazla büyürken önünde duran şekiller artık net değil bulanık olmaya başlamıştı. Marcus’ta artık dayanacak durumda olmadığını bildiği için kalan son güç kırıntısıyla yorganı üstüne çekti bedeni artık iyice uyuşmuştu ve buna iyi gelebilecek tek bir şey vardı;Uyumak

Göz kapaklarının ve vücudunun eski haline dönmesinin ardından kendini iki saat içerisinde yenileyen bedeni ile eski haline dönen Marcus,artık eski gücünü topladığını bildiği için hemen kalkmış ve ev ödevlerini yetiştirmek için şimdi yapmaya başlaması halinde bitirebileceği kıanısına varmıştı. Bunun için adımlarını ve hareketlerini hızlandıran Marcus yatağından kalkar kalkmaz yüzünü yıkamış ve çantasına doğru ilerleyerek onu eline almıştı. Kriptografi konusunda hiçbir şey okumadığında dolayı zihninde beliren şaşkınlık tablosu onun ilk başta hangi derse çalışacağına karar verirken bir anda ortak salondan sesler geldiğini duymuş ve kitabı yatağının üzerine bırakarak asasını savaşmaya hazır halde çekmişti. Aslında aşağıda olan partiden habersiz olan Marcus aşağı hızla inmiş ve gördüğü manzara karşısında şoka uğramıştı. Parti için güzel bir ortam hazırlanmış ve ortak salonda bulunan eşyalar partiye göre dizayn edilmişti. Bu manzara karşısında ruhunda bulunan tüm kötü düşüncelerin yok olduğunu hisseden Marcus bu partiye katılmak için belki ödevlerini yapmaktan bile vazgeçecekti. Bu düşünceler beyninde değişik bir virüs gibi ürerken Marcus kafasında canlandırdığı iki düşünceyi karşılaştırmaya başladı.Ev ödevlerini yaparak profesörlerin gözüne girer belki de binasına puan kazandırabilirdi. Partide ise sadece arkadaşlarıyla hoşça vakitler geçirip eğlenebilirdi. İlk başta ev ödevlerini yapma fikri daha çok şey kazandırıyor gibi gelse de Marcus için arkadaşlarıyla vakit geçirmek paha biçilemezdi. Bu yüzden partide kalma fikrinin beynine ele geçirmesine izin verirken Marcus beyninde artık bir savaş olmasın diye adımlarını hızlandırarak ortak salona geldi. Tristan Adela ve Sabrinanın bulunduğu ortak salonda başka kimsenin olmaması umrunda bile olmayan Marcus, arkadaşlarına selam verdikten sonra bir koltuğa çöktü. Ve arkadaşlarının hayretle ışıldayan yüzüne bakarak gülümsedi ve sonra ciddi bir ses tonu ile devam etti.

“Hadi artık parti başlasın,sonradan gelenler de bize katılır.”

Konuşmasının bitimi ardından asasını kaldırarak hızla oynattı. Havada uçan kaymakbirası eline aldığı bardağa zarif bir şekilde dolarak görevini tamamladı. Ve şişenin yerine gitmesinin ardından bardağı yavaşça dudaklarına götürerek kaymakbirasından bir yudum aldı partinin başlaması için önünde tek bir şey vardı bu da arkadaşlarının partiye şimdi başlama fikrini onaylamalarıydı.

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://sihirdunyasi.roleplaylife.net/karakter-karty-f86/aaron-ma
Adelãine Lorrainé Favio

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Adelãine Lorrainé Favio



Mücadele Tarafı : *
Kan Durumu : .

VI. Dönem Açılış Partisi Empty
MesajKonu: Geri: VI. Dönem Açılış Partisi   VI. Dönem Açılış Partisi EmptySalı Ağus. 11, 2009 8:21 pm

Ortak salonda oluşan yavaş hareketlilikle beraber, zihnindeki düşüncelerden de ayrılmaya başlamıştı Adelã. Bu parti için epey emek harcamıştı ve kafasındaki tüm o saçma düşüncelerin ve komplo teorilerinin bugün kendisini üzmesine izin vermeyecekti. Bu parti eğlenmek için yapılmıştı ve her ne olursa olsun Adelã'da eğlenecekti. Nasıl bir pislik içinde yuvarlandığını umursamayacak, hayatındaki tüm tuzakları rafa kaldırıp sadece partiyi düşünecekti. Mutlu olmaya herkes gibi onunda hakkı vardı. Uzun süredir ertelediği bu hakkını, bugün içinde bulunduğu ve bizzat organizatörlüğünü yaptığı bu partide kullanacaktı. Artık sahte sırıtışların yerine, içten gelen gücükler koyacaktı. Böylece tüm kötülüklerden ırak kalabilecekti. Henüz bir müzik başlatmak yahut ortamı renklendirmek istemiyordu. Herkes gelince asıl curcuna başlayacaktı

İlk gelen Sabrina olmuştu. İkinci sınıf öğrencisi bu kızı ne kadar sevdiğini düşündü bir an Adelã. Yanına oturan bu cadıyı her daim koruma ihtiyacı duyuyordu. Sınıf başkanı olarak bunu görev edinmiş olsa da, Sabrina'yı ayrı bir sistemle koruyordu. Onun aileden biri olduğunu erkenden fark etmiş ve elinden geldiğince yardımcı olmaya çalışmıştı. Eline aldığı şekerlemelerden birini daha ağzına götürürken şöminenin üstündeki portrenin kendisine oldukça dikkatli bir biçimde baktığını görmüştü. Dikkatli olan bu bakışlar bir süre sonra Adelã'yı rahatsız eden bir hâl almıştı. Az önce rahat ve mutlu olmayı aklından geçiriyorken bu kadar çok kasılmak pek işine gelmiyordu. Boğazını oldukça sesli bir biçimde temizledikten sonra, portreye sırtını döndü ve Sabrina'ya vermeyi unuttuğu selamını verdi.


"Merhaba tatlım, nasılsın bakalım?"

Daha sorusuna yanıt alamadan ortak salonun giriş kapısının açıldığını duydu Adelã. İçeri giren kişinin Tris olduğunu görünce -az önce aklına getirdiği- o içten gülümseme oluşmuştu dudaklarında. Hiç bir sıkılma belirtisi göstermeden, oldukça içten, oldukça samimi bir gülümseyişti bu. Tris'in meraklı bakışlarını fark edince, karşısındaki büyücünün neler düşündüğü anlamakta pek zorluk çekmede Adelã. Muhtemelen neden hareketliliğin başlamadığını merak ediyordu. Bugünün sürprizlerinden kimsenin haberi yoktu. En azından şimdilik...

"Selam Adelãine, selam Sabrina… Henüz kimse gelmedi mi?"
"Selam Tristan, henüz kimse gelmedi"
"Selam Tristan, evet kimse gelmedi."
"Peki, tamam öyleyse, ben bir yatakhaneye gidip geliyorum hemen."
"Tamam."

Arkadaşının gidip-gelme süreci boyunca Adelã'nın tek yaptığı şekerlemelerinden birkaç tane daha almaktı. Uğultulu kalabalık içeri geldiğinde her şey başlayacaktı. Görkemli ve adına yakışır bir açılış partisi olacaktı bu. Gelenleri bekleyip beklemek konusunda tereddüt yaşasa da, diğerlerinden yüksek sesle gelecek bir öneri olmadan fikrini açmayacaktı. Ne de olsa organizatör olarak buna hakkı yoktu. Tris gelince onun dudaklarından çıkan soru cümlesini oldukça hızlı bir biçimde yanıtlamıştı Adelã.

"Normal şartlarda başlamamıza yarım saat var. "

Cevabının hemen ardından oluşan müzik içindeki cıvıltının ve coşkunun artmasına neden olmuştu. Belki de erken başlamak eğlenceli olurdu. Hem böylece yapılacak çılgınlıkların zevki daha da artardı. Ayağa kalkıp büyük masaya ilerlerken Aaron'un içeri girdiğini fark etti Adela. Asıl kadro şimdi tamamlanmıştı. Diğerleri de zamanla onlara katılmaya başlardı. Tam düşüncelerini cümlelere dökecekken, Aaron'un sesi kulaklarına varmıştı. Zihnimi okusa ancak bu kadar olurdu Suratında tekrar beliren gülümsemenin ardından ilk yanıt veren kişi Adelã olmuştu.

"Bence de başlasak iyi olacak.."

Cümlesinin ardından kullandığı asa az önceki müzik sesini arttırmıştı. Masanın üzerinde oluşan hareketlilik ortaya oldukça fazla çeşit katmıştı ve bir de kaçak olan gelen ateşviskisi vardı. Bu içeceği ortak salona getirmek epeyce zorlu olmuştu. Bu denli riskli davranması büyük hata olsa da, partinin partiye benzemesi için bu gerekliydi. İlk tadanlardan biri olmak için bardağına yavaşça içeceği doldurdu Adelã. Ardından arkadaşlarının meraklı bakışlarına aldırmadan bir yudum aldı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Albert Benjamin Caldwell

VII. SınıfVII. Sınıf
Albert Benjamin Caldwell



Mücadele Tarafı : Zıpırlık.
Kan Durumu : Muggle doğumlu.

VI. Dönem Açılış Partisi Empty
MesajKonu: Geri: VI. Dönem Açılış Partisi   VI. Dönem Açılış Partisi EmptyCuma Ağus. 14, 2009 12:14 pm

Günün son dersi olan Sihir Tarihi’nin sonra ermesi ile Albert, sırasından yavaşça doğruldu. Akşam ortak salonda bir parti düzenleneceğini biliyordu. Partiye katılmak konusunda pek istekli olmasa da Tristan ve Charles’ın baskılarına direnemeyip, katılacağına dair söz vermişti. Sınıftan çıkarken Tristan’ı gördü, o da Albert’a baktı ama yanına gelmeden sınıfı terk etti. Albert, onun avlanmaya gittiğinden neredeyse emin olduğu için soru sormadı, sınıftan çıkarak Hogwarts’ın hareketli merdivenleriyle büyük bir savaşa başladı.

Ortak salona ulaşmak zor olmamıştı. Merdivenlerden, her zamankinin aksine rahatlıkla kurtulmuştu. Yedinci kata kadar ulaştığında portreye parolayı söyledi ve kendini, Gryffindor’un cesur öğrencilerin sıcak yuvasında buldu. İçerisi bu kez çok daha farklı bir görüntüye sahipti. Ödevlerini yaptıkları masanın üstü yiyecek ve içecekler ile dolmuştu. Koltuk sayıları çok daha fazlaydı, ayakta duracak alan epey azalmıştı. Tam bir parti havasına sahipti mekân.

Albert’ın gözleri, çevrede gezindi. Charles, şöminenin karşısındaki koltuğa yayılmıştı. Tristan, henüz ortalıkta yokmuş gibi gözüküyordu. Albert’da, Charles’ın yanına gitti ve omzuna hafifçe vurarak, yanına oturdu. “N’aber, pislik?” Yüzüne kondurduğu gülümseme ile kardeşine baktı. Evet, onunla iyi anlaşıyordu. Charles ondan bir yaş büyüktü, ama bir sene sınıfta kaldığı için şu an ikisi de beşinci sınıfı okuyordu. Birden, hemen arkasında tanıdık bir ses işitti. Dönüp baktı, Tristan orada duruyordu. Ona hemen yanındaki boşluğu işaret etti. Tristan geldi ve oraya oturdu.

“Duyduğuma göre bir kurtla güreş yapmışsın, dostum. Herhalde sana ağzının payını vermiştir, ha?” Alaycı bir ses tonu ve yüzünün tamamına yayılan gülümseme ile Tristan’a hitap etti. Onun bu vampir yanıyla dalga geçmeyi çok seviyordu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 

VI. Dönem Açılış Partisi

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

 Similar topics

-

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Kurgular Sayfası-