AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  
Son Konular
Konu
Tarih
Yazan
Yabani Otlar
Bir Kulüp Mü Kuruluyormuş | Bir Tıkla Bakalım!
- Duyuru Panosu -
Işık Tapınağı
Model Değiştirme
Model Başvuruları
Debbie'nin Grafik Galerisi *yeni
' Cuteness s i g n a t u r e s.
La Révolte
Özel Model Başvuruları
Salı Mart 15, 2016 10:01 pm
Ptsi Şub. 22, 2016 12:43 am
C.tesi Ekim 02, 2010 11:08 am
Perş. Eyl. 30, 2010 11:07 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 10:04 pm
Perş. Eyl. 30, 2010 6:40 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:37 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 8:25 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 6:13 pm
Çarş. Eyl. 29, 2010 4:35 pm












Paylaş
 

 Yasak İlişki

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Misafir

Misafir




Yasak İlişki Empty
MesajKonu: Yasak İlişki   Yasak İlişki EmptyCuma Haz. 12, 2009 1:44 pm

Kişiler: Marcus Leonard Clayton, Marjoline Clodiën.
Zaman: Akşam 19.00
Olay: Marcus ve Marjoline’in buluşması.




Müdür, yaşamının sıradan bir tablosunu çiziyordu. Neredeyse tüm gününü geçirdiği odası, genç adama ev sahipliği yapıyordu. Sessizliği, hareketliliğe tercih eder olmuştu. Boş kaldığı fazla saatler içerisinde, bu sessizlikten faydalanıyor, düşünüyordu. Adam, yine aynı şeyi yapmaktaydı. Günlerdir aklından çıkmayan konu, beynini işgal etmeyi başarmıştı. James, onun ortalıktan yok oluşu, halkın tedirginliği, kötü günlerin yaklaşıyor olması… Marcus, iyi tarafın lideri olarak tüm bunları düşünmek zorundaydı ve düşünüyordu. Hemde fazlasıyla, ondan beklenildiğinden çok daha fazlasıyla. Ama son günlerde kafasını oldukça meşgul eden başka bir konu daha vardı: Marjoline.

Evet, bu kız kafasını son derece meşgul ediyordu. Günün hemen hemen her dakikasında onun siluetini görür gibi oluyordu. Fakat onun bir Hogwarts öğrencisi, en önemlisi kendi öğrencisi olduğunu hatırladığında siluet kayboluyordu, yerini umutsuzlukla dolu bulutlara bırakıyordu. Kızdan etkilendiğini biliyordu, ama bu gerçeği kabullenmemekte ısrarcıydı. Beyninin bir tarafı kalbinden ne geçiyorsa onu yap, dilediğin gibi yaşa diyordu. Diğer bir tarafı ise sorumluluklarının farkına var, ondan uzaklaş diye fısıldıyordu adamın kulağına. Çıkmaz sokağa girmişti, kararsızlık, yine tüm ruhunu kaplamıştı.

Zaman yaklaşıyordu. Bugün onunla buluşacak, böyle bir şeyi yapamayacağını söyleyecekti. Daha doğrusu, söylemeye çalışacaktı. Bunu başarabilecek miydi acaba? Gerçekten, bu garip duygularını gizlemeyi başarabilecek miydi? Emin değildi. Cevabını öğrenmek için koltuğundan kalktı ve odasını terk etti. İlerlediği yol boyunca karşılaştığı öğrencilerin saygı dolu bakışlarını önemsemedi. İlgilendiği sadece bir öğrenci vardı, onu bekleyecekti, onu arayacaktı. Sonunda, fazla dikkat çekmeden Yasak Koridor’a girdi. Birkaç adım attı, uzun koridor boyunca ayakkabılarının çıkardığı ses yankılandı. Ve durdu. Şimdi, bekliyordu. Koridorun kapısı az sonra açılacaktı ve güzel siluet ile baş başa kalacaktı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Gretchen Stuart

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Gretchen Stuart



Mücadele Tarafı : Nasyonal Sosyalizm
Rp Sevgilisi : Ülkesi ve Sibel.

Yasak İlişki Empty
MesajKonu: Geri: Yasak İlişki   Yasak İlişki EmptyCuma Haz. 12, 2009 2:55 pm

Paranoyaklık. İşte bunun sorunu buydu Marjoline'nin. Düşünce kısıtlılığı, aklında yarattığı kendince olaylar ile genişliyordu belki de. Loş odada, kendince gördüğü görüntülerden hoşnut değildi. Geçmişten sayfalar geliyordu gözünün önüne. Geçmişte yaşadığı büyük katliamın izlerini taşıyordu zihninin bir köşesinde yahutta hastalığının bir parçasında. Olayları anımsamak kolay, unutmak imkansızdı. Gözünün önüne geldiği anda felaketler canlanıyordu yeniden. Çok daha acıtıcı oluyordu ve dengesinin bozuyordu Marjoline'nin.

Basamakları birer birer tırmanıyordu. Marcus ile bulaşacaklardı. Zihninde yarattığı görüntüler bir parça olsun silikleşmişti. Dengesi yerine gelmiş de denilebilirdi. En azından merdivenleri çıkabiliyordu. İkinci kata geldiğinde duraksadı. Buraya ne için geldiğini, Marcus ile ne konuşacaklarını anımsamaya çalışıyordu. Bir profesör ile öğrencinin ne konuşabileceği ayrı bir konuydu ancak ders ile ilgili olmamalıydı. Hele ki, ismi gibi yasak olan bu kordidorda. Koridorun kapısını açmadan önce elini kapıya doğru uzatıp geri çekme gereği duydu. Yeterince kendinde miydi emin değildi. Son kez derin bir soluk aldıktan sonra, karanlık koridordan içeriye girdi tek bir adımla. Karşısında tüm çekiciliğiyle duran profesörü Marcus'a ne demesi gerektiğini dahi bilmiyordu. Bir selam vermenin gerekli olduğunu düşünerek " Ihm, merhaba." dedi utanganç bir tavırla. Hareketlerini kontrol etmeye çalışıyordu aynı zamanda.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir

Misafir




Yasak İlişki Empty
MesajKonu: Geri: Yasak İlişki   Yasak İlişki EmptyCuma Haz. 12, 2009 3:44 pm

Az sonra gerçekleşecek görüşmeyi yapmaktan çok, biraz uyumayı tercih edebilirdi. Gözlerinden uyku aktığının, yorgun düştüğünün farkındaydı. Bu sebeple bedenini ayakta tutabilmek için sırtını koridorun soğuk duvarına yasladı. Beklemeye devam ediyordu. Beklemek ve bekletilmekten hoşlanmazdı. Her işi plânladığına uygun gerçekleştirmeyi, dakikası dakikasında bitirmeyi tercih ederdi. Bekletildiği zaman sinirlenebilirdi. Bu yüzden olsa gerek, belki de kendine duyduğu öfke su yüzüne çıkmaya başlıyordu. Böylesine anlamsız duygulara sahip olduğu için kendine kızıyordu genç adam, suçlu olarak kendini seçmişti.

Koridorun kapısı açıldı. Ortamın karanlık olması dolayısıyla içeriye giren silueti belli belirsiz görebiliyordu. Her kimse, yanına doğru geliyordu. Ve oydu işte. Beklediği kişi. Tam karşısında duruyordu. Ne diyecekti şimdi? Ondan çıkan ses tonundan bile etkilenebilirken, nasıl ondan hoşlanmadığı gibi bir yalan uyduracaktı? Yalan söylemeye alıştım, diyordu adam. Bu alışkanlığını devam ettirmeliydi belki de. Son kez, son bir kez yalan söylemeyi becerebilmeliydi. Bundan önce söylediklerinde olduğu gibi…

“Merhaba, Clodiën.” Kendince hâlâ bir profesör, hatta okul müdürü olduğunu hatırlatmaya çalışıyordu. Resmi bir konuşma yapmaya çalışsa da ses tonu onu ele veriyordu. Son derece garip çıkan sesi bir mesaj veriyor bile olabilirdi. Belki de genç kıza bu ciddi duruşu değiştir tarzında bir anlam veriyordu. Bunun doğru olup, olmadığı az sonra belli olacaktı. O esnada bir duygu patlaması yaşayan Marcus, daha ne söylediğini anlayamadan dudaklarından kelimeler dökülmeye başlamıştı. “Senden hoşlandığımı biliyorsun, değil mi?” Görüşüne göre bir kez daha yalan söylemeyi beceremiyordu. Karşısındaki güzellikten etkilenme ihtimali yüksekti. Evet, son derece yüksek...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Gretchen Stuart

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Gretchen Stuart



Mücadele Tarafı : Nasyonal Sosyalizm
Rp Sevgilisi : Ülkesi ve Sibel.

Yasak İlişki Empty
MesajKonu: Geri: Yasak İlişki   Yasak İlişki EmptyC.tesi Haz. 13, 2009 8:16 pm

Marcus'un karşısında huzursuzca kıpırdanıyor, gözlerine bakmamaya çalışıyordu. Eğer bakarsa neler olacağını tahmin edebiliyordu Marjoline. Nefesi kesilirdi, gözlerini onunkilerden ayıramazdı. Eh, bu da eleverirdi bütün duygularını. Bütün ciddiyeti ve asaletiyle dik bir şekilde duruyor, aynı zamanda adamın yakasındaki beyazlığa odaklanmaya çalışıyordu. Güçlü kaslı adamın hiçbir fiziksel niteliğine değil bakmak, göz gezdirmek dahi istemiyordu. Gözlerini yakasından ayakkabılarına çekmek bile büyük eziyetti Marjoline için. Konuşmak için aralanan dudakları sezdi ve ardından etkileyici bir ses duydu.Merhaba, Clodiën. Marcus, kendince profesör ve müdür havası vermeye çalışıyordu. Ama ses tonu Marjoline'i nedensiz bir şekilde arzuladığını simgeliyordu. Adamın gözlerine bakmak zorundaydı Marjoline. Ancak daha o, kusursuz dudakları aşıp gözlere gelemeden bir daha duygu o etkileyici sesi. Senden hoşlandığımı biliyorsun, değil mi? Olamazdı, bu da neyin nesiydi şimdi? Marcus, duygularını ifade ediyordu. Tanrı aşkınaydı, ikisi de birbirlerine güçlü duygular mı besliyorlardı? Marjoline, belki de hayatında karşılaştığı en büyük güçlüğü, onun gözlerine bakma ve boynuna sarılıp onu tutkuyla öpme dürtüsünü bir kenara atıp, başını eğerek hafifçe kafa salladı. Ne yapacağını bilemiyordu, Marcus'un ne yapacağını kesitremiyordu. İçinden gelen bir duygu seli, yükü fazla geldiğinden bir kaç heceyi atmak istedi kızın ağzından. “Ben de” dedi Marjoline.
İçinde kalan şeyleri söylemek zordu. Karşısında duran Okul Müdürü'nün ta kendisiyken, ve şuan bir tuzakla karşılaşma oranı yüksekken bunları nasıl söylediğini bileniyordu. Diline bir kelepçe mi vurmalıydı bundan sonra? Yanakları kızarıyordu işte. Utanıyordu, utangaçlığı ile tanınan Marjoline. Nereydeyse gözünden akacak bir yaşa engel olmak zorundaydı. Daha fazla küçük düşmemeliydi. Az önceki sözlerini de düzeltmeliydi. Ama etkileniyordu, bu lanet olası bir gerçekti. Fiziği öyle büyüleyici. Ona baktıkça bakmak istiyordu. Gerçekler ortada olmalıydı. Saklanmamlıydı.

Yüzünün kızardığını belli etmemek uğruna, kafasını sürekli çeviriyordu. Bir nevi gizliyordu yüzünü. Duygularını tek bir kelimeyle dışarıya vurmasının sebebi dengesizliğiydi. Ah, bu hastalık! Başına yeni bir dert daha açmak üzereydi yahutta açmış bileydi. " Şey, sanırım, ıhm, saçmaladım. Evet, saçmaladım. Lütfen kusuruma bakmayın Profesör. Sizin dedikleriniz de bir şakaydı ve aldandım değil mi? Ah, yüzümü kızarmaya çalışıyorsunuz her zamanki gibi." Konuştukça batıyordu hem de dibine kadar. Oradan kaçıp gitmeli miydi? Yoksa alaycı sesini işitmeli miydi hatasını anlamak için? Kararsız ve çaresizdi. Aşık olmak istemiyordu, Eragon'u henüz unutamamışken.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir

Misafir




Yasak İlişki Empty
MesajKonu: Geri: Yasak İlişki   Yasak İlişki EmptyPaz Haz. 14, 2009 5:03 pm

Saçmalıyor muydu acaba? Söylediklerinin ne kadar mantıksız olduğunu, bir profesörün, öğrencisinden nasıl hoşlanabildiğini biliyor muydu? Cevabı hayırdı. İngiliz büyücü, kızın güzelliğinden çok etkileniyor, onun yanında olmak, sevildiğini bilmek istiyordu. Ama imkânsız bir ilişkiyi başlatmak istediği gerçeği, kafasına dank ediyordu adeta. Bunun gerçekleşemeyecek bir ilişki olduğunu bir an için unutmak istiyordu. Sorumluluklarından vazgeçmek, kalbinden gelen sesi dinlemek istiyordu. Bir yanardağ gibi patlamaya hazırdı. Müdür olmak, büyü dünyasının önemli bir bireyi olmak, duygularını engellemek zorunda mıydı? Bırakmalıydı belki de görevini, ayrılmalıydı okuldan. O zaman Marjoline ile ilişkisinde bir sorun kalmazdı, değil mi? Rahatlayabilirdi, hem de çok… James gibi, çekip gitmeliydi.

Saçmalama, Marcus, diye düşündü. Yapması gereken işler vardı ve gerçekleştirmeliydi. Karşısında duran kıza baktı. Gözlerine baktığında bulunduğu konumdan uzaklaşıyordu san ki, bambaşka diyarlara yolculuk yapıyordu. Ama kızdan gelen ses, bu yolculuğu kısa kesmişti. Bir profesör olduğunu hatırlatıyordu ona, böyle bir ilişkinin başlayamayacağını. Duymak istemiyordu, ama engellemiyordu kulaklarında yankılanan sesi. Ve bir kez daha baktı Marjoline’e. Kız, ona bakmıyordu. Marcus, onun, kendisinden hoşlandığını biliyordu ve şüphesiz kız, bu yüzden bakamıyordu adama. Kendilerini kandırmalarına, duygularını engellemelerine ne gerek vardı ki? Bunun bilincindeydi genç adam. Artık kendisini durdurmayacaktı.

“Bunların bir şaka olduğuna inanıyor musun gerçekten?” Duygusal bir ses tonuyla konuşmuştu yine. Kendine, daha doğrusu kıza bir yalan söylemek istemiyordu. Bu tarz duygulara uzun zamandır sahip değilken, hislerini bir kenara atamazdı. Hayatında ilk kez yapacağı bir işin, ne gibi sonuçlara yol açacağını düşünmeden hareket edecekti. “İkimizde hissettiklerimizin farkındayız. Oyun oynamaya gerek yok.” Büyük bir cesaret gösterek, bir adım attı ve kıza biraz daha yaklaştı. Kontrolünü kaybetmeye mi başlıyordu?
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Gretchen Stuart

Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.Şu an Muggle'sınız. Lütfen bir rütbe edinin.
Gretchen Stuart



Mücadele Tarafı : Nasyonal Sosyalizm
Rp Sevgilisi : Ülkesi ve Sibel.

Yasak İlişki Empty
MesajKonu: Geri: Yasak İlişki   Yasak İlişki EmptyPtsi Haz. 22, 2009 12:53 pm

Duyguları adeta bir karmaşa haline gelmeye başlamıştı. Hissettiklerini çözmek istiyordu ancak bir düğüm olmuşlardı içinde. Eragon'u unutamaycağını düşünürken kendini yeni bir aşka sürüklemek, vicdanını zorluyordu. Beyni sevmek ve sevilmenin kötü bir şey olmadığını söylerken, içinde bir yerlerde ya da kalbinde bir sızı vardı. Yaptığını, hissettiklerini ona göre olmadığını düşündürtüyordu. İçinde harekete geçen şeyler o kadar çoktuı ki, kararsızdı. Söyleyeceklerini toparlayamıyordu. Ne yapacaktı? Karşısında duran Marcus'un dudaklarına bir zamanki gibi, Eragon'a kondurduğu gibi buseler mi konduracaktı? Küçğk öpücükler dağıtmaya bu aşikar dudaklar yeni birinin dudaklarıyla mı birleşecekti onca zaman sonra? Ah, beynini fazlasıyla zorluyordu. Eragon'un kendi yüzünden gitmiş olabileceğini düşünmek ise daha büyük bir azap oluyordu onun için. İlk başlarda geceleri gözüne uyku girmezken, her gece yatağında usulca ağlarken, göz yaşlarını silecek birini arıyordu. Kısacası kendi benliğinde yavaş yavaş kayboluyordu.

Karşısında duran Marcus'un cevabını işitirken ciddi olup olmadığını düşünmek can sıkıcıydı. " “İkimizde hissettiklerimizin farkındayız. Oyun oynamaya gerek yok.” Doğruydu. Hissettikleri ortaktı. İkisi de birbirine karşı güçlü bir sevgi duyuyordu. Bitmek tükenmek bilmeyen bir arzu ile yaklaşıyordu ona Marjoline. Onu anlatırken kelimelerin kifayetsiz kaldığını bile düşünüyordu. Bal rengi gözleri öfkelendiğinde koyu bir kahverengiye çalıyordu hafiften. Her adımını, her tavrını gözlemlemek istiyordu. İmkânsızdı belki de. O kendinden katlarca yukarıdaydı. Yanına her istediğinde gidemezdi, gitmemeliydi. Utangaç olduğunu her seferinde belli ediyordu kıpkırmızı yanaklarıyla. " Haklısın, Marcus. Haklısın sonuna kadar. Seni ölümüne seviyorum, duymak istediklerin buysa eğer söylüyorum. Ama benim göremediğin bir yanım var. Ben dengesiz bir canlıdan başka bir şey değilim. Ama sen, sen öyle değilsin. Hiç bir zaman da olmayacaksın. Kararlarından eminsin, kararlısın ve en önemlisi yakışıklısın Marcus. Bana bakmaman gerekecek kadar yakışıklısın." Gözlerine dolmuş olan yaşları hissedebiliyordu. Yanaklarından çekilen kanlar ise beynine doğru ilerliyordu. Yavaş yavaş, öldürücü bir şekilde. Beti benzi atıyordu hissettiği kadarıyla. Ya da yerin dibine doğru ilerliyordu. Hiç bir şey bilmiyordu ve bilmek de istemiyordu. Marjoline'ye bir adım daha yaklaşmıştı Marcus. Daha da yakınlaşıyordu. Yüzünde ise alaycı bir ifade var gibiydi. Marjoline'nin söylediklerini yalanlar bir biçimde.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir

Misafir




Yasak İlişki Empty
MesajKonu: Geri: Yasak İlişki   Yasak İlişki EmptyC.tesi Haz. 27, 2009 6:35 pm

Hissettikleri, bu kadar kolay değişmek zorunda mıydı? Bir hafta önce başka birinden hoşlanırken, bir hafta sonra bambaşka birine nasıl âşık olabiliyordu? Şu an yüzüne baktığı kız için de aynı şeyler söz konusu olacak mıydı? Aradan biraz zaman geçince onu unutacak, başkalarından hoşlanmaya mı başlayacaktı? Kendinden tiksiniyordu adeta, nefret ediyordu. Kendine duyduğu öfkeydi bu. Kızın duygularıyla oynadığı için. Ama hayır diyordu içinden gelen bir ses. Bu sefer her şey daha farklı. Onu gerçekten seviyorsun. Bu sese kulak vermişti ve devam ediyordu. Hissettiklerinin daha öncekilerden farklı olduğuna inandırıyordu beynini.

Bir sürü övgü. Kızdan işittikleri, övgüden başka bir şey değildi. Marcus, dengesiz değildi, öyle mi? Gerçekten, onun dengesiz olmadığını mı düşünüyordu kız? Öyleyse, yanılıyordu. Marcus’u ne kadar tanıyordu ki? Neredeyse hiç. Ama genç büyücü bununla ilgilenmiyordu. Kızın muhteşem gözlerine bakıyordu. Onun söylediklerini bitirmesi ile birlikte elinden geldiğince güçlü bir ses tonuyla konuştu. “Çok güzelsin.” Biraz daha yaklaştı kıza. Yaklaştı, yaklaştı… Yüzlerini aynı hizaya getirdi. Ardından dudaklarını, kızın dudakları ile buluşturdu. Bir eli Marjoline’in saçlarında dolanıyor, diğer eli ise belini kavrıyordu. Hogwarts Müdürü, kontrolünü tamamıyla kaybediyordu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 

Yasak İlişki

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

 Similar topics

-
» Yasak olan...

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Kurgular Sayfası-