Bulutları yararak gelen güneşin ilk ışıkları insanların uyanmasına yetiyordu.Tatlı ve sakin bir gün için, havanın idealliği, kaçınılmaz olan bir güne benziyordu.Yorucu dersler ve sıkıcı ödevler yüzünden başını kaldıramayan Harry,günün ilk ışılarıyla beraber mutlu bir şekilde kalkmıştı.Bugün ne ödev ne ders ne de başka bir şey vardı.

Daha sonra Harry yatağından kalktı.Güzel bir gün istediği her halinden belliydi.Uykusu açılmış olsa bile üzerinde kalan uyku etkisini kırmak için yüzüne birkaç damla su serpiştirdikten sonra,cüppesini düzeltip Hogwarts arazisine doğru yol aldı.

Bugün sanki herkes neşeli ve mutluydu.Harry ilk kez Hogwarts arazisinde bu kadar çok insan olduğunu görmüştü.Herkes kendine bir yer edinmiş oturuyorlardı.Bazıları ise göl kenarına giderek göle taş atma yarışı içerisindeydi.Harry tabiki kendine sakin ve sessiz bir yer arıyordu.Beyninde çalışmaya başlayan fikirler birbirin kovalarken aklında yanan bir ışık onun nereye gitmesi gerektiğini gösteriyordu.Sinsi ve sakin bakışlarıyla Yasak Ormanı gözlerken bir yandan da yaklaşıyordu.Yavaş adımlarla karanlık ormanın içine girdikten sonra adımlarını hızlandırıp kendine bir yer buldu.Bulduğu yerde yaslanırken arkasında bir ses duyuldu.Harry korkmuş bir şekilde aydınlık yere doğru bakarken bir yandan asası hazır bekliyordu.Ve sonra heyecenlı ve titrek sesiyle konuşmaya başladı:

"Sen de kimsin"

Bir öğrenci burda Yasak ormanda şaşırtıcı, notlarımda güzel bir kayıt olacak bu hareketin. Cüppenden anlaşıldığı üzere bir Gryffindor'lusun değil mi?. Ben Elros Calaelen Gelecek Postası Köşe Yazarı."

Ağacın altına sinmiş olan Harry karşısıda Gelecek Postası yazarını görünce içinde büyük bir rahatlık oluştu.Yüzünde gülümseme olmasada içten içe seviniyordu.Sonra adam yine konuşmaya başladı.

"Senin adın nedir çocuk? Ayrıca buraya girmenin yasak olduğunuda hatırlıyorum ne işiniz var ki bu lanet olasıca yerde? Bizim zamanımızda buraya adım bile atamazdık. Acaba müdürleriniz size bu konuda kızmıyor mu?"

"Adım Harry Alen.Buraya girmenin yasak olduğunu bende biliyorum bay Calaelen,ama etrafta rahat bir yer yok sakin bir yer için ideal hem bir macera yaşamak hiç fena olmaz değilmi?"

dedi Harry.Yüzünde oluşan değişik bir yüz ifadesi yüzünde oluşan solgunluğu artırırken titreyen eliyle tuttuğu asayı
cüppesinin içine soktu.Zaten aydınlık havada görmekte zorluk çekmediği birine saldırmak yanlıştı.Ayağa kalkarak adamın ne söyleyeceğine bakıyordu.

Acaba geçen dönem ölen Lélia Forét hakkında bir şey biliyorsundur? Bu yüzden buradayım bu gizem mi aydınlatmak için. Belkide ufakta olsa bir şey biliyorsundur."

"Hayır onun hakkında hiçbir şey bilmiyorum.

Harry yüzündeki solgunluğu yitirirken onun yerini endişe ve heyecan alıyordu.Meraklı bir bekleyişin sonunda bir bilgi daha öğrenmişti.Bir ölüm haberi..Ölüm haberini bilmediği için meraklı gözlerle Calaelen'i süzüyor ve inceliyordu.Dikkatsiz olduğu anda Harry omzunda bir el hissetti.İrkilmesinin ardından yine yüzünde solgunluk hissi oluştu ve bay Calaelen'i dinlemeye başladı.

"Korkmana gerek yok Harry."

"Zaten korkmuyorum ama şu ölen kişi hakkında bilgi almak istiyorum o nasıl öldü"

"Hiç kimse bilmiyor Harry; hiç kimse. Bende bu yüzden buraya geldim. Bu gizemi aydınlatmak için"

Adamın da bilmemesi Harry'i hayal kırıklığına uğretmıştı.Halsiz bakan gözleri ile etrafı süzen Harry şaşkınlığını ve heyecanını gizleyemiyordu.Adamın işaretiyle Hogwarts'A doğru yürüyen ikili uzun süren sessizliğin ardından konuşmaya başladılar.

"Burada oluşun aramızda ki bir sır olucaktır. Hiç değilse ismini vermem fakat senden bir şey isteyeceğim; Bana yardım etmeni. Bu gizemi senle aydınlatalım ne dersin?"

"Kesinlikle gizemi çözmeyi isterim bay Calaelen,ayrıca aramızda geçen konuşmalar bir sırdır.Bir de sizden bir şey isteyeceğim eğer ölümü bulursak gazetenin bir köşesinde bana da yer vermenizi isterim"

dedi Harry.Yüzündeki heyecan ve gerilim dolu bir bakış herşeyi anlatıyordu.Şimdi adamın yüzüne kenetlenmiş onun ne söyleyeceğini merak ediyordu.